Sahel'de Fransız etki alanı daralırken Rus etkisi artıyor
Araştırmacı Fatih Dağ, 'Afrika'da Rusya'nın etki alanı genişlerken, Fransa darbelerin bölgede domino etkisi oluşturmasından çekiniyor' dedi.
Fatih DaÄŸ, Afrika kıtasında Fransa ve Rusya'nın faaliyetlerini AA Analiz Masası için deÄŸerlendirdi.
***
Fransa'nın sömürge döneminden beri siyasi ve ekonomik olarak baÅŸat aktör olduÄŸu, iç ve dış iÅŸlerinde etkisini sürdürdüÄŸü Afrika'nın Sahel bölgesinde sular durulmuyor. Son yıllarda Fransa'nın etkisinden kurtulmak isteyen bölge halklarının anti sömürgeci tepkisi, birçok ülkede köklü deÄŸiÅŸimleri tetikliyor.
Kıtada çığ gibi büyüyen problemler neticesinde, Sahel'de yaÅŸanan darbeler silsilesine Burkina Faso da eklendi. AÄŸustos 2020'de askeri bir darbeyle devrilen eski Mali Devlet BaÅŸkanı Ä°brahim Boubacar Keita ve Nisan 2021'de isyancılarla savaşırken ölen eski Çad Devlet BaÅŸkanı Idriss Déby Into'nun ardından, bir diÄŸer Fransız müttefiki Burkina Faso Devlet BaÅŸkanı Roch Marc Christian Kaboré, 23 Ocak 2022'deki askeri darbeyle devrildi.
YaÅŸanan geliÅŸmeler Fransa'nın bölgedeki etki alanının daraldığı ÅŸeklinde yorumlanıyor. Mali'nin Wagner Grubu ile anlaÅŸtığı yönündeki söylentiler, Mali-Rusya arasındaki iliÅŸkilerde son dönemde yakalanan ivme ve Burkina Faso'daki darbe kutlamalarında Rusya yanlısı sloganlar ise bölgede Rus etki alanının geniÅŸlediÄŸine iÅŸaret ediyor. Fransa, darbelerin bölgede domino etkisi oluÅŸturmasından çekiniyor.
- Fransa, Sahel'deki askeri varlığını azaltıyor
Mali hükümeti, Tuareglerin ülkenin kuzeyinde bağımsızlık talebiyle baÅŸlattığı isyan üzerine, BirleÅŸmiÅŸ Milletler (BM) istikrarı saÄŸlamada etkisiz kalınca, yaptığı askeri anlaÅŸmayla Fransa'yı ülkeye davet etmiÅŸti. Mali'de siyasi istikrarsızlık ve terörle mücadele kapsamında Ocak 2013'te Fransa'nın baÅŸlattığı Serval Operasyonu'nu, Temmuz 2014 itibarıyla baÅŸlatılan Barkhane Operasyonuyla beraber diÄŸer Sahel Bölgesi ülkeleri Mali, Çad, Moritanya, Nijer ve Burkina Faso'yu da kapsayacak ÅŸekilde geniÅŸletildi. Yine bu 5 ülke tarafından kalkınma ve güvenlik politikaları temelinde bölgesel iÅŸ birliÄŸini artırma ve sürdürme amacıyla “G5 Sahel” adlı örgüt kuruldu. Bu örgüt bünyesindeki 5 bin kiÅŸilik ortak askeri birliÄŸi silahlandırıp eÄŸiterek bölgedeki terörle mücadele misyonunu bu örgüte devretmek Barkhane Operasyonu'nun bir diÄŸer amacını oluÅŸturuyordu.
Fransa'nın Sahel'deki varlığını artırarak sürdürmesi beklenirken, 11-13 Haziran 2021'deki G7 zirvesinde Fransa CumhurbaÅŸkanı Emmanuel Macron, bölgedeki Fransız askeri varlığının kademeli olarak azaltılacağını duyurdu. Fransa'nın çekilme politikası, esasında Barkhane Operasyonu'nun misyonunu Avrupalı askerlerden oluÅŸan “Takuba Görev Gücü”ne devretme amacını taşıdığı düÅŸünülüyor.
Fransa'nın Sahel'deki askeri varlığını azaltmasında birçok nedenden bahsedilebilir. Öncelikle Macron'un Nisan 2022'deki baÅŸkanlık seçiminde, Sahel'deki operasyonlardan kaynaklanacak eleÅŸtirileri azaltmak istediÄŸi söylenebilir. Ä°kincisi, operasyonların finansal maliyeti. Bir baÅŸka neden ise Sahel'deki operasyonlarda Fransa'nın askeri kaybı ve somut bir baÅŸarının elde edilememesinden dolayı Fransız kamuoyundaki desteÄŸin ve güvenin günden güne azalması. Fransa'nın kesin bir dille karşı olmasına raÄŸmen Mali'nin “terör” grupları ile diyalog kurma giriÅŸimi de nedenler arasında sayılabilir. Son olarak Sahel'deki yerel halkta Fransa'nın bölgedeki varlığına karşı oluÅŸan nefrete varan tepkilerin devamlı artış göstermesi bu nedenler arasında yer alabilir.
Bölgedeki Fransız askeri varlığının geçtiÄŸimiz yılın baÅŸlarında yaklaşık 5 bin 500 kiÅŸi olduÄŸu bildirilmiÅŸti. Çekilme stratejisi ilk duyurulduÄŸunda asker sayısının 2023 yılında 2 bin 500-3 bin arasında düÅŸürülmesi planlanmıştı. Fakat Barkhane Operasyonu komutanı General Laurent Michon, sürecin hızlandırılarak bu sayıya 2022 ortalarında düÅŸüleceÄŸini ifade etti.
Fransa'nın çekilme stratejisinin ilk adımı olan Mali'nin kuzeyinde bulunan 3 ana askeri üssün boÅŸaltılması, 14 Aralık 2021'de Timbuktu'dan Fransız askeri kuvvetlerin çekilmesiyle tamamlandı. DiÄŸer ana üslerden Kidal ve Tessalit ise ekim ve kasım aylarında Mali Silahlı Kuvvetleri ve BM'ye baÄŸlı güçlere bırakılmıştı. Fransa'nın Sahel bölgesinde izleyeceÄŸi yeni stratejisi, yerel ortakların ve vekillerin eÄŸitilip donatılmasıyla bölgedeki çıkarlarının gözetilmesine dayanmakta.
- Fransa-Mali gerilimi derinleÅŸiyor: Wagner hayaleti Mali'de
Mali'deki askeri yönetimin Eylül 2021'in ortalarında Rus özel askeri ÅŸirketi Wagner ile güvenlik anlaÅŸması için görüÅŸtüÄŸü iddiası, Avrupa BirliÄŸi tarafından tepkiyle karşılandı. Rusya DışiÅŸleri Bakanı Sergey Lavrov'un 25 Eylül 2021 tarihli BM Genel Kurulu toplantısında Mali'nin, “bir Rus özel askeri ÅŸirket” ile anlaÅŸmak istediÄŸini belirtmesi bu iddiayı güçlendirdi.
Mali BaÅŸbakanı Choguel Kokalla Maiga ise Fransa'nın Sahel'den çekilme kararını, kırılma noktasında olan ülkesinin tek başına bırakılması olarak yorumlarken; ülkedeki sorunlarla mücadele için destek aradıklarını ifade etti. Rusya, Mali'ye her türlü destek için hazır olduklarını belirtti. Mali'nin Wagner Grubu ile görüÅŸtüÄŸü söylentisi ve BaÅŸbakan Maiga'nın Fransa'yı ülkesini terk etmek ile suçlaması üzerine Macron'un darbeye atıfta bulunarak Mali'de gerçek bir hükümetin varlığından bahsedilemeyeceÄŸi yönündeki beyanı gerilimi tırmandırdı. 6 Kasım 2021'de Mali, Macron'un açıklamalarından dolayı Fransa'daki büyükelçisini ülkeye çağırdığını açıkladı. BaÅŸbakan Maiga, aynı dönemde verdiÄŸi bir röportajda Mali'nin toprak bütünlüÄŸünün korunması için Türkiye'nin yardımına ihtiyaçları olduÄŸunu ifade etti.
11 Kasım'daki Mali-Rusya ikili görüÅŸmesinde Mali, Rusya'yı güvenilir bir müttefik olarak niteledi. Rusya da Mali'ye olan desteÄŸini yineledi. Bununla beraber, Mali'de 1000 Wagner üyesinin faaliyet yürüttüÄŸü iddia ediliyor. Öyle ki Aralık 2021 tarihinde AB, Wagner'in Libya ve Suriye'dekilerin yanı sıra Mali'deki faaliyetlerine de atıfta bulunarak Wagner Grubu'na yaptırım kararı uyguladığını duyurdu.
AB'nin -özellikle Fransa'nın- yönlendirmesiyle Batı Afrika Devletleri Ekonomik TopluluÄŸu (ECOWAS), ülkedeki askeri yönetimin seçime gitmemesini sebep göstererek 10 Ocak 2022'de diplomatik, siyasi ve ekonomik alanlarda Mali'ye yaptırım kararı aldı. Karar, AB tarafından memnuniyetle karşılandı. Mali ise yaptırımlara, hava sahasını ECOWAS üyesi devletlere ve Fransa'ya kapatarak karşılık verdi. En son Mali, 31 Ocak 2022'de, Fransa Büyükelçisinden ülkeyi 72 saat içinde terk etmesini istedi.
- Mali'den sonra Burkina Faso: Domino etkisi mi?
Bugün gelinen noktada Mali, Fransa ile ekonomik, politik, askeri ve diplomatik bütün iliÅŸkilerini feshetmeyi ve ECOWAS'tan çıkmayı tartışıyor. Fransa'nın, Mali'deki nüfuz kaybı sürerken Burkina Faso'da 23 Ocak 2022 tarihinde gerçekleÅŸen askeri darbe, Fransa ile yakın iliÅŸkilere sahip devlet baÅŸkanı Roch Marc Christian Kaboré'in devrilmesiyle sonuçlandı. Darbe kutlamalarında Fransa karşıtı ve Burkina Faso-Rusya dostluÄŸuna atıfta bulunan sloganlar ve pankartlar dikkati çekti.
Bölge halkının Fransa nefreti, Mali'nin Rusya'yı, Fransa ve AB'ye alternatif görüp iliÅŸkiler kurması, “Wagner Hayaleti”nin Sahel bölgesinde dolaÅŸması ve son olarak Burkina Faso'daki darbeden sonra Rusya'nın ülkeye askeri desteÄŸe hazır olduÄŸunu bildirmesi, Batı blokunun SoÄŸuk SavaÅŸ dönemindeki domino etkisi korkusunu artırdı.
Sovyetler BirliÄŸi'nden miras aldığı bağımsızlık yanlısı imajı ve AB'ye karşı koyacak bir askeri-politik güç olarak görülmesi, Rusya'yı Afrika'da, Batı ülkeleri karşısında doÄŸal bir alternatif haline getiriyor. Her ne kadar Rusya, Wagner Grubu'nun faaliyetlerinden dolayı sorumluluk kabul etmediÄŸini ifade etse de Wagner, Rusya'nın paramiliter gücü olarak biliniyor.
Bölgedeki geliÅŸmeler dikkate alındığında Sahel'deki güç denkleminde birçok senaryonun gerçekleÅŸmesi mümkün. Rusya, yakın çevresindeki güvenlik tehditlerine karşı bir hamle olarak Afrika'daki nüfuzunu artırmak isteyebilir. Ayrıca Fransa'nın çekincesi gerçekleÅŸebilir ve bölge ülkeleri Mali'nin yolunu izleyerek Rusya ve Türkiye gibi alternatiflere yönelmeye baÅŸlayabilir. Bir diÄŸer olası senaryoda ise Fransa'nın bölge ülkelerinin hamisi tavrıyla izlediÄŸi baÅŸarısız ve belirsiz Sahel politikasını, bölge dinamiklerini göz önünde bulundurarak geliÅŸtireceÄŸi politikalarla imajını düzeltme yoluna gitmesi olabilir.
***
[Fatih DaÄŸ, Uluslararası Rabat Üniversitesi'nde yüksek lisans çalışmalarına devam etmektedir.]
kaynak: timeturk.com
Henüz yorum yapılmamış.