Rasim Özdenören: Siyaset küpüne kolunu kaptıran maymun kıssası
Follow @dusuncemektebi2
Yazık ki, ihtiras, kendi zaafını bünyesinde taşıyan bir özelliÄŸe malik... Ä°htiras tamahkâr olmayı gerektirir. Tamahınsa gözü kördür: küpün içindeki hindistan cevizine tamah eden maymun onu oradan çıkarmak için elini küpe sokar ama yumruÄŸunu açmayı akıl edeÂmediÄŸi için tuzaÄŸa düşmüş olur.
Ä°nsanın içinde yaÅŸadığı her düzen kendi ahlâkını da beraberinde getiriyor. Åžöyle de söylenebilir: her düzen, kendine hayatiyet bahÅŸeden zihniyete göre bir ahlâkî yapı oluÅŸturur. O düzenin parçası olarak yaÅŸayan kiÅŸi o ahlâkî yapıyı, benimsemese bile, bir başına onu deÄŸiÅŸtiremez.
MonarÅŸizmin, aristokrasinin, demokrasinin, sosyalizmin ve bunlarla baÄŸlantılı olarak yaÅŸanan iktisadî dizgelerden her birinin gerektirdiÄŸi ve kiÅŸiyi öyle yaÅŸamaya ve davranmaya zorladığı bir ahlâkî yapı mevcuttur. Sosyalist dizgede yaÅŸayıp monarÅŸizmin gerektirdiÄŸi siyasal davranışı tutturamazsınız; demokratik dizgede yaÅŸayıp anarÅŸizmin isteri olan tutumu dayatamazsınız. Böyle dayatmalara giriÅŸildiÄŸinde, içinde yaÅŸanan kurulu dizge, önünde sonunda sizi dışlamak zorunda kalabilir...
Bu baÄŸlamda liberal demokrasinin de insanlardan talep ettiÄŸi bazı ahlâkî tutum ve davranış biçimleri mevcut: rekabet, ona baÄŸlı olarak bencillik, ona baÄŸlı olarak bireycilik, ona baÄŸlı olarak açgözlülük, ona baÄŸlıolarak oportünizm (fırsatçılık), ona baÄŸlı olarak ilkesizlik ve ona baÄŸlı olarak kiÅŸinin bazı hallerde kendini ahlâkî kayıtlardan azade hissetmesi durumu...
Kimileri liberalizmi veya liberal demokrasiyi ahlâksızların, ikiyüzlülerin, alçakların, mürailerin, üçkâğıtçıların, dolandırıcıların, sözünde durmayanların, emniyeti suiistimal edenlerin, vurguncuların, soyguncuların, talancıların, beleÅŸçilerin vb. foyasını meydana çıkaran bir rejim kabul eder. Kimileri de bu tür fırsatçıların ümüÄŸüne basan bir rejim sayar.
Anlaşılıyor ki liberal demokratik ortamda insanın tuzaÄŸa düÅŸmemek için uyanık olması gerekiyor. Aksi takdirde kimse kimsenin gözünün yaşına bakmıyor: insanlar, birbirinin hiffetini, tecrübesizliÄŸini, iyi niyetini, saffetini kötüye kullanmanın yolunu arayıp buluyor.
Bütün bunların üstesinden gelebilmek, yani fırsatçılık yapabilmek, yani baÅŸkasını enayi yerine koymak, yani baÅŸkasını tuzaÄŸa düÅŸürmek için acımasız olmak gerekiyor; hem acımasız, hem muhteris!
Yazık ki, ihtiras, kendi zaafını bünyesinde taşıyan bir özelliÄŸe malik... Ä°htiras tamahkâr olmayı gerektirir. Tamahınsa gözü kördür: küpün içindeki hindistan cevizine tamah eden maymun onu oradan çıkarmak için elini küpe sokar ama yumruÄŸunu açmayı akıl edemediÄŸi için tuzaÄŸa düÅŸmüÅŸ olur.
Siyaset ortamında görünen kimi kifayetsiz muhterisler maymunun konumunda görünmüyor mu? Siyaset aslında onları dışlamış, ama onlar tadına doyamadıkları cevizden vazgeçemedikleri için, sıkılı yumruklarıyla küpün etrafında dönenip duruyorlar…
YeniÅŸafak
Henüz yorum yapılmamış.