Bellek: 27 Nisan e-muhtırasına kim ne demişti?

Mustafa Özyürek (Muhtıranın yayınlanmasından hemen sonra NTV’ye telefonla baÄŸlanarak): “Tabi bu bir muhtıradır. Hükümetin bunun gereÄŸini yerine getirmesi gerekir.”

Onur Öymen (Muhtıradan bir gün sonraki açıklaması): “Genelkurmay'ın tesbitleri bizim tesbitlerimizden farklı deÄŸildir. Altına imzamızı atarız. ‘Ne mutlu Türküm diyene’ sözünü kimse küçümseyemez ve bunu küçümseyenleri devletin düÅŸmanı sayarız. Türkiye'yi Atatürk düÅŸmanlarına teslim etmeyeceÄŸiz.”

Deniz Baykal (Muhtıradan sonra verdiÄŸi ilk röportajında): “Bu tablonun deÄŸiÅŸeceÄŸini meydanlar gösterdi. Müdahaleye uÄŸrayan yönetimlere halk sahip çıkmadı. Halkımız devlet organlarıyla çatışanlara sahip çıkmaz. Bu ortamda maÄŸduriyet yok dayatma var. Anayasa Mahkemesi 367 kararını onaylamazsa ülke çatışmaya gider.”

Önder Sav (Muhtıranın ardından Anayasa Mahkemesi’nin verdiÄŸi 367 kararından sonra): “Gözümüz aydın, Türkiye'nin gözü aydın.”

Nur Serter (Muhtıradan bir gün sonra ÇaÄŸlayan’daki Cumhuriyet Mitingi’nde yaptığı konuÅŸma: (Bu performansı onu CHP’den milletvekili yaptı) Genelkurmay BaÅŸkanı’na “memur” diyen bir zihniyete karşı Türk Silahlı Kuvvetleri’nin önünde, ÅŸanlı ordumuzun önünde saygıyla eÄŸiliyoruz. Türk ordusu çok yaÅŸa. Türk ordusu, 27 Nisan’da bizim sesimizi duymuÅŸ, bizim sesimize sahip çıkmış, demokrasiye sahip çıkmıştır. 27 Nisan'da Türkiye Cumhuriyeti’nin gerçek iradesine sahip çıkmıştır. 

TÜSÄ°AD BaÅŸkanı Arzuhan DoÄŸan YalçındaÄŸ: “AKP toplumda git gide artan ve TÜSÄ°AD’ın da paylaÅŸtığı laik rejimi koruma kaygısını yeterince dikkate almıyor. Genelkurmay BaÅŸkanlığı’nın açıklamasıyla yaratılan fiili durum demokratik teamüllere uygun deÄŸil. LaikliÄŸi ve demokrasiyi korumak için bir an önce genel seçimlere gidilmeli.”

Bekir ÇoÅŸkun: "ÇaÄŸdaÅŸ-uygar bir yaÅŸam biçimine ulaÅŸmak isteyenler, ilkel ortaçaÄŸ yaÅŸam biçimine dönmek isteyenlere engel olmak istiyorlar.

Emin ÇölaÅŸan: "Asker devreye girdi, 27 Nisan sürecini baÅŸlatıp milyonlarca insanımızı rahatlattı."

Rahmi Turan: "Asker birdenbire bu noktaya gelmedi. Defalarca uyardı, anlattı, yasaların kendilerine bu devleti koruma ve kollama görevi verdiÄŸini hatırlattı. Her türlü uyarı yollarını denedi. Anlamadılar, anlamak istemediler, hâlâ anlamıyorlar!

Oktay EkÅŸi: “Bu adı konmamış bir muhtıradır. Genelkurmay BaÅŸkanı’nın sözleri gayet açık, eÄŸer demokrasinin kavram ve kuramlarını kullanarak bu cumhuriyetin laik karakterini tahrip etmek onu yıkmak istiyorsanız biz buna müsaade etmeyiz diyor.”

Tufan Türenç (Hürriyet): “Tabi ki bu bir muhtıradır. Bu muhtıranın özü AKP’nin çıkardığı cumhurbaÅŸkanı adayına Türk Silahlı Kuvvetlerin karşı olduÄŸunu açıklıyor.”

ErtuÄŸrul Özkök (Hürriyet): “Demokrasi kaygısıyla, sadece askeri eleÅŸtirmek, ne adil, ne yararlı, ne de sonuç verici bir giriÅŸim olacaktır. Çünkü o bildiride savunulan görüÅŸler, toplumun önemli bir bölümü tarafından paylaşılmaktadır.”

Yılmaz Özdil : “Hâlâ deniyor ki, bundan sonraki adım ne olur? Bundan sonraki adım, tank olur. Gücüm var diye dayatırsan, gücü olan sana dayatır.”

Hıncal Uluç: “Ordu sonuna kadar bekledi.. Gerekli uyarıları en demokratik ÅŸekilde yaparak, "Sözde deÄŸil, özde" diyerek bekledi.”Ural Akbulut (Eski ODTÜ rektörü): “Bu ikinci 28 Åžubat’tır TSK her ÅŸeye raÄŸmen soÄŸukkanlı davranmıştır.”

Ä°smail Küçükkaya (AkÅŸam): “Sürecin kötü yönetilmesiyle ‘kaçan fırsatı’ ve ‘Genelkurmay’ın çok sert açıklamasıyla yeni olanağı’ görelim.”

Ece Temelkuran (Milliyet): “Genelkurmay'ın açıklamasıyla mitinglerin daha da coÅŸmuÅŸ olması bu mitingleri otomatik olarak militarist yapmaz.”

Fikret Bila (Milliyet): “TSK, türbanın ve temsil ettiÄŸi zihniyetin Çankaya'ya çıkmasına karşı ilkesel bir duruÅŸ sergilemiÅŸtir. “

Ahmet Hakan (Hürriyet): “’Muhtıraya karşıyız’ diyeceÄŸiz ve ötesini söyleyemeyecek miyiz? Ben ötesini de söylerim arkadaÅŸ.”

Nuray Mert (Radikal): “Åžimdi Genelkurmay bildirisini öne çıkarıp, bu fetihçi zihniyetin arkasında durmak istemiyorum.”

Erdal Åžafak (Sabah): “Rehn beyefendi son olarak Genelkurmay BaÅŸkanlığı'nın ‘emuhtıra’sı için esip gürledi… Ama Batı basınında da özellikle son dönemde ısrarla vurgulanan ‘Türkiye’nin laik kurumlarının altının oyulması’ giriÅŸimleri için ‘Not ediyoruz’ demekle yetindi.”

Emekli Orgeneral Tuncer Kılınç: “Kamuoyuna bilgi veriliyor ve bunların gereÄŸi yapılmazsa istenmeyen ÅŸeylerin olabileceÄŸi mesajı verilmek isteniyor.”

Yazgülü AldoÄŸan: "Yalnız bundan sonraki mesaj, internetten gelmez. Kapıya iki subay gelir. Üst rütbeli de olmayabilir."