Kirâmen Katibîn ve İnternet Explorer geçmişimiz
Bir saniye bile sürmeyen bir tıkla paylaştığımız bir resim veya söz, binlerce hatta milyonlarca insanın hayatında iyi veya kötü bir etki bırakacaktır. Bu etkiler de bizim amel defterimize hayır veya şer olarak muhakkak yazılacaktır.
Abdülaziz KıranÅŸal / Milli Gazete
“Kim zerre kadar bir kötülük yaparsa onu görür, kim de zerre kadar bir hayır iÅŸlerse onu görecektir” (Zilzal, 99/7-8) Ä°lahi hükmü gereÄŸi kıyamet günü zerreler üzerinden bir hesaba tabi tutulacağız.
Zerrelerin bile hesabını vereceÄŸimiz bir günde sanal âlemde yaÅŸadıklarımız da elbette ki bu hesabın içinde olacak. Bir gönderi ile günaha sürüklediÄŸimiz, hakkına girdiÄŸimiz, alay ettiÄŸimiz, iftira ettiÄŸimiz, kötü niyetlerle resimlerini incelediÄŸimiz kimseler de ahirette karşımıza dikilip bizden hesap soracaklar.
Bir saniye bile sürmeyen bir tıkla paylaÅŸtığımız bir resim veya söz, binlerce hatta milyonlarca insanın hayatında iyi veya kötü bir etki bırakacaktır. Bu etkiler de bizim amel defterimize hayır veya ÅŸer olarak muhakkak yazılacaktır.
“Ä°ki melek insanın sağında ve solunda oturarak yaptıklarını yazmaktadır. Ä°nsan hiçbir söz söylemez ki yanında gözetleyen, yazmaya hazır olan bir melek bulunmasın” (Kaf, 50/17-18).
Ä°nsan, Allah tarafından görevlendirilmiÅŸ özel melekler aracılığıyla sürekli olarak izlenir ve tüm hayatı kayıt altına alınır. Sanal âlemdeki tüm yapıp ettiklerimiz de bu meleklerin kayıt defterlerinde yer alacaktır.
Takipçilerimiz, beÄŸenilerimiz ne kadar artarsa artsın bizi takip eden iki meleÄŸi hiç unutmamak gerek…
Belki internet Explorer geçmiÅŸini silebiliriz, hatta hard diskimizi bile yok edebiliriz ama meleklerin kayıt defterlerini asla silemeyiz.
Onları sahte hesaplarla asla yanıltamayız. Hiçbir hacker, onların ÅŸifrelerini kırıp bilgilerini silemez. Onların kota sorunu yoktur. BaÄŸlantı sorunu da yaÅŸamazlar. Onları spam olarak da iÅŸaretleyemeyiz. Åžikâyet edemeyiz, engelleyemeyiz.
“Vay halimize bu nasıl bir kitapmış, küçük büyük hiçbir ÅŸey bırakmaksızın hepsini sayıp dökmüÅŸ” (Kehf, 18/49).
Ayette bahsi geçen amel defterini, bu dünya hayatında yaptığımız iyi ve kötü bütün iÅŸlerin ve sözlerin eksiksiz ve hatasız olarak kayıt altına alındığı bir uygulama olarak tarif edebiliriz. Bu kayıtlar, davranışlarımızı, olaylar karşısındaki tavırlarımızı, sözlerimizi içerdiÄŸi gibi niyetlerimizi de kapsamaktadır.
Hayatımızın hiçbir ânı, hiç bir sözümüz, hiçbir hareketimiz bu kayıtların dışında kalmayacak, kıyamet günü insanlar hesaba çekilirken amel defteri tüm yapıp ettiklerimizi ortaya dökecektir. Elbette ki internet ve sosyal medyada yaptıklarımız, geçirdiÄŸimiz vakit de bu defterin içerisinde kayıtlı olacaktır.
Amel defterimizde sosyal medya hayatının kaplayacağı alan doÄŸal olarak bizim orada geçirdiÄŸimiz vakitle orantılıdır. Yani günlük ortalama birkaç saat sosyal medya ile vakit geçiren bir insanın amel defterinde internetin yeri oldukça geniÅŸ olacaktır.
Aslında insan sosyal medyayla kendi amel defterinin küçük bir kopyasını da tutmaktadır diyebiliriz. Ne yedik, neredeyiz, kiminleyiz, hangi saatte ne yaptık, Instagram ve Facebook paylaşımlarımız bunun en güzel örneÄŸidir. Bir yıllık Instagram ve Facebook paylaşımları hayatımız ve gittiÄŸimiz yön hakkında küçük de olsa ipuçları verecektir.
Unutmayalım, kıyamet günü gerçek âlemde yapıp ettiklerimizden daha fazla sanal âlemdeki hayatımız başımıza bela olabilir. Çünkü gerçek hayattaki insanlardan baÅŸka sanal hayatta, sosyal medyada iliÅŸki kurduÄŸumuz binlerce insanla da kıyamet günü hesaplaÅŸacağız.
Ne kadar çok insan o kadar çok hesap demek. Nüfusu bini geçmeyen bir kasabada yaşıyor olabiliriz ancak internet aracılığıyla milyonlarca insana ulaÅŸtığımızı da unutmayalım...
Henüz yorum yapılmamış.