Güncel
Taha Kılınç / Dörtte bir
Taha Kılınç / Yeni Şafak
Ä°srail’de 8 ortaklı “yamalı bohça” koalisyonunun tek Arap lideri Mansûr Abbâs, Arapların Ä°srail’in “Yahudi devleti” hüviyetini tartışmaktan artık vazgeçmesi gerektiÄŸi yönündeki açıklamalarıyla, gündemin üst sıralarına yerleÅŸti. Önce Nâsıra ÅŸehrinde Arapça yayınlanan “Kull el-Arab” gazetesine konuÅŸan Abbâs, ardından Tel Aviv’de düzenlenen bir ekonomi toplantısında aynı görüÅŸleri bu kez Ä°branice olarak seslendirdi. Böylece hem dilinin sürçmediÄŸini ve gaf yapmadığını ispatladı hem de Araplardan sonra Yahudilere de kendi dillerinde hitap ederek, meramını net bir ÅŸekilde anlatmış oldu.
Mansûr Abbâs, özetle ÅŸunları söyledi:
“Ä°srail, bir Yahudi devleti olarak sahneye çıktı. Bir Yahudi devleti kurmak, Yahudi halkının kendi tercihiydi. Bugün sormamız gereken soru, devletin kimliÄŸinin ne olduÄŸu deÄŸildir. Bu devlet nasıl kurulduysa, o ÅŸekilde de kalacaktır. Realite budur. Bunu kabul edip etmemek, herkesin kiÅŸisel kararıdır. Problem, devletin kimliÄŸiyle alakalı deÄŸildir. Esas mesele, bu devletin içindeki Arap vatandaÅŸların statüsünün ne olacağıdır. Ben kendimi tümüyle Ä°srail’in vatandaşı hissediyorum ve hiçbir ayrımcılığa uÄŸramadan haklarımı istiyorum. Benim haklarım, sadece vatandaÅŸlığımdan ileri gelmiyor. Haklarım aynı zamanda Filistinli kimliÄŸimden ve kendi vatanımın evladı oluÅŸumdan kaynaklanıyor. Ä°ster hoÅŸlanalım ister hoÅŸlanmayalım, Ä°srail devleti, Filistin vatanının içinde kuruldu.”
Bu ifadeler, Filistin ve Arap cephesinde elbette büyük bir tepkiye yol açtı. Ä°srail Parlamentosu’nda (Knesset) görev yapan Arap vekillerden sosyal medyadaki etkili hesaplara, yazarlardan kanaat önderlerine, çok sayıda merci Mansûr Abbâs’ın sözlerini ağır biçimde eleÅŸtirdi. “Kendisini Yahudilere beÄŸendirmeye çalışıyor”, “Yıkılmayacağını sandığı o Ä°srail mutlaka yıkılacak”, “Hükümette kalmak için her türlü tavizi veriyor” ÅŸeklinde suçlamalar havada uçuÅŸurken, Abbâs tüm bu eleÅŸtirilere herhangi bir karşılık vermedi. Aksine, baÅŸlattığı tartışmadan memnun görünüyordu.
Knesset’te 4 milletvekiline sahip “BirleÅŸik Arap Listesi”nin liderliÄŸini yapan Mansûr Abbâs, diÅŸ hekimliÄŸi mesleÄŸinden siyasete geçmiÅŸ bir isim. Ä°srail politik arenasındaki iki yıllık belirsizlik ve kaos dönemi, geçtiÄŸimiz bahar aylarında Abbâs’ın Naftali Bennett hükümetinin kurulmasına verdiÄŸi kritik destekle aşılabilmiÅŸti. Benyamin Netanyahu’nun rekor uzunluktaki baÅŸbakanlığı bu sayede sona erdiÄŸi için, Abbâs’ın Ä°srail’deki Netanyahu karşıtı cephe içinde kredisi artmıştı. Abbâs’ın Ä°srail’in dinî ve millî kimliÄŸiyle ilgili tartışmalarda aldığı tavır, tümüyle Siyonist cephenin tezlerine sahip çıkmak anlamına geliyor elbette. Hal-i hazırdaki hükümette koalisyon ortağı olan bir siyasî liderin baÅŸka türlü konuÅŸması da zaten mümkün deÄŸildi. Siyonist bir hükümete payanda olabilen, bu cümleleri de rahatlıkla söylerdi. Dolayısıyla, kendisine tepki gösterenler, onun çizgisinde herhangi bir tenakuzun bulunmadığını görüyor olmalılar.
Mansûr Abbâs’ın yaptığı açıklamaların baÅŸka bir anlamı daha var: Ä°srail sınırları içinde yaÅŸayan Arapların “Filistin davası” baÄŸlamındaki duyarlılıkları, hızlı bir ÅŸekilde “kendi vatandaÅŸlık hakları”nı koruma içgüdüsüne doÄŸru evriliyor. Abbâs’a açıktan gösterilen tepkilerin karşı cephesinde, onu içten içe destekleyen ciddi bir kesim de bulunuyor. “Ä°ÅŸgal yakında sona erecek gibi görünmüyor, bari kendi hayatımızı kurmaya ve haklarımızı elde etmeye odaklanalım” düÅŸüncesi, bilhassa yeni nesil Araplar arasında gittikçe yaygınlaşıyor.
Ä°srail iÅŸgal yönetimi, çok uzun süredir, Filistin’in dört ayrı parça halinde (Ä°srail sınırları içindeki Araplar, Gazze, Batı Åžeria ve DoÄŸu Kudüs) kemikleÅŸmesi ve bu parçaların birbiriyle mümkün olduÄŸunca temas etmemesi yönünde politikalar geliÅŸtiriyor. Elbette amaç, ileride bir “Filistin devleti”nin kurulması gündeme gelirse, bu devletin coÄŸrafi açıdan bir bütün oluÅŸturamayacak biçimde parçalanmış olması. (Dikkatli okurlar hatırlayacaktır: Bu konuyu, 26 Haziran 2021 Cumartesi günü “Hangi Filistin?” baÅŸlığıyla bu köÅŸede yayınlanan yazımda geniÅŸçe tartışmıştım.)
Ä°ÅŸte Mansûr Abbâs’ın açıklamaları, Ä°srail’in bu politikalarıyla da son derece uyumlu bir seyir izliyor. Abbâs’ın sergilediÄŸi tavır, dört parçaya ayrılan Filistin’i birbirinden tümüyle koparma projesinin Arap cephesinde yerleÅŸmesine ve kitlelerde sempati kazanmasına yardımcı oluyor. Kendisi bunun ne kadar farkında bilinmez, ama dışarıdan bakıldığında manzara çok net.
Henüz yorum yapılmamış.