12 Ada elimizden nasıl çıktı?
12 Ada nasıl oldu da elimizden çıktı? Ona bakalım mı biraz? Gerçekten, 12 Ada’nın statüsü tekrar değerlendirilecek mi? Konu masaya yatırılacak mı? Bekleyip göreceğiz.
“Bu adalar haksız, hayâsız ve hukuksuz ÅŸekilde elimizden alınmıştır. 12 Ada'nın statüsü tekrar deÄŸerlendirilmelidir. Yunanistan ile aramızdaki Ege sorunu aslında 12 Ada sorununun yeni bir boyut kazanmasından baÅŸka bir ÅŸey deÄŸildir.”
Yukarıdaki cümleler Cumhur Ä°ttifakı’nda yer alan, iktidara destek veren MHP Genel BaÅŸkanı Devlet Bahçeli’ye ait.
Gerçekten, 12 Ada’nın statüsü tekrar deÄŸerlendirilecek mi? Konu masaya yatırılacak mı? Bekleyip göreceÄŸiz.
Peki, ama 12 Ada nasıl oldu da elimizden çıktı? Ona bakalım mı biraz;
* 1911’de Ä°talyanlar Trablusgarp'a saldırdı. Rodos ve 12 Ada'yı iÅŸgal etti. “Trablusgarp'tan subaylarınızı çekmezseniz adalara el koyarız” demeye getirdiler.
* Sonra ne mi oldu? 1912 Ekim’inde UÅŸi'de (Ä°sviçre'nin Lozan ÅŸehrinin Leman gölü kıyısında yer alan semt) yapılan antlaÅŸmaya göre, Osmanlı Devleti Trablusgarp'tan (Libya) askerini çekecek, Ä°talya da adaları teslim edecekti.
* 12 Ada’nın bize teslim edilmesini beklerken Balkan Savaşı baÅŸladı. Gelen istihbarata göre, Yunan donanması 12 Ada'yı iÅŸgale hazırlanıyordu. 12 Ada’yı Yunanlılara kaptırmamak için Ä°talyanlara, 12 Ada’nın uhdelerinde olmasına istemeye istemeye rıza gösterdik. 12 Ada hukuken bizimdi ama Ä°talyan iÅŸgalinde kalacaktı.
* Lozan'da ne oldu, peki? 12 Ada İtalya'ya bırakıldı.
* 2. Dünya Savaşı'nda Ä°talyanlar Libya'dan ve Adalar'dan çekilme kararı aldı. Ä°talya ve Almanya, Türkiye’ye “adaları alın” dedi. ‘Olmaz’ dedik!
* 1943 yılında Mussolini Adaları boÅŸaltma talimatını verdi. Türkiye'ye, 'Sizden almıştık, adalarınızı alın' dedi. YanaÅŸmadık.
* Ä°talyanlar 12 Ada’dan gitti, Almanlar iÅŸgal etti. Almanlar da 1945’te adaları boÅŸaltmak zorunda kaldı. Almanlar da, “Adaları geri alın!” teklifini yaptılar. Türkiye bu teklifi de kabul etmedi. “Bizim sınırlarımız dışında bir çakıl taşında dahi gözümüz yok” dedik.
* Almanlardan sonra 1945’te Ä°ngiliz donanması 12 Ada'yı iÅŸgale baÅŸladı.
* Bir adım sonrası… Yunanistan, Ä°ngiltere'ye baÅŸvurdu ve 12 Ada’yı istedi.
* 10 Åžubat 1947’de, Milli Åžef Dönemi’nde, Paris Konferansı’yla 12 Ada Yunanlılara verildi.
SAVAÅž YIKIMDIR!
Türkiye-Yunanistan arasında bir gerginlik yaÅŸanıyor.
Yunanistan’ın akıllara ziyan, “Ege’de 12 mil” açıklamasından sonra, “savaÅŸ” sesleri duyuluyor…
Bir saldırıya maruz kaldığında ve gerektiÄŸinde devletimiz, milletimiz elbette kendisini savunacaktır. Ordumuz onun için var. Mehmetçik her daim hazır ve nazır. Ama ÅŸunları bilmemiz gerek;
* SavaÅŸ bir kaostur.
* SavaÅŸ bir çıkmazdır.
* Savaş bir yıkımdır.
* SavaÅŸ bir ülkeyi 50 yıl geriye götürür.
* SavaÅŸ, çocukları anasız-babasız, yetim-öksüz bırakır.
* Savaş, dehşetengiz bir olaydır.
OLDUKÇA ÖNEMLÄ° Ä°KÄ° ANEKDOT…
Yıllarca gazetecilik yapan, bir dönem de KöÅŸk’te CumhurbaÅŸkanı Süleyman Demirel’in danışmanlığını üstlenen Cüneyt Arcayürek'in yaptığı bir söyleÅŸide, Ä°hsan Sabri ÇaÄŸlayangil DışiÅŸleri Bakanlığı arÅŸivinde bir belge gördüÄŸünden bahsediyor. ÇaÄŸlayangil o söyleÅŸide bu belgenin içeriÄŸi hakkında ÅŸu bilgileri aktarıyordu:
* “Ä°ngiltere, Adalar konusunda Paris Konferansı’na hazırlanırken Ankara elçisi eliyle Türk hükümetine bu konferansa katılmasını bildirmiÅŸtir. Belki adaların hepsinin Türkiye'ye verilmesi bahis konusu deÄŸildir, ama bazıları üzerinde Türk yararlarına uygun incelemeler ve görüÅŸmeler yapılabileceÄŸi inancındadır.”
* “GördüÄŸüm belgeye göre DışiÅŸleri Umumi Kâtibi nezdinde yapılan bu teÅŸebbüse Türk hükümeti cevap vermemiÅŸtir.” (Hürriyet, 11 Kasım 1972)
***
Cüneyt Arcayürek, eski cumhurbaÅŸkanlarından Celal Bayar'a da konu hakkında bir bilgisi olup olmadığını sorar. Bayar ÅŸunları dile getirir: “1950'de cumhurbaÅŸkanı seçilip Çankaya KöÅŸkü'ne çıktığımda çekmecelerden birinde eski yazıyla yazılmış bir belge gördüm. Okudum. Ä°smet Ä°nönü ile BaÅŸbakan Åžükrü SaraçoÄŸlu arasında geçen gizli bir yazışmaydı bu. SaraçoÄŸlu, Alman gizli servislerinin Adaları bizim iÅŸgal etmemiz yönündeki telkinlerinden söz etmekte ve Ä°nönü'den ne yapılması gerektiÄŸine dair cevap beklemektedir. O sırada bir yurt gezisinde bulunan Ä°nönü, teklifin reddedilmesini istemiÅŸtir.”
***
Arcayürek, araÅŸtırmasının sonunda kendi kanaatini de ÅŸöyle ifade ediyor: “Gerçek odur ki, Adalar meselesi savaÅŸ içinde ve savaÅŸ sonrası Türkiye'nin lehine uygun geliÅŸmeler göstermiÅŸ ve bunlar deÄŸerlendirilememiÅŸtir!”
KÄ°M BU ALAN MAKOVSKY? (3)
Yıl; 1996. Haziran sonları…
Yazdığı raporlarıyla 28 Åžubat sürecine yol döÅŸeyen Yakın DoÄŸu Politikası Washington Enstitüsü kıdemli üyesi Alan Makovsky’nin raporlarından ilginç satırlar aktarmaya devam edelim:
* “Laik Türkiye’nin artık Ä°slamcı bir baÅŸbakanı var, en azından ÅŸimdilik. Türkiye’nin benzeri az rastlanan koalisyon hükümeti, ÅŸimdiye kadar sadık bir laik olan Tansu Çiller ile koalisyonda olan 69 yaşında bir Ä°slamcı olan Necmettin Erbakan’ın yönetiminde güvenliÄŸe dair konuların temelde laiklerin elinde tutulması koÅŸuluyla uzlaÅŸmış gözüküyor.”
* “Bu hükümet Türkiye’nin bel vermiÅŸ bulunan ekonomisi ve anahtar pozisyona sahip icracı bakanlıklar üzerinde Ä°slamcı ağırlıklı sorumluluk üstlenmiÅŸ durumda.”
* “Söylentilere göre parti liderleri bir deÄŸiÅŸim üzerinde anlaÅŸmaya varmış durumdalar. Buna göre birinci yıl baÅŸbakanlığı Erbakan, ikinci yıl Çiller alacak, ÅŸimdilik Çiller baÅŸbakan yardımcılığı ve dışiÅŸleri bakanlığı görevlerini üstlenecektir.”
* “Dostları ve müttefikleri gibi Türkler de merakla yarın açıklanacağı söylenen hükümet protokolünü bekleyeceklerdir. Dış politika, ekonomi ve sosyal konularda birbirlerinden çok farklı görüÅŸlerin sahipleri olarak iki koalisyon ortağının, her ne kadar önemli bir çoÄŸunluk ile olmasa da parlamentodan güvenoyu alacak olsalar bile, icraatlarında baÅŸarılı olma olasılığı yok!”
***
Bay Makovsky, Refah-Yol’un baÅŸarılı olamayacağını iddia ediyor, raporunda.
Bay Makovsky iyi de, “Denk bütçe, havuz sistemi, D-8, emekliye, iÅŸçiye, memura yüzde 300’lere varan zam…” gibi efsane icraatlara ne demeli?
Efenim, duyamadım bay Alan Makovsky? (Devam edecek)
Müellif: Adnan Öksüz / Milli Gazete
Henüz yorum yapılmamış.