Güncel
Holywood Sinemasının işleye durduğu zombiler gerçek mi olacak?
Follow @dusuncemektebi2
Salgın hastalıklar, virüsler, biyolojik silahlar, robot teknolojisi, klonlama ve yapay zeka gibi film ve dizi olarak işlenen pek çok fantastik konu, gerçeklik kazanıyor. Peki, bunlar tesadüf mü?
Hollywood ya da Netflix yapımı filmlerde-dizilerde cereyan eden çoÄŸu “fantastik” hadise, zaman içinde “gerçeklik” olarak karşımıza çıkıveriyor. Yapay zekanın ilerleyiÅŸi, dronlar, SÄ°HA’lar, hayatın birçok sahasına giren robot teknolojisi, bio-genetik müdahaleler, klonlamalar, ekolojik dengenin bozulması sonucu ortaya çıkan “doÄŸal” afetler, nihayet pandemik virüs salgınları birer birer beyaz perdeden hayatımıza “bulaşıyorlar.”
Ä°çinde bulunduÄŸumuz küresel salgın sürecinin neredeyse simülasyonu niteliÄŸinde olan çok sayıda film ve diziyi evlerde “haps” olduÄŸumuz ÅŸu günlerde “keyifsizce” koltuÄŸunuza gömülüp izleyebilirsiniz. Bu benzerlik ister istemez aklıma ÅŸu korkutucu soruyu getirdi: “EÄŸer ekranda-perdede izlediÄŸimiz her ‘görüntü’ zaman içinde gerçekliÄŸe dönüÅŸüyorsa, sırada çok sayıda filme konu olan ‘Zombi’ler mi var.”
Bu soruyu cevaplamak için “geleceÄŸi” beklemeye gerek yok. Evet, zombiler zaten ÅŸu an itibariyle aramızdalar. Bir “O” harfi fazlasıyla… Gecesi gündüzüne karışmış insanlar olarak vakitlerinin büyük bir kısmını ekran karşısında geçiren bizler çoktan “zoombie”ye dönüÅŸtük bile :) Görüntümüz piyasada ama ruhlarımız çevrim dışı. Ruhsuz bedenler misali sanal dünyalarda gezinip duruyoruz zombiler gibi.
Ä°ÅŸin traji-komik esprisi bir yana, küresel film endüstrisi “virüs taşıyıcısı” filmleriyle, bizi bir hadiseye hazırlamak ya da bir düÅŸünceye ikna edip “modern büyü”nün tesirine sokmak için elinden geleni yapıyor. Bu noktada Netflix film ve dizilerinin, Hollywood filmlerinin ana temalarına ÅŸöyle bir göz atmakta fayda var.
En çok iÅŸlenen temalar
Netflix’de üç ana tema olarak yapay zeka, ailesizlik ve LGBT üzerinden cinsel kimliÄŸin sorgulanması öne çıkarken; Hollywood filmlerinde doÄŸal afetler karşısında insanın acizliÄŸi, yapay zekanın duygusal geliÅŸimi, zihin-beden iliÅŸkisinin sorgulanması, bio-genetik müdahalelerin etik açıdan meÅŸruluÄŸu-gayrı meÅŸruluÄŸu gibi temalar hemen kendini belli ediyor.
Her iki ‘modern büyü’ mekanizmasının dünyayı ÅŸekillendirmeye çalışan küresel sermaye ile açık iliÅŸkisi bizi, bu filmleri-dizileri ciddiye almaya ve bu “zihinsel silah”ların kodlarını çözümlemeye yöneltmiÅŸ oldu. Film Ötesi Yazılar’ın temel hedefi, oluÅŸturulan bu ‘büyü’ye karşı, sosyo-psikolojik bir “panzehir” üretmeye çalışmak olacak kısaca. Yani film deÄŸerlendirme yazılarından öte bir ÅŸey yapmaya ve kendimce direnç göstermeye çalışacağım dayatılan zihni prangaya karşı. Bu amaçla ÅŸimdiden 40 film belirlemiÅŸ durumdayım. Özellikle transhümanizm-yapay zeka, makine-insan, bilinç-zihin-beden iliÅŸkisi eksenli distopik filmleri merkeze alan ve belli bir bütünlük içerecek yazılar olmasını öngörüyorum bu yazıların.
Arada bir nefes almak için Solaris, Contact, 2001 Uzay Macerası, Dogville gibi sanat deÄŸeri yüksek filmlere de yolumuz düÅŸecek tabii ki. Film eleÅŸtirmeni bakışıyla analiz etmek deÄŸil, o filmin bize aslında ne demek istediÄŸi ile yani “mesajının” kodları ile ilgilenmek olacak yazıların ortak ekseni. Hakkında yazacağım filmlerin bazıları birbirinden çok farklı ya da “zayıf” filmler olsa da hepsinin bende bıraktığı bir "iz" mevcut, iÅŸte o izi takip etmeye çalışacağım okuyucularla birlikte. Bu arada iz sürmek demiÅŸken Stalker’ın (Ä°z Sürücü) da film listemde olduÄŸunu ifade edip, usta yönetmen-ÅŸair Tarkovsky’e bir selam göndermeden de geçmeyeyim.
Bazen bir filmin sadece bir sahnesi ya da diyaloÄŸu üzerine kaleme alınacak yazımız, bazen belki birkaç filmi birlikte deÄŸerlendireceÄŸiz. Bazen de tek bir film üzerine -Matrix gibi- birkaç yazı kaleme almak zorunda kalacağız. Genel olarak okuyucuyla sohbet eden ve kendini “kasmayan” bir üslup kullanmaya çalışacağım, yani öyle “entel-dantel” teknik analizlerle yormamaya gayret edeceÄŸim yazılarımı.
Önce seyret, sonra oku
Bazı “orijinal” fikirlerim de var bu yazı dizisi için. Bir sonraki yazıda ele alacağım filmi önceden ilan edeceÄŸim ve okuyucuların bu filmi izlemelerini isteyeceÄŸim. “Seyret -oku- seyret” ÅŸeklinde formüle ettiÄŸim bu usul ile “spoiler” verme kaygısına düÅŸerek kendimi sınırlandırmaktan da kurtulmuÅŸ olacağım.
Ä°kincisi bazı filmler için "misafir yazar"lara bırakacağım diziyi, okuyuculardan da “bu film hakkında yazmak isterdim” teklifi gelirse -editörlüÄŸümden geçmek kaydıyla- onları da bu köÅŸede ağırlamaktan mutluluk duyacağım.
DüÅŸündüÄŸüm periyod on günde bir yeni yazı yayınlamak ÅŸeklinde ama gidiÅŸatı biraz da sizlerin ilgisi ÅŸekillendirecek. Tekrar etmem gerekirse, hedefim hayatına “insan” olarak devam etmek isteyenlerin “modern büyünün” tesirinden ve zihinsel konforundan çıkmalarına mütevazı bir katkı saÄŸlamak.
Bizi bu “sihir”den koruyacak bir “asa”ya sahip deÄŸiliz ÅŸu an belki, ama en azından “tatlı uykumuzdan” uyanmaya çalışabiliriz. Åžayet “uyuma numarası” yapmıyorsak ÅŸüphesiz.
Film Ötesi Yazılar’ın bir sonraki adımında, yolculuÄŸumuza “Alpha Test” filmiyle devam etmek ümidiyle…
Murat Ural / Dünyabizim
Henüz yorum yapılmamış.