Esad Coşan'ın arşivinden: Müslüman coğrafyasının ahvali
Follow @dusuncemektebi2
Dünyada bir milyardan fazla müslüman var; yani takriben her 5 kişiden 1'i müslüman... ama dünyanın bir çok bölgelerinde müslümanlar hep mazlum ve mağdur, esir veya mustaz'af; fakir ve sömürülmekte, cahil ve geri kalmış, derbeder ve düzensiz.
Sebep ne?
Temel ve asıl sebep: Kur'an'ın ahkamından, dinin esaslarından, imanın ruhundan, irfanın nurundan uzaklaÅŸmaları... Öbür üzücü görüntüler bunun sonucu, cezası...
Ä°sl(m'da hiç bir kusur ve ayıp yok; mevcut bütün kusurlar, müslümanların acaip ve garip müslümanlıklarında..
Ä°sl(m, ilme (lime çok büyük önem veriyor; müslümanlar ilmi iyi takip edip öÄŸrenmemiÅŸ, gayrimüslimlerden çok geri kalmışlar; hem de bir zamanlar bu bakımdan çok yüksek ve ileri seviyede bulundukları halde...
Kur'an-ı kerim, "bütün müslümanlar birbirlerinin kardeÅŸidir" buyuruyor; müslümanlar birbirlerinden habersiz, ilgisiz, sevgisiz, kim kime-dum duma; bir yanda petrol zengini milyarderler, bir yanda veremden kan kusan, sefaletten ölen zavallılar... gemisini kurtaran kaptan, komÅŸusu açlıktan ölse umurunda deÄŸil...
Müslümanın müslümana, kanı, canı, malı, ırzı, ÅŸerefi haram, onlara asla yan bakmaz, el uzatamaz, zarar veremez; ama müslümanlar birbirine hasım, düÅŸman, rakip, ihtilaf ve tefrikada, çekiÅŸmede, gıybette, suizanda, dedikoduda. KomÅŸu komÅŸuyla, kardeÅŸ kardeÅŸle, derviÅŸ derviÅŸle geçinemiyor, mürid, ÅŸeyhine vefasız.
Müslümanın din düÅŸmanı gayri müslime karşı, elinden geldiÄŸi kadar sil(h, cephane, kuvvet, ordu, yığınak hazırlaması Kur'an'ın emri; ama müslümanlar lakayd, laubali, hazırlıksız, plansız, programsız, tedbirsiz...
Bu günün acaip kafalı müslümanı ile gerçek Ä°slam arasında sayılamayacak kadar çok farklar belirmiÅŸ, müslümanın kalitesi, olabildiÄŸince düÅŸmüÅŸ...
Müslümanlar, özel ruhi ve der(n( bir iÅŸ olan ibadeti bile cemaatle yapmaÄŸa teÅŸvik olunmuÅŸlar; birlik ve beraberlik içinde, yekpare ve yekvücud bir ümmet, küfrün karşısında tek bir millet olarak tavsif edilmiÅŸler; namaz cemaatle kılınınca sevabı 27 kat fazla; Cuma, bayram, hac gibi ibadetler topluca yapılıyor; çeÅŸitli ırklar iman potasında eritilmiÅŸ, nice kavimler bir "hilafet" ve "imamet-i kübr(" tarafından asırlarca yönetilmiÅŸ...
Ama bugünkü müslümanların beyn-el-müslimin, ciddi, aktif, güçlü, kuvvetli, varlıklı, merkezi bir Ä°slami organizasyonları yok. Hil(fet ilga edilmiÅŸ, müslüman ülkeler arasındaki baÄŸlar koparılmış; aynı sosyal ve kültürel yapıdaki halklar ve ülkeler sun'( olarak parça parça bölünmüÅŸ, istismar ve sömürünün pençesinde; ayrı ayrı Ä°slam devletleri birbirleriyle rekabet ve kavgaya itilmiÅŸ, baÅŸlarına hain ve zalim, emperyalistlerin ajanı yöneticiler tayin edilmiÅŸ, yüz tanesi bir araya gelse müsbet bir tek iÅŸ üretemiyor, halklarını boÅŸ ümetler peÅŸinde yıllar boyu oyalıyor.
Buna mukabil batıl dinlerin çeÅŸitli, güçlü kuruluÅŸları var; Hristiyanlığın katolik ve ortodoks kilise teÅŸkilatları, barışta ve savaÅŸta etkili, harıl harıl çalışıyor.
Mesela Roma'daki papalık müstakil bir devlet statüsünde, fevkalade zengin, organize, dünya siyasetinde ve hristiyan devletlerin iç politikalarında aktif ve etkin.
Yahudiler, siyonizm teÅŸkilatı sayesinde, kendilerine en büyük iyiliÄŸi ve yardımı yapmış olan Osmanlı; devletini parçalayıp, OrtadoÄŸu'ya yerleÅŸtiler; halen sayıca az olmalarına raÄŸmen bir çok ülkenin yönetimini, kültürel hayatını, ekonomisini, dünya ticaretini ele geçirmiÅŸ, istediÄŸini istediÄŸi ülkeye empoze ettirip yaptırabiliyorlar...
Batılı devletlerin, daha baÅŸka, mason locaları, Lions Klüpleri, Rotary Klüpleri, Bilderbergler, Misyoner teÅŸkilatları, Yehova Åžahidleri gibi nice nice din(, sosyal, siyasi, gizli, aÅŸikar, etkili, faal teÅŸkilatları var...
Ama biz müslümanların böyle kuruluÅŸları yok; kurulmamış, kurulanlar tahrip edilmiÅŸ, kapatılmış, yasaklanmış...
Emperyalistler bir Ä°slam ülkesini ele geçirdiler mi, önce Ä°slam'ı unutturmaÄŸa, müslüman halkı dejenere etmeÄŸe çalışırlar, en çok gerçek Ä°slam'dan, halis müslümandan korkarlar. Çünkü Ä°slam, iman, Kur'an, irfan, ahlak ve manaviyat ile ilim, çalışma, gayret, ÅŸuur, onur, basiret, hürriyet, istiklal, kalkınma, refah, mutluluk, zenginlik, güçlülük... arasında kuvvetli iliÅŸkiler, sarsılmaz baÄŸlar, kesin etki ve tepkiler olduÄŸunu çok iyi bilirler.
Müslümanlar eÄŸer ezilmemek, sömürülmemek, horlanmamak, dışlanmamak, yaÄŸmalanmamak, öldürülmemek, mazlum ve maÄŸdur duruma düÅŸürülmemek istiyorlarsa gerçek Ä°slam'a Kur'an'a dönsünler.
Müminler, izzetle, ÅŸerefle, itibarla, rahat ve müreffeh yaÅŸamak; huzur ve saadete ermek, yüce manevi derecelere yükselmek, iki cihanda bahtiyar olmak temenni ediyorlarsa, en çok ihlası, iman-ı kamili, irfanı tahsile sa'y ü gayret eylesinler.
Çünkü gerçek müminlere yardım ve nusret etmek Cenab-ı Hakk'ın sadık va'didir.
Kaynak: Esad CoÅŸan Külliyatı
Henüz yorum yapılmamış.