Özel / Analiz Haber
Bloomberg: Türkiye, Doğu Akdeniz'de en büyük bölgesel güç olmayı hedefliyor
'Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki güç gösterisi sadece gazla ilgili değil' başlıklı bir makale yayımlayan Bloomberg, Akdeniz'deki tarihi ihtilafların yeniden dirildiği analizini yaptı. Donanmayı güçlendirip savunma sanayini geliştiren Erdoğan'ın Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki en büyük güç olduğunu kabul ettirme amacıyla hareket ettiğini iddia etti.
ABD merkezli haber sitesi Bloomberg'de Marc Champion'ın imzasını taşıyan 'Türkiye'nin DoÄŸu Akdeniz'deki güç gösterisi sadece gazla ilgili deÄŸil' baÅŸlıklı makalede "CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, ülkesinin bölgesel güç olarak çıkarlarına sahip çıkmaya muktedir bir donanma inÅŸa ediyor" görüÅŸüne yer verildi.
Türkiye'yi Yunanistan ve Fransa ile karşı karşıya getiren DoÄŸu Akdeniz'deki enerji kaynakları üzerinden güç mücadelesiyle ilgili analizde, 'Türkiye'nin donanma gücünü yeniden inÅŸa ederken ve tartışmalı sularda hak iddiası mücadelesine girerken, Batı'daki geleneksel düÅŸmanlarıyla bir kez daha çekiÅŸme halinde olduÄŸuna' dikkat çekildi.
'Avrupa, Rusya ve ABD'ye zıtlaÅŸmaya muktedir Müslüman bölgesel güç hüviyetiyle'
Uluslararası toplumun dikkatinin DoÄŸu Akdeniz'de doÄŸal gaz rezervleri için girilen yarışa odaklandığını, zira sadece Türkiye deÄŸil, aynı zamanda Kıbrıs, Mısır, Yunanistan'ın dünyanın en kalabalık denizlerinden birinde hak iddia ettiÄŸini, ancak gerilimin köklerinin çok daha derinde yattığını dile getiren makalede ÅŸöyle denildi:
"Donanmanın büyümesi, CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan'ın -genelde Türkiye'nin dışında ciddiye alınmayan- Avrupa, Rusya ve ABD'ye zıtlaÅŸmaya muktedir Müslüman bölgesel güç hüviyetiyle ülkesinin çıkarlarına sahip çıkma hırsının çapını gözler önüne seriyor."
Yeni yerli üretim savaÅŸ gemileri ve denizaltıların güç verdiÄŸi, daha büyük fırkateynlerin yolda olduÄŸu, 27 bin tonluk bir uçak gemisinin de gelecek yıl katılmasının beklendiÄŸi donanmanın ErdoÄŸan'ın ülke sınırları dışında baÅŸarıyla güç kullanmasını saÄŸladığını, bu durumun kıyıdaÅŸ ülkeleri hem ÅŸaşırttığı hem de alarma geçirdiÄŸi aktarılarak bir uzman görüÅŸüne yer verildi.
'Otoritesini kabul ettirmek için gücünü kullanacak'
Kaliforniya Deniz Çalışmaları Yüksek Lisans Okulu'nda Ulusal Güvenlik Ä°liÅŸkileri profesörü ve Türkiye'nin denizlerde yürüttüÄŸü çalışmalar konusunda uzman Ryan Gingeras, ÅŸu deÄŸerlendirmeyi yaptı:
"Yüzeyin çok da altında olmayan yerde çok daha duygusal bir dizi mesele yatıyor, Türkiye'nin DoÄŸu Akdeniz'deki en büyük güç olduÄŸu ve buna uygun muamele görmesi gerektiÄŸi gibi. Kendini rakipler ve hasımlarla çevrili algılıyor, otoritesini kabul ettirmek için gücünü kullanacak, çünkü buna muktedir."
2023 hedefi gerçekçi deÄŸil
Türkiye'nin savaÅŸ gemilerinden saldırı helikopterlerine ve silahlı insansız hava araçlarına dek yerli silah sanayinin git gide geliÅŸtiÄŸi, Türk yetkililerin bununla Batılı tedarikçilerden 'stratejik bağımsızlık' kazanılmasının amaçlandığını söylediÄŸi, zira Batılı tedarikçilerin artık ortaktan ziyade rakip olarak görüldüÄŸü sıralanarak ÅŸöyle devam edildi:
"ErdoÄŸan Türkiye'nin tüm askeri teçhizatına sahip olacağı yıl olarak 2023 hedefini koydu. Ancak bu pek mümkün gözükmüyor. Sorunlar yaÅŸayan 750 milyar dolarlık bir ekonominin halihazırdaki ortamda 'büyük güç' hayallerini sürdürüp sürdüremeyeceÄŸinden ÅŸüphelenmek için nedenler var. Avrupa BirliÄŸi de Türkiye'nin bölgedeki faaliyetlerini yaptırımla tehdit ediyor."
"Bunlara raÄŸmen Türk ordusu Suriye'nin kuzeyine dalarak oradaki geliÅŸmelerle ilgili masada olmayı garantiledi. Libya'da da Türk savaÅŸ gemileri Trablus'ta iÅŸgal altındaki hükümete yardım götürerek savaşın seyrini lehine deÄŸiÅŸtirdi."
SavaÅŸ iÅŸaretleri
Yunanistan ile Güney Kıbrıs'ın hak iddia ettiÄŸi sularda Türk donanma filolarının gaz arayan sismik araÅŸtırma gemilerine rutin olarak eÅŸlik etmesinin geçen ay bir Türk ve Yunan fırkateyninin çarpışmasına yol açmasıyla iki NATO üyesi arasındaki düÅŸmanlığın 1996 Kardak krizinden beri en yüksek noktaya ulaÅŸtığına dikkat çekildi.
ErdoÄŸan'ın 26 AÄŸustos'ta 1071 Malazgirt Zaferi'nin yıldönümü için düzenlediÄŸi törende "Türkiye Akdeniz'de de Ege'de, Karadeniz'de hakkı olanı alacaktır. Yaparız diyorsak yaparız ve bedelini de öderiz" diye konuÅŸtuÄŸu hatırlatıldı. ErdoÄŸan'ın KurtuluÅŸ Savaşı'nda Yunan iÅŸgal güçlerine karşı alınan zaferi de 30 AÄŸustos'ta yeni bir gemiden fırlatılan güdümlü füzeyi ve sıvı yakıtla çalışan bir uzay roketi 'müjdeleyerek' kutladığı dile getirildi. "Son olarak cumartesi günü diplomatik bir çözüme varılmazsa 'sahada' acı çekeceÄŸini söyleyerek Yunanistan'ı doÄŸrudan tehdit etti" denilerek ÅŸöyle devam edildi:
'83 milyon nüfuslu ulusu tecrit etti'
"ErdoÄŸan'ın bu savaÅŸçı tavrını ne kadar ciddiye almak gerektiÄŸi henüz belirsiz. Danışmanı ve sözcüsü Ä°brahim Kalın, kısa süre önce Bloomberg News'e verdiÄŸi röportajda, 'Türkiye'nin Akdeniz'deki ortaklarını uzun süredir dikkate alınmayan çıkarlarını ciddiye almaya ve müzakere etmeye zorlamayı amaçladığını' söyledi."
"Yunanistan ise BirleÅŸmiÅŸ Milletler Deniz Hukuku SözleÅŸmesi'ne dayanarak ülkenin kıta sahanlığı için adaların da dikkate alınması gerektiÄŸini savunuyor. Ancak BM hukuk metnine Türkiye taraf deÄŸil. Ankara'ya göre bir ülkenin kıta sahanlığı, ana kara dikkate alınarak hesaplanmalı. Ä°ki taraf da masaya oturmayı teklif ediyor ama bunun yakın zamanda olacağına dair bir iÅŸaret yok."
"Türkiye'nin zorlayıcı yaklaşımı Akdeniz'deki diÄŸer güçlerin de dikkatini çekmiÅŸ durumda. Ancak bu tutum, 83 milyon nüfuslu ulusu yalnız bırakmış görünüyor."
'Mavi Vatan' stratejisinin fikir babası: Kemalistim, ama...
Rusya'nın bu ay sonunda Akdeniz'de tatbikat yapacağı; Fransa'nın yüksek güçlü Rafale jetlerini Güney Kıbrıs'a gönderdiÄŸi; ABD'nin de Güney Kıbrıs'a yönelik silah ambargosunu kısmen kaldırdığı hatırlatılırken, milliyetçi yaklaşımıyla Türkiye'de geniÅŸ kesimlere hitap eden ErdoÄŸan'ın uyguladığı 'Mavi Vatan' stratejisinin fikir babası olan donanmanın eski politika planlama direktörü, emekli amiral Cem Gürdeniz'in görüÅŸlerine de geniÅŸ yer ayrıldı.
"Ben bir Kemalistim, Ä°slam'ın siyasete alet edilmesine kesinlikle karşıyım" diyen Gürdeniz'in diÄŸer yandan ErdoÄŸan'ın ABD ve Batı Avrupa'nın asıl çıkarlarının Türkiye'nin çıkarlarına karşı olduÄŸu düÅŸüncesine katıldığı belirtildi.
Yunanistan'a 'artık işler değişti' mesajı
2006'da Mavi Vatan stratejisini Yunanistan'ın tutumuna misilleme olarak Türkiye'nin karasuları haklarını korumak için ortaya attığını anlatan emekli amiral, açık denizdeki Yunan adalarının kıta sahanlığının Türkiye ana karasının (Anadolu) 150 bin kilometrekarelik kıta sahanlığa galebe çalması fikrinin gülünç olduÄŸunu vurgulayarak ÅŸöyle konuÅŸtu:
"Kafa yapıları çok basit: 1923 hezimetinin ardından Anadolu'yu terk ettik, ancak Ege Denizi'ni elimizde tuttuk. Türklerin kara insanı olduÄŸunu ve denizde ne isterlerse alabileceklerini sanıyorlar. Hayır, artık iÅŸler deÄŸiÅŸti."
'Türk donanması Yunan donanmasından daha güçlü olacak'
Yeni planlamalar sayesinde Türkiye'nin donanmasının, uzun zamandır Ege Denizi'nde daha güçlü aktör olarak görülen Yunanistan'ınkine göre daha güçlü olacağına dikkat çekilirken, tüm bunlara raÄŸmen savaşın kaçınılmaz hale gelmediÄŸi ifade edildi.
Ancak Londra merkezli düÅŸünce kuruluÅŸu Uluslararası Stratejik Çalışmalar Enstitüsü'nün uzmanı Hugo Decis, 'gerilimin yükselmesi riskinin arttığını' söyledi.
Decis, Çin'in Güney Çin Denizi'ndeki statüsü tartışmalı adaları askeri karargaha dönüÅŸtürmesine atıfla "Gerçekten endiÅŸelenmemiz gereken ÅŸey, Türkiye'nin tıpkı Çin gibi adımlar atarak emrivaki dinamiÄŸinin geliÅŸmesi olmalı" görüÅŸünü dile getirdi.
Barbaros Hayrettin Paşa'nın simgesel anlamı
Geçen yıl Mavi Vatan ismi verilen Türkiye'nin bugüne kadarki en büyük donanma tatbikatından dönen filonun BoÄŸaziçi'nden geçerken Osmanlı Ä°mparatorluÄŸu'nun ilk kaptan-ı deryası Barbaros Hayreddin PaÅŸa'nın mezarını selamladığına ve bunun Osmanlı'nın Akdeniz'in büyük kısmına hakim olduÄŸu dönemden kalma bir gelenek olduÄŸuna dikkat çekilirken, "Türkiye ile Batı arasındaki büyüyen algı uçurumunu Barbaros'dan daha iyi yansıtabilecek çok az kiÅŸilik var" denildi.
Korsanlıktan gelme Barbaros'un 'Avrupa'da Akdeniz'in kuzey kıyılarını yakıp yıkan bir köle tüccarı olarak hatırlandığını, ülkesinde ise 1538'de Haçlı donanmasını yenen muhteÅŸem bir donanma komutanı olarak saygıyla anıldığı' dile getirilerek, '30 yıl boyunca Akdeniz'i Osmanlı gölüne çevirdiÄŸi' de hatırlatıldı.
Makale Gürdeniz'in ÅŸu sözleriyle son buldu:
"Bu, Türkiye'nin iç politikasıyla ilgili bir mesele deÄŸil. Bunlar hükümet deÄŸiÅŸse bile ortadan kalkmayacak ihtilaflar."
Henüz yorum yapılmamış.