Sosyal Medya

Güncel

Medeniyete canavar diyen marş nasıl Paris'e gönderilir!

İstiklâl Marşı kabul edildi ancak bu marşa karşı çıkanlar da oldu. Bunlardan biri Kazım Karabekir'di. Kendisi de iki şiir yazarak Büyük Millet Meclisi'ne marş sunmuş, kabul edilecek marşın gönderdiklerinden aşağı olmamasını istemişti.



Doç. Dr. Hasan Ali Polat / Necmettin Erbakan Üniversitesi

1921'de Ä°stiklâl Marşı kabul edildi. Ancak buna itirazı olanlar vardı. Kazım Karabekir bu isimlerden biriydi: "DüÅŸmanlarımız 'Türkler kabiliyetsizdir medeniyet kabul etmez' diye iddia ederken milletimizi 'Evet medeniyet canavardır' diye bağırtmak doÄŸru mudur? Hilale ve Cenab-ı Hakka münacat kısımları ilâhiye yakışır, marÅŸta maneviyatı kırar. Bütün bunlar ÅŸiir ve nutka girer fakat milletin Ä°stiklâl Marşı için muvafık olmaz sanırım... Medeniyete canavar diyen bir marşın Paris'e gönderilmesi de garibdir."


Millî Mücadele döneminde millî kuvvetler, iÅŸgalcilere karşı mücadele ederken Ankara Hükûmetinin ele aldığı hususlardan biri de Ä°stiklâl Marşı yazılması ve kabulü meselesi oldu. Bu çerçevede Maarif Vekâletinin Ä°stiklâl Marşı müsabakası ilânı, 24 Ekim 1920'de Anadolu Ajansı tarafından duyuruldu; 7 Kasım'da da Hâkimiyet-i Milliye'de "Türk Åžairlerinin Nazar-ı Dikkatine" baÅŸlığıyla çıktı. Ä°lânda, memleketin dâhilî ve haricî istiklali uÄŸrunda giriÅŸtiÄŸi mücadeleyi ifade ve terennüm için bir müsabaka açıldığı vurgulanarak kalem erbabı hizmete davet edildi.

'Kahraman ordumuza'

Bu davet kalem erbabı nezdinde karşılık bulsa da Maarif Vekâleti komisyonu millî marÅŸ olması münasip görülebilecek düzeyde bir güfte tespit edemedi. Bu sebepledir ki Maarif Vekili Hamdullah Suphi[Tanrıöver, 1885-1966], büyük bir ÅŸair olduÄŸunu Balkan Harbi ve Cihan Harbi üzerine ÅŸiirleri ile ortaya koymuÅŸ olan Mehmed Âkif'ten[Ersoy, 1873-1936]millî marÅŸ yazması ricasında bulununca Âkif, "kahraman ordumuza" ithaf ettiÄŸi Ä°stiklâl Marşı'nı kaleme aldı. Türk Milletinin istiklâl tutkusunu ve mücadele azmini veciz bir ÅŸekilde ifade eden bu marÅŸ, Hamdullah Suphi tarafından Büyük Millet Meclisi'nde 1 Mart'ta okunarak mebusların dikkatine sunulduktan sonra 12 Mart 1921'de mebuslar tarafından coÅŸkuyla ve büyük ekseriyetle kabul edildi (TBMM ZC, 1954: 13, 85-90). Böylece, Millî Mücadele'nin millî marşı, Âkif'in Ä°stiklâl Marşı oldu.

Medeniyete canavar diyen bir marÅŸ

Ardından bu güfteyi bihakkın karşılayacak düzeyde bir beste arayışına giriÅŸildi.

Ä°stiklâl Marşı kabul edildi ancak bu marÅŸa karşı çıkanlar da oldu. Bunlardan biri Kazım Karabekir'di. Kendisi de iki ÅŸiir yazarak Büyük Millet Meclisi'ne marÅŸ sunmuÅŸ, kabul edilecek marşın gönderdiklerinden aÅŸağı olmamasını istemiÅŸti. Karabekir[1882-1948], 26 Temmuz 1922'de Heyet-i Vekile Reisi Rauf[Orbay, 1881-1964]Bey'e gönderdiÄŸi bir yazıda, Âkif'in Ä°stiklâl Marşı hakkında ÅŸöyle demektedir:

"Akif Bey'in ÅŸiiri pek yüksek ve muhteremdir. Ancak milletin vicdanından çıkacak bir feryad deÄŸil muhterem ÅŸairin halka hitabesidir. ArkadaÅŸ hitabesiyle söylenen satırları millete baÅŸka biri hitab ediyor ki halk bunu okurken ÅŸahsiyetini küçültecektir. "Kim bilir belki yarın" hitabı millete diÅŸinizi sıkın nasihatinden baÅŸka bir ÅŸey olmadığı gibi istiklâlimize muvaffak olduktan sonra da manasız olacaktır. DüÅŸmanlarımız "Türkler kabiliyetsizdir medeniyet kabul etmez" diye iddia ederken milletimizi "Evet medeniyet canavardır" diye bağırtmak doÄŸru mudur? Hilale ve Cenab-ı Hakka münacat kısımları ilâhiye yakışır, marÅŸta maneviyatı kırar. Bütün bunlar ÅŸiir ve nutka girer fakat milletin Ä°stiklâl Marşı için muvafık olmaz sanırım... Medeniyete canavar diyen bir marşın Paris'e gönderilmesi de garibdir." (Karabekir, 2008: 1244-45).

Rıza Nur[1879-1942]da, hatıralarında, kendisinin 500 lira ödüllü millî marÅŸ müsabakası açtırdığını ifade ederek Âkif'in ÅŸiirinin kabulü süreci hakkında ÅŸöyle demektedir: "Ben orada iken otuz kadar güfte, birkaç beste gelmiÅŸti. Ben Rusya'ya gidince, Hamdullah Suphi bunları hiç nazara almayıp, Mehmed Akif'in bu ÅŸiirini okuyup kabul ettirmiÅŸ. Bu yolsuz bir harekettir." Rıza Nur, kabulünü Hamdullah Suphi Bey'in iÅŸgüzarlığı olarak gördüÄŸü Ä°stiklâl Marşı'nı beÄŸenmemekte, serbest ÅŸiir olmasını da istemektedir (Nur, 1967: 634-35). Rıza Nur ve Karabekir'in Ä°stiklal Marşı eleÅŸtirileri 1925'teki millî marÅŸ müsabakasının gerekçesine benzemektedir.

Âkif tarassut altında

Âkif, Millî Mücadele hareketinin mühim simalarından biri olmanın yanı sıra 5 Haziran 1920'den itibaren Büyük Millet Meclisi'nde Burdur mebusudur. Âkif, 1920'den itibaren, Millî Mücadele'nin en mühim destekçilerinden birisi ve Burdur, EskiÅŸehir, Afyon, Antalya ve Konya gibi ÅŸehirlerde halkı direniÅŸe teÅŸvik eden konuÅŸma ve vaazları sebebiyle "Millî Mücadele'nin manevî lideri" sıfatını haiz bir kiÅŸiliktir.

1920-1922 yılları arasında etkili olan Âkif, Millî Mücadele'nin zaferle neticelenmesi üzerine Lozan AntlaÅŸması öncesi TBMM'nin yenilenmesi kararı alınınca diÄŸer muhalif mebuslar gibi seçimlerde adaygösterilmeyerek I. Meclis'ten tasfiye edilen isimler arasında yer aldı (Okay-DüzdaÄŸ: 2003: 432-34). Bundan sonraki süreçte de zımnen "istenmeyen adam" telakkî edilerek takiplere maruz kaldı.

1925 yılı, Âkif açısından zor bir senedir. Åžubat 1925'te Åžeyh Said Ayaklanmasının çıkması; Fethi[Okyar, 1880-1943]Bey'in istifası ve Ä°smet[Ä°nönü, 1884-1973]PaÅŸa'nın hükûmet kurması ile sonuçlanarak 4 Mart'ta Takrir-i Sükûn Kararı çıkarılmasına vesile oldu. Bu kararın birinci maddesi; irtica ve isyana, memleketin içtimai nizamı ve huzurunu bozmaya, emniyet ve asayiÅŸini ihlale sebep olacak neÅŸriyatın hükûmet ve cumhurbaÅŸkanı tasdikiyle men'ini mümkün kılmaktaydı. Nitekim Âkif'in baÅŸyazarı olduÄŸu, fikirlerini aktarma imkânı bulduÄŸu ve hatta çocuÄŸu gibi gördüÄŸü SebîlürreÅŸâd mecmuası Takrir-i Sükûn Kararı'nın birinci maddesine istinat edilmek suretiyle kapatıldı. Ä°laveten, Âkif'in yakın arkadaşı ve SebîlürreÅŸâd mecmuasının sahibi EÅŸref Edip[Fergan, 1882-1971]de tevkif edilerek Åžark Ä°stiklal Mahkemesine gönderildi. Diyarbakır'da Ä°stiklal Mahkemesi tarafından idamla yargılanan EÅŸref Edip, SebîlürreÅŸâd'ın yayımını durdurma ÅŸartıyla beraat etti(Albayrak, 1995: 474). Aslında SebîlürreÅŸâd'ın kapatılması ve EÅŸref Edip'in tevkifi Âkif'e de zımnî bir mesajdı. Zira Âkif de bu dönemde gözetim altındaydı. Nitekim kendisine yönelik takip, baÅŸyazarı olduÄŸu SebîlürreÅŸâd'ın kapatılması ve yakın arkadaşı EÅŸref Edip'in tevkifi gibi hususları dikkate alan Âkif, 1925 Eylül/Ekim ayında hicreti münasip görerek çok sevdiÄŸi vatanındancüdâ düÅŸüp Mısır'a gitti.

Yeni millî marÅŸ müsabakası

Ä°stiklâl Marşı yerine yeni bir millî marÅŸ için müsabaka hazırlıkları Âkif'in hicret kararı alarak Mısır'a gitmesi öncesinde baÅŸladı. Belki de Âkif, millî marÅŸ müsabakası hazırlıkları içerisinde olunduÄŸundan haberdardır ve yurt dışına çıkmasında bu durumun da etkisinin olduÄŸu düÅŸünülebilir.

29 Haziran 1925 tarihli müsteÅŸar Nafi Atıf[Kansu, 1890-1949]imzalı Maarif Vekâleti Müdürler Encümeni kararı, yeni millî marÅŸa ihtiyaç olduÄŸunu vurgulamakta ve "evvelce güftesi Âkif Bey tarafından nazm olunan Ä°stiklâl Marşı sadece tarihimize intikal edecek bir marÅŸ mahiyetinde olduÄŸundan ayrıca bir (Millî MarÅŸ) tertibine ihtiyaç vardır" denilmektedir. Akabinde Maarif Vekâletine Hars[Kültür]Müdürü Hamit Zübeyir[KoÅŸay, 1897-1984]imzasıyla ve 5 Kasım 1925 tarihinde gönderilen bir yazıda, 29 Haziran tarihli Maarif Vekâleti Müdürler Encümeninin kararına vurgu yapılmakta ve "Millî MarÅŸ güftesi Âkif Bey'in manzumesi olmayacaksa besteden evvel güftesinin bir müsabaka usulüyle yahut ÅŸairlere hususî müracaatla temini mecburiyeti karşısındayız" denilmektedir. Hamit Zübeyir'in bu yazısı 7 Kasım'da Maarif Vekâleti Vekili ve Dâhiliye Vekili Mehmet Cemil [Uybadın, 1880-1957] tarafından imzalandı ve "Müsabaka açılarak yeni bir Millî MarÅŸ güftesi intihabı ve müsabaka masrafının Hars tahsisatından verilmesi muvafıktır" denildi (BCA., 180.9.0.0/6.39.6-10).10 Kasım'da Maarif Vekâleti Vekili Mehmet Cemil imzalı ve "Millî MarÅŸ güftesini tespit için müsabaka" baÅŸlıklı bilumum ÅŸair ve gazetelere yönelik hazırlanan duyuru metni, 13 Kasım'da Hâkimiyet-i MilliyebaÅŸta olmak üzere Cumhuriyet ve Ä°kdâm gibi gazetelerde "Millî MarÅŸ" baÅŸlığıyla yayınlandı (Hâkimiyet-i Milliye, 13.11.1925: 1). Maarif Vekâletinin millî marÅŸ müsabakası ilân metni ÅŸu ÅŸekildedir:

"Millî MarÅŸ"

"Güftenin vakarlı, ümit saçıcı, ruhu yükseltici olması ÅŸarttır. Açık bir Türkçe ile veciz surette TürklüÄŸün varlığını, büyük mazisini ve daha büyük istikbalini ifade etmelidir. Güftenin muhtasar olması da bir meziyet teÅŸkil eder... Âkif Bey'in Ä°stiklâl Marşı büyük mücadelelerimizin kutsî bir hatırası olarak saklanacak ve millî marÅŸ yanında Ä°stiklâl Marşı unvanıyla merasimde söylenecektir."

Yeni millî marşın gerekçeleri aslında Âkif'in medeniyet tasavvurunun "makbul" telakki edilmediÄŸinin de bir göstergesidir. Nitekim Âkif'in Ä°stiklâl Marşı'ndaki "medeniyet dediÄŸin tek diÅŸi kalmış canavar" gibi ifadeleri kıylükale (dedikodu, boÅŸ söz)sebep görülmektedir. Âkif'in ÅŸiiri "TürklüÄŸe sembol olacak bir marÅŸta Türk kelimesi bir defa olarak geçmez" denilerek eleÅŸtirilmektedir. Ancak Ä°stiklâl Marşı'nın Millî Mücadele döneminin bir hatırası olarak saklanması da istenmektedir (KYEBMK: 8258; Arabacı-Åžahin, 133-37).

Netice itibariyle 13 Kasım'da gazetelerde boy gösteren millî marÅŸ müsabakasına bazı ÅŸairler ÅŸiirleriyle iÅŸtirak ettiler. Müsabakaya katılan bol "Türk" vurgulu ÅŸiirlerden biri ve ÅŸiir boyutuyla en baÅŸarılısı Enis Behiç'in[Koryürek, 1891-1949]"Türklerin NeÅŸidesi" adlı ÅŸiiridir. Behiç Bey, 6 Ocak 1926 tarihinde bir dilekçe ile "Maarif Vekâletince Türklerin Millî Marşı için açılmış olan müsabakaya, ikinci yapraÄŸa yazdığım ÅŸiirle giriyorum" diyerek baÅŸvurusunu yaptı (KYEBMK: 8258):

Türklerin NeÅŸidesi

I

Biz kimleriz?.. Biz "Altay"dan gelen erleriz.

"Çamlıbel"de uÄŸuldarız; coÅŸar; gürleriz...

Biz öyle bir milletiz ki ezelden beri

Hak yolunda, yalın kılıç, hep seferberiz...

"Zafer", bizim ÅŸaha kalkmış küheylanımız;

Atıldı mı durduramaz ne dağ, ne deniz...

Felâketler pençemizde oyuncak olur;

Yangınlarla bütün cihan al sancak olur...

Tan yerinden yıldırımlar saçan sesimiz

Gün batısı üzerinde ÅŸöyle duyulur:

Fırtınalar yoldaşıdır nara salan Türk...

Hey koca Türk, Tanrısından kuvvet alan Türk!..

II

Yürüyoruz, başımızda Ay-yıldızımız,

Genç, ihtiyar, kadın, oÄŸul, kızımız...

Soyumuzda ne kahraman kardeşler vardır:

Türkmen, OÄŸuz, BaÅŸkur[t], Tatar ve Kırgızımız...

Zincirlere vurulamaz arslanlarız ki

"Orhun"da var "Kültigin"den kalma yazımız...

Hamlemizden yere geçer kanlı saraylar...

Bizce birdir gedalarla baylar, giraylar...

Medeniyet şimşeğinden gelir hızımız;

Sorma: Kimdir kanatlanmış bu genç alaylar?

Bunlar bütün nura doÄŸru akın eden Türk...

Hey koca Türk, uzakları yakın eden Türk!.."

Millî MarÅŸ müsabakasına katılan isimlerden Ä°zmirli Ä°smail Hakkı Bıçakçızade[1869-1946]de 6 Aralık 1925'te "Türk Millî Marşı"baÅŸlıklı ÅŸiirini Maarif Vekâletinin dikkatine sundu (KYEBMK: 8258):

Türk Millî Marşı

Türküm Türk'üm, Türk'tür ÅŸarkın ÅŸanlı büyük milleti

Müstakilim nedir bilmem esareti zilleti

Türk'üm benim aslım ÅŸarkın güneÅŸi

Tarihimin yazılamaz bir eşi

Altay, TürgiÅŸ, Yakut, Kaçar, Kın benim

Azer, Tatar, Kırgız, Macar, Çin benim.

Durgun deniz, Tibet, Baykal, Altaylar

Demir daÄŸlar, gümüÅŸ çaÄŸlayan çaylar

Türk ilidir, Türk ilidir, Türk ili

BeÅŸ bin yıldır hakkı över Türk dili

....

Göklerimde yıldırımlar uçuÅŸur

Yurtlarıma giren düÅŸman tutuÅŸur

Kızıl şafak, parlak yıldız, bir hilal

Ben yapmadım bak da ondan ibret al.

Müsabakaya katılan isimlerden biri de Muhittin[Akyüz, 1870-1940]Bey'dir ve onunMarÅŸ-ı Millî unvanlı ÅŸiiri aÅŸağıdadır (KYEBMK: 8258):

MarÅŸ-ı Millî

Cümle millet ferahlandı gülüyor

Aziz vatan sahibini buluyor

Islahıyla henüz ziynetleniyor

Her tarafı cennet-asa oluyor

Yaşasın vatan, yaşasın millet deniyor

Ne büyük nimet bu söz söyleniyor

Ehl-i vatan ahd ve misak ettiler

Vatan için ölmeyi mukaddes bildiler

VatandaÅŸlar el ele birleÅŸtiler

YaÅŸasın adalet, yaÅŸasın müsavat dediler

Arslan yürekli Kemal PaÅŸa uludur

İtikadı iman ile doludur

Allah'ın pek sevgili kuludur

Askerimiz her tarafta doludur.

Millî MarÅŸ müsabakasına kaç ÅŸairin ÅŸiiriyle iÅŸtirak ettiÄŸi kesin olarak bilin(e)mese de Konya Yazma Eserler Bölge MüdürlüÄŸü Kütüphanesindeki Ä°stiklal Marşı ile ilgili belgelerden elli kadar ÅŸiirin müsabakaya sunulduÄŸu görülmektedir (KYEBMK: 8258). Ancak Maarif Vekâletine sunulan bu ÅŸiirler, millî marÅŸ olarak kabul edilebilir nitelikte bulunmadı. O yüzdendir ki Âkif'in millete emaneti olan Ä°stiklâl Marşı'nın deÄŸiÅŸtirilmesi mümkün olmadı. Ancak 1930'ların sonuna doÄŸru Ä°stiklâl Marşı'nın deÄŸiÅŸtirilmesi meselesi yeniden gündeme geldi. Nurullah Ataç gibi bazı isimler, Ä°stiklâl Marşı'nın "zamanın ruhu" ve milletin "bugünkü ideal"leriile örtüÅŸmediÄŸi iddiasında oldular. Ataç'ın "Yine Akif" baÅŸlıklı bir yazısında bu hususta ÅŸöyle denilmektedir (AkÅŸam, 6.3.1937: 3, 8):

"...Åžiir tarafından vazgeçelim, Akif'in manzumesi bugün bizim millî marşımız olabilir mi? Ä°stiklâl, bizim için aşılmış bir idealdir. ...Ä°stiklâl Marşı'nda bizim bugünkü ideallerimize uyacak, onlara hiç olmazsa bir telmih sayılacak hiçbir ÅŸey yoktur. 'Lâ kavmiyete fi'l-islâm'düÅŸüncesile yazıldığı için Türk'ten, Türkiye'den bahsedemez. Ä°çinde ezan vardır, minare vardır, imamı, müezzini, kayyumu ile bütün cemaat vardır, millet yoktur. DoÄŸrusu bir marÅŸ deÄŸil, bir ilâhî, bir 'tazarru'dur....Bize ÅŸimdi, ideallerimize uygun, hiç olmazsa onlarla tezad teÅŸkil etmiyecek bir marÅŸ lâzım. Niçin yazılamamış? Bugünkü ÅŸairlerimiz MehmedAkif kadar da mı yazamazlar?..."

Nihayetinde 11 Ocak 1938'de Ulus gazetesi eliyle Cumhuriyetin 15. Yılı münasebetiyle MarÅŸ Müsabakasıilân edildi (Ulus, 11 Sonkânun 1938: 4). Hatta bu müsabakaya Falih Rıfkı'nın[Atay, 1894-1971]isteÄŸiyle Necip Fazıl[Kısakürek, 1904-1983]da "Büyük DoÄŸu Marşı" ile katıldı. Bu müsabakanın millî marÅŸ müsabakası olduÄŸu hususu kesin deÄŸildir; zira müsabaka millî marÅŸ müsabakası olarak açılmamıştır. Ancak Necip Fazıl, bu müsabakanın 15. Yıl müsabakası olmadığını kazanan ÅŸiirin Ä°stiklâl Marşı ya da Türk Millî Marşı olarak kabul edilmesinin planlandığını belirtmektedir (Büyük DoÄŸu, 8 Ekim 1943, Nu: 4, I. Devre, s. 12; Türinay, 2007: 86). Ancak bu marÅŸ müsabakası, Gazi Mustafa Kemal'in[Atatürk, 1881-1938]vefatı üzerine rafa kaldırıldı (Türinay, 2007: 78).

GörüldüÄŸü üzere Ä°stiklâl Marşı, kabul edildiÄŸi 12 Mart 1921 tarihinden itibaren biri 1925 diÄŸeri 1938'de olmak üzere iki defa deÄŸiÅŸtirilmeye çalışıldı. Ancak iki teÅŸebbüs de herhangi bir ÅŸekilde sonuç vermedi. Daha sonra da 1982 Anayasası'nın üçüncü maddesinde "millî marşı Ä°stiklal Marşı'dır" ifadesine yer verildi, dördüncü madde ile de deÄŸiÅŸtirilmesinin teklif edilemeyeceÄŸi belirtildi.

Neticede Ä°stiklal Marşı, bir "millî mutabakat metni" olarak yüz yıldır deÄŸiÅŸtirilemeden ayakta kaldı. DeÄŸiÅŸtirme çalışmaları, Batılı devletlere kültürel yakınlık gibi bir savrulmanın da eseri idi. Milletin gönlünde benimsenen ÅŸiir, kabul edilmelidir ki, daha üstünü ortaya konamadığı için varlığını sürdürmektedir. Bu aynı zamanda, Akif'in ölüm döÅŸeÄŸinde iken dile getirdiÄŸi, "Allah bu millete bir daha Ä°stiklal Marşı yazdırmasın" temennisinin yerini bulduÄŸunun da iÅŸareti durumundadır.

Kaynaklar

Cumhurbaşkanlığı Arşivi (CA): 561110.

Konya Yazma Eserler Bölge MüdürlüÄŸü Kütüphanesi (KYEBMK): 8258, (26.11.1341, 6 Kânunusani 1926, 12 Kânunusani 1926 tarihli belgeler).

T.C. Devlet Arşivleri Başkanlığı, Cumhuriyet Arşivi (BCA.): 180.9.0.0/6.39.6-10. (29 Haziran 1341, 5 Teşrinisani 1341 ve 10 Teşrinisani 1341 tarihli belgeler).

T.B.M.M. Zabıt Ceridesi(TBMM ZC),D. 1, C. 9, Ä°çt. Senesi 2, (1 Mart-13 Nisan 1337), TBMM Matb., Ankara 1954.

AkÅŸam: 6 Mart 1937, Nu: 6601, (ss. 3, 8).

Büyük DoÄŸu: 8 Ekim 1943, Nu: 4, I. Devre, s. 12.

Ulus, 11 Sonkânun 1938, Nu: 5910, s. 4.

Hâkimiyet-i Milliye: 7 TeÅŸrinisani 1336/7 Kasım 1920, Nu: 72, s. 2; 13 TeÅŸrinisani/Kasım 1925, Nu: 1578, s. 1.

Arabacı, Caner-Bekir Åžahin, Ä°stiklal Marşı'nı DeÄŸiÅŸtirme Çabaları ve Millî Åžairde Dirilmek, Çizgi Yay., Konya 2018.

Karabekir, Kâzım, Ä°stiklal Harbimiz, C. II, Yapı Kredi Yay., Ä°stanbul 2008.

M. Orhan Okay-M.ErtuÄŸrul DüzdaÄŸ, "MehmedÂkif Ersoy", Diyanet Vakfı Ä°slâm Ansiklopedisi, C. 28, 2003, (ss. 432-39).

Necmettin Türinay, "Ä°ki Ä°ktidar DeÄŸiÅŸimi Döneminde Mehmet Âkif ve Ä°stiklâl Marşı Tartışmaları (1937-11 Kasım 1938)", Mehmet Akif Bilgi Åžöleni, Türkiye'de ModernleÅŸme ve Gençlik, TYB. Yay., Ankara 2007. (ss. 78-95).

Nur, Rıza, Hayat ve Hatıratım, C. III, Altındağ Yay., İstanbul 1967.

Sadık Albayrak, "EÅŸref Edip Fergan", Diyanet Vakfı Ä°slâm Ansiklopedisi, C. 11, 1995, (ss. 473-74).

[email protected]

kaynak: Açık GörüÅŸ

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.