Güncel
Kandilli Rasathanesi: Elazığ'da artçı depremler bir hafta sürebilir
Follow @dusuncemektebi2
Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Özener, Elazığ'ın meydana gelen depreme ilişkin, "Artçı sarsıntılar 30'un üstüne çıktı. Bu artçıların bir hafta süreyle devam etmesini beklemek hiç de yanlış olmayacaktır." dedi.
Kandilli Rasathanesi ve Deprem AraÅŸtırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, Kandilli Rasathanesi ve Deprem AraÅŸtırma Enstitüsü'nde düzenlediÄŸi basın toplantısında, Elazığ Sivrice'de meydana gelen depremin büyüklüÄŸünü önce 6,8 verdiklerini, daha sonra 6-6,5 civarına çektiklerini söyledi.
Kandilli Rasathanesi görevlilerinin 7/24 çalıştığını hatırlatan Özener, "Depremin merkezi Sivrice, çok ÅŸiddetli bir deprem olarak algılanıyor. Bölge oldukça aktif bir bölge, bu nedenle benzer depremlerle önümüzdeki yıllarda da karşılaÅŸabiliriz. Bölgenin aktivitesi ve deprem yoÄŸunluÄŸundan söz etmek doÄŸal. DoÄŸu Anadolu fayının karakterine uygun bir depremden söz ediyoruz. Bu depremin tahmini 40 kilometrelik bir alan kırdığını tahmin ediyoruz. Artçılara baktığınız zaman yaklaşık 75 kilometrelik bir alana yayılıyor. Artçı sarsıntılar 30'un üstüne çıktı. Yaklaşık 75 kilometrelik alana yayılıyor. Bu artçıların bir hafta süreyle devam etmesini beklemek hiç de yanlış olmayacaktır." diye konuÅŸtu.
"Hasarlı bina varsa girmekten kaçınmakta fayda var"
Prof. Dr. Haluk Özener, bölgenin sismik olarak aktif olduÄŸuna iÅŸaret ederek, "Bu büyüklükte depremleri bu bölgede tekrar görme olasılığımız var. Yaklaşık 1 derece küçüÄŸe kadar, 5,6'lık artçı sarsıntılar görebiliriz. Bizim kaydettiÄŸimiz en büyük artçı sarsıntı 4,8 büyüklüÄŸündeydi. Önümüzdeki süreçte yetkili makamların uyarılarına uyarak, hasarlı bina varsa onlara gimekten kaçınmakta fayda var." dedi.
AFAD'ın uyarılarına uymakta fayda olduÄŸunu belirten Özener, ÅŸunları kaydetti:
"Ama bizim de sonuçta bilimsel olarak bazı ÅŸeyleri söylememiz faydalı olacak. Yapı stokumuz maalesef bu bölgelerde çok iyi olmuyor. Dolayısıyla bu büyüklükte depremler can ve mal kaybına sebep oluyor. Belki farklı illerde bu büyüklükte deprem olsa çok daha az yıkım olabilir. Binalarıyla ilgili ÅŸüpheleri varsa, yapılarında çatlak varsa, çürük binalara girmemelerini öneriyoruz. Toplum olarak depremlere hazırlıklı olmalıyız. Aksi takdirde can ve mal kayılarının önüne geçme imkanımız yok. Sosyal medyada çok farklı görüntüler dolaşıyor, vatandaÅŸlarımız bilgiyi gerçek kaynağından edinsin. VatandaÅŸlarımızın belli bir süre teyakkuzda olmalarında ve hasarlı binalara girmemelerinde fayda var."
Artçı sarsıntıların devam edeceÄŸine dikkati çeken Prof. Dr. Özener, vatandaÅŸların temkinli olması gerektiÄŸini dile getirdi.
"Artçı depremlerin büyüklükleri azalarak devam edecektir"
BoÄŸaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Müdür Vekili Prof. Dr. Ali Pınar, tarihsel deprem listesine bakıldığında bölgede en son büyük depremin 1874 yılında olduÄŸunu hatırlatarak, "7,1 civarında deprem olduÄŸunu söylemiÅŸtik. Bölgedeki kabuk hareketlerine baktığımızda ise her yıl yaklaşık 1 santimetre civarınca hareket söz konusu. En son depremden günümüze 140-150 yıl geçmiÅŸ. Dolayısıyla bu fay üzerinde yaklaşık 1-1,5 metrelik jeolojik bir gözlem söz konusu. Bunun yarısının akıp yarısının da sismik enerji olarak biriktiÄŸini düÅŸünürsek bu depremin hiç de sürpriz olmadığını düÅŸünebiliriz." deÄŸerlendirmesinde bulundu.
Kandilli Rasathanesi ve Deprem AraÅŸtırma Enstitüsü Ulusal Deprem Ä°zleme Merkezi Müdürü Dr. DoÄŸan Kalafat ise artçı sarsıntıların, böyle bir depremden sonra yaklaşık bir hafta daha sürmesini beklediklerini söyledi.
Kalafat, şunları aktardı:
"Artçı depremler, en büyüÄŸü yaklaşık 5,5, 6,0'ya kadar varabilen artçılar. Özellikle deprem yerine yakın yerleÅŸim yerlerinde, köylerde, o köylerin yapı tarzı, kagir tarzı yapılarda eÄŸer hasar görülmüÅŸse bunların yıkılması daha da fazla. O yüzden vatandaÅŸlarımıza daha dikkatli davranmalarını ve uyarıları dikkatle dinlemelerini tavsiye ediyoruz. Artçı depremlerin büyüklükleri ve sıklıkları zaman içerisinde azalarak devam edecektir. Bu gece sıklıkla olacaktır ama önümüzdeki günlerde hem sıklıkları hem de büyüklükleri azalacaktır."
Ä°statistiksel olarak data arÅŸivleri olduÄŸunu belirten Kalafat, "2011 yılı Van depremi sonrasında DoÄŸu Anadolu'da ciddi bir deprem olmadı. Dolayısıyla son yıllarda DoÄŸu Anadolu'da önemli diye nitelendirebileceÄŸimiz orta büyüklükte depremler görmedik. Dolayısıyla bu depremin olması olaÄŸan olarak kabul edilebilir. Batı Anadolu çok daha fazla aktif ve daha sık enerji boÅŸaltan faylardan oluÅŸuyor. Ama DoÄŸu Anadolu ve Kuzey Anadolu öyle deÄŸil. Onlar daha fazla enerjiyi tutup, daha büyük depremlerle kırılıp enerjiyi boÅŸaltıyorlar. Bu istatistik açıdan zaten beklediÄŸimiz bir ÅŸey." diye konuÅŸtu.
Henüz yorum yapılmamış.