Sosyal Medya

Hakan Albayrak: Nuri Pakdil'in mektupları

Nuri Pakdil’in Edebiyat Dergisi Yayınları’nca üç cilt halinde basılan mektuplarından devrimci ciddiyet akıyor.



Üç mektuptan üç alıntı, genel havayı yansıtan: 
 
“Artık mutlaka bir ÅŸeyler yapmalıyız. Bu asosyal, bu adinamik yaÅŸamamızın bir sonu olmalı. Ekip ekip yürümeliyiz avucumuzda gerçek.” 
 
“ÇaÄŸa, yeniden, ilk suffa müslümanlarının soluklarından bir hava gelebilir mi diye çalışıyoruz. Ulusları, tarihsel dönemeçlerinde, ancak umut kuÅŸakları kurtarabilmiÅŸtir, gidilecek yönü ancak umut kuÅŸakları belirtebilmiÅŸtir, vicdanî duygularını yitirmemiÅŸlerse.” 
 
“Geçiyor günler ve ölüm meleÄŸi tutacak bizi. Yapmanın ve kurmanın ve kurtarmanın günüdür.” 
 
***
Mektuplardaki devrimci ciddiyetin gereÄŸi olarak ben de onları okurken bütün ciddiyetimi kuÅŸanıyorum.   
 
Derken… 
 
O da ne? 
 
Dava arkadaşı Nuri Åžahin’e (ki kolay kolay gülmemeyi, hatta fevkalade zor gülmeyi ÅŸiar edinmiÅŸ bir aÄŸabeyimizdir) yazdığı 1 Aralık 1982 tarihli mektubuna ÅŸöyle baÅŸlamış üstad: 
 
“Sayın Åžahin, / Sizi, sürekli gıdıklıyorum ya, bir türlü güldüremiyorum. Ä°ÅŸin hoÅŸ yanı da, kendimi ‘Güldürme Ustası’ diye bilmem. / Merak etmeyin, sizi, önünde sonunda güldüreceÄŸim.” 
 
Ä°ki ay sonra (1 Åžubat 1983), hâlâ gülmemiÅŸ olacak ki, Nuri Bey “Harlı bir merhaba”dan sonra ÅŸu satırlarla bir kere daha gıdıklıyor Sayın Åžahin’i: 
 
“Umuyorum ki, bir gün, vicdanınızı ayaÄŸa kaldırarak, ÅŸöyle bir kahkahayla güleceksiniz ki, Kızıltoprak-Feneryolu hattından, GalippaÅŸa Camii müÅŸtemilatına sıçrayacak –yaa, o manav yok artık; (biraz pahalıydı ama, olsun, meyveler çok güzeldi); kadınlarımızın makyaj, manikür, pedikür, epilasyon, losyon, vb’leriyle, bilumum güzellik müstahzaratı gereksinimlerini karşılayan ‘La Belle’dir ÅŸimdi orası; tabiî, biliyorsunuz ya, yine de bu notu buraya düÅŸtüm- ve buradan da Marmara sahillerini ve mücavir, kasaba ve köylerini cevalanlayıp, oradan da Ankara’yı bir gün bulacaksınız!” 
 
Olmuyor, olmuyor, olmuyor; Sayın Åžahin gülmüyor, gülmüyor, gülmüyor… 
 
Üstadın 11 Åžubat 1983 tarihli mektubundan: 
 
“Sn. Åžahin, / Gıdıklanmanız için, görüyorsunuz, her ÅŸeyi yapmaya çalışıyorum. … Ä°nsanları güldürebilmek çok azîm bir iÅŸtir.” 
 
***
Nuri Pakdil’in dava arkadaÅŸlarına mektuplarını okurken en çok selam(lama) cümlelerinin altını çizdim. 
 
MüthiÅŸ bir çeÅŸitlilik var selam(lama)larda. 
 
Birkaç örnek: 
 
“Sizi ÅŸu anda Mekke, Medine, Kudüs, Ä°stanbul hattında devrimci bilinçle selamlıyorum.” 
 
“Özgürlükçü selâmlarımla.” 
 
“Çok sıcak ve constructive selâmlarımla.” 
 
“Sıcak, yoÄŸun, ağırlıklı selâmlarımla.” 
 
“Kesin yargılayıcı, mahkûm edici devrimci selâmlarımla.”   
 
“Sımsıcak yurtseverlik selâmlarımla.” 
 
“KardeÅŸ selâmlarımla.” 
 
“Tarihsel selâmlarımla.” 
 
“Hararetle selam ediyorum.” 
 
“DehÅŸetli bir merhaba!” 
 
***
Rahman Allah’ın rahmeti üzerine olsun sevgili Nuri AÄŸabeyimizin. 
 
Herkese ciddiyetli ama aynı zamanda neÅŸeli, her bakımdan bereketli Ramazanlar dilerim. 
 
Selam, selam, selam.
 
Kaynak: Karar Gazetesi

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.