Güncel
Ahiret inancı güçlendiriyor
Follow @dusuncemektebi2
Fatma Tuncer / Milli Gazete
GeçtiÄŸimiz hafta Dünya Ä°ntiharı Önleme Günü vesilesiyle birey ve toplumların ruh saÄŸlığını etkileyen sorunlara deÄŸinildi. Nitekim özellikle ekonomik refahın yüksek olduÄŸu toplumlarda gittikçe artan depresif sorunlar, intihar eylemlerinin artmasına neden oluyor. Dünya SaÄŸlık Örgütü her yıl 800 bin kiÅŸinin intihar ettiÄŸini, intihar giriÅŸiminde bulunanların ise verilen rakamın çok daha üzerinde olduÄŸunu açıklıyor. Ä°lginçtir, bilimsel keÅŸiflerde büyük bir yol kat eden insanoÄŸlu huzur ve sükûnetin formülüne ulaÅŸamıyor ve kendinden uzaklaşıyor.
Mutsuzluk kavramı ile yoksulluk arasında bir baÄŸ olduÄŸunu düÅŸünür ve ne kadar çok ÅŸeye sahip olursak o kadar mutlu olabileceÄŸimize inanırız. Ancak bu konuda yapılan araÅŸtırmalar mutluluÄŸun kiÅŸinin sahip olduÄŸu imkânlarla deÄŸil olaylara verdiÄŸi pozitif anlamlarla alakalı olduÄŸunu gösteriyor. Nitekim intihar olaylarının yoÄŸun yaÅŸandığı ülkelerde fertler ekonomik anlamda refaha ulaÅŸmış olsalar da iç dünyalarında bir kopukluk ve boÅŸluk duygusu yaşıyor ve dirençlerini kaybediyorlar. Ekonomik sorunlar elbette intihar olaylarının artmasında etkili ancak bu birincil neden deÄŸil, birincil neden fertleri ruhsal olarak güçlendirecek ve ayakta tutacak olan manevi dinamiklerin zayıflamasıdır ki, materyalist bilim insanları bu konuya mesafeli dursalar da doÄŸruluÄŸunu kabul ediyorlar.
Ruh hekimleri ruhsal rahatsızlıkların ve intihar olaylarının artmasını, çağın hastalıkları arasında sayılan yalnızlaÅŸma ve anlam arayışına baÄŸlıyor ve insani iliÅŸkilere ağırlık verilmesi gerektiÄŸini açıklıyorlar. Nitekim Almanya Ä°ntiharı Önleme Ulusal Programı BaÅŸkanı Barbara Scneider, fertlerin yakınlık kurma ihtiyaçlarının olduÄŸunu ve insani iliÅŸkileri sürdürmenin bu ihtiyacı karşılayacak en önemli etken olduÄŸunu ileri sürdü.
Müslüman halklar pandemi döneminde belirlenen mesafeden ve kısıtlamalardan çok fazla etkilenmiÅŸ ve manevi dinamiklerine tutunarak direnç kazanmaya çalışmışlardır. Zira iman eden kiÅŸi için hayatın her safhası bir kazançtır, refaha ulaşırsınız ve bunu paylaÅŸarak hayra, kazanca çevirirsiniz, meÅŸakkat, sıkıntı ve yoksulluÄŸa düÅŸersiniz sabırla karşılık verir ve yine kazananlar safına geçersiniz. Ä°slam insanın hayatına anlam katarak, onu karamsarlıktan, endiÅŸe ve kaygılardan kurtarır ve depreÅŸif sorunlara karşı direnç kazandırır. O yüzden yoksulluÄŸa raÄŸmen bu toplumlarda intihar oranı daha düÅŸüktür.
Ahiret inancı hayatın devamlılığını ve yapılan her eylemin bir karşılığının olduÄŸunu gösteren bir gerçektir. Ahiret inancı kiÅŸiyi umutsuzluktan ve karamsarlıktan kurtarır ve dayanıklılığını artırır. Fakat Batılı bilim insanları depresif sorunların saÄŸaltılmasında ve intiharı önleme çalışmalarında yan etkenleri merkeze alırken inanç ve deÄŸerlere yeterince yer vermezler, çünkü kendileriyle yüzleÅŸmekten kaçınıyorlar.
Henüz yorum yapılmamış.