Taha Kılınç: Kudüs mücadelesinin beş ayrı cephesi
Follow @dusuncemektebi2
Kudüs’ün Müslüman halkı ve özellikle de gençleri, beş ayrı cephede beş ayrı realiteyle göğüs göğüse mücadele ediyor. Şimdi de sırasıyla onlara bakalım:
Kudüs’e her gidiÅŸimde, ÅŸehrin Filistinli halkının gözlerindeki direnç ve umut beni hayran bırakır. YaÅŸanan onca ÅŸeye raÄŸmen ayakta kalmayı bilen, boyun eÄŸmeyen, en sıkıntılı anlarda bile yüzüne bir tebessüm kondurabilen insanlardır gördüÄŸüm. Kendilerine yakıştırdıkları “Makdisî” unvanını, kutsiyet kelimesinin bütün çaÄŸrışımlarıyla üzerlerinde taşırlar.
GeçtiÄŸimiz haftadan bu yana Kudüs’ten yansıyan her fotoÄŸraf ve videoda istisnasız yine aynı direnci ve umudu gördüm. Onlarca asker üstünüze çullanırken veya bileÄŸinize kelepçe takarken gülebilir misiniz? Åžehitleriniz varken bile yumruÄŸunuzu sıkıp dik durabilir misiniz? Ä°ÅŸgalcilerin ibadethanenin içine savurduÄŸu bomba kapsüllerini toplayıp Aksâ silueti yaparak başında poz verebilir misiniz? Sabah kavga-kıyamet çatışmaya girip, akÅŸam sanki hiçbir ÅŸey olmamış gibi sükûnet ve sekînetle teravih için saf tutabilir misiniz? Kudüslü gençler hepsini yaptı.
Kudüs’ün Müslüman halkı ve özellikle de gençleri, beÅŸ ayrı cephede beÅŸ ayrı realiteyle göÄŸüs göÄŸüse mücadele ediyor. Åžimdi de sırasıyla onlara bakalım:
1. Ä°srail iÅŸgali
1967’den bu yana ÅŸehri iÅŸgal altında tutan ve ilmeÄŸi her geçen gün biraz daha daraltan Ä°srail, Kudüs’ü bilhassa üç noktadan sıkıştırıyor: Mescid-i Aksâ Külliyesi, kuzeydeki Åžeyh Cerrâh Mahallesi ve güneydeki Silvân Mahallesi. Kudüslüler, Siyonizm’in ÅŸehirlerine yönelik bütün planlarından haberdar olarak, kuÅŸatılan her yerde gece-gündüz tetikte bekliyor.
2. Ä°srail iç siyaseti
Åžu anda ÅŸahit olduÄŸumuz manzarada, Ä°srail iç siyasetindeki parçalanmışlığın rolü çok büyük. Kendi iç çatışmalarını gözlerden kaçırmak ve Yahudi kamuoyunu “Arap tehlikesi”ne odaklamak isteyen Ä°srail devlet aklı, hıncını Müslümanlardan çıkarmaya çalışıyor. Ä°ki yıl içinde dördüncü seçimin yapıldığı, ancak krizin çözülemediÄŸi Ä°srail’de, Benyamin Netanyahu da hakkında açılan yolsuzluk davalarından kurtulmanın çaresini Filistinlilerin kanını dökmeye baÄŸlamış durumda.
3. Dezenformasyon
Filistin’in haklı davasının dünyaya anlatılması, bugün adeta iÅŸgalin bizatihi kendisi kadar zor ve girift bir meseleye dönüÅŸtü. Reuters’tan New York Times’a, dünyanın “anlı ÅŸanlı” medya organları gözümüzün önünde yaÅŸananları çarpıtarak sunarken, Filistinli gençler aynı zamanda sosyal medyadaki yalanlarla ve suçlamalarla da uÄŸraşıyor. Ä°srail’i eleÅŸtiren herkesi “antisemitist” veya “Arapçı” ilân ederek boÄŸmaya çalışan Siyonist propagandanın ÅŸuurlu veya ÅŸuursuz uzantıları, Kudüs’le ilgili her konuyu farklı ÅŸekillerde itibarsızlaÅŸtırma peÅŸinde. Bunların Türkiye ayağı da var üstelik. Argümanları pek çeÅŸitli: “DoÄŸu Türkistan için sesiniz neden çıkmıyor?” (oysa çıkıyor), “Sizinki Arap hayranlığı” (hayır, Kudüs bizim için kimlik meselesi), “Kudüs’ü dinî duygular için istismar eden Ä°slâmcılar…” (Kudüs’te esas dinî istismarı Yahudiler yapıyor).
4. Ä°slâm dünyasının sessizliÄŸi
Türkiye’nin -halk ve devlet olarak- atmaya çalıştığı bazı adımlara ve uluslararası kamuoyunu harekete geçirmeye yönelik sürekli gayretlerine raÄŸmen, Ä°slâm dünyasında Kudüs ve Filistin’le ilgili yaygın bir ölüm sessizliÄŸi gözlemleniyor. Konunun artık kitleleri bıktırması mı, siyasetin problemi çözemeyeceÄŸine dair yerleÅŸik inanç mı, baÅŸka sorunlar yüzünden Kudüs’e teveccühün zayıflaması mı… Sebep her ne olursa olsun, manzara bu. Kudüslü gençler, üzerine ölü toprağı serpilmiÅŸ bir “ümmet” adına da direniyor orada. Kudüs’ü bir avuç Kudüslü savunuyor.
5. Araplar arasındaki kavga ve rekabet
Kudüslülerin çarpışmak durumunda kaldığı son realite de, Araplar arasındaki bitmek bilmeyen rekabet ve düÅŸmanlıklar. GeçtiÄŸimiz yüzyıldan bu yana, Mescid-i Aksâ baÅŸta olmak üzere DoÄŸu Kudüs’te Müslümanlara ait bütün tarihî ve manevî mekânların fiilî kontrolü Ürdün Krallığı’nın elinde. Son birkaç yıldır ise, BirleÅŸik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan’ın başını çektiÄŸi yeni bir inisiyatif, Ürdün’ün elinden bu imtiyazı almak ve Kudüs’teki üstünlüÄŸü ele geçirmek için el altından büyük bir mücadele veriyor. Kudüs’te Ä°srail’in körüklediÄŸi her gerilim, aslında Ürdün Kralı Abdullah’ın elini zayıflatma amacını da gözetiyor. Uluslararası kamuoyuna ve Arap dünyasına, “Ürdün bu iÅŸi beceremiyor, Filistin’de iÅŸler kontrolden çıkacak” mesajını vermek istiyorlar. Kudüslü gençler, bir de bu iç gerilimin muhatabı haline getiriliyor.
Kudüs’te yaÅŸananları seyrederken, aslında Arap ve Ä°slâm dünyasının hal-i pürmelaline dair dört başı mamur bir özeti de seyretmiÅŸ oluyoruz velhasıl.
Kaynak: YeniÅŸafak
Henüz yorum yapılmamış.