Yasin Aktay: Darbeci ile sömüürgecinin buluşması

Çağımızın yüz karası bütün inanç, deÄŸer ve uygulamalarının iki faili birbirini ağırlamış. Bunlardan Fransız olanı diÄŸerinin önüne kırmızı halılar sermiÅŸ, diÄŸeri bulduÄŸu cesaretle son yıllarda yapabildiÄŸi en özgüvenli konuÅŸmasını “aşırılıkçı gruplara ve söylemlere karşı” yapmış. DiÄŸeri zaten CumhurbaÅŸkanı seçildiÄŸi günden beri kendisine yönelen, 1968 olaylarından bu yana yaÅŸanmış en geniÅŸ kapsamlı protesto hareketlerine kesintisiz muhatap olmuÅŸ. Bu protesto hareketlerini bastırma konusunda son zamanlarda çıkarmaya çalıştığı yeni basın ve güvenlik yasaları dolayısıyla diktatörlüÄŸünün yol taÅŸlarını döÅŸüyor diye yeni bir protesto dalgasına maruz kalmış.

Mısır tarihinin ilk gerçek demokratik seçimleriyle iÅŸbaşına gelmiÅŸ bir yönetime karşı kanlı bir darbe yaparak iktidarı gasp etmiÅŸ, yönetimi darbeyle ele geçirdikten sonra kendisine yapılan itirazları, gösterileri, yaylım ateÅŸleri açtırarak binlerce insanı katlederek bastıran, sonra muhtemel muhalefeti yok edebilmek için onbinlerce insanı sorgusuz sualsiz zindanlara atan Mısır CumhurbaÅŸkanı Abdülfettah Sisi’nin Paris’e gerçekleÅŸtirdiÄŸi resmi ziyaret çerçevesinde Fransa CumhurbaÅŸkanı Emmanuel Macron ile basın toplantısında ve kırmızı halı üzerindeki yürüyüÅŸlerinde verdikleri fotoÄŸraftan bahsediyoruz.

Macron, Elysee Sarayında düzenlenen basın toplantısındaki konuÅŸmasında, Fransa’nın Mısır’ın bölgedeki terörle mücadele yeteneÄŸini zayıflatmak istemediÄŸini belirterek insan hakları koÅŸuluna baÄŸlı olmadan Mısır’a silah satışına devam edeceklerini söylüyor. “Terörle mücadele” sözcüÄŸü, tam bu tür diktatörlerin her türlü insan hakkı ihlalini, darbeciliklerini, despotik uygulamalarının önünü açan maymuncuk.

Bu arada Sisi’nin zindanlarında hala ortaçaÄŸ zindanlarını aratmayan insanlık dışı koÅŸullarda suçsuz yere tutuklu bulunan onbinlerce insanın maruz kaldıkları iÅŸkenceler, insan hakkı ihlalleri kimin umurunda?

Normalde, daha doÄŸrusu resmi söylemler adına, daha da doÄŸrusu yeri geldiÄŸinde Türkiye gibi ülkelere karşı kullanılan ve Fransa’nın iddialı olduÄŸu deÄŸerler ve söylemler adına böyle bir fotoÄŸrafın imkansız olması gerekirdi. Belki bu yüzden Fransa’da Uluslararası Ä°nsan Hakları Federasyonunun (FIDH) yetkilisi Antoine Madelin, bütün saflığıyla, Sisi’nin Paris ziyaretine iliÅŸkin, “Bugün Mısır’da 60 binden fazla kiÅŸi görüÅŸleri nedeniyle tutukluyken Fransa’nın bir diktatör için kırmızı halı sermesine hayret ediyoruz” diyerek Macron’u eleÅŸtirmiÅŸ.

Tabi Macron bu tür eleÅŸtirileri de tamamen gözardı edemiyor ve Ä°nsan hakları konusunda boykot yerine diyalogdan yana olduÄŸunu ve fikir ayrılıkları konusunda açıkça konuÅŸulabileceÄŸini ve Ekonomi ve savunmadaki iÅŸbirliÄŸini bu fikir ayrılıklarına bağımlı kılmak istemediÄŸini ifade etmiÅŸ.

Aslında Macron gerçekten Sisi’ye bu konuda bir ÅŸeyler söylemek istese ne söyler veya ne söyleyebilirdi? Her ÅŸeyi birlikte yapmış olmadılar mı? Ä°kisinin de terörizm dedikleri ÅŸey bölgenin tek demokratik güçleri deÄŸil midir? Libya’da uluslararası toplumun resmen tanıdığı meÅŸru yönetimi terörist olarak niteleyen Fransa, darbeci Hafter ile iÅŸbirliÄŸi yaparak onun darbeci, iÅŸgalci, toplu katliamcı, iÅŸkenceci faaliyetlerine ortak olmadı mı?

Ä°nsan haklarından bir fasıl açtığında Hafter’in birlikte destekledikleri bütün bu faaliyetlerini zaafa uÄŸratmış olmayacaklar mı? Böyle bir suç ortaklığıyla yola çıkmış ekibin, yolun ortasında insan haklarından bahsetmeleri bir oyunbozanlık olmaz mı? Bunlar insan haklarını yerin dibine birlikte geçirmiyor mu?

Ä°slam dünyasının kuÅŸkusuz en önemli merkezlerinden birisi olan Mısır’ın daha yakın zamanda Müslümanlara ve Hz. Muhammed (SAV)’e karşı nefret söylemleri dolayısıyla bütün Ä°slam dünyasının öfkesini çektiÄŸi bir ortamda Sisi’nin bu ziyaretinin bir destek ve teselli mesajı içerdiÄŸi de anlaşılıyor. Bundan dolayı da Macron doÄŸal olarak teÅŸekkürlerini ifade ediyor. Bu desteÄŸin de ona karşı bu teÅŸekkürün de sembolik anlamları ve Ä°slam dünyasındaki yansımaları kuÅŸkusuz çok derin. Safların ayrıştığı bütün çizgileri net bir biçimde ortaya koyuyor.

Ä°slam dünyasında demokrasi yanlıları ile darbecileri, halklarının bağımsızlığını, onurunu, refahını savunan ve temsil edenlerle bunlara karşı sergilenen en açgözlü sömürgecilerle iÅŸbirlikçilerinin bütün suretlerini ortaya koyuyor.

O kadar ki, Fransız medyası Macron ve Mısır cunta lideri Sisi’nin buluÅŸmasını “ErdoÄŸan nefreti” üzerinden duyurmaktan kendini alamıyor. France 24 kanalı iki liderin görüÅŸme özetini “Macron ve Sisi ortak düÅŸmanın Recep Tayyip ErdoÄŸan olduÄŸu konusunda hemfikir” ifadeleriyle verirken aslında bu darbeciyle sömürgecinin birbirini ağırlama merasiminin ardındaki gerçek resmi de tamamlamış oluyor.

YeniÅŸafak