Sosyal Medya

Kürsü

Turan Kışlakçı: Tüm dünyanın tedaviye ihtiyacı var

Dünyanın neresine giderseniz gidin insanlarda bir memnuniyetsizlik ve umutsuzluk hali hakim. Siyasetten toplumsal olaylara, ekonomiden eğitime kadar hemen her alanda herkes sonu olmayan bir münazara ve eleştiri buhranı içinde debelenip duruyor.



Dünyanın neresine giderseniz gidin insanlarda bir memnuniyetsizlik ve umutsuzluk hali hakim. Siyasetten toplumsal olaylara, ekonomiden eÄŸitime kadar hemen her alanda herkes sonu olmayan bir münazara ve eleÅŸtiri buhranı içinde debelenip duruyor. Üniversitede ki derslerden kahvehanedeki sohbetlere, televizyonlardaki tartışmalardan köÅŸe yazılarına, dini muhabbetlerden politik hitaplara kadar hiçbir söylem insanlarda hayret uyandırmıyor.

Benzeri bir durumu ülkemizde de müÅŸahede ediyoruz. Herkes her ÅŸeyi eleÅŸtiriyor. Hayatın her alanında münâzaralar ve tartışmalar sokaklara kadar taÅŸmış durumda... Köylüsünden ÅŸehirlisine, üniversite hocalarından öÄŸrencilerine, entelektüellerden siyasilere hemen herkes her ÅŸeyde kendisini haklı buluyor. Bir bıkkınlık hali var. AÅŸağıdan yukarıya doÄŸru toplumu ele aldığınızda bunu rahatlıkla görebiliyorsunuz. Güncele ve dedikodular dünyasına boÄŸulmuÅŸ insanın yapabildiÄŸi tek ÅŸey: saÄŸa ve sola küfürler savurmak… Ä°nsanlar bunu çoÄŸunlukla farklı maskeler arkasında yapıyor…

Dünyada yaÅŸanan bu krizin sebeplerini, kimi ideolojik dönem sonrası oluÅŸan boÅŸlukta, kimi teknolojinin insan hayatını kuÅŸatmasında, kimi felsefenin, siyasetin ve dinin günümüz insanına hitap eden bir söylem oluÅŸturamamasında, kimi sermayenin küresel tahakkümünde ve kimi de dünyadaki politik ümitsizlik ve kaosun otoriter popülizmi doÄŸurmasında arıyor.

Bütün bu sebepleri tek tek analiz ettiÄŸinizde ise sebepler arasında boÄŸulup, daha bir karamsarlığa dûçar oluyorsunuz. Bütün olarak bakamadığımız için parçalarla uÄŸraşıyoruz. Herkes kendi tuttuÄŸu parçayı bir bütün olarak sunuyor. Bu da maalesef karamsarlığı daha da arttırıyor. Hakikatte olayları bir bütün olarak tahlil ettiÄŸimizde karşımıza “yeni bir insan” modeli çıkıyor. Bu “Yeni Ä°nsanı” hangi kavramlarla tanımlarsanız tanımlayın, bu tanım “Yeni Ä°nsanı” tam olarak asla tarif edemeyecektir. Çünkü bu “Yeni Ä°nsan” türü; aşırı narsist, hırslı, tamahkâr, merhametsiz, hasetçi, insafsız, adil olmayan, sınır tanımaz, doyumsuz, ikna olmayı sevmeyen, üniversiteler bitirmiÅŸ olsa bile bilgisiz…

Ä°sveçli siyaset bilimci Göran Therborn, insanlığın bu çıkmazını ÅŸöyle özetliyor: “Ä°nsan türünün tamamı için iyi bir dünya ihtimali hiç bu denli büyük olmamıştı. Fakat insanın potansiyeli ile bütün insan türünün mevcut koÅŸulları arasındaki boÅŸluk da herhalde hiç bu denli büyük olmamıştı.” Peki, bu boÅŸluk nasıl oluÅŸtu? Ä°ÅŸte sosyologların, filozofların, din adamlarının, psikologların, ehl-i Hikmet sahiplerinin tartışması gereken nokta burası. Fakat heyhat, herkesin aşırı politikleÅŸtiÄŸi bir çaÄŸda toplumsal hastalıklara cevap aramak neredeyse imkansızlaÅŸtı. Sosyal medya ortamlarında, tv tartışmalarında veya kahvehane ortamlarında insanların bu kadar saldırgan olduÄŸu bir dönem olmuÅŸ mudur? Basit tartışmalar sonrası dostlukların bu kadar hızlı bittiÄŸi bir çaÄŸ olmuÅŸ mudur?

Nereye bakarsanız bakın bir bıkkınlık, öfke ve isyan hali var insanda. Geçen yüzyıllarda bu tür öfke ve isyanlar içtimai, siyasi ve iktisadi deÄŸiÅŸimler meydana getiriyordu. Ancak bu yüzyılda artık bu imkansız. Çünkü insanlar beraber yola çıktığı insanlara bile artık güvenmiyor. Güven sorunu siyasetten toplumun her merhalesine sirayet etmiÅŸ durumda. Ä°ÅŸsizlik, korona hastalığı, sel, deprem gibi ekolojik felaketler ve göçler Yeni Ä°nsan’da kaygı, korku, umutsuzluk ve endiÅŸeyi daha da artırmış durumda. Hayal dünyası çökmüÅŸ, pozitif düÅŸünme melekesini kaybetmiÅŸ, bencil, kontrolcü ve aciz bir insanı ortaya çıkaran bu hâl, insanı aşırı derecede narsist kılmıştır. Hasedin, kibrin, kıskançlığın, hırsın, utanmazlığın, kendini haklı görmenin bu kadar yaygın olduÄŸu bir çaÄŸ olmamıştır. Makamın, gücün ve paranın bu kadar deÄŸer gördüÄŸü bir asır da olmamıştır. Herkes elde ettiÄŸi gücü hayatın her alanında pervazsızca kötüye kullanıyor...

Peki! Bu halin devası veya çözümü var mı? Gelin haftaya bunu beraber tartışalım…

 

Kaynak: Ä°stiklal Gazetesi 

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.