Özel / Analiz Haber
Dünden bugüne 46. yıldönümünde Kıbrıs Barış Harekatı
‘’Ayşe tatile Çıksın’’ parolasıyla zihinlere kazınan Kıbrıs Barış Harekâtının bu hafta 46. Yıldönümü. O dönemin canlı tanıkları ve ardından gelen kuşaklar, yaşanılanları asla unutmadı. Peki, takvimler 20 Temmuz’u gösterdiğinde Kıbrıs’ta neler oldu, neler yaşandı, harekât yapma noktasına nasıl gelindi? İşte 1974 Kıbrıs Barış Harekâtının kısa bir izdüşümü…
Kıbrıs Adası'nda Türklerin uÄŸradığı baskı ve zulmü ortadan kaldırmak amacıyla Türk Silahlı Kuvvetlerince (TSK) gerçekleÅŸtirilen Kıbrıs Barış Harekâtı’nın üzerinden 46 yıl geçti. Harekâta zemin hazırlayan geliÅŸmeler 1959'da baÅŸladı. Türkiye, Ä°ngiltere ve Yunanistan'ın 1959'da imzaladığı Zürih ve Londra anlaÅŸmalarıyla bu ülkelerin garantörlüÄŸünde Türk ve Rum halklarının eÅŸitliÄŸine dayalı Kıbrıs Cumhuriyeti kuruldu. Rumlara ait silahlı gruplarca 1963'ten itibaren gerçekleÅŸtirilen saldırılar sonucu Kıbrıs Türkleri, ülke yönetiminden baskı ve zulümle uzaklaÅŸtırıldı. Adayı Yunanistan'a baÄŸlama hedefine ulaÅŸmak isteyen Rumların yürüttükleri saldırılar ve ambargolar 1963-1974 yılları arasında artarak devam etti.
EOKA-B liderlerinden Nikos Sampson, Yunanistan'da iktidarda bulunan cuntanın desteÄŸiyle gerçekleÅŸtirdiÄŸi darbeyle 15 Temmuz 1974'te Kıbrıs CumhurbaÅŸkanı Makarios'u devirdi. Adadaki darbe haberi Ankara'ya ulaşınca Milli Güvenlik Kurulu toplandı.
EOKA-B liderlerinden Nikos Sampson ve yine Sampson'un darbeyle devirdiÄŸi Makarios(solda)
KIBRIS'A HAREKAT KARARI
Makarios'a yapılan darbe sonrasında, Kıbrıs'taki Türklerin can güvenliÄŸinin tehlikeye girmesi, hele ki Nikos Sampson gibi bir katilin Ada'nın yönetimini ele geçirmesi Türk hükümetini artık askeri müdahaleye zorlamıştı.
Türkiye ''Garantörlük AnlaÅŸması'' esasına uyuyor ve Ä°ngltere'yi de Kıbrıs'a müdahale konusunda anlaÅŸmaya ikna etmeye çalışıyordu. Ancak Türkiye tüm anlaÅŸma hukukunun esaslarını yerine getirmesine raÄŸmen yalnız kalmıştı.
Kıbrıslı Türkler kaderine terk edilemezdi. Ankara'da hükümet, muhalefet kısacası tüm Türkiye, Kıbrıs Türklerine yapılan bu zulme son verlmesi konusunda anlaÅŸmıştı. Ecevit ve Erbakan koalisyonu müdahaleye karar vermiÅŸti. Hükümet, anavatanda da önlemini almış Anayasa'nın 12. maddesine dayanarak olası saldırılara karşı Ankara, Ä°stanbul, TekirdaÄŸ, Kırklareli, Edirne, Çanakkale, Balıkesir, Manisa, Ä°zmir, Aydın, MuÄŸla, Adana, Ä°çel ve Hatay'da sıkıyönetim ilan etmiÅŸti.
Dönemin BaÅŸbakanı ve yardımcısı Bülent Ecevit- Necmettin Erbakan
Dünya kamuoyunun Kıbrıs'taki askeri yönetime tepkileri de Türkiye'nin lehine bir ortam yaratıyordu.
Türkiye, adaya ortak müdahalede bulunulması için garantör devletlerden Ä°ngiltere'nin kapısını çaldı. Ä°ngiltere'ye, iki garantör devlet olarak adaya müdahale önerildi. Londra'ya giden Bülent Ecevit'in teklifi, Ä°ngiltere BaÅŸbakanı tarafından kabul görmedi.
Bu arada, CumhurbaÅŸkanı Fahri Korutürk, TBMM'yi olaÄŸanüstü toplantıya çağırdı.
18 Temmuz'da Ecevit, Londra'da ABD DışiÅŸleri Bakan Yardımcısı Joseph Sisco ile görüÅŸtü. Öte yandan Kıbrıs'ta, "YeÅŸil Hat"ta hava gerginleÅŸti. TBMM, olaÄŸanüstü toplantıda, Kıbrıs'ta darbe sonucu ortaya çıkan durumu görüÅŸtü. 19 Temmuz'da Sisco, Atina'dan Ankara'ya geldi. Sisco'nun Atina nezdindeki giriÅŸimlerinden sonuç alınamayacağı anlaşıldı.
Bülent Ecevit- ABD DışiÅŸleri Bakan Yardımcısı Joseph Sisco
Harekatın parolası "AyÅŸe tatile çıksın"
Aynı gün Deniz Kuvvetleri Komutanlığına ait bir filo, çıkarma gemileriyle Akdeniz'e açıldı. Kıbrıs Barış Harekatı, TSK'ye baÄŸlı birliklerin LefkoÅŸa-Hamitköy-Gönyeli ve Pınarbaşı bölgelerine hava indirme, Yavuz Plajı'na denizden çıkarma yapmasıyla 20 Temmuz'da baÅŸladı.
Harekatın parolası ise "AyÅŸe tatile çıksın" olarak belirlendi. AyÅŸe, Cenevre konferansına katılan dönemin DışiÅŸleri Bakanı Turan GüneÅŸ'in kızının adıydı.
Bülent Ecevit, harekatın baÅŸladığını, "Ä°nsanlığa ve barışa büyük bir hizmette bulunmuÅŸ olacağımıza inanıyoruz. Öyle umarım ki kuvvetlerimize ateÅŸ açılmaz ve kanlı bir çatışmaya yol açılmaz. Biz aslında savaÅŸ için deÄŸil barış için ve yalnız Türklere deÄŸil Rumlara da barış getirmek için adaya gidiyoruz." sözleriyle duyurdu.
Türk uçakları 21 Temmuz'da, Rum mevzilerine karşı harekete geçti. 4'üncü ParaÅŸüt Taburu ile birleÅŸen Kıbrıs Türk Kuvvetleri, LefkoÅŸa Havalimanı ile Kaymaklı bölgesine taarruza baÅŸladı. 2'nci ve 3'üncü komando taburları Zeytinli istikametinde ilerledi. Kocatepe muhribi ise haberleÅŸme ve koordinasyon eksikliÄŸinden dolayı Türk uçaklarınca batırıldı.
Harekatın ikinci günü, 3'üncü ParaÅŸüt Taburunun taarruzu sonucu Deliktepe düÅŸtü. Girne'ye giren Türk birlikleri LefkoÅŸa'ya yöneldi. Bu sayede LefkoÅŸa-Girne hattı birleÅŸtirildi.
LefkoÅŸa'nın Türk kesiminin denizle baÄŸlantısı saÄŸlandı
BirleÅŸmiÅŸ Milletler Güvenlik Konseyi'nin çaÄŸrısı üzerine Türkiye, 22 Temmuz saat 17.00'den itibaren harekata son verdi.
ABD ve Ä°ngiltere dışiÅŸleri bakanlıklarının yetkilileri aracılığıyla Türkiye ile Yunanistan arasında ateÅŸkes anlaÅŸmasına varıldı. Yapılan harekâtla LefkoÅŸa-Girne karayolunun denetim altına alınmasıyla LefkoÅŸa'nın Türk kesiminin denizle baÄŸlantısı saÄŸlandı. Bunun dışında kalan baÅŸta Magosa olmak üzere diÄŸer yerleÅŸim bölgelerinde ise Türklerin güvenliÄŸi tam olarak saÄŸlanamadı.
Yunan cuntasının iÅŸbaşına getirdiÄŸi Nikos Sampson, 22 Temmuz'da cumhurbaÅŸkanlığından istifa etti. Harekâtta 3 gün içinde 57 ÅŸehit verildi, 184 asker yaralandı.
Yunanistan'da sivil yönetimin iÅŸ başına gelmesinin ardından 25 Temmuz 1974'te Kıbrıs barış görüÅŸmeleri Cenevre'de baÅŸladı. Türkiye, Yunanistan'a Kıbrıs'ta federasyon sistemini önerirken TSK da 26 Temmuz'da Girne'nin 5 Mil Plajı'na asker ve malzeme yardımı için çıkarma yaptı.
Rumlar ateÅŸkesi ihlal etti
Türk birliklerinin Kıbrıs'ta yerleÅŸim alanları geniÅŸlerken 30 Temmuz'da Cenevre'deki görüÅŸmeler sona erdi. Taraflar ateÅŸkesin sürmesini istemesine raÄŸmen 6 AÄŸustos'ta takviyeli Rum birlikleri, Girne'nin batı kesiminde saldırı baÅŸlattı. Saldırıyı püskürten Türk birlikleri, Rumların ateÅŸkese uymaması sonucu Lapta'yı ele geçirdi.
Harekat esnasında BeÅŸparmak DaÄŸları'na Türk onbaşı Abdülkadir Kurt tarafından kayalıklara çıkarılan meÅŸhur tank
Taraflar barış koÅŸullarını tekrar görüÅŸmek üzere Cenevre'de ikinci defa bir araya geldi. GörüÅŸmelere Kıbrıs Türk Halkı Lideri Rauf DenktaÅŸ ile Kıbrıs Rum Halkı Lideri Glafkos Klerides katıldı. Kıbrıs Türklerini temsil eden heyet, adanın yeni bir anayasaya ihtiyacı olduÄŸunu, iki kesimli bir federasyon kurularak Türk tarafına yüzde 34 toprak bırakılması gerektiÄŸini belirtti. Rumların ve Yunanistan'ın buna yanaÅŸmaması üzerine 8-13 AÄŸustos tarihlerindeki konferans sona erdi. Ä°kinci harekat baÅŸladı.
Necmettin Erbakan'ın notlarından: Askere Kıbrıs emrini ben verdim
1974’te BaÅŸbakan yardımcısı olan Prof. Dr. Necmettin Erbakan, tarihi zaferle ilgili ezber bozan detay veriyor: Ecevit Ä°ngiltere’de iken askere talimatı kesin verdik ve gemileri yüklettik.
Ä°kinci Harekât
Takvimler 14 AÄŸustos'u gösterdiÄŸinde Kıbrıs'ta ikinci harekât baÅŸladı. Harekatın amacını ise doÄŸuda Magosa ve batıda Lefke'ye kadar olan bölgelerin, Rum iÅŸgalinden kurtarılması oluÅŸturuyordu. Türk birlikleri 15 AÄŸustos'ta Magosa'ya girdi. Batıda ise Lefke yönünde Mitri alındı.
Harekâtın son günü olan 16 AÄŸustos'ta Lefke ve Omorfo alındı, LefkoÅŸa bombalandı. Sonrasında ilan edilen ateÅŸkes 6 saat sürdü. Rumların açtığı ateÅŸe, Türk birlikleri karşılık verdi.
Rum katliamı ortaya çıkarıldı
Magosa'ya 15 kilometre uzaklıktaki Türklere ait Atlılar Köyü'nde Rumlar tarafından yapılan katliam ortaya çıkarıldı. Bir çukura gömülü 57 Türk'ün cesedi bulundu.
22 AÄŸustos'ta YeÅŸil Hat üzerinde esir deÄŸiÅŸimi yapılırken 29 AÄŸustos'ta YeÅŸilırmak Köyü tamamen Türklerin kontrolüne geçti.
1 Eylül'de ise Magosa'ya baÄŸlı MurataÄŸa ve Sandallar köylerinde 88 kiÅŸinin yakılarak çukura gömüldüÄŸü anlaşıldı.
16 Eylül'den itibaren Rum ve Türk tutsakların deÄŸiÅŸimi iÅŸlemlerine baÅŸlandı.
88 Türk sivil vatandaşın, Rumlarca yakılarak çukura gömüldüÄŸü MurataÄŸa katliamından bir görüntü
Harekâtın baÅŸarıyla sonuçlanması sonrasında, 13 Åžubat 1975'te Kıbrıs Türk Federe Devleti kuruldu, devlet baÅŸkanlığına Rauf DenktaÅŸ getirildi. 15 Kasım 1983'te ise Mecliste alınan kararla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kuruldu.
Aradan geçen 46 yılda ise Kıbrıs için çeÅŸitli yol haritaları hazırlandı. Bu konu üzerinde çeÅŸitli konferanslar, toplantılar gerçekleÅŸtirildi. Uluslararası toplumun da katkısıyla hazırlanan yol haritaları, Rum kesiminin uzlaÅŸmaz tavrı nedeniyle bugüne kadar hayata geçirilemedi.
Müellif: Hasan Nurhan Çelik / DüÅŸünce Mektebi
Henüz yorum yapılmamış.