Taha Kılınç: Kudüs'te zor bir yaz
İsrail hükümetinin açıklamalarına göre, koronavirüsle mücadele tedbirleri kapsamında, Tel Aviv Ben Gurion Havalimanı, eylül ayına kadar uluslararası uçuşlara kapalı tutulacak. Bunun da pratik anlamı, Kudüs’e turist akınının olmaması, dolayısıyla Eski Şehir’deki Müslüman esnafın takatinin hepten kesilmesi.
Kudüs’e yolu düÅŸenlerin kendisiyle mutlaka tanıştığı Mûsâ Hicâzî AÄŸabey, geçtiÄŸimiz günlerde Facebook hesabından Arapça bir çaÄŸrıda bulundu. Koronavirüs salgını nedeniyle hayatın durduÄŸu Kudüs’te kiracıların büyük sıkıntılara düÅŸtüÄŸünü, aylardır çalışamayan binlerce kiÅŸinin olduÄŸunu vurgulayan Mûsâ AÄŸabey, ev ve dükkân sahiplerine “Ä°nsanlara merhamet edin, müsamaha gösterin. Müslümanlık, tam da böyle zamanlarda yardımlaÅŸmayı gerektirir” mesajını verdi. ÇaÄŸrının esas muhatabı Filistinli Müslümanlar olsa da, sosyal medya hesabından umuma açık ÅŸekilde yapıldığı için, hepimiz bir kere daha Kudüs sakinlerinin yüzleÅŸtiÄŸi meÅŸakkatleri hatırlamış olduk.
Ä°srail iÅŸgalinin hayatı zaten yeterince güçleÅŸtirdiÄŸi Kudüs’te, koronavirüs salgını, ÅŸehrin Müslüman halkına ilave sıkıntılar yüklemiÅŸ bulunuyor. Öyle ki, Ä°srail basını bile Filistinlilerin karşılaÅŸtığı problemlere duyarsız kalamadı. ÖrneÄŸin, merkezi Kudüs’te bulunan Ä°ngilizce online haber sitesi “The Times of Israel”, konuyla ilgili ayrıntılı bir dosyaya yer verdi. Kudüs Eski Åžehir’de dükkânları bulunan Filistinli esnafın aylardır doÄŸru-dürüst siftah bile yapamadığı kaydedilen haberde, Ä°srail polisinin koronavirüsü bahane ederek Müslüman esnafa ceza yaÄŸdırdığına deÄŸinildi. Küçük bir baharat dükkânı iÅŸleten Abdusselâm isimli Filistinli ÅŸunları söylüyor: “Dükkânımın içinde yüzümdeki maske azıcık bile aÅŸağı kaysa, polis hemen geliyor ve yüzlerce Åžekel [Ä°srail’in para birimi] ceza yazıyor. Bu muamele, sadece koronavirüs sebebiyle deÄŸil; bizim burada, Eski Åžehir’de yaÅŸamamız sebebiyle. Mesela geçen gün inanılmaz bir güvenlik yığınağı yapıldı, her ÅŸeyi kapattılar. Ama Tel Aviv’e gittiÄŸimde, her ÅŸeyin neredeyse normal seyrinde devam ettiÄŸini görüyorum. Batı Kudüs’e gittiÄŸimde de, sanki koronavirüs yokmuÅŸçasına insanların etrafta rutin ÅŸekilde yaÅŸayıp gittiÄŸini gözlemliyorum. EÄŸer bazı yerleri kapatıyor, bazılarını da kapatmıyorsanız, bu bizim hedef seçildiÄŸimiz anlamına gelir...” Dosyada ayrıca, yüksek dükkân kiralarını ödeyemeyen çok sayıda Müslüman esnafın, geçinebilmek üzere iÅŸ aramak için Eski Åžehir’i terk etmek zorunda kaldığı da not edilmiÅŸ. Haberin en dikkat çekici detaylarından biri de ÅŸu: Koronavirüsün neden olduÄŸu geçim sıkıntıları, Filistinli ailelerde geçimsizlikleri ve kavgaları artırmış; geçtiÄŸimiz mart ayından bu yana, sırf bu yüzden boÅŸanan çiftler olmuÅŸ.
Ä°srail hükümetinin açıklamalarına göre, koronavirüsle mücadele tedbirleri kapsamında, Tel Aviv Ben Gurion Havalimanı, eylül ayına kadar uluslararası uçuÅŸlara kapalı tutulacak. Bunun da pratik anlamı, Kudüs’e turist akınının olmaması, dolayısıyla Eski Åžehir’deki Müslüman esnafın takatinin hepten kesilmesi. Normal ÅŸartlarda yaz-kış ÅŸehri ziyaret eden turistlerden az da olsa bir gelir elde eden esnaf için, bu kötü bir haber elbette.
***
Kudüs’ün Müslüman esnafından alışveriÅŸ edilmesi zarureti, Kudüs seyahatleri baÄŸlamında bilhassa üzerinde durmaya çalıştığım bir husus. Eski Åžehir’de “nöbet tutan” Filistinli esnafın ayakta kalabilmesi, dükkân ve evlerini mamur edebilmesi ve bu ÅŸekilde varlığını sürdürmesi, Ä°srail iÅŸgaline karşı direniÅŸin en önemli kalemlerinden biri Kudüs’te. Bu yüzden, Türkiye’den giden bazı kafilelerde kulağıma çalınan “BeÅŸ kuruÅŸ harcamadan döndüm, oh!”, “Her ÅŸey pahalı, alışveriÅŸi boÅŸverin”, “Sıkı pazarlık edin, hakkınızı arayın” türünden sözüm ona “cingözlükler” bana acıklı bir hikâye dinlermiÅŸim gibi gelir hep. Bir yandan iÅŸgale karşı direniÅŸi yüceltirken, diÄŸer yandan Kudüs’te kendi imkânlarıyla direnen Müslümanlara el uzatmamayı öÄŸütlemekteki yaman çeliÅŸkiyi bir türlü izah edemem.
Oysa, Kudüs ziyaretlerinin en önemli hedeflerinden biri, Filistinli ahaliye ekonomik yardım yapmak olmalı. Sadece esnaftan alışveriÅŸ yoluyla deÄŸil, elden para da vererek. Kudüs’e giden 35-40 kiÅŸilik kafilelerdeki her bir kiÅŸi, cebinde 200-300 dolar götürse… Ä°yi bir organizasyon ve araÅŸtırmayla, ÅŸehirdeki acil ihtiyaçlı kiÅŸilere bu miktarlar dağıtılsa… Esnafın kirası ödense, fakir-fukara gözetilse, borçluların elinden tutulsa… Ä°slâm dünyasındaki maddî birikimin, Kudüslüleri bu yönden ihya edeceÄŸi açık. Fakat anlaşılmaz nedenlerle, bu noktadaki gayretler oldukça sınırlı bir düzeyde kalmaya devam ediyor. Herhalde her ÅŸeyi “devlet bazında” düÅŸündüÄŸümüzden.
Devasa hayaller (Kudüs’ün fethi vs.) peÅŸinde koÅŸarken, gözümüzün önündeki “basit” sorumlulukları (Kudüs ahalisinin güncel ihtiyaçlarını karşılamak mesela) ihmal ediyoruz. Åžartlar henüz olgunlaÅŸmadığı için uzak hayallere ulaÅŸamıyoruz, üstelik bugünün iÅŸleri de görülmüyor. Çifte zarar.
YeniÅŸafak
Henüz yorum yapılmamış.