İstanbul Sözleşmesi'nin hangi maddelerine ve neden itiraz ediliyor?
Sibel Eraslan / Star Gazetesi
Geçen yazımızda Ä°stanbul SözleÅŸmesine hakim ideolojik tavır üzerinde durmuÅŸtuk (Ä°stanbul SözleÅŸmesine göre suçlu: Cinsiyet). Kadına yönelik ÅŸiddeti önleme amacını taşıdığı halde, ÅŸiddeti önlemenin çareleri ve tedbirleri yerine kendine has felsefe dayatması yapan sözleÅŸmeye göre; insanların farklı cinslerde oluÅŸunu kabul etmek, kalıplaÅŸmış bir ön yargıdır ve ÅŸiddetin esas kaynağıdır. Farklı cinste olmak ne kadar törpülenirse, nötralize edilirse, yok edilirse, sözleÅŸmeye göre ÅŸiddet azalacaktır.
Ama gördüÄŸümüz gibi maalesef ÅŸiddet sözleÅŸmeye raÄŸmen azalmamaktadır. Bu sadece Türkiye’de böyle deÄŸildir. Bir mahkeme kararını incelerken rastladım (https://thecritic.co.uk/ratifying-the-istanbul-convention-wont-protect-british-woman) ; Ä°ngiltere’nin saygın hukukçularından Prof. Andrew Tettenborn de SözleÅŸmenin ne Ä°ngiltere’de ne de Avrupa’da ÅŸiddetle mücadele edemediÄŸini, aslında böyle bir niyeti de hiç taşımadığını, kendi ideolojisini dayattığını, özellikle 14.md çerçevesinde, çocuk eÄŸitiminde ebeveynleri dışarıda bırakarak, çocuklara biyolojik cinsiyet rollerinin kötü olduÄŸunu öÄŸreten bir eÄŸitimi zorladığını ifade ediyordu. Hasılı kelam; çocuklarımıza göz dikmiÅŸ bir sözleÅŸmeyle karşı karşıyayız.
SözleÅŸmenin itirazı alevlendiren maddelerine hep bilikte göz atacak olursak;
3.md: Burada geçen ‘’toplumsal cinsiyet’’ ve ‘’cinsel yönelim’’ ifadelerini zikredebiliriz. Toplumsal cinsiyet; toplumların kalıplaÅŸmış bir ÅŸekilde insanları kadın veya erkek olarak ayırmasına dair getirilmiÅŸ feminist eleÅŸtirinin anahtar kavramlarındandır. Biyolojik cinsiyetin bir varsayım hatta ÅŸiddeti doÄŸuran cahilane bir ön yargı olduÄŸu bilgisini de taşıayn bu kavram, vicdanları rahatsız etmektedir. Keza cinsel yönelim veya cinsel tercih de insanları kaosa sürükleyen önerilerdir.
Avrupa Konseyi’nin yayımladığı Ä°stanbul SözleÅŸmesi’nde ise,
3.md/2.fıkra: Aile içi ÅŸiddeti tarif ederken; ‘’ eski veya ÅŸimdiki eÅŸler veya partnerler’’ ifadesini de kullanır. Partner, toplumsal aile yapımıza uymayan evlilik dışı iliÅŸkide bulunulan kiÅŸidir ve bu erkek-erkeÄŸe, kadın-kadına birliktelikler için de kullanılmaktadır. Bu fıkraya göre, hem aile ÅŸiddet mekanı olarak tanımlanmış, hem de aileden olmadığı halde ‘’partner’’ tanımı metne sokulmuÅŸtur.
12.md/1.fıkra: ‘’Taraflar kadınların daha aÅŸağı düzeyde olduÄŸu düÅŸüncesine veya kadınların ve erkeklerin toplumsal olarak alışılagelmiÅŸ rollerin bulunduÄŸu düÅŸüncesine dayalı ön yargıları, örf adetleri, gelenekleri ve her türlü farklı uygulamaları ortadan kaldırmak amacıyla, kadınlar ve erkeklere iliÅŸkin sosyal ve kültürel davranış modellerinin deÄŸiÅŸimini saÄŸlamak için gereken tedbirleri alır’’ ÅŸeklindedir. SözleÅŸmeye göre; kadın ve erkeÄŸe has alışılagelmiÅŸ kimlikler, önyargı oluÅŸturmaktadır. Yine sözleÅŸmeye göre; örf, adet, gelenek bunu kuvvetlendirmektedir, bu yüzden tüm bu ön yargılar ortadan kaldırılmalıdır. Ortadan kaldırılması gereken ön yargı kapsamına, ne yazık ki kadın ve erkeÄŸi ‘’ferdiyyet’’ çerçevesinde farklı kimlikler olarak tanımlayan dini inancımız ve geleneklerimiz de girmektedir. Avrupa Konseyi Ä°stabul SözleÅŸmesi’nde ise durum daha vahimdir, aynı maddede, ortadan kaldırmak yerine ‘’kökünün kazınması’’ ifadesi kullanılmıştır.
12.md/5.fıkra: ‘’Taraflar; kültür, örf-adet, gelenek, din veya sözde “namus” gibi kavramlar iÅŸ bu SözleÅŸme kapsamındaki herhangi bir ÅŸiddet eylemi için mazeret oluÅŸturmamasını saÄŸlar’ ÅŸeklindedir. Bu ifadeyle dini deÄŸerler ve toplumumuzun nazarında en yüksek deÄŸerlerden olan namus kavramı, deÄŸersizleÅŸtirilmekte, ÅŸiddetin dayanağı, gerekçesi gibi gösterilmektedir.
14.md/1 ve 2. fıkra: ‘’Taraflar gerektiÄŸinde öÄŸrencilerin geliÅŸen kapasitesine uygun olarak kadın erkek eÅŸitliÄŸi, kalıplaÅŸmamış toplumsal cinsiyet rolleri, karşılıklı saygı, kiÅŸisel iliÅŸkilerde ÅŸiddet içermeyen çatışma çözümleri, kadınlara yönelik toplumsal cinsiyete dayalı ÅŸiddet ve kiÅŸisel bütünlük hakkı gibi konulara iliÅŸkin öÄŸretim malzemelerinin resmi müfredat içersine ve eÄŸitimin her seviyesine eklenmesi için gereken adımları atar’’ ÅŸeklindedir. SözleÅŸmeye göre ; resmi eÄŸitimin dışında tüm eÄŸitimler, spor, boÅŸ zaman ve kültür faaliyetleri de kalıplaÅŸmış rol modelleriyle mücadele edecek biçimde yapılandırılacaktır.
Bu maddeler eÅŸliÄŸinde Ä°stanbul SözleÅŸmesi aracılığıyla, cinsiyetsizlik, unisex, hem resmi eÄŸitimin her safhasında, hem de sivil manada spor, kültür, eÄŸitsel kol çalışması, boÅŸ zamanları deÄŸerlendirme faaliyetleri gibi hayatın her safhasını kend, ideolojik görüÅŸüne göre ÅŸekillendirmeyi hedeflemektedir.
48.md: ‘’Taraflar iÅŸ bu sözleÅŸme kapsamındaki her türlü ÅŸiddete iliÅŸkin arabuluculuk ve uzlaÅŸtırma da dahil olmak üzere alternatif uyuÅŸmazlık çözüm süreçlerini yasaklamak üzere gerekli hukuki ve diÄŸer tedbirleri alır’’ der. SözleÅŸmeye göre eÅŸler arasında arabuluculuk, uzlaÅŸtırma, asla kabul edileyen, hatta yasaklanan bir konudur.
66.md’de bahsedilen üst denetim kurumu Grevio’nun ve sözleÅŸmeye taraf Parlamentoların Ä°zleme yetkisinin ayrıca ülke egemenlik hakkını ihlal eden yönü de kayda deÄŸerdir.
Henüz yorum yapılmamış.