Sosyal Medya

Rasim Özdenören: İslama bakıştaki körlük

İslâm, baştan bu yana belli bazı bakış açılarına kurbanı edildi veya anlaşılmadığı için reddedildi.



Kimileri onu atalarının dinini reddettiÄŸi için kabul etmek istemedi; kimileri putlarını kırıyor diye reddetti; kimileri gündelik çıkar iliÅŸkilerini ihlal ettiÄŸi için kabul etmek istemedi.
 
Tümünün ortak paydası, Ä°slâm’ın ne getirdiÄŸini, ne teklif ettiÄŸini anlamama noktasında temerküz ediyor. Dikkatler genelde onun ne getirdiÄŸi üzerinde deÄŸil fakat neyi iptal ettiÄŸi noktasında toplanıyor...
 
Günümüzde bir reddiye gerekçesi de uygarlık noktainazarından ileri sürülüyor. Ä°slâm uygarlığının “daha çok” öbür dünyaya dönük olduÄŸu yanılgısına istinat eden bir reddediÅŸ... (Bu yazıda fikirlerini aktardığım kiÅŸi:ODTÜ Fel­sefe Bölümü öÄŸretim üyesi Prof. Yasin Ceylan, onunla yapılmış olan konuÅŸmaya ÅŸu linkte rastladım: http://odatv.com/dini-cok-oven-kitaplar-okuya-okuya-dine-karsi-bakisim-degisti-2808171200.html).
 
Besbelli ki hocamızın uygarlık (o, medeniyet diyor) üzerine kafası karışık. Ä°slâm uygarlığının unsurlarının “daha çok” öbür dünyaya yönelik olduÄŸunu söylüyor. Oysa uygarlık varsa, kurulmuÅŸsa bu dünyada vardır ve bu dünya içindir. Yol köprü çeÅŸme bina bu dünya hizmeti içindir, insana bu dünyada bir yarar saÄŸlar. Bunların öte dünyada insana bir faydası yok, çünkü öte dünyada bunlara ihtiyaç yok. Bu edimlerin Allah rızası için yapılmış olması farklı bir düzlemin konusu...
 
Hocamızın bir iddiası da şu:
 
“Birçok rasyonel insan ‘Peki, [tanrı] ÅŸer’i niye yaratmış olsun, bu kötülüklerin gerisinde niye Tanrı olsun’ diye soruÅŸturuyor ve sonunda semavi dinlerdeki Tanrı’ya karşı sempatisini yitiriyor” diyor.
 
Hocamız felsefeyi sanki alfabeyi söker gibi okumuÅŸ. Ä°slâm mantığının zıtlar arası birlik üzerine inÅŸa edilmiÅŸ bir diyalektik geliÅŸtirdiÄŸini göz ardı ediyor veya görmezden geliyor. Hayır ve ÅŸer konusuna, yani kötülük (teodise) sorununa Hristiyan gözüyle bakıyor. Ä°slâm’ın diyalektik mantığı ile yani zıtlar arası birlik mantığına (diyalektik) göre baksa, Ä°slâm açısından burada bir sorun olmadığını görürdü. Ä°slâm daha amentüsünde hayrın ve ÅŸerrin Allah’tan geldiÄŸi hipotezini öngörüyor. Ne ki, hayır ve ÅŸer anlayışı Hristiyanlık'ta olduÄŸu gibi birbirinden kategorik olarak ayrılmıyor; bilakis hayrın içinde ÅŸer ÅŸerrin içinde hayır olabileceÄŸi telakkisini öngörüyor. Hocamızın bunu bilmemesi mümkün deÄŸil ama her nasılsa orada bir kör nokta oluÅŸuyor.
 
Ona göre“Hem dünya hem ahiret için çalışın” sözü de bir safsatadır. Her ikisini bir arada yapmak mümkün deÄŸilmiÅŸ. O yüzden Müslümanların çoÄŸu ikircikliymiÅŸ. Ä°çten içe refahı, dünyayı, hazları istermiÅŸ ama zihindeki deÄŸerler onları günah sayar, öbür tarafı istermiÅŸ. Böylece içi dışı bir olmayan insan olurlarmış. Görülüyor ki hocamız Aristo’nun bu budur (A=A) mantığından, deterministik yaklaşımdan, kategorik parsellemeden bir türlü yakayı sıyıramıyor. Ve saplantılarına ram oluyor. Dünya ile öte dünyanın birbirini çağırdığını, birbiriyle diyalektik bir iliÅŸki içinde bulunduÄŸu fikrini kavramak istemiyor.
 
Hocamız: “[Müslümanlar için] Ä°slâm’ın ön gördüÄŸü dünya, öbür dünyaya yatırımdır, buraya geçici bakar, ‘Burası öbür tarafın tarlasıdır, ne ekersen onu biçersin’ gibi birçok hadis var” cümlesini söylüyor, ama bu cümleden çıkarılması gereken sonuca ulaÅŸmak istemiyor. “Bir insanın zihninde bu varken neden bu dünyada bu kadar baÅŸarılı olsun? Yatırımı öbür tarafadır” diyor. Ä°lginç bir kafa karışıklığı: evet yatırım öbür taraf için, ama öbür taraf için yatırım bu tarafta gerçekleÅŸtiriliyor. Bunu anlamak o kadar zor mu?
 
Müslümanlar tam da bu iki dünya arasındaki dengeyi dikkate aldıkları dönemlerde baÅŸarının doruÄŸundaydılar...
 
Ä°nanç ile bilgi birbirinin yerine ikame edilince böyle bir karmaÅŸa ortaya çıkıyor demek...
 
Yenişafak-Kasım 2019

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.