Sosyal Medya

Nil sularının kontrolü Etiyopya’ya mı geçiyor?

Mısır’ın binlerce yıllık hakimiyetinin sonuna yaklaşıldığı Nil Nehri’nin yeni hâkimi, iki asır öncesine kadar Mısır pazarlarına köle olarak taşınan Etiyopyalılar olacak gibi görünüyor.



Mısır, Sudan ve Etiyopya’yı sıcak çatışmanın eÅŸiÄŸine getiren ve Nil Nehri üzerinde hakimiyet mücadelesine yol açan Hedasi Barajı (Büyük Etiyopya Rönesans Barajı) projesi, önümüzdeki yıllarda DoÄŸu Afrika’nın kaderini doÄŸrudan etkileyecek; tıpkı geride kalan 10 yılda olduÄŸu gibi.

Binlerce yıldır Nil’in bereketli sularından faydalanan ve Yunan tarihçi Heredot’un 2 bin 500 yıl önce “Nil’in bir armaÄŸanı” olarak isimlendirdiÄŸi Mısır, günümüzde askeri ve ekonomik bağımsızlığını kazanmaya çalışan Sahra Altı Afrika ülkelerinin kendi haklarını talep etmesi ve almaya baÅŸlaması karşısında ÅŸaÅŸkın ve de çaresiz. Tarihi mirasının yanı sıra mevcut ekonomik zenginliÄŸini de bu nehre borçlu olan Mısır halkı, bu zamana kadar vazgeçilemez görülen bu suyun “güneyden kuzeye” akan bir nehir olduÄŸunu artık sık sık hatırlamak zorunda. Nil Nehri’nin yeni hâkimi, iki asır öncesine kadar Mısır pazarlarına köle olarak taşınan Etiyopyalılar olacak gibi görünüyor.

Mısır Etiyopya üzerinde baskı kuramıyor

Nil Nehri’ni besleyen kollardan Mavi Nil ve Beyaz Nil havzasındaki ülkelerin 2010’da imzaladığı anlaÅŸmayı tanımayan Mısır, 1929 ve 1959’da sırasıyla Ä°ngiltere ve Sudan’la yaptığı anlaÅŸmalardaki gibi, nehir suları üzerindeki avantajlı ülkenin kendisi olması için ısrarcı. Mısır’ın ağır tehditler savuracak kadar öfkeli olmasının sebebi ise barajın yapıldığı Mavi Nil Nehri’nin Nil Nehri sularının yüzde 85’ini besliyor olması. EÄŸer Mısır, nehirden her yıl ne kadar su salınacağına iliÅŸkin deÄŸil de sadece baraja iliÅŸkin bir mutabakat imzalarsa ya da hiçbir anlaÅŸma olmadan Addis Ababa yönetimi barajı doldurmaya baÅŸlarsa bu, Mısır’ın Nil üzerindeki tüm hakimiyeti kaybettiÄŸi anlamına gelecek. YaÅŸantının ve tarımın neredeyse tamamen nehir etrafında ÅŸekillendiÄŸi Mısır, böyle bir durumda, Etiyopya’nın nehir üzerinde ileriki yıllarda yapacağı sulama projelerine ya da baÅŸka bir baraja karşı da çok fazla bir ÅŸey yapamayacak.

Barajın inÅŸasının baÅŸladığı 2011’den bu yana masada mutabakata varamayan taraflar, ABD’nin arabuluculuÄŸunda da çözümü bulamayınca son olarak devreye Afrika BirliÄŸini soktu. Önümüzdeki iki hafta boyunca görüÅŸmelerden sonuç alınmaması halinde Etiyopya, barajı doldurmaya baÅŸlayacağını açıkladı. Bu açıklamaların hemen ardından son 5 yıldır olduÄŸu gibi, Etiyopya tekrar iç çekiÅŸme ve suikastlarla sarsılmaya baÅŸladı. Müzakerelerin sürdüÄŸü sırada Oromo milliyetçisi ÅŸarkıcı Hashalu Hundisa’nın öldürülmesiyle ülke yeniden kaosa sürüklendi.

2015’ten bu yana önce Tigray azınlık yönetimine sonra da Oromo kökenli BaÅŸbakan Abiy Ahmed’e zor anlar yaÅŸatan Oromo muhaliflerinin tepkileri, hükümet tarafından sık sık dış mihrakların oyunu olarak görüldü. Abiy Ahmed seçilene kadar çoÄŸu terör örgütü olarak kabul edilen çok sayıda siyasi grubun yöneticisi ve üyeleri yeni yönetimle birlikte gelen aftan yararlanarak ülkeye geri dönse de sert mücadele tarzını terk etmedi. Sudan ve Eritre üzerinden yıllarca Etiyopya’nın elini kolunu baÄŸlayan Mısır, Abiy Ahmed’in uzlaÅŸmacı dış politikası yüzünden DoÄŸu Afrika’da aradığını bulmakta zorlanıyor.

Güney Sudan Devlet BaÅŸkanı Salva Kiir Mayardit’e yıllardır her türlü desteÄŸi veren Mısır, Etiyopya’nın yeniden Eritre’yle barışması ve Sudan’la gerilimi artıracak hareketlerden kaçınması nedeniyle bu ülke üzerinde diplomatik baskı kuramıyor. Bu nedenle sık sık ABD’yi ve BirleÅŸmiÅŸ Milletler’i (BM) devreye sokmaya çalışırken, aynı zamanda iç siyasete müdahil olma yoluna ve siber savaÅŸ gibi daha çok Etiyopya’ya vakit kaybettirecek yolları deniyor.

Sudan'ın tavrı

Hedasi Barajı’nın doldurulmasıyla kısa ve orta vadede Mısır ve Sudan’daki barajların enerji üretiminin olumsuz etkileneceÄŸi ve tabloya yeni tip koronavirüs (Kovid-19) pandemisinin eklenmesiyle durumun ekonomik olarak telafi edilmesinin zor olduÄŸu birçok uzmanın ortak görüÅŸü. Karşılıklı güvensizlik nedeniyle iki, hatta üç ülkenin ilerleyen yıllarda mücadeleyi doÄŸrudan sıcak bir çatışmaya sürükleme ihtimalleri dahi var. 

Etiyopya’da sanatçı Hundisa’nın öldürülmesinin ardından artan gerilim, barajla ilgili projelerin geleceÄŸini etkileyecek mi, henüz bilinmiyor. Etnik çatışmaların en büyük sorun olduÄŸu Etiyopya’da, Abiy Ahmed’in 2018’de iÅŸ başına gelmesiyle baÅŸlayan iç barış ve çatışmasızlık hamlesi seçimlerden aylar önce kaybolmuÅŸa benziyor. Ahmed’in baÅŸlattığı “komÅŸularla iyi iliÅŸkiler” politikası her ne kadar Mısır’ın elini zayıflatmış gibi görünse de uluslararası alanda yapılan baskılar Etiyopya’nın zor durumda kalmasına yol açabilir. 

Barajın her halükârda üç ülkeyi uzun yıllar boyunca karşı karşıya getireceÄŸi açık. Sadece 2020 yılı içinde bölgede yaÅŸanan geliÅŸmeler gelecekte neler olabileceÄŸine iliÅŸkin önemli ipuçları taşıyor. ABD’de geçen yıl sonunda baÅŸlayan müzakerelerin imza aÅŸamasına geldiÄŸi bir sırada 26 Åžubat’ta masadan kalkan Etiyopya, ABD BaÅŸkanı Donald Trump ve Mısır CumhurbaÅŸkanı Abdulfettah es-Sisi’nin çaÄŸrılarını da yanıtsız bıraktı. Sudan 6 Mart’ta Arap BirliÄŸi’nin Etiyopya’ya karşı aldığı kararda karşı oy kullandı. Rejim deÄŸiÅŸikliÄŸi sonrası baÅŸbakan olması için lobisi Etiyopya’da yapılan Sudan BaÅŸbakanı Abdullah Hamduk ise aldığı bu karardan 3 gün sonra 9 Mart’ta Hartum’da suikast giriÅŸimine maruz kaldı. Sudan askerleriyle Etiyopyalı milisler arasında sınırda yaÅŸanan çatışmalar bir ay sonra yeniden baÅŸladı ve Sudan, Mısır olmadan herhangi bir ikili anlaÅŸmayı kabul etmeyeceÄŸini duyurdu.

Sudan’ın Etiyopya’dan uzaklaÅŸarak Mısır’a yakın bir pozisyon sergilemeye baÅŸlaması, ileriki yıllarda yaÅŸanacak geliÅŸmelerin en kritik noktalarından biri olacak.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.