Cezayir’in ulusal bağımsızlık mücadelesinin kahramanlarından biri olan Buhayrad, 1940’lı yılları Arap olduÄŸundan ziyade Fransız olduÄŸuna inanarak geçirdi. Buhayrad kendisi gibi Arap deÄŸil Fransız olduÄŸunu düÅŸünen Cezayirli çocuklarla eÄŸitim gördü. Okula gidecek kadar ÅŸanslı olan Cezayirli tüm çocuklar gibi o da Fransız kültürüyle yetiÅŸtirildi ve ana dili olan Arapçada yazmayı ve okumayı hiç öÄŸrenemedi.
1920 baskılı bu fotoÄŸrafta Cezayirli öÄŸrenciler görülüyor. O dönemde Fransız ve Cezayirli öÄŸrenciler farklı okullarda eÄŸitim görüyordu.
O dönemde Cezayir’deki okulların eÄŸitim dili Fransızcaydı. Okullarda öÄŸretilen yabancı diller Almanca, Ä°talyanca ve son sırada Arapça idi.
Buhayrad, 1971’de verdiÄŸi bir mülakatta, ilkokuldayken öÄŸretmenlerinin Fransız deÄŸerlerini aşıladığını anımsadığını anlatıyor:
Cemile Buhayrad’ın üstünde annesinin etkisi büyüktü. Annesi, Cemile’ye sürekli Fransız deÄŸil, Cezayirli olduÄŸunu unutmamasını tembihledi. Küçük yaÅŸlardan itibaren çevresinde olan bitenlerin farkında olarak yaÅŸadı. Fransızların asimilasyon politikasının ve Cezayir’in dilinin ve kültürünün yok edilmeye çalışıldığının farkındaydı. Cezayir’deki Fransız okullarında sabah içtimasında “Annemiz Fransa” marşı okunurdu. Sadece Cemile “Annemiz Cezayir” diye bağırırdı. Müdür bu tavrından dolayı Cemile’ye ağır cezalar veriyordu. Ancak Cemile bu duruÅŸundan hiç vazgeçmedi ve Fransız tahakkümüne hiçbir zaman boyun eÄŸmedi.
Fransızların 8 Mayıs 1945’te gerçekleÅŸtirdiÄŸi Setif ve Guelma katliamı.
Fransız-Cezayir iliÅŸkilerindeki hazin dönüm noktası Cemile 8 yaşındayken 1945’de gerçekleÅŸti. Ä°kinci Dünya Savaşı bitmeden kısa zaman önce bağımsızlık vaadiyle Fransa saflarında savaÅŸan Cezayirlilerin baÅŸlattığı gösterilerde binlerce Cezayirli, Fransız askerleri tarafından öldürüldü. Tarihe "8 Mayıs 1945 Setif ve Guelma" katliamı olarak geçen olaylardan Cezayir'in bağımsızlığını kazandığı 1962'ye kadar ÅŸiddet olayları sistematik ÅŸekilde devam etti. Cezayir Bağımsızlık Savaşı'nda 1 milyon kiÅŸi Fransızlar yüzünden hayatını kaybetti.
1954-1962 yılları arasındaki Cezayir Bağımsızlık Savaşı.
“Setif ve Guelma katliamı" olarak geçen olaylardan sonra Fransızlar reforma gittiyse de bu deÄŸiÅŸimler çok yetersiz kaldı. Fransızların ağır baskısı, Cezayirli Milliyetçi grupların ortak bir stratejisinin olmaması; sömürgeciliÄŸin süregelen zulmüne karşı saÄŸlam karşılık verilmesini neredeyse 10 yıl geciktirdi.
1 Kasım 1954’te Cezayir Ulusal KurtuluÅŸ Cephesi’nin baÅŸlattığı ayaklanma Cezayir Bağımsızlık Savaşı’nın dönüm noktası oldu.
Cezayir Ulusal KurtuluÅŸ Cephesi’nin başı çektiÄŸi 1 Kasım 1954’teki silahlı ayaklanma ise Cezayir Devrimi’nin fitilini ateÅŸleyen adım oldu. Cezayir'in bağımsızlık hamlesi Ulusal KurtuluÅŸ Cephesi (UKC), Fransızlara karşı bağımsızlık mücadelesini yayımladığı bağımsızlık bildirgesi ve sömürgecilere karşı ayaklanma çaÄŸrısıyla baÅŸlattı. Fransa ise bu çaÄŸrıya Cezayir’e daha fazla asker yığarak karşılık verdi.
1954-1962 yılları arasındaki Cezayir Bağımsızlık Savaşı’nda Cezayir Ulusal KurtuluÅŸ Cephesi askerleri.
UKC, 1956-57 yılları boyunca Fransa'nın sömürgeci askeri hedefleri, ordu devriyelerini, polis karakollarını, iletiÅŸim ve ulaşım hatlarını hedef alan birçok eylem gerçekleÅŸtirdi.
UKC, Mısır'ın baÅŸkenti Kahire'den, tüm Cezayirlilere, "Bağımsız, demokratik, egemen ve Müslüman Cezayir devletinin kurulması için Fransızlara karşı ayaklanma" çaÄŸrısı yaptı.
Cezayir Ulusal KurtuluÅŸ Cephesi’nden Cemile Buhayrad ve Zehra Drif'in Mısır Devlet BaÅŸkanı Cemal Abdünnasır ile görüÅŸmesi.
Ayaklanmaların amacı Paris’ten politik ve sosyal reform talep etmek olsa da Fransızlar bu taleplere kanlı askerî operasyonlar yaparak karşılık verdi. Cezayir'de Eylül 1955'e kadar 120.000'den fazla Fransız askeri vardı. 1956’nın sonuna doÄŸru bu sayı 400.000 bini bulmuÅŸtu. DireniÅŸçiler kasabaları ele geçirme fikrinden kalıcı olarak vazgeçmek zorunda kalsa da Fransızların baskısı direniÅŸçilerin Cezayir halkı nezdindeki itibarını artırdı. 1956’da ÅŸehirlerde gerilla harbi stratejisini baÅŸarıyla yürüttüler.
Fransızların, sistematik olarak topraklarına entegre ettiÄŸi Cezayir'i kaybetmek, Paris'in ve Cezayir'de ikamet eden bir milyonun üzerindeki Fransız yerleÅŸimcinin diÄŸer adıyla "kara ayak"ın tahammül edebileceÄŸi bir durum deÄŸildi. Dolayısıyla Fransa ordusu, UKC'nin eylemlerine ÅŸiddet ve baskıyı artırarak karşılık verdi.
Fransız yerleÅŸimcinin diÄŸer adıyla ''kara ayak''ların 1962’de Cezayir’den Fransa’ya dönüÅŸü.
Paris yönetimin Cezayir'de baÅŸvurduÄŸu ÅŸiddet, yıldırma ve iÅŸkence yöntemleri yerel düzeyde Cezayirlilerin UKC arkasında saflarını sıklaÅŸtırdı ve Cezayir'in bağımsızlık mücadelesine uluslararası desteÄŸi beraberinde getirdi.
1954 yılının sonlarında Ulusal KurtuluÅŸ Savaşı'nın baÅŸlamasıyla kardeÅŸinin Ulusal KurtuluÅŸ Cephesi’ne katılması Cemile’nin cepheye dahil olmasında etkili oldu.
Cemile Buhayrad, (saÄŸdan ikinci) Cezayir Bağımsızlık Savaşı’nın kadın savaÅŸçıları ile birlikte.
Fransızların Ulusal KurtuluÅŸ Cephesi militanlarına dönük zalimce uygulamaları genç direniÅŸçilerin eylemlerinin ÅŸiddetini gittikçe artırmalarına neden oldu. Fransızlarla savaşırken ağır yaralanarak sakat kalan direniÅŸçilerden birinin giyotinle idam edilmesi zalimce uygulamaların örneklerinden sadece biriydi. Ulusal KurtuluÅŸ Cephesi’nin bu uygulamaya cevabı; giyotinle idam edilen her bir mensubuna karşılık ayrım gözetmeksizin 100 Fransızın öldürüleceÄŸini duyurmak oldu. Silahlı mücadele biriminin lideri Yusuf el Saadi vasıtasıyla silahlı mücadeleye katılan Cemile, ekibe katıldığında 21 yaşındaydı.
Cemile Buhayrad, (en solda) hemen yanında Yusuf el Saadi.
1956 yılının sonlarında, Yusuf el Saadi çoÄŸu gençlerden oluÅŸan Ulusal KurtuluÅŸ Cephesi’nin emelleri için canını feda etmeye hazır Cezayirlilerden oluÅŸan 1400 kiÅŸilik iyi organize olmuÅŸ bir ekip oluÅŸturdu. Yusuf el Saadi ile derin baÄŸları bulunan Cemile Buhayrad, gözü kara kadın militanların ekibe dahil edilmesinde kilit rol oynadı.
Cemile Buhayrad, 1957 yılı içinde, bir diÄŸer özgürlük savaÅŸçısı 19 yaşındaki Cemile ile birlikte bir kafeyi bombaladı. Bombalı saldırıda 11 Fransız yaÅŸamını yitirdi.
Cemile Buhayrad, elinde bomba düzeneÄŸiyle.
1957 yılında, Kasbah’da planlanan büyük gösteriden önce Fransızlar tarafından tutuklandı ve planlanan gösteriyle ilgili bilgi vermesi için iÅŸkence gördü, vücuduna elektroÅŸok verildi. Ä°ÅŸkence altındayken Fransızlara hiçbir bilgi vermedi ve sürekli “Cezayir bizim annemiz” demeyi sürdürdü. Bu dayanılmaz iÅŸkencelere raÄŸmen Ulusal KurtuluÅŸ Cephesi’ni ele verecek hiçbir gizli bilgiyi ifÅŸa etmedi. Bu eÅŸi görülmemiÅŸ iÅŸkenceler 17 gün boyunca sürdü. Cezayir’in bağımsızlığı için hayatlarını hiçe sayan diÄŸer kadınların varlığı Cemile’ye güç verdi aynı zamanda ona ilham kaynağı oldu.
Cemile Buhayrad, 1957 Eylül’ünde ele geçirilemeden önce Yusuf el Saadi ve ekibinin Buhayrad’ı askerî hastaneden kurtarmak için pek çok giriÅŸimi oldu. Buhayrad, Fransızları Yusuf el Saadi’ye götürme vadiyle kandırıp Buhayrad’ı getiren Fransız güçlerini pusuya düÅŸürmeyi içeren bir kaçış planı mesajı aldı. Ancak bu teklifi kendi özgürlüÄŸüm için herhangi bir dava arkadaşımın hayatını riske atamam diyerek reddetti. Onu kurtarmaya yönelik bir baÅŸka giriÅŸim de, Fransız askerlerinin Ulusak KurtuluÅŸ Cephesi militanlarının gelmesinden hemen önce onu askerî bir araçla baÅŸka bir yere naklettikleri için hayal kırıklığına uÄŸramıştı.
Cezayir’deki Fransız askerleri.
O dönemde, Fransız avukat Jacques Vergès, Cezayirli milliyetçilerin mücadelelerine alaka duymaya baÅŸladı ve Buhayrad’ın davasını duydu ve onu temsil etmeye karar verdi. YaÅŸanan bu tarihi duruÅŸmada, Vergès, Fransız hükumetini suçladı ve kamuoyunda farkındalık oluÅŸturmak için Cemile Buhayrad adına bir kampanya baÅŸlattı. Avukatının tüm uÄŸraÅŸlarına raÄŸmen Cemile suçlu bulundu ve giyotinle idam cezasına çarptırıldı.
Fransız avukat Jacques Vergès, Fransa’da bir duruÅŸma sırasında, 1986.
Bununla birlikte, bu zamana kadar hem Fransız hem de uluslararası kamuoyu, ulusal özgürlük hareketini ortadan kaldırmak için insanlara çeÅŸitle iÅŸkence yöntemlerinin uygulandığı bitmek tükenmek bilmeyen bu savaÅŸa karşı durmaya baÅŸladı. Fransız hükumeti içeride ve dışarıda Buhayrad lehine oluÅŸan havayı görmezden gelemedi. Buhayrad’ı idam cezasına çarptırmanın kamuoyunda rahatsızlık uyandıracağının anlaşılması üzerine cezayı uygulamaya koymadı.
Vergès, Buhayrad’ın neden idam cezasına çarptırılmaması gerektiÄŸini anlatan bir savunma kaleme aldı. Bunun yanında, Fransız hükumetini Buhayrad’ın öldürülmemesi için ikna etmeye çalışan pek çok grup kuruldu. En dikkat çeken geliÅŸme ise Fas Prensesi Lalla AyÅŸe’nin, dönemin Fransa CumhurbaÅŸkanı René Coty’yle iletiÅŸime geçmesi ve Buhayrad’ın ölüm cezasının uygulanmamasını rica etmesiydi.
Fas prensesi Lalla AyÅŸe.
Ä°dam cezasının iptalinin ardından Buhayrad, 1962 yılına kadar cezaevinde kaldı. Cezayir’de sular durulduktan sonra diÄŸer Cezayirli mahkumlarla birlikte serbest bırakıldı.
Vergès, aracına ve oturduÄŸu daireye bomba yerleÅŸtirilmesi de dahil pek çok baÅŸarısız suikast giriÅŸimi düzenlediÄŸini iddia ettiÄŸi Fransız yönetiminin hedefinde olduÄŸunu açıkladı. Cezayir’in bağımsızlık ilanından 1 yıl sonra Fransız avukat Jacques Vergès’in Müslüman olması ve Mansur adını almasıyla Cemile Buhayrad ve Vergès dünya evine girdi ve iki çocukları oldu.
Buhayrad ve komünizmi savunan kocası Cezayir’in sorunlarının birçoÄŸunun Marksist perspektiften anlaşılabileceÄŸine inanıyorlardı. Buhayrad, Cezayir’in bağımsızlığını kazandıktan sonra kurulan Ulusal Meclis için yapılan seçimlerde baÅŸarısız oldu ve sandalye kazanamadı. Kocası ve Yusuf el Saadi’nin eski militanlarından Zehra Drif’le ile birlikte Révolution africaine isimli bir dergi yayınladı. Cezayir'in bağımsızlığının ilk günlerinin umutlu hayalleri hızla yok oldu. 1963’te Komünistlerin ve diÄŸer solcuların tasfiyesi Buhayrad’ı ve kocasını Révolution africaine dergisinden ayrılmaya zorladı.
Zehra Drif’in tutuklanması.
Vergès’le 7 yıl geçiren ve 2 çocuÄŸa sahip olan Buhayrad, 1970 yılında kocasından ayrıldı ve kozmetik ürünler satan bir giriÅŸime dahil oldu. Buhayrad, politik arenadan çekildi. Kendini çocuklarını büyütmeye ve sosyal sorumluluk projeleri geliÅŸtirmeye adadı.
Cezayir’in bağımsızlık kazanmasının ardından Cemile, Cezayir Kadınlar BirliÄŸi baÅŸkanlığına seçildi ve burada çalışmalarına devam etti.
Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said Tunus Cumhuriyet Nişanı takdimi.
Bu yılın başında ise 85 yaşındaki Cemile Buhayrad’a Tunus CumhurbaÅŸkanı Kays Said tarafından birinci derece Tunus Cumhuriyet NiÅŸanı takdim edildi.
Müellif: Firdevs ÇaÄŸlar / Kaynak: Mecra
Henüz yorum yapılmamış.