Gökhan Özcan: Sevgi yoksa anlam da kaybolur
Follow @dusuncemektebi2
“O günden beri sanırım sevginin ne olduğunu da öğrendim: Atılganca kendi duyguları üstüne ‘abartılı’ iddialara girmek değil, karşısındakine özenle davranmak, onun arzularına ve ritmine saygı göstermek; hiçbir şey istememek, verileni kabul etmeyi öğrenmek ve bununla yetinmek...
Uzun, iddialı bir cümleye baÅŸlayıp da, yarı yolda gedeceÄŸi yeri unutan, dolayısıyla anlamı baÄŸlayacak uygun yeri bir türlü bulamayan biri gibi yaşıyoruz hayatı çoÄŸumuz. Geriye bakınca içinde bir anlam yetmezliÄŸi, bir boÅŸa akıp gitmiÅŸlik, filmin ortasında bir uyuyakalmışlık hissetmeyen kim var?
“Benim hakkımda ne düÅŸünüyor bilmek istiyorum. Beni bir saÄŸanak sonrası oluÅŸan bir gökkuÅŸağı gibi düÅŸünmüÅŸ mü? O gökkuÅŸağı yok olmuÅŸ mu? OlmuÅŸsa benimkini yok etmem gerek. Ama ömrümü yok etmedikçe kalbimdeki gökkuÅŸağı asla yok olmaz” diye yazmış Japon yazar Osamu Dazai, ‘Batan GüneÅŸ’ kitabında.
Bu zamanın insanları için en anlamlı uÄŸraÅŸlardan biri herhalde çiçek yetiÅŸtirmektir. Evet, evinizi, bahçenizi, çevrenizi güzelleÅŸtirirler ama onlar olmadan da yaÅŸayıp gidebilirsiniz. Hem mesele güzellikse, pek çok pratik çözüm üretti bugün estetik endüstrisi, hiç beklemeden, hiç çaba göstermeden, hiç emek vermeden satın alıp kullanmanızın önünde bir engel yok. Yok bu benim için bir ÅŸey ifade etmez, bu süreci bizzat, o güzelliÄŸi ortaya çıkaran sürecin bir parçası olarak yaÅŸamalıyım diyorsanız, sabırla emek vermeyi göze alacaksınız. Çiçek yetiÅŸtirmek öyle bir ÅŸey iÅŸte... O emeÄŸi, o sabrı, o özeni istiyor sizden. Bir saksı bulup ona bir çiçek dikmekle bitmiyor her ÅŸey, koruyup gözeteceksiniz, güneÅŸine havasına bakacaksınız, toprağını tazeleyecek, kurumuÅŸ yapraklarını temizleyeceksiniz. Dahası, güler yüz gösterecek, onunla uzun uzun konuÅŸacak, halini hatırını soracaksınız. Bu son yazdığım cümle abartılı gelebilir birçoklarına. Öyle deÄŸildir ama çiçek yetiÅŸtirmeye gönüllü insanların hemen hepsi bunu yapar, çiçekleriyle konuÅŸur, halleÅŸir, ÅŸakalaşır, onları pohpohlar. Çünkü çiçekle insan arasındaki muhabbetten sadece güzellik doÄŸar. Aslında her türlü, özellikle de insanla insan arasındaki muhabbetten güzellik doÄŸması beklenir. DoÄŸmuyorsa bu ortada muhabbet olmadığı içindir. Ä°nsanın çiçekleriyle arasındaki irtibatsa doÄŸrudan muhabbete dayanır. Herhangi bir menfaate dayanmadığından, altında bir hesap kitap yatmadığından tabiidir, tabii olan ve öyle kalabilen her ÅŸeyin aslı da muhabbet taşır. Muhabbet, günü geldiÄŸinde mutlaka meyvesini verir. Çiçek yetiÅŸtiren kiÅŸinin emek verip sabır göstererek sürdürdüÄŸü bu çaba da bir sabah çiçeÄŸinin tomurcuklandığını fark etmesiyle meyvesine kavuÅŸmuÅŸ, güzellikle taçlanmış olur.
“O günden beri sanırım sevginin ne olduÄŸunu da öÄŸrendim: Atılganca kendi duyguları üstüne ‘abartılı’ iddialara girmek deÄŸil, karşısındakine özenle davranmak, onun arzularına ve ritmine saygı göstermek; hiçbir ÅŸey istememek, verileni kabul etmeyi öÄŸrenmek ve bununla yetinmek; her armaÄŸanı yaÅŸamın bir sürprizi olarak kabul etmek; aynı armaÄŸanı ve aynı sürprizi iddiasızca, hiç zorlamaya baÅŸvurmadan karşıdakine de yapabilmek... Özetle yalın özgürlük!” diyor ‘Gelecek Uzun Sürer’de Fransız düÅŸünür Louis Althusser.
Hepimizin hayatımıza güzellikler katabilmek için, bir ÅŸeyleri yalnızca muhabbetle yapmamız, hiçbir karşılık beklemeden sabırla çaba göstermemiz gerekiyor. Günümüzde insanları gayelerine yönelten, onları motive eden ÅŸey muhabbet deÄŸil; doÄŸrudan fayda! Arzuları anında karşılayan yöntemler, hızlı çözümler ve kolayca ulaÅŸabilecekleri, sahip olabilecekleri türden menfaatler... Bir çok ÅŸeye sahip olduÄŸumuz halde gönlümüze sürur verecek hiçbir ÅŸeyimiz yokmuÅŸ gibi hissediyor oluÅŸumuzu bu denklem üzerinden düÅŸünmek lazım belki de biraz.
“Bütün bir ömrünü sevmeyi öÄŸrenmekle geçiriyor insan” dedi beyaz saçlı adam, “ve sonra gerçekten sevmeye hiç vakti kalmıyor.”
YeniÅŸafak
Henüz yorum yapılmamış.