Selahattin E. Çakırgil: Kafkasya geç ısınır ve geç soğur
Kafkasya, onlarca etnik unsurun, onlarca dilin konuşulduğu bir coğrafya.. Evet, ‘Kafkasya taşfırın gibidir, geç ısınır- geç soğur..’
Ünlü fransız sosyolog ve filologlarından /dilbilimcilerinden G. Dumézil, 30 yıl öncelerde, ‘Kafkaslar’da 70’e yakın ayrı dil konuÅŸulduÄŸunu ve hattâ Kafkas daÄŸlarındaki bir köyde sadece 80 kadar kiÅŸi tarafından konuÅŸulan ve müstakil bir dil keÅŸfettiÄŸi’ni açıklamıştı.
Bu bakımdan, bu kadar farklı kültür ve inançlara sahib toplumların bu karmaşık coÄŸrafyada barış içinde iç-içe yaÅŸaması, hoÅŸ ve amma, o kadar da boÅŸ bir temennidir.
***
Bu coÄŸrafyada son 200-250 yıl boyunca Rusya hâkim idi. Ama, en çok da Müslüman halklar yaÅŸamaktaydı. Ama, elbette baÅŸta ermeniler olmak üzere, Müslüman olmayan halklar da vardı.
***
Sovyetler BirliÄŸi’nin dağılmasından sonra Rusya, bu coÄŸrafyadaki halklardan kopmadı ve istemediÄŸi tablolar çıkacak olursa, derhal müdahale etti. (Osmanlı’nın Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra dağılması üzerine, uluslararası hukuk açısından Osmanlı’nın yerini alan yeni Türkiye yönetimi ise, 500 yıla yakın birlikte yaÅŸadığı özellikle Müslüman ülke ve halkları aÅŸağılamayı tercih etmiÅŸti.)
***
Sovyetler BirliÄŸi’nin dağılması öncesi ve sonrasındai en buhranlı durumlardan birisi de Azerbaycan ve Ermenistan arasında cereyan etti. Özellikle, Azerbaycan sınırları içinde ve halkının büyük ekseriyeti 100 yıl öncelere kadar Müslüman iken, sonra Ermenilerin planlı yerleÅŸmesiyle tablo tersyüz olan ‘Nagorno Qarabag (DaÄŸlık KarabaÄŸ) bölgesi çıban başı idi.
Emperial odaklar, Ermenistan’ı ve ermeni halkını, ‘DoÄŸu Hristiyanlığının Kafkasya’daki kutsal bekçileri’ olarak selâmlıyordu. Ermeni nasyonalistleri de, istiklal bayrağını Ermeni Kilisesi’nin eline vermiÅŸler; kendi halk kitleleriyle derin baÄŸlar kurmuÅŸlardı.
Azerbaycan’da ise.. Maalesef, komunist dönemden kalma okumuÅŸ sınıfların Ä°slâm’a bakışı, bizdeki 1930’lu yıllardakinden farklı deÄŸildi. Hâlen de aynı zihniyet hâkim..
***
Bugün ortaya çıkan ihtilaflarda 3-4 milyon nüfuslu fakir Ermenistan karşısında, 8-9 milyonluk ve petrol zengini bir Azerbaycan bulunuyor, ama, nüfus çokluÄŸu tek başına ne ifade eder ki?
Nitekim, Azerbaycan’ın yüzde 22 kadarı, beÅŸte biri, 27 yıldır iÅŸgal altında.. Ve, o saldırı karşısında, 1 milyondan fazla insan Baku’ya kaçmıştı.
O sırada, Sovyetler BirliÄŸi döneminde hem ‘Azerbaycan Komunist Partiyası’nın Genel Sekreteri’, hem de, Sovyet Sistemi’nde Leonid Brejnev zamanında, ondan sonraki ikinci isim olan, ama, Brejnev’in ölümünden sonra, gözden düÅŸen Haydar Aliyev, doÄŸum yeri Nahcivan’a dönmüÅŸtü.
Ancaak, Azerbaycan içindeki güç dengeleri de sarsıntılıydı.
Azerbaycan CumhurbaÅŸkanı olan Ebu’l-Fazl Aliyev (Elçibey) ise, o sırada Gence’den küçük bir askerî birlikle Baku’ya doÄŸru harekete geçen Sûret Huseynof Hareketi karşısında, Baku’dan kaçıp, doÄŸum yeri olan Nahcivan- Ordubad’a sığınmak zorunda kalınca, Haydar Aliyev, eski komünist yönetim dönemindeki adamlarının da desteÄŸiyle Azerbaycan Devlet BaÅŸkanlığı’na getirilivermiÅŸti.
***
Ermeniler iÅŸte o kargaÅŸa döneminden faydalandılar ve sadece KarabaÄŸ’ı deÄŸil, Azerbaycan topraklarının yüzde 22 kadarını iÅŸgal ettiler. Haydar Aliyev ise, iÅŸgalden kaçan sivil kitleleri, ‘Qaçgın’lar, bir tüfenk sesi eÅŸittiniz, hammınız (hepiniz) qaçdınız, mukavimet eylemediniz..’ diye suçlamaktan baÅŸka bir ÅŸey yapamadı.
***
Åžimdi, ermeni güçleri, enerji hatlarının geçtiÄŸi Tovuz civarına saldırıyorlar.
Ermenistan baÅŸbakanı Nikol PaÅŸinyan, ekonomik ve siyasî bakımdan oldukça sıkıntılı durumdayken, bu saldırılarla, Amerika’daki, özellikle Ermeni Lobisinin maddî-manevî himayesini tekrar kazanmak ümidinde.. Rusya da, Ermenistan’ı askerî açıdan donatıyor ve Ermenistan sınırlarının hangi güçlerce korunduÄŸu da biliniyor.
Türkiye’nin Azerbaycan’a psikolojik destek dışında bir yardımı da, bu çerçeve içinde düÅŸünülmelidir.
Evet, ‘Kafkasya taÅŸfırın gibidir, geç ısınır- geç soÄŸur..’
Star Gazetesi
Henüz yorum yapılmamış.