Sosyal Medya

Güncel

Çocuğun hayalindeki şehir

Fatma Tuncer / Milli Gazete



Çocuk bütün oyuncakları bir araya toplamış ve küçük bir ÅŸehir kurmuÅŸtur. Çocuk bir ÅŸehirde bir mahallede olabilecek her ÅŸeyi tasarlamış ve itina ile inÅŸa etmiÅŸtir. Fakat nedense oyuna bir türlü odaklanamamakta ve çaktırmadan gözlerini çevirip arkadaşıyla sohbet eden anneye bakmaktadır. Çocuk, anne tarafından fark edilmediÄŸini düÅŸünmekte ve oyunun tadını çıkaramamaktadır. Çocuk arada sesini yükseltmekte, inÅŸa ettiÄŸi ÅŸehri yerle bir etmekte ve annenin dikkatini çekebilmek için her yolu denemektedir. Çocuk çok ÅŸey istememektedir aslında annenin bir bakışı, bir ifadesi, bir mimiÄŸi yeterlidir onun için fakat anne bunun farkında deÄŸildir. Çocuk için fark edilmek, deÄŸerli olduÄŸunu hissedebilmek annenin aldığı pahalı oyuncaklardan çok daha önemlidir fakat bunu anneye izah edememektedir. Zira anne her ÅŸey yolundaymış gibi davranmakta ve çocuÄŸun yüreÄŸinden yükselen sesi fark edememektedir. Çocuk hayalindeki ÅŸehri inÅŸa etmiÅŸtir ama hayalindeki anneye ulaÅŸamamıştır…

PASİF ŞİDDET

Bir insanı yok saymak onu ayakta tutan direnci kırmak ve deÄŸersizleÅŸtirmektir. Ruh hekimleri bunu ciddi bir sorun olarak görüyor ve psikolojik ÅŸiddet kapsamında deÄŸerlendiriyorlar. Zira önemsenmemek, deÄŸersizleÅŸtirmek ve görmezden gelmek kiÅŸiye verilebilecek en büyük ceza ve dışlamadır ki o yüzden insanlar özellikle evliliklerde eÅŸlerin birbirlerinden uzaklaÅŸmalarına bir anlam veremez ve her ÅŸey yolunda zannetmiÅŸtik deyip ÅŸaÅŸkınlıklarını ifade ederler. Görünürde bir ÅŸey yoktur ama fark edilmemek, önemsenmemek, deÄŸersizleÅŸtirildiÄŸini hissetmek evliliÄŸin temellerini sarsmış ve çatışmaya zemin hazırlamıştır.
Pasif ÅŸiddet samanın altında akan bir su gibidir siz bunun ne kadar yıkıcı olduÄŸunu fark edemeyebilirsiniz, su inceden inceye akar ve büyük bir aşınmaya sebebiyet verir.

Ä°nsan türü sevgi ve ilgiye bütün canlılardan daha fazla ihtiyaçlıdır. Bir zerre sevgi elde edebilmek için ömür köleliÄŸe rıza gösteren insanlar vardır çevremizde. Bu kiÅŸileri zayıf, dirençsiz ve güvensiz olarak görüp suçlayabilirsiniz ancak insanın saÄŸlıklı bir hayat sürebilmesi için tıpkı yemek içmek gibi sevildiÄŸini hissetmeye de ihtiyacı vardır… Sevgi pahalı bir deÄŸerdir o yüzden insanlar vermekten kaçınırlar. Oysa paylaşıldıkça çoÄŸalan ve bereketlenen bir güçtür sevgi…
KiÅŸinin karşısındakini yok sayması ve görmezden gelmesi pasif ÅŸiddettir ve oldukça yıkıcıdır. Bu tavır insana kendini deÄŸersiz hissettirir çünkü. DeÄŸersiz görüldüÄŸünü, dışlandığını hisseden insan kendini suçlar ve deÄŸer verilmeye layık deÄŸilim, sevilmeyi hak etmiyorum diye düÅŸünüp yalnızlaşır.

Etkin bir iletiÅŸimin nasıl olabileceÄŸi noktasında, muhatabına deÄŸer veren ve onun haklarına saygı gösteren Hz. Peygamber bize yol göstermektedir. Çocukluk dönemini Resulullahın yanında geçiren Hz. Enes (R.A.), Hz. Peygamberin (.S.A.V.) bir kiÅŸiyle karşılaÅŸtığında ona saygı gösterdiÄŸini ve kiÅŸi dönüp gidinceye kadar yüzünü ondan çevirmediÄŸini, onunla el sıkıştığında o elini çekinceye kadar elini adamın elinden çekmediÄŸini ifade eder. Bizler her konuda olduÄŸu gibi insani iliÅŸkilerimizi sürdürürken de onun izini takip etmek ve sesine kulak vermek zorundayız.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.