İsmail Kılıçarslan'ın kaleminden: HDP'de tecavüz skandalı

Aslında bu baÅŸlık bu yazıya fevkalade uygunsuz kaçabilirdi. Hatta kaçmalıydı. Zira “suçun ÅŸahsiliÄŸi ilkesi”, hukukun en önemli, en köÅŸe taşı ilkelerinden biridir. ÇocuÄŸun suçu babaya, babanın suçu çocuÄŸa hasredilemez, illiyet bağıyla baÄŸlanamaz. Lakin…

Yazının baÅŸlığının “HDP’de tecavüz skandalı” olmasının biri ibretlik, diÄŸeri son derece gerçek iki nedeni var.

Önce “ibretlik” olandan baÅŸlayalım.

Ensar Vakfı’na ait Karaman’daki bir yurtta, pislik bir sapığın 45 çocuÄŸumuza cinsel taciz uyguladığını öÄŸrendiÄŸimiz gün iki önemli ÅŸey oldu. Ä°lki, Ensar Vakfı, tabiri caizse, bir avukat ordusuyla maÄŸdurların yanında yer alarak davaya müdahil oldu ve o pis sapık 508 yıl ceza aldı. Ä°kincisi ise, davaya, meseleyi duyduÄŸu an maÄŸdurlar lehine müdahil olan Ensar Vakfı’nın bütünüyle “taciz-tecavüz” odağı olduÄŸuna dair leÅŸin leÅŸi, iÄŸrencin iÄŸrenci bir kampanya baÅŸlatıldı. Günlerce, aylarca, Ensar Vakfı üzerinden kudurmuÅŸ köpekler gibi Ä°slam’a ve Müslümanlara saldırı kampanyası yürütüldü. Her birimiz, -o iÄŸrenç, leÅŸ, sapık tacizci hariç- her birimiz belalar, lanetler okurken; tanıdığım neredeyse bütün dindar avukat arkadaÅŸlarım maÄŸdur aileler lehine davaya müdahil olurken muazzam bir “söyletme faÅŸizmi”ne maruz bırakıldık. “Bir daha söyle bakayım tacize, tecavüze karşı olduÄŸunu, nıhahaha” diye diye Ä°slam’ın ve Müslümanların üzerinde tepindiler.

Ä°bretlik olanı ise ÅŸu: Milletvekili görünümlü bir sapığın, yani HDP Mardin milletvekili Tuma Çelik’in bir kadına tecavüz ettiÄŸine dair somut deliller var. VekilliÄŸinin düÅŸmesi an meselesi. Hapse girmesi de. Üstelik Tuma Çelik bir Süryani, yani bir Hristiyan. Atalım mı Ensar Vakfı hadisesinde atılan manÅŸetleri? Åžunları yani: “HDP’lilerin hepsi tecavüzcü.” “Bu Hristiyanlar’da tecavüz standart.” “Hepiniz tecavüzcüsünüz.”

Gördünüz deÄŸil mi kekreliÄŸi? Bu manÅŸetler iÄŸrenç manÅŸetler çünkü. HDP’lilerin, Hristiyanların falan “kategorik olarak tecavüzcü” olduÄŸunu beyan ederek suçun ÅŸahsiliÄŸini yok sayan, toplumun bir kesimini aÅŸağılayıp suçlayan manÅŸetler. Fakat iÅŸte bu manÅŸetler atıldı Ensar Vakfı olayında. Bir toplumsal kesimin üzerinde tepinildi. Åžimdi biz, bu olay üzerinden HDP’nin, Brüksel solcularının, goygoycuların üzerinde tepinmiyorsak o çatal dillerinin bu karşılığı hak etmediÄŸinden deÄŸil; sadece insanlığımızı muhafaza etme refleksimizden. Yoksa emin olun o tepinmenin beÅŸ katını hak ediyorlar.

“Ä°bretlik” olan budur. Umarım ibret alırlar da bundan sonra böylesi olaylarda toplumun bir kesiminin üzerinde tepinmekten vazgeçerler.

“Gerçek” olan ise ÅŸu…

Taciz, tecavüz, kadına ÅŸiddet vesaire gibi konularda mangalda kül bırakmayan HDP, bu olayı iki yıldır biliyor ve örtbas etmeye çalışıyormuÅŸ iyi mi? Bakmayın siz mızrak çuvala sığmayınca “nereden gelirse gelsin” leÅŸliÄŸine sarıldıklarına. 2 yıldır son derece bayağı ÅŸekilde baÅŸta Hüda Kaya olmak üzere HDP’li vekiller “maÄŸduru ÅŸikâyetinden vazgeçirmek” için olmadık numaralar çekip, olmadık rezilliklere imza atmışlar. Ä°ddialar doÄŸruysa iÅŸi “bir daha o adam Mardin’e giremez, rahat ol” cümlesinden baÅŸlatıp “bak geleceÄŸini düÅŸün” ince tehdidine kadar vardırmışlar.

Yahu 2 yıl bu be. Türkiye’nin neresinde bir taciz, bir tecavüz olayı olsa “kurumsal tepki” verdiÄŸini gördüÄŸümüz HDP, 2 yıldır vekillerinin tecavüzünü örtbas etmek için seferber olmuÅŸ. Yazı baÅŸlığının “HDP’de tecavüz skandalı” cümlesi olmasının gerektiÄŸi yer burası. Bu, dümdüz bir skandal ve yenilir yutulur cinsten deÄŸil. “Yazıklar olsun” demekten baÅŸka da bir çare gelmiyor elden.

Bir not da, tecavüz iddiası olan vekil HDP’li olunca “bir kadının iddiaları üzerine”, “partisi zarar görmesin diye” falan manÅŸetleri atan solcumsu, Kürtçümsü, böyle bit gibi, böyle bit yavrusu gibi gazetelere… Yine yakalandınız ama öyle bir kitleye hitap ediyorsunuz ki günde iki kere de yakalansanız bir türlü “rezil” olamıyorsunuz be yahu. Sizin de en büyük avantajınız bu.