Güncel
İnsan özgürleşmekten korkuyor
Fatma Tuncer / Milli Gazete
Olurlu mu olmaz mı demeyin, insan kendi hapishanesini elleriyle inÅŸa ediyor, kendi cehennemini elleriyle hazırlıyor ve kendi ateÅŸini eliyle taşıyor. DüÅŸtüÄŸünün farkına varıyor fakat kalkabilmek için çaba göstermiyor ve esareti kabulleniyor. Birisi gelip, elini uzatsa ve güneÅŸle buluÅŸturmak istese irkiliyor, ÅŸiddetle karşı çıkıyor ve yenilgiyi kabulleniyor. KiÅŸi, hayatı hapsolduÄŸu o karanlık maÄŸaradan ibaret zannediyor ve bu alanın kendisi için en uygun mekan olduÄŸunu düÅŸünüyor. Daha iyisini tanımıyor, bilmiyor ve bilmek de istemiyor. Esaretin farkında olmayan kiÅŸi, özgürleÅŸmekten korkuyor ve başını kuma sokup kendini dış dünyaya kapatıyor. KiÅŸi aklının ve iradesinin üzerine ördüÄŸü kabuÄŸu kıramıyor, korkuyor, kendi elleriyle ördüÄŸü kozanın içine hapsolmuÅŸ öylece bekliyor.
Mevlana, Körler Köyü hikayesinde insanın bu çıkmazına vurgu yapıyor:
Rivayete göre vaktin çoÄŸunu daÄŸlarda geçiren tek gözlü bir adam varmış. GüneÅŸli bir günde dışarıya çıktığında uzaklarda rengarenk bir köy görmüÅŸ. Merak etmiÅŸ ve düÅŸmüÅŸ yola, uzunca süren yolculuÄŸunun ardından ulaÅŸmış köye. Fakat köy bildiÄŸi alıştığı bütün ezberleri bozan bir yapıya sahipmiÅŸ, evleri, yolları, sokakları farklıymış köyün ve bir gariplik varmış köy halkında. Adam köyün sakinleri ile tanışınca anlamış bu garipliÄŸi, körler köyüymüÅŸ burası. Kadınların, erkeklerin, çocukların gözleri kapalıymış ve insanlar dünyayı iÅŸiterek ve dokunarak tanıyabiliyorlarmış. Adam heyecanlanmış, ne de olsa benim tek gözüm var burada istediÄŸim kadar yükselebilir hatta kral olabilirim demiÅŸ ve burada yaÅŸamaya karar vermiÅŸ. Körlerin görme yetileri yokmuÅŸ ama dokunma, koklama ve iÅŸitme duyuları çok hassasmış ve kendilerine göre kurdukları bu düzeneÄŸin içinde yaÅŸayıp gidiyorlarmış. Her ÅŸey baÅŸkaymış bu köyde, insanların ifadeleri, yürüyüÅŸleri, halleri baÅŸkaymış. Bir gün körlerden biri bir komÅŸusunun eÅŸyasını çalmış ve bunu sadece tek gözlü adam görmüÅŸ. Bağırarak haber vermiÅŸ, ÅŸu kiÅŸi komÅŸusunun malını çaldı diye haykırmış ve bütün köyü haberdar etmiÅŸ. Körler bir araya gelmiÅŸler ve nereden biliyorsun uzaktan duyulmaz ki demiÅŸler, adam ben duymadım gördüm, ben görüyorum demiÅŸ. Körler göz ve görmeye dair hiçbir ÅŸey bilmediklerinden ÅŸaşırmışlar ve ne demek görmek demiÅŸler, duymadan görebiliyor musun demiÅŸler. Adam evet görebiliyorum tabi demiÅŸ ve adamlar tek gözlü kiÅŸiyi sınava tabi tutmak için uzak bir yere götürmüÅŸler ve anlat ÅŸimdi biz ne yapıyoruz diye sormuÅŸlar. Adam oturuyorsunuz, ayaÄŸa kalktınız, ellerinizi kaldırdınız demiÅŸ ve ne yapmışlarsa söylemiÅŸ. Körler bir evin içine girip bağırmışlar, adam içeri girdiniz deyince bu iÅŸte bir gariplik var deyip onu hekime götürmüÅŸler. Görme özelliÄŸi olmayan hekim adamın yüzüne dokunmuÅŸ ve gören gözüne ulaÅŸarak sorun burada, bunu çıkardığımız takdirde her ÅŸey normale dönecek demiÅŸ.
Henüz yorum yapılmamış.