Millî Mücadele zamanında İstanbul’da yapılan dayanışma çalışmaları
Follow @dusuncemektebi2
Türkiye tarihinde büyük felaketler eksik olmamıştır. Bunlardan biri de Birinci Dünya Savaşı ve buna eklenen Kurtuluş Savaşı yıllarında büyük insan kitlelerinin ölüm, hastalık, askerî hareketlerde yaralanma, yoksul düşme ve kimsesiz kalma gibi felaketlerdir.
Korona salgını nedeniyle insanlık bir tehlike altına girdi. Bütün ülkeleri ilgilendiren felaketlerle baÅŸ edebilmek için nasıl bütün milletlerin dayanışması gerekiyorsa, bir devletin sınırları içindeki büyük felaketlerle ancak devletin olaÄŸanüstü önlemleri ve bütün milletin maddi ve manevi dayanışma hareketiyle baÅŸ edilebilir.
Türkiye tarihinde büyük felaketler eksik olmamıştır. Bunlardan biri de Birinci Dünya Savaşı ve buna eklenen KurtuluÅŸ Savaşı yıllarında büyük insan kitlelerinin ölüm, hastalık, askerî hareketlerde yaralanma, yoksul düÅŸme ve kimsesiz kalma gibi felaketlerdir.
Hem vatan için savaÅŸanlara, hem de bu savaÅŸtan zarar gören halka yardım için Birinci Dünya Savaşı'nda da KurtuluÅŸ Savaşı'nda da Hilal-i Ahmer gibi yardım kuruluÅŸlarının öncülüÄŸünde dayanışma hareketleri, bunun için yardım kampanyaları eksik olmamıştır.
Milletin gönlünden kopan bu dayanışma hareketleri hiçbir zaman acıları kökünden dindiremese de hiç deÄŸilse felakete uÄŸrayanları büsbütün kendi hallerine kalmaktan ve bir kısmını aç ve açık kalmaktan kurtarmıştır denebilir.
Bu yazının başına otururken KurtuluÅŸ Savaşı'nda bu tip yardım kampanyalarını ele almaya niyetlenmiÅŸken, bunun bir yazıya sığmayacağını fark ederek yazıyı yalnız Ä°stanbul’da açılan kampanyaları anlatmakla sınırlamak zorunda kaldım.
Anadolu’da açılan kampanyaları baÅŸka bir yazıda anlatmaya niyetliyim. Her ne kadar Ä°stanbul ve Anadolu, 23 Nisan 1920’den sonra iki ayrı hükümete tabi ise de her iki kesimin insanı da savaşın açtığı yaraları sarma konusunda aynı duygulara sahiptirler.
Ä°stanbul’da açılan yardım kampanyaları, iÅŸgal kuvvetleri tarafından engellenmemiÅŸtir.
KurtuluÅŸ Savaşı yıllarında Ä°stanbul’da birçok kez millî dayanışma kampanyaları açıldı. Yoksul ve kimsesizler, yetim çocuklar, yaralı askerler ve cephenin ihtiyaçları için eÅŸya ve para yardımları örgütlendi.
BaÅŸkomutanlık kararıyla Sakarya Savaşı ön günlerinde ilan edilen Millî Yükümlülük emirleri, Ä°stanbul’da uygulanamadığı için Ä°stanbul halkı bu ihtiyaca Anadolu’ya silah kaçırma ve gönüllü bağışlar yoluyla katılma yolunu seçmiÅŸtir.
Hilal-i Ahmer kadınları öncülüÄŸünde
Bağış kampanyalarını örgütleyenlerin başında, kuruluÅŸu 1867 yılına dayanan ve hasta ve yaralı askerlere yardım amacıyla kurulan, Ä°kinci MeÅŸrutiyet’ten sonra yeniden canlandırılan Hilal-i Ahmer gelmektedir.
Hilal-i Ahmer, Balkan ve Birinci Dünya Savaşı yıllarında en etkin örgütlerden biridir. Ä°nönü SavaÅŸlarına kadar Hilal-i Ahmer’in yalnız Ä°stanbul’da bir çalışma gösterdiÄŸi anlaşılıyor.
15 Mayıs 1919’da Ä°zmir’in iÅŸgal edilmesi, ardından bu iÅŸgalin doÄŸuya ve kuzeye doÄŸru geniÅŸletilmesi Ä°stanbul’a büyük bir göç hareketini baÅŸlatmıştır. Kışa girerken göçmenlerin sorunları da artmaktadır.
Bu üzücü tablo karşısında dönemin en itibarlı kurumlarından biri olan Hilal-i Ahmer’in öncülüÄŸü ile üniversiteli gençlik harekete geçmiÅŸtir.
Önce 23 Kasım 1919 günü üniversitede derslere bir gün ara verilerek Ä°zmir göçmenlerinin durumu görüÅŸülmüÅŸtür.
Dokuz kiÅŸilik bir komite seçilmiÅŸ, Ä°stanbul 30 bölgeye ayrılarak yardım toplanması kararlaÅŸtırılmıştır (Ä°fham 24.11.1919.)
Her grupta kız öÄŸrenciler de vardır. 26 Kasım 1919 günü bu kez Hilal-i Ahmer üniversitede bir toplantı yaparak Ä°zmir göçmenleri için Ä°stanbul halkından yardım toplanmasını ve bu iÅŸ için üniversiteli gençlerin görevlendirilmesini üstlenmiÅŸtir.
“Darülfünun ve Mekâtib-i Âliye (Yüksek Okullar)ÖÄŸrencileri” adıyla bir bildiri yayımlanmış, 140 bin muhacirin uÄŸradıkları ve kışın uÄŸrayacakları zorluklar anlatılarak halk, Hilal-i Ahmer’e yardım etmeye çaÄŸrılmıştır.
Her okul, kendi çevrelerindeki mahallelerden yardım toplayacaktır. Bunun için dört komisyon kurulur.
ÖÄŸrenciler kollarına Hilal-i Ahmer iÅŸaretlerini takacaklar ve Hilal-i Ahmer makbuzlarını kullanacaklardır (Alemdar, Vakit, Yenigün, Ä°fham 27.11.1919.)
Hilal-i Ahmer BaÅŸkanı da olan Rektör Besim Ömer PaÅŸa baÅŸkanlığında yapılan toplantıda yardım toplanmasına 1 Aralık 1919 günü baÅŸlanmasına karar verilir.
“En büyük ilgi yoksullardan”
Yardım toplanmaya baÅŸlandığı gün, gazeteler yoluyla da halk göçmenlere yardıma çaÄŸrılır.
Ä°zmir muhacirlerine yardım ediniz. Darülfünun ve Mekâtib-i Âliye talebesi Bütün Ä°slamiyet’i ve TürklüÄŸü Bugün Ä°zmir muhacirlerine Ä°aneye davet ediyor.
(Ä°fham 1.12.1919.)
2 Aralık günü öÄŸrenci grupları “göçmen dindaÅŸ ve kardeÅŸler için yorulmak bilmez bir faaliyetle taraf taraf dolaşıp” yardım toplamaya baÅŸlamışlardır.
Ä°ki gün içinde üniversite öÄŸrencileri 12 bin 500 lira toplamışlardır. Piyango biletlerinin tutarı ise 2 bin 500 liradır.
Ä°leri gazetesi “Hayret vericidir ki, en büyük ilgi yoksullardan geliyor. Servet sahipleri henüz kesenin aÄŸzını açmadılar” diye yazıyor (5.12.1919). Kız ve erkek okullu gençler, “cidden takdire ÅŸayan bir surette mesai sarf etmiÅŸlerdir” (Ä°fham, 12.12.1919).
Yunan iÅŸgalinden kaçan Müslümanların bir kısmı da Ä°ç Ege’ye sığınmıştır. Arif Oruç, Tasviri Efkâr gazetesinde iki gün yayımlanan röportajında bu bölgedeki göçmenlerin yaÅŸadığı dramı anlatmaktadır (Tasviri Efkâr 6.1.1929’den Yücel Özkaya, Millî Mücadelede Ege Çevresi I, II, 2001, Cumhuriyet Kitapları).
Bu felaketzedeler için bir yardımdan söz edilmiyor. Ä°stanbul’un eli henüz bu bölgelere ulaÅŸamamaktadır, Anadolu’da devlet henüz kurulmamıştır.
Ä°stanbul kadınları Hilal-i Ahmer Hanımlar Heyet-i Merkeziyesi adı altında çalışmaktadırlar.
Dernek merkezinin giysi sergisi, 3 Haziran 1921 günü açılmıştır. Bu giysilerin üretildiÄŸi iÅŸ yurdu, Balkan Savaşı sırasında ÅŸehit askerlerin dul ve yetimleri için açılmıştır.
Her gün 120 çocuk ve kadına iÅŸ gösterdiklerini, onları yedirip giydirdikleri BaÅŸkan Besim Ömer PaÅŸa tarafından açıklanmıştır.
Bu sergide Ä°zmir göçmenleri için düzenlenen piyangonun eÅŸyası da teÅŸhir edilmiÅŸtir. Piyango biletlerinden ÅŸimdiye kadar 9 bin liralık satılmıştır.
Merkez, zavallı çocukları bedenî sefaletten korumak için 700 lira harcayıp 300 adet kundak takımı yaptırmıştır.
Bunlar kentin yoksul ailelerine bedava verilmektedir. Ä°leri gazetesi, bu haberi ÅŸu cümlelerle bitirmektedir:
Bütün ÅŸu hamiyetleri ile milletin sonsuz teÅŸekkürlerine hak kazanan aziz hemÅŸirelerimizin mesaisini takdir etmemek elde deÄŸildir. Kendilerinden gelecek için büyük hamiyetler beklediÄŸimiz bu millî müessesenin himaye edilmesi, hem insani, hem millî bir vazifedir.
(Ä°leri, 6.6.1921)
İki hırkadan birini
Sakarya Savaşı'ndan sonra yaralı gazilere yardım için Ä°stanbul Hilal-i Ahmer Kadınlar Merkezi Türk ve Ä°slam kadınlarına “Valideler, hemÅŸireler” hitabıyla bir bildiri yayımlayarak kış geldiÄŸi, soÄŸukların kendini göstermeye baÅŸladığı anlatılmıştır. Åžöyle denilmiÅŸtir:
Hudut boylarında deÄŸil, vatanımızın tam baÄŸrında, buradan çok daha soÄŸuk, daÄŸ baÅŸlarında, yaylalarda düÅŸman ile çarpışan, hürriyetimizi, hayatımızı, namusumuzu savunan, savunurken yaralanan, hastalanan babalarımızı, kardeÅŸlerimizi, erlerimizi, evladımızı unutmayalım. Biz de burada ahd edelim. Bu ahdi de bir insan, bir Ä°slam yemini gibi yapalım.
Hilal-i Ahmer’in Kadınlar Kolu üyesi olsun olmasın bütün kadınlar yardıma çaÄŸrılmıştır.
“Ä°ki hırkası olan birini kendine alıkoymalı, diÄŸerini vermelidir” denilerek bu konuda acele edilmesi istenmiÅŸtir (Ä°kdam 23.9.1921).
Osmanlı ailesinin ileri gelenleri de bu kampanyaya ilgisiz kalamazlardı. Åžehzade Selim Efendi Vakit gazetesinin 10 Nisan 1921’deki haberine göre Anadolu’ya 50 bin kuruÅŸ yardımda bulunmuÅŸtur.
Ä°leri gazetesi de 13 Nisan’da PadiÅŸahın 10 bin lira “ihsanda” bulunduÄŸunu yazmıştır.
Vakit, aynı haberi tekrarladıktan baÅŸka Haremi Hümayun’un (PadiÅŸah eÅŸinin) ise 3 bin lira bağışladığını bildirmektedir (14 Nisan 1921).
Ä°stanbul’da açılan bağış kampanyasına katılanların adları gün gün gazetelerde yayımlanmıştır.
Bağış yapanlar arasında her meslekten insanın adına rastlanmaktadır. AÅŸağıdaki liste Ä°kinci Ä°nönü Savaşı'ndan sonra Ä°stanbul’da açılan yardım kampanyasına katılıp bağışını Ä°leri gazetesine getirilenler listesinden küçük bir bölümdür (Ä°leri 10 Nisan 1921).
DiÄŸer bazı gazeteler de gün gün kampanyaya katıların listesini ve bir gün önce Hilal-i Ahmer’e teslim ettikleri miktarı yayımlıyorlardı.
Balat Ä°skelesi Arabacılar DeÄŸnekçisi Bekir AÄŸa 1000 kuruÅŸ, Mahdumu Ahmet Efendi 200 kuruÅŸ, Ömer Kâhya’nın mahdumu Osman Efendi 500 kuruÅŸ, Muhtar Abdullah Efendi 300 kuruÅŸ, Esnaf AÅŸçısı Osman AÄŸa ve Ziya Efendiler 300 kuruÅŸ, Sütçü Vasil Efendi 200 kuruÅŸ, Simon Efendi 200 kuruÅŸ, Sürücü Hüseyin 50 kuruÅŸ, Bartınlı Ä°brahim OÄŸlu Ali Onbaşı 100 kuruÅŸ, AkÅŸehirli Hüseyin OÄŸlu nefer Mehmet 100 kuruÅŸ, Kastamonulu Ali OÄŸlu nefer Hüseyin 20 kuruÅŸ, Bartınlı Ömer OÄŸlu Nuri ÇavuÅŸ 50 kuruÅŸ, NiÄŸdeli Halil OÄŸlu nefer Atıf 100 kuruÅŸ, Balıkesirli Mehmet OÄŸlu Sadullah 100 kuruÅŸ, Ali Usta 550 kuruÅŸ, Mustafa Usta 500 kuruÅŸ, Çırak Satılmış 50 kuruÅŸ, Körükçü Hacı Ä°brahim 50 kuruÅŸ, Koltukçu Ömer ve Mehmet Efendiler 200 kuruÅŸ, Kunduracı Ahmet Åžakir Efendi 100 kuruÅŸ, Kitapçı Yusuf Ziya Efendi 100 kuruÅŸ, Hakkâk Hacı Fehmi Efendi 100 kuruÅŸ, Kuru Kahveci Mehmet Efendi 10 kuruÅŸ, Makineci ArÅŸak 15 kuruÅŸ, Terlikçi Burhanettin 10 kuruÅŸ.(…)
Fransız ve İngilizlerin yardımı
Vahdet Gazetesi
Mütareke’den altı ay sonra Yunanlılara Ä°zmir’i iÅŸgal izni vererek bu göçmen felaketinin baÅŸlamasına ve Yunan ilerlemesiyle felaketin devamına sebep olan Fransız ve Ä°ngilizlerin de göçmenlerin felaketi karşısında ilgisiz kalmadıklarını göstermesi, üzerinde durulacak bir durumdur.
Fransız Yüksek Komiseri Pellé’nin eÅŸi Madam Pellé de “insaniyet severliÄŸini” göstermek için kolları sıvamıştır (Ä°leri 1.12.1921). Union Fransez’de göçmenler için bir müsamere düzenlenmiÅŸtir (Ä°leri 4.12.1921).
Fransız Kızılhaçı da göçmenlerden 5-6 bininin giyim ve yiyecek ihtiyacını üstlenmiÅŸtir (Tevhidi Efkâr 14.12.1921). Göçmenlere çamaşır ve yiyecek dağıtımı yapılmıştır (Ä°leri 15.12.1921).
Fransızlar tarafından General Pellé’nin nutkuyla 10 Mart 1922’de Selimiye Kışlası’nda açılan mutfak hizmete girmiÅŸtir (AkÅŸam 10.3.1922). Kışlada 40 odada 1.800 göçmen barınmaktadır (Tercümanı Hakikat 11.3.1922).
Ä°ngilizler de bahtsız göçmenlere yardım konusunda Ä°ngilizlerden geri kalmayacaklardır. Ä°stanbul Londra’dan 70 bin göçmen için “yeniden” yardım isteyecektir (Tevhidi Efkâr 16.12.1922).
Ä°ngiliz Ä°ÅŸgal Kuvvetleri Kumandanı General Harington, 26 Ocak 1922’de Türk göçmenlerini ziyaret etmiÅŸtir. Onlara iltifatlarda bulunmuÅŸtur (Peyamı Sabah 27.1.1922).
Müttefik BaÅŸkumandanlığı, yayımladığı bildiride, Ä°stanbul’da 65 bin Müslüman göçmenin 23 bininin sefalet içinde bulunduÄŸunu, elbiseden bile yoksun bulunduklarını açıklamıştır (Ä°kdam 13.2.1922).
Ä°stanbul’a Türk göçmenlerin sığınmaları devam ederken (Ä°leri 14.12.1922). Harington ve eÅŸi, 27 Åžubat 1922 günü göçmenler yararına bir hayır balosu düzenlemiÅŸlerdir.
Baloya Veliaht Abdülmecit ve Ä°stanbul Hükümetinin bazı bakanları da katılmıştır (Peyamı Sabah 1.3.1922, Ä°kdam 1.3.1922). Baloda toplanan paranın miktarı 22 bin 750 liradır (Ä°kdam 1.3.1922).
Mütareke Ä°stanbul’u deyince akla öncelikle Damat Ferit hükümetleri gelir. Onun bu kampanyalar konusundaki tutumunun ne olacağı merak konusudur.
Ancak yukarıda anlatılan her üç kampanya döneminde de Damat Ferit PaÅŸa hükümeti iktidarda deÄŸildi.
Kasım 1919’da göçmenler için yardım kampanyası sırasında Anadolu ile uzlaÅŸan Ali Rıza PaÅŸa, 1921 ve 1922 kampanyaları sırasında da Tevfik PaÅŸa hükümetleri baÅŸtaydı.
Ä°stanbul’daki göçmenler, zaferden sonra 6 Kasım 1922 günü memleketlerine gönderilmeye baÅŸlanacaktır (Vakit 7.11.1922).
Vahdet gazetesinin 10 Nisan 1921 tarihli kampanya yayını: “Ä°stanbul’un Anadolu’ya mukabele-i ÅŸükran ve minnettarı”
Müellif: Zeki Sarıhan / Kaynak: The Independent Türkçe
Henüz yorum yapılmamış.