Modernizm: İslâm’a Saldırı Gerekçesi

YaÅŸanmakta olanlara bakıldığında neden sonuç iliÅŸkilerini çözümlemede zorlanıldığı bir gerçek. Afganistan’daki geliÅŸmelerden sonra, kiÅŸiler düzleminden bakılarak modernizm ile olan iliÅŸkileri baÄŸlamında saldırılıyor. Bu, Batıcı zihniyetin bir sonucu. GeliÅŸmiÅŸlik, kalkınmışlık gerekçelerinden daha çok yaÅŸama tarzı, giysiler tüketim çocuklarının görünümleri üzerinden daha çok saldırılmakta. Emperyalizmin çok yönlü hamleleri, dönüÅŸümleri ve çıkarları kendine doÄŸru çeviriyor. Afganistan özelinden dünya kamusunun önünde bu daha çok yapılıyor. Bunu kendimize doÄŸru çektiÄŸimizde Edremit Belediyesi ve kamu kurumlarının ve kimi sivil toplum örgütlerinin ortaklaÅŸa düzenledikleri bir programda üzerine çarÅŸaf giydirilen bir modern kadın üzerinden bir saldırı düzenleniyor. Burada küçümsenen, aÅŸağılanan sadece kadın kiÅŸiliÄŸi deÄŸil, onu oluÅŸturan düÅŸüncenin kendisidir hedef olan. Bu savaÅŸ Ä°slâm’adır.

Emperyalizm, iÅŸgallerini sürdürürken, yönetimleri kendine göre düzenlerken bir yandan da kitlesel olarak toplumları dönüÅŸtürür. Buna vereceÄŸimiz iki örnek var. Birinci ve Ä°kinci Dünya savaÅŸları sonrası Almanya ile Japonya... Bu iki ülke iÅŸgal edilirken, bir yanıyla kendi iç dünyalarındaki hızlarını kesiyor, bir diÄŸer yandan da kendine göre dönüÅŸtürüyor. Japonya’da tek parti yönetimi ve krallık sürüyor. Fakat bu içten içe öyle geliÅŸim saÄŸlanıyor asıl deÄŸerlerinden kopmuÅŸ tam anlamıyla modernize edilmiÅŸ topluluklara dönüÅŸülmüÅŸtür. Artık bu toplum Batı için bir tehlike olmaktan çıkmıştır. Fakat görünüm olarak dünya kamusuna örnek bir toplum olarak gösterilmekten de geri kalınmamıştır. Benzer durum Almanya için de geçerli.

Türkiye baÄŸlamında bakıldığında karmaÅŸa tam anlamıyla sürüyor. Emperyalizmin gücü ve etkisi olduÄŸu gibi duruyor. Bir baÅŸarı varsa [!] modernize edilmiÅŸ kesimlerin geldiÄŸi yer ve noktadır. Millî Mücadele baÅŸlangıçta bir kurtuluÅŸ hareketidir. Millet bütünlüÄŸü söz konusudur. Fakat burada olan Japonya ve Almanya’da olduÄŸu gibi asıl amaç modernleÅŸmedir. Tüketim aracı olacak olan bu durum için asıl savaÅŸ verilmektedir.

Bir de bu deÄŸiÅŸimlerde etkili olan milliyetçilik düÅŸüncesidir. Milliyetçilik, sınırlama getiriyor bir topluma. Homojen olan, birlik olan bir milletin içten içe parçalanması birbirine karşı savaşır hâle gelmesi ve etkisizleÅŸtirilmesidir. Türkiye özelinden de bakıldığında modernleÅŸme dışındaki geliÅŸmelerin ve deÄŸiÅŸimlerin önü kesilmiÅŸtir. Müslüman bir millet kendi deÄŸerleriyle savaşır hâle getirilmek istenmiÅŸtir.

Åžu sıralarda sürmekte olan çatışmanın asıl nedeni de budur. Modernizmin ve tüketimin payını kapma yarışı. Yoksa, geçmiÅŸte olduÄŸu gibi insanlığa öncü olabilecek bir çaba görülmemektedir. Ä°slâm milletinin bir olmasını saÄŸlayacak adımların hiçbirisi atılmıyor. Birbirine düÅŸmanlaÅŸtırıcı açıklar bulunuyor ve bu ısrarla sürdürülüyor. Ä°nsanların üzerindeki gerek geleneksel ve gerekse inanç gereÄŸi giyim kuÅŸam hedef alınması modernizm ve tüketim, iÅŸgal ve emperyalizm gerekçesidir. Kaldı ki Millî Mücadele’de MaraÅŸ ayaklanmasını hızlandıran kadınların giysilerine, çarÅŸaflarına el atılmasıdır.

Özellikle de “Kemalizm” kavramına sığınılarak yapılıyor bu durum. Bu, giderek de ağırlık kazanmaktadır. Ä°slâm milletinin yeniden kendini bulması ve düÅŸüncesini hayata geçirmesi konusunda bir endiÅŸemiz yoktur. Ä°slâm milletinin bütünlüÄŸü birliktelikten geçer. Aradaki ayrıntıları görmezden gelerek yapabilir. Irkçılık, mezhepçilik, ideolojik ayrıştırıcılık modernizme ve emperyalizme hizmet eder. Birbiriyle uÄŸraÅŸanlar asıl yapacaklarını göremezler.

Birbirine düÅŸen bir toplumda saÄŸlıklı bir sonuç elde edilemez.

Türkiye’de geliÅŸmeye dönük olan her adımın önü içteki emperyallerin taÅŸeronları tarafından tavsatılmakta ve engellenmektedir.

Kölelik ruhu modernliÄŸin ve tüketimin daha saÄŸlıklı yürümektedir. KöleleÅŸme de bir tercihtir.