Sosyal Medya

Güncel

Ama çok zor biliyon mu?

İsmail Kılıçarslan / Yeni Şafak



O ÅŸey yok mu? Neydi la o caddenin adı? Atatürk müydü, Ä°nönü müydü? O caddelerden biri iÅŸte. Böyle nehrin kenarından yürüyon da hani cami var. Eski cami. PadiÅŸah mı yaptırmış, paÅŸa mı yaptırmış. Hani minaresi var ya la. Neyse. Orada ÅŸey oldu biliyon mu?

Aslında bak vallaha bilmiyom. Hiç oluru yoktu ki. O prenses, bizim halimizi görüyon. Varsa yeriz, yoksa sokakta kıvırılır yatarız. Onun yatağı kuÅŸun tüyünden olmazsa olmaz. Neyse. Öyle nehir boyu yürüyüp Atatürk Caddesi’ne döndük. Ä°nönü mü la caddenin adı? Hani var ya la. Neyse. Ben buna dedim ki ÅŸurada dedim limonata yapıyorlar. Öyle ÅŸeyden falan deÄŸil, hakiki limondan. Ä°ki tane çakak mı dedim. Çakak dedi la. Bi de güldü. Anladım ben neye güldüÄŸünü. Çakak denir mi? Denmez. Ne diyecen? Åžurada çok güzel limonata yapıyorlar, birer limonata içelim mi güzel bayan diyecen. Yahut mesela güzel bayan demek de ÅŸey olabilir. Öyle dümdüz, kibarcana soracan. Birer limonata içelim mi? Dönmedi benim aÄŸzım iÅŸte. Bir de her yanımı ter basmış zaten. Hani sanayide arabanın altına yatıp ince iÅŸ yaparsın da ter boÅŸanır ya her yerinden. Hah. O da boÅŸalırmış zaten. BoÅŸanır yanlışmış. Bence doÄŸru gardaÅŸ. Ona ne diyecen? Ter bedenden akınca boÅŸanıyor iÅŸte bedenden. Ayrılıyor. Neyse. Orada ÅŸey oldu biliyon mu?

Böyle sebepsiz bir daha güldü. Çok güzel güldü. Böyle çok güzel gülünce bana güldü zannettim. Yani öyle dalga geçer gibi gülmek deÄŸil de hani insan sevdiÄŸi insana güler ya böyle. Hani ÅŸey gibi. Sebebi yok ama gülersin iÅŸte. Öyle mi güldü öteki türlü mü güldü bilemedim. Bana dert oldu. Yekten sordum. Sen dedim niye güldün ki? Dedi ki hiç, öyle güldüm. Nasıl dedim, öyle güldüm derken bana mı güldün, komik bir ÅŸey mi yaptım ben dedim. Yok dedi komiklik yapmaktan deÄŸil de hoÅŸuma gitti dedi. Ne gitti ki hoÅŸuna dedim. Ya öyle deÄŸil bir an iÅŸte hoÅŸuma gitti dedi. Tamam dedim ben de onu soruyom iÅŸte, hoÅŸuna giden ne? Sen dedi. Sen dedi gardaÅŸ la. Ben nasıl oldum biliyon mu? Hani kaportaya macun çekmeden önce o sürdüÄŸümüz ÅŸey yüzünden kafa bi gider ya. Tam öyle oldum. Kafa komple gitti. Beyin yandı. Benim de sen hoÅŸuma gidiyon da ben bu iÅŸler nasıl olur bilmediÄŸim için dedim, susuyorum dedim. NeymiÅŸ o iÅŸler dedi. Yine güldü. O iÅŸler iÅŸte dedim. Ä°nsanın kalbinde kuÅŸlar uçuran o iÅŸler. Ä°nsanın ümüÄŸünde soluÄŸunu, alnında damarını sıkıştıran o iÅŸler. Ä°nsana bildiÄŸini unutturan, bilmediÄŸini öÄŸreten o iÅŸler. Tam böyle dedim gardaÅŸ. De ki bana nerden biliyon bu lafları? Sanayide 50 NC’lerin arkasında mı gördün, ÅŸarkılardan mı öÄŸrendin? Vallaha deÄŸil. Öyle söyleyiverdim. Ondan sonra ÅŸey oldu biliyon mu?

Sen dedi çok güzel bir insansın dedi. Dedim aha dalga geçiyor benle. Lan oÄŸlum bırak bana ÅŸimdiye kadar güzel bir insansın diyeni insansın diyen olmadı daha. Bir anam kara kuzum diye severdi. Onu da iÅŸte anla. Çirkin diyemiyor da rahmetli, kara diyo anlıyon mu? Bizde güzellik ne arasın? Neyse. Bana sen güzel bir insansın deyince hani böyle ÅŸaşırtırsın dörtten ikiye çakarsın bazen arabayı da böyle yığılır ya araba; öyle yığıldım. Tekledim la bildiÄŸin. Bana diyor ki sen çok güzel bir insansın. Sensin güzel dedim. Sen öyle güzel bakmıyor olsan benim gibi birinde nasıl bir güzellik göreceksin dedim. Dedi ki öyle deÄŸil. Yüzün gözün de güzel ama asıl senin kalbin güzel. Kalbinin güzelliÄŸi yüzüne de vurmuÅŸ senin dedi. Orada ÅŸey oldu biliyon mu?

Benim krank mili dağıldı. Öyle çöküverdim pastanenin, pastane deÄŸil la, kafenin sandalyesine. Hani on saat direksiyon sallarsın da yoldan baÅŸka bir ÅŸey görmez, camlaşır gözlerin. Öyle oldu. Yola daldım gittim. Åžerit de deÄŸiÅŸtiremiyorum. Karşımdan böyle geliyor dümdüz. Åžerit deÄŸiÅŸtirsem sıyıracam da deÄŸiÅŸtirmedim. Dedim ne olacaksa olsun, bu saatten sonra kendini ÅŸarampole atan terbiyesizin önde gidenidir. Yürüdüm üstüne. Orada ÅŸey oldu biliyon mu?

Çarpıştık ama ölüm kalım olmadı. Vade dolmamış demek ki. Dedim ki ÅŸimdi nasıl olacak? Dedi ki ne nasıl olacak? Dedim iÅŸte ÅŸimdi sana dedim böyle baktım ya. Az önce kafadan çarpıştık ya. O nasıl olacak? Anlamadım dedi. Dedim anlamayacak bir ÅŸey yok. Elim kolum titriyor ya ÅŸimdi. O nasıl olacak? Yine dedi ki anlamadım. Dedim anlatayım. Sen bana baktın, güzel bir insansın dedin, hoÅŸuma gidiyorsun dedin ya. O nasıl olacak? Dedi bir ÅŸey olmayacak. Burada, Atatürk Caddesi’nde… Ä°nönü Caddesi miydi la yoksa oranın adı. Nehrin ilerisinde hani. Sen de biliyorsundur orayı da aklımıza gelmedi ÅŸimdi. Cami var hani. Åžadırvanı var bahçesinde. Neyse. Dedi ki ÅŸey yapmayalım, konuÅŸmayalım ÅŸimdi bunu dedi. Zamanla olur o iÅŸler dedi. Orada ÅŸey oldu biliyon mu?

Limonataları içip kalktık. Olup olacağı da o kadarmış zaten. Birer limonataymış gardaÅŸ olup olacağı. Åžey yapmadım ben de. Neticede nasip. O prenses, biz keloÄŸlan anasını satayım. Ne diyecen? Nasip diyecen, çare var mı? Mecbur yüklendik Müslüm Baba’ya. Ama çok zor biliyon mu?

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.