Sosyal Medya

Güncel

Hırka-i Şerif bu Ramazan ziyarete açılmayacak

Hz. Muhammed'in vasiyeti üzerine Veysel Karani'ye bırakılan önemli kutsal emanetlerden Hırka-i Şerif koronavirüs önlemleri nedeniyle bu sene ziyarete açılamadı.



Veysel Karani’nin 59 kuÅŸaktan torunu Barış Samir, Ramazanın simgesi olan bu kutsal emanetin, dünyanın en yüksek standartlarında korunduÄŸunu belirterek, “2010 yılındaki konservasyonda çok kapsamlı bir bakım yapıldı. Hem üzerinde teÅŸhir ettiÄŸimiz kaidesi ve içinde tamamen farklı bir iklimlendirme tertibatı olan, dışarıdaki havayla hiçbir baÄŸlantısı olmayan Hırka-i Åžerif, ÅŸu andaki dünyanın en yüksek standartında koruyan bir vitrine yerleÅŸtirildi” dedi.

Hırka-i Åžerif, Hz. Muhammed'e ait olduÄŸuna inanılan ve Fatih’teki Hırka-i Åžerif Camii'nde bulunan hırka, Hz. Muhammed’in miraca çıkarken üzerinde bulunduÄŸu ve vasiyeti üzerine Hz. Ali ve Hz. Ömer tarafından Veysel Karani'ye verildiÄŸine inanılır. Bu kutsal emanetin sergilendiÄŸi cami içindeki bölüm ise asma kilitlerle kapatılmış durumda.
 
Veysel Karani’nin 59 kuÅŸak torunu Barış Samir bu kutsal emaneti nasıl koruduklarını, bu sene ziyarete açılamaması konularını anlattı. Veysel Karani’nin 59. kuÅŸak torunu Barış Samir, “Gönül isterdi ki biz her sene olduÄŸu gibi bu sene de vatandaÅŸlarımıza bu mübarek emaneti ziyaret ettirme fırsatı sunalım. Ancak kurallar çok belli burada bir risk almanın veya bir ÅŸeyi zorlamanın çok bir anlamı olmadığını düÅŸünüyoruz. Zaten ülkemizde belli önlemleri aldığı için biz de uymakla yükümlüyüz açıkçası. Ä°nÅŸallah seneye Hırka-i Åžerif’e kavuÅŸacağız. Her sene orada, bu dönemi herkes saÄŸlıkla atlatsın, kimseye bir zarar gelmesin ondan sonra seneye herkes ziyarete gelir inÅŸallah” dedi.
 
Veysel Karani’nin 59 kuÅŸak torunu Barış Samir
 
"VÄ°TRÄ°N Ä°ÇÄ°NDEKÄ° KORUMASI ÅžU ANDA EN ÜST SEVÄ°YEDE DÄ°YEBÄ°LÄ°RÄ°Z"
 
Samir, bu mirasın nasıl korunduÄŸuna dair ise, “Senelik bir bakımı yok ancak belli dönemlerde oluyor. Son konservasyon 2010 yılında yapılmıştı. O zamandan bu yana herhangi bir bakım yapılmadı. Ama 20-30 senelik dönemlerde genel bir bakım yapılıyor. 2010 yılındaki konservasyonda çok kapsamlı bir bakım yapıldı çünkü hem üzerinde teÅŸhir ettiÄŸimiz kaidesi ve içinde tamamen farklı bir iklimlendirme tertibatı olan, dışarıdaki havayla hiçbir baÄŸlantısı olmayan Hırka-i Åžerif ÅŸu andaki dünyanın en yüksek standartında koruyan bir vitrine yerleÅŸtirildi. Bu ÅŸekilde korunuyor. Bu baÄŸlamda bakım için aslında gerekli sürelerde aslında uzayacak çünkü ÅŸu anda bize göre de deÄŸil bilim kurulundaki hocalarımıza göre gayet iyi korunuyor. Vitrin içindeki koruması ÅŸu anda en üst seviyede diyebiliriz. Onun için her sene bir bakım gerektirmiyor” diye konuÅŸtu.
 
HIRKA-Ä° ÅžERÄ°F VAKFI
 
Barış Samir, Hırka-i Åžerif Vakfı hakkında da ÅŸunları söyledi:
 
“Hırka-i Åžerif’in ramazan ayındaki ziyaret esnasında bütün operasyonel ve lojistik desteÄŸi saÄŸlamak. Biz ramazan ayında yaklaşık 30-35 kiÅŸiyi 1.5 aylığına iÅŸe alıyoruz. Onların ramazandan önce belli görev dağılımları oluyor, eÄŸitimleri oluyor. Daha sonra ramazan sırasında da bu kiÅŸiler tamamen o ziyareti organize etmekle görevliler. Vakfın birinci görevi zaten bu. Ramazan esnasında en iyi ÅŸekilde aileyle birlikte koordineli çalışarak bu ziyaretlerin operasyon kısmını yürütmek. Onun dışında vakfın çok güzel aktiviteleri var. Bir kültür merkezi var. Burada çeÅŸitli sempozyumlar düzenleniyor. Yazın ayrı, kışın ayrı olmak üzere çeÅŸitli kurslarımız var. Ebru, hat, ney gibi. Vakfın bir kütüphanesi var bu çevredeki öÄŸrenciler ve okumaya meraklı insanlar vakfın kütüphanesinden istedikleri zaman faydalanabiliyorlar. Bu gibi aktiviteleri de artırmayı düÅŸünüyoruz” ÅŸeklinde konuÅŸtu.
 
Hırka-i Åžerif, her yıl Ramazan ayının on beÅŸinden Kadir gecesine kadar öÄŸlen ve ikindi namazları arasında ziyarete açılır.
 
"59 KUÅžAKTIR GELEN BÄ°R MÄ°RAS"
 
Samir, “59 kuÅŸaktır gelen bir miras, ben 59. kuÅŸağıyım. Bu çok kıymetli bir ÅŸey, dünyada hangi aile 59 kuÅŸak gerisini biliyor. Ayrıca böyle bir emanetle birlikte ÇocukluÄŸumdan bu yana aldığım eÄŸitim ve ramazan süresince orada bulunmaktan dolayı belli bir süre sonra piÅŸiyorsunuz ve artık son kuÅŸak bunu devralması gerekiyor. Ben de 2010 yılından bu yana bu görevi devralmış durumdayım. Hem ÅŸerefli bir görev, zor da bir görev ama bizi çok mutlu eden bir görev. Çünkü 1 milyonun üzerinde insan her sene Hırka-i Åžerif’i ziyaret ediyor. Orayı aile olarak peygamber efendimizin bir makamı olarak ve onunla buluÅŸma noktası addediyoruz. Sanırım ziyaret edenler de böyle addediyor çünkü oraya çok büyük bir aÅŸkla geliyorlar. Ziyaret ettikten sonra da gerçekten bir maneviyatla birlikte evlerine dönüyorlar. O yüzden insanların maneviyatlarıyla alakalı bu ÅŸekilde bir ziyarete vesile olmak bizim için çok büyük mutluluk verici bir olay” dedi.
 
HIRKA-Ä° ÅžERÄ°F’Ä°N TARÄ°HÄ°
 
Veysel Karani evlenmediÄŸi ve evladı da olmadığı için bu hırka, ölümünden sonra kardeÅŸi Åžihâbeddîn el-Üveysî’ye geçmiÅŸtir. 1500 yıllık bu kutsal emanet, bugün Karani’nin torunları tarafından korunmaktadır.
Kutsal emanete sahip olan Üveys ailesi, Irak ve GüneydoÄŸu Anadolu Bölgesi'nde ikâmet ettikten sonra burada sık sık meydana gelen çarpışmalar nedeniyle Ziver el-Üveysî zamanında KuÅŸadası’na göç ederek burada Hacı Lolo mahalline yerleÅŸmiÅŸlerdir. Aile uzun müddet ziraatla meÅŸgul olmuÅŸ ve aÅŸiret halinde yaÅŸamıştır. Sahip oldukları emanet nedeniyle bu aileye saygı gösterilmiÅŸ ve kendilerine "hırka-i ÅŸerif ÅŸeyhleri" adı verilmiÅŸtir. Aile, 1600'lü yılların baÅŸlarında Sultan I. Ahmed’in isteÄŸi üzerine Ä°stanbul'a gelmiÅŸ ve reisleri olan Åžükrullah el-Üveysî'nin Fatih civarında kiraladığı evde Hırkâ-i Åžerif halkın ziyaretine açılmıştır. Bu evin yetersiz kalması sebebiyle I. Abdülhamid, günümüzde Hırka-i Åžerif Camii avlusunda kalan mekana bir oda inÅŸa ettirmiÅŸtir ve Hırka-i Åžerif, söz konusu odada 1780’den itibaren sergilenmeye baÅŸlanmıştır. Ziyaretlerin yoÄŸunlaÅŸması sebebiyle bu oda da yetersiz kalınca, 1811 yılında, zamanın padiÅŸahı Sultan Mahmudû Adli tarafından oda yeniden düzenlenmiÅŸtir. Daha sonra bu oda da yetersiz kalmış, Sultan Abdülmecid, 1847 yılında Hırka-i Åžerif Camii’ni yaptırmıştır. Günümüzde halen Hırka-i Åžerif Camii'nde sergilenmektedir ve 1500 yıllık bu kutsal emanetin sorumluluÄŸu, Karani soyundan gelen ÅŸahıslara aittir. 1980'lerde, Fatih Müftüsünün emri ile hırka alınmak istenmiÅŸ fakat uzun uÄŸraÅŸlardan sonra aile tekrar Hırka-ı Åžerife sahip olmuÅŸtur. Veysel Karani'nin 57. kuÅŸaktan torunu olan HaÅŸim Köprülü'nün eÅŸi Nuriye Köprülü'nün 2005 yılı Kasım ayındaki vefatından sonra, kızı Gülay Köprülü bu görevi üstlenmiÅŸtir. Hırka-i Åžerif, her yıl Ramazan ayının on beÅŸinden Kadir gecesine kadar öÄŸlen ve ikindi namazları arasında ziyarete açılır.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.