Rasim Özdenören: Doğaya savaş açılmaz
Follow @dusuncemektebi2
Bizi burada bu korona danen virüsün insan eliyle mi üretildiği, hayvandan insana mı sıçradığı, ticaret savaşlarının bir oyunu mu olduğu hususları ilgilendirmiyor. Bu almaşıklardan hangisi geçerli olursa olsun, durum, son tahlilde, insanın doğayı istismar etmesi gerçeğini ortaya koyuyor…
1960’lı yıllarda bir Meksika buÄŸdayı furyası ortaya çıkmıştı.
Bire 100 veriyormuÅŸ. Bazı ülkeler bu buÄŸdayı denediler. Türkiye de denemek istedi. Belli bir iklim koÅŸulu gerektiriyormuÅŸ. En uygun iklim Çukurova olarak belirlendi. Ve o yıl Çukurova’da bu buÄŸday ekildi. Ancak buÄŸdayın yetiÅŸebilmesi için elli santim kadar derine ekilmesi gerekiyormuÅŸ. Zamanı geldiÄŸinde ürün de beklendiÄŸi bollukta hasat edildi.
Ancak hasattan az bir zaman sonra eskiden rastlanmadığı ölçüde tarlaları farelerin istila ettiÄŸi görüldü. AraÅŸtırmalar ÅŸu ibretamiz gerçeÄŸi gösterdi: tarlalar derin sürüldüÄŸü için kış uykusundaki yılanlar biçilerek öldürülmüÅŸ ve farelere gün doÄŸmuÅŸ!
Bu demektir ki doÄŸa kendi dengesini bir baÅŸka düzlemde yeniden oluÅŸturmaktan geri durmuyor… Derin biçersek bol mahsul alırız, doÄŸru… Fareler yılanlara yem olmaktan kurtulur, fakat alınan mahsul farelere yem olur…
Ä°nsan doÄŸaya nasıl davranırsa doÄŸa da insana öyle cevap veriyor…
Ä°slam telakkisinde insan eÅŸrefi mahlûkattır, yani yaratılanların en ÅŸereflisi… Bu nedenle ona deniyor ki: “DoÄŸaya ÅŸerefli olanlara özgü tutumla muamelede bulun!”
Grek telakkisinde de insan eÅŸrefi mahlûkat sayılıyor. Ancak Batı insanı insanın bu hasletini tabiatı sömürme, istismar etme istikametinde kullanıyor… Ä°ki uygarlık arasındaki temel fark… Ä°lki doÄŸaya ana bacı muamelesi yaparken ikincisi fahiÅŸe muamelesi yapıyor. Halen kullan at kültürünün menÅŸei bu telakki tarzında aranabilir…
1854 yılında ABD BaÅŸkanı Franklin Pierce bir mektup yazarak Duwarmish Kızılderililerinin Reisi Seattle’dan, Amerika’ya gelen beyaz göçmenleri yerleÅŸtirmek amacıyla toprak istemiÅŸ ve buna karşılık Kızılderililere rahatlıkla yaÅŸayabilecekleri bir bölgenin ayrılacağını bildirmiÅŸtir. Reis Seattle’ın ABD BaÅŸkanı’na verdiÄŸi cevap insan ile doÄŸa arasındaki diyalektik iliÅŸki konusunda bence insanlık tarihinin en mükemmel örneÄŸi... Mektubun aslı Amerika, Seattle, Squamish Müzesi’nde korunmaktaymış. O mektuptan birkaç cümle:
“…Washington’daki Büyük Åžef bize dostluk ve iyilik dilekleriyle birlikte bizden topraklarımızı satın almak istediÄŸini bildirmiÅŸ. Onun, bizim arkadaÅŸlığımıza çok fazla ihtiyacı olmadığının farkındayız. / Merak ediyoruz ki gökyüzünü ve toprağın sıcaklığını nasıl satın alabilir ya da satabilirsiniz? Bunu anlamak bizler için çok güç. /… Biz dünyanın parçasıyız ve o da bizim parçamız. Güzel kokan çiçekler bizim kız kardeÅŸlerimizdir; geyik, at, büyük kartal, bunlarsa bizim erkek kardeÅŸlerimiz, kayalık tepeler, çayırlardaki ıslaklık, tayın vücut ısısı ve adam, hepsi aynı aileye aittir. /… EÄŸer size toprağımızı satarsak hatırlamalısınız ve çocuklarınıza öÄŸretmelisiniz ki nehirler bizim kardeÅŸlerimizdir ve sizin de bundan dolayı nehirlere herhangi bir kardeÅŸe göstereceÄŸiniz sevgiyi göstermelisiniz. /… Canlıların yok edildiÄŸi bir dünyada insan ruhu yalnızlık duygusundan ölmez mi? Unutmayın bugün diÄŸer canlıların başına gelen yarın insanın başına gelir. Çünkü bütün hepsinin arasında bir baÄŸ vardır. /… Bir gün bakacaksınız gökteki kartallar, daÄŸları örten ormanlar yok olmuÅŸ, yabani atlar ehlileÅŸtirilmiÅŸ ve her yer insanoÄŸlunun kokusuyla dolmuÅŸ. Ä°ÅŸte o gün insanoÄŸlu için yaÅŸamın sonu ve varlığını devam ettirebilme mücadelesinin baÅŸlangıcı olacak.” (http://alsbiss.blogcu.com/kizilderili-se...).
Mektup, birbirinden çarpıcı cümlelerle devam ediyor. Kızılderili Reis bu bilgeliÄŸi acaba nereden tevarüs etti? “Ä°nsan insanın kurdudur” telakkisini savunan Beyaz düÅŸünürlerden mi?
Kızılderili’yi vahÅŸi olarak gören Batılı mı vahÅŸi yoksa Batı’nın kendi mi vahÅŸi?
Doğaya fahişe muamelesi yapan mı, yoksa ona ana bacı muamelesi yapan mı, hangisi?
YeniÅŸafak
Henüz yorum yapılmamış.