Hasmın övgüsü de yergisi de birdir

NOT:

45-50 yıl öncelerden beri Müslüman gençliÄŸin yorulmak nedir bilmeyenlerinden ve en deliÅŸmenlerinden olup, merhûm Metin Yüksel’in çırağı denilebilecek çapta ve en tehlikeli mücadele alanlarına; ümmet coÄŸrafyasının Filistin, Afganistan, Ä°ran, Azerbaycan, Çeçenistan, Bosna gibi her bir yanındaki mücadele siperlerine koÅŸan; üzerine düÅŸen her hizmeti yerine getirmeye çalışan ve 28 Åžubat 1997 Askerî Zorbalığı sırasında da, Kudüs ve Filistin konusundaki faaliyetlerinden dolayı, uzuun yıllar hapse atılan ve kezâ Çeçenistan’a giderken Dağıstan’da, Rusya zindanlarında 2 yıl kadar kalan; 3 yıl öncelerde de Azerbaycan’da aylarca zindanda tutulan ve Milâd gazetesiyle Gerçek Hayat dergisinde makalelerini okuduÄŸumuz (Konya’nın Bozkır ilçesinin KuÅŸcalılar -M. Ali’nin deyimiyle Guccalılar- köyünün yiÄŸit evlâdı) Mehmed Ali Tekin kardeÅŸimiz, 18 AÄŸustos Salı günü bir kalb krizi sonunda dünya hayatına vedâ etmiÅŸ bulunuyor.

Mehmed Ali’ye, ebediyete doÄŸru çıktığı bu yeni yolculuÄŸunda Allah’u Teâlâ’dan hayırlar ve rahmetler niyaz ediyorum. (Cenazesinin, 19 AÄŸustos ÇarÅŸamba günü Ä°kindi namazını tâkiben, Fâtih Câmii’nden kaldırılacağı bildirildi.)

***

BilindiÄŸi üzere, 3 Kasım’da yapılacak Amerikan BaÅŸkanlık seçimi, Donald Trump ile, Demokratlar’ın namzedi Joe Biden arasında geçecek.. Seçilirse, Kennedy’den sonraki ‘ikinci Katolik BaÅŸkan’ olacak olan 78 yaşında Joe Biden, uçuk-kaçık laflar ediyor da, Trump’ın ondan geri kalır tarafı mı var? Kendisini eleÅŸtirenlere, ‘Barsaklarım sizden daha iyi çalışıyor..’ diyecek kadar patavatsız.. Biden’a karşı ise, ‘Tanrı’yı inciten dinsiz, deli, bunak, hiçbir ÅŸey hakkında bir ÅŸey bilmeyen, zihnî dengesi bozuk, halkı Amerikaî hayat tarzından uzaklaÅŸtırmak isteyen, radikal sol’un kuklası ve sosyalizmin ‘Truva atı..’ gibi laflar ediyor.

***

Son günlerde, Biden’ın New York Times'a 16 Ocak’ta verdiÄŸi ve bir röportajda Türkiye CumhurbaÅŸkanı Tayyib ErdoÄŸan hakkındaki sözleri yeniden gündeme getiriliyor ve iç siyasette tartışılıyor.

‘Ömrü boyunca en büyük iftiharının sionist olmak olduÄŸu’nu söyleyen ve o konuda Trump’tan geride kalmayan ‘Biden’ ÅŸu ifadeleri kullanıyor o röportajda:

"(…) O (ErdoÄŸan) bir otokrat. Kendisi Türkiye’nin CumhurbaÅŸkanı ve çok daha fazlası.. Åžimdi yapmamız gerektiÄŸini düÅŸündüÄŸüm ÅŸey, ona karşı farklı bir yaklaşım benimsemek. Ve muhalefet liderliÄŸini desteklediÄŸimizi açık bir biçimde ortaya koymak. Sürece katılmak isteyen Kürd nüfusunu parlamentoya entegre etmek için, ki bu süreç bir süre iyi gidiyordu, bir yol haritamız olduÄŸunu açıkça göstermemiz gerek.. DüÅŸündüÄŸümüz ÅŸeye dair sesimizi yükseltmemiz gerekiyor. Bedel ödemek zorunda.."

Biden, ErdoÄŸan'ın (bir ÅŸekilde, ama ÅŸimdilik), seçimle devrilmesi gerektiÄŸini ÅŸöyle anlatıyor:

"(…) onlarla (muhaliflerle) daha doÄŸrudan temas kurarak ErdoÄŸan’ı yenmeleri için cesaretlendirmeliyiz. Darbeyle deÄŸil, seçim süreciyle. Partisi Ä°stanbul'dan atıldı. Peki, ÅŸimdi ne yapıyoruz? Oturuyoruz ve boyun eÄŸiyoruz."

Bu sözlerin, özellikle Barzanî’ye yakınlığıyla bilinen bir tv. kanalında, -aylar sonra tekrar- yayınlanması ve da ayrı bir ilginç durum.. Kezâ, Mayıs-2020 başında, CHP Ä°stanbul Ä°l BaÅŸkanı’nın, ‘Nasıl olur bilmem, ama, bir ÅŸekilde gidecekler..’ lafıyla bu sözün bir irtibatı yok mudur?

***

Joe Biden'ın Obama zamanında da, USA BaÅŸkan Yardımcısı olarak, Türkiye’yi ‘ Esed'le savaÅŸacak olanlara yüz milyonlarca dolar ve on binlerce ton silah akıttılar’ diye suçladığını hatırlayalım. Ama, bu lafları eden kiÅŸi, 15 Temmuz 2016'daki darbe ihaneti teÅŸebbüsünden sonra, AÄŸustos 2016’daki Türkiye ziyaretinde, ‘Özür dilemek istiyorum. KeÅŸke daha erken buraya gelebilseydim. Sn CumhurbaÅŸkanının ve halkın zorluklara göÄŸüs germe biçimine hayranlık duyuyoruz.’ da diyebilen politik bir aktördür.

***

Ama, Trump’ın da geçen sene, Tayyib ErdoÄŸan’a, ‘Akıllı ol.!.’ diyecek kadar küstah ve tehdit dolu konuÅŸmalar yaptığını unutmayalım. Åžimdi ise, ‘karşımızda, dış dünyada kafaları zehir gibi çalışan liderler var’ deyip, Putin, Çin BaÅŸkanı Åži Cinping ve ErdoÄŸan’ı sayıp, bunlara karşı Biden gibilerin Amerikan menfaatlerini savunamıyacağını ileri sürmesi ve son olarak da, yine Biden’ın zekâ seviyesini gündeme getirerek, ‘uluslararası siyasette bir satranç ustası olan ErdoÄŸan’la baÅŸa çıkamıyacağını’ ifade etmesi ve ErdoÄŸan’ı övüyor gibi yapması da nice ince hesapların bir taktiÄŸi olsa gerek..

***

Biden’ın, (ErdoÄŸan’ı kasd ederek) ‘Ä°stanbul’dan atıldı..’ diye zafer kazanma havası içindeki sözleri ise, birilerini utandırmalıdır. Ayrıca, ‘askerî darbe = demokratik seçim’ denklemi kurmaları ve her iki ‘oyun’u da kendileri kurduktan sonra, sonucu legal karşılayacaklarının ifadesidir. Ki, Trump’ın, ÅŸimdiden seçim hilelerinin olabileceÄŸinden söz etmesi ve buna karşı Biden’ın da, ‘Trump seçimi kaybeder ve Beyaz Saray’ı terketmezse, onu ordumuz oradan çıkarır!’ demesi, bu denklemin USA iç siyasetinde de geçerli olduÄŸunun itirafıdır.

Yani, emperial güçlerin, ‘Our boys / bizim çocuklar’ dedikleri ve kendi direktiflerine göre hareket edebilecek ‘asker veya sivil’ kuklaları hep bulunur.

***

Bütün bunlar, zamâne Fir’avun’ları ve Nemrud’ları, Ebû Cehl, Ebû Leheb ve daha nicelerinin bütün mekân ve zamanlarda karşımıza her türlü entrikayla çıkabileceÄŸini gösteriyor.

O halde, emperial-ÅŸeytanî güç odaklarının övgüleri de, yergileri de, bizi etkilememelidir; yolcu yolunda gerek..