Sosyal Medya

Tercüme Haber

ABD Dışişleri Bakanı: Çin’e normal bir ülkeymiş gibi davranamayız

Pompeo, "Nixon, dünyayı Çin'e açarak bir Frankenstein yaratmış olduğundan korkuyordu, " ama özgürlüğü bizim özgürlüğü hala savunduğumuza inanıyorum.' İfadelerini kullandı.



23 Temmuz Perşembe günü Richard Nixon Başkanlık Kütüphanesi ve Müzesi'nde konuşan Dışişleri Bakanı, Trump yönetiminin Çin ile ilgili yürüttüğü politikanın altında yatan motivasyonları ifade etti.

"Çok net bir amacımız, gerçek bir misyonumuz var." diye n Pompeo, bu da, Amerika'nın Çin'le olan ilişkisinin farklı yönlerini, on yıllardır birikmiş olan bu ilişkideki büyük dengesizlikleri ve Çin Komünist Partisi'nin hegemonya niyetlerini açık etmektir." 

Başkan Richard Nixon'ın 1972'de Çin'e yaptığı tarihi geziye atıfta bulunarak, "O zamanlar dünya çok farklıydı." Çin'le olan angajmanın, parlak bir samimiyet ve işbirliği vaadiyle bir gelecek yaratacağını hayal etti sayın Nixon. Ama bugün Çin Komünist Partisi’nin dünyaya verdiği sözlerinde başarısız olduğunu, hepimiz yüzlerimizde taşımak zorunda olduğumuz maskelerle görüyoruz.

"Çin'in güney Kaliforniya, Amerikan ekonomisi ve hatta bütün dünya ülkelerindeki ekonomilere büyük darbeler vuran salgının sebebi olduğunu görüyoruz. Bütün ekonomilerde pandemi kaynaklı düşüş gösteren ekonomik istatistikler geliyor. Diğer tarafta ise giderek daha da güçlenen ve daha tehditkar bir Çin izliyoruz."

Ardından Pompeo, Amerikan Halkı Çin ile ilişkisinden ne buldu ve gelecekte de ne bulacak? Sorusunu sordu.
Bu komünist devlet ile ilişki kurulmasına karar veren sayın Nixon’ın amacı şuydu: Çin’i herkesin bir parçası olduğu ulusların ailesinin bir parçası olduğu gerçeğini göz ardı edemeyiz. Çin değişene kadar dünya güvende olamaz. Dolayısıyla Çin’i demokrasi konusunda elimizden geldiği kadar etkileyebilmek ve demokrasi, insan hakları ve şeffaflık konularında değişimini teşvik etmeliyiz. Amacımız değişimi teşvik etmek olmalı’’ sözleriyle belirtmişti.

Amerikan siyasetçileri olarak bizler sandık ki, Çin ekonomik olarak büyüdükçe daha da özgürlüğü genişleten bir ülke olacak, daha müreffeh ve dünyaya açık çok daha şeffaf bir toplum oluşturacak, daha az halkı üstüne baskı kuracak…
Ancak işler planlandığı gibi gitmedi. Biz ve diğer özgür ülkelerin politikacıları, açık ticaretle Çin'in başarısız ekonomisini diriltti. Karşılığında ise Pekin'in onu besleyen uluslararası elleri ısırdığını gördük.

“Biz kollarımızı Çin vatandaşlarına açtık, fakat yine Çin Komünist Partisi'nin özgür ve açık toplumumuzu sömürdüğünü gördük. Çin basın konferanslarımıza, araştırma merkezlerimize, liselerimize, kolejlerimize ve hatta PTA (aileyi, öğrenciyi, öğretmeni, idareciyi, çocukların eğitim programında bir araya getirmeyi hedefleyen ulusal program) toplantılarımıza propagandacılar gönderdi. ”

“Çin Komünist Partisine ve rejimin kendisine özel bir ekonomik teşvik ve uygulamada bulunduk. Maalesef, her zamanki gibi karşılığında Çin pazarına giren batılı şirketlere reva görülen yüksek bedelli giriş ücretleri ve tarifeler uygulandı.

“Çin, tüm Amerika'da milyonlarca işin kaybolmasına neden olan, fikri mülkiyet ve ticari sırlarımızı çalmakta bir beis görmedi.”

Yıllardır süren bu hayal kırıklığından sonra, Amerikan politikası buna bir karşılık verme kararı verdi. Cumhurbaşkanı Reagan, ‘’ güven kontrole mani değildir’’ ilkesini gözeterek Sovyetler Birliği ile ilişkisini sürdürdü. Çin Komünist Parti söz konusu olduğundaysa ‘güvenmeme’’ sizin düsturunuz olması gerektiğini söylemeliyim.

“Biz, dünyanın özgürlüğü seven ulusları, tıpkı Başkan Nixon'un istediği gibi Çin'i değişmeye teşvik etmeliyiz

Doğruyu söylemek zorundayız. Çin'in bu tecüssümünü, bu gidişatını tıpkı diğerler kapalı ve baskıcı rejimler gibi normal bir ülke olarak göremeyiz. ”

Dış işleri Bakanı Pompeo sözlerine son verirken, “Başkan Nixon bir zamanlar dünyayı Çin Kominist Partisi’ne açarak bir 'Frankenstein' yarattığından korktuğunu söylemişti. İşte tam da bu noktaya geldik… Yine de özgürlüğün tatlı cazibesi nedeniyle özgürlüğü bizim hala özgürlüğü savunabileceğimize inanıyorum. ” ifadelerini kullandı.
 


Tercüme: Hasan Nurhan Çelik / Kaynak: İsrail Ulusal Haber Ajansı

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.