18 Ocak’ta Somali’nin BaÅŸkenti MogadiÅŸu’da bir Türk müteahhitlik firması çalışanlarını hedef alan bombalı saldırıda altısı Türk, dokuzu Somalili on beÅŸ kiÅŸi yaralandı. Son üç hafta içerisinde Somali’de dört terör eylemi gerçekleÅŸtirildi. 14 Ocak’ta yol çalışmaları yapan Türk çalışanlarını koruyan güvenlik görevlilerine bombalı saldırı düzenlenmiÅŸ, Somalili üç asker hayatını kaybederken iki asker de yaralanmıştı. 8 Ocak’ta Meclis Binası yakınında saldırı yapılmış, 2019’un son günlerinde ise gümrük kontrol noktasında siviller hedef alınarak iki Türkün de aralarında bulunduÄŸu 85 kiÅŸi hayatını kaybetmiÅŸti. Saldırının sorumluluÄŸunu eÅŸ-Åžebab terör örgütü üstlenmiÅŸti. Ayrıca Eylül 2019’da Türkiye Maarif Vakfı’na ait bir araca seyir halindeyken gerçekleÅŸtirilen saldırıda üç kiÅŸi yaralanmıştı. Esasen 11 Eylül sonrasında terör örgütleri üzerinden yürütülen vekalet savaÅŸlarından en çok etkilenen ülkelerden biri Somali. Türkiye’nin Afrika’ya açılım sürecinde Somali sembol ülke mahiyeti taşırken, bu saldırılar Türkiye ve Somali iliÅŸkileri açısından önemli mesajlar içeriyor. Saldırıların amacını deÄŸerlendirmek için iki ülke arasındaki iliÅŸkilerin arka planına bakmakta fayda var.
Ä°liÅŸkilerde derinleÅŸme
2011’de dönemin BaÅŸbakanı ErdoÄŸan tarafından Somali’deki insani sorunun çözümü hususunda gerçekleÅŸtirilen ziyaret, tarihi nitelikteydi. Çünkü uluslararası kamuoyunun Somali’nin sorunlarını görmezden geldiÄŸi bir dönemde 20 yıl sonra ilk kez Somali’ye üst düzey bir ziyaret yapılmıştı. Dolayısıyla Somali’nin sorunlarıyla baÅŸ baÅŸa bırakılıp uluslararası anlamda izole edildiÄŸi bir dönemde Türkiye’nin inisiyatifi çok deÄŸerliydi. Bu durum, özellikle insani açından Türkiye’nin bölgenin diÄŸer ülkeleriyle iliÅŸkilerinde de referans noktalarından biriydi.
Somali’de istikrarın tesis edilebilmesi hususunda güvenlik ortamının saÄŸlanması elzemdir. Türkiye kalkınma yardımlarıyla, askeri destekler ve ekonomik iliÅŸkilerin geliÅŸimiyle Somali’nin yeniden inÅŸası sürecine katkı saÄŸlamakta. Dolayısıyla Türkiye, Somali’yle iliÅŸkilerinde kapsayıcı bir strateji benimsemiÅŸtir. Hatta Somali krizinin aşılması için Mayıs 2010’da Ä°stanbul’da düzenlenen konferansla Türkiye, Somali’nin sorunlarının çözümüne yönelik arabuluculuk üstlenme giriÅŸiminde bulunmuÅŸtu. Ayrıca 2011’de büyükelçilik binasının yeniden açılmasıyla birlikte siyasi angajmanın ilerletilmesi hedeflenmiÅŸti. Bu baÄŸlamda Somali’de 2016 yılında inÅŸa edilen yeni büyükelçilik binası, Türkiye’nin dünyadaki en büyük büyükelçiliÄŸi niteliÄŸini kazanırken, Somali’yle olan siyasi iliÅŸkilerine verdiÄŸi önemin de bir iÅŸaretiydi. Bununla birlikte Türkiye, 2017’de Somali’de açtığı TURKSOM askeri eÄŸitim üssüyle, Somali’nin güvenlik sorunlarının çözümü hususunda da rol oynamakta. Esasında tüm bunlar II. Türkiye ve Afrika Konferansından sonra geliÅŸtirilen ortaklık anlayışının da stratejik bir yansımasıdır. Türkiye’nin Afrika’da iliÅŸkilerini en fazla derinleÅŸtirdiÄŸi ülke Somali’dir. Bu doÄŸrultuda Türkiye ve Somali iliÅŸkilerini doÄŸru okumak, Türkiye’nin bölge genelindeki iliÅŸkileri açısından da çıktılar edinilmesini saÄŸlayacaktır.
Türkiye’nin kalkınma faaliyetleri hedef alınıyor
Bugün gelinen noktada Türkiye ve Somali ekonomik iliÅŸkilerinde de önemli bir mesafe kaydedilmiÅŸtir. Nitekim Türk giriÅŸimcilik faaliyetlerini hedef alan terör saldırıları, doÄŸuracağı korku iklimi üzerinden halihazırdaki yatırım ortamını olumsuz anlamda etkilemeyi amaçlamaktadır. Dolayısıyla güvenlik sorunu üzerinden ticaret ve yatırım faaliyetlerinin engellenmesi hedefleniyor. Türkiye ve Sahraaltı Afrika (SAA) ülkeleri içerisinde ticari iliÅŸkilerin artış oranının en fazla olduÄŸu ülke Somali. Türkiye ve Somali arasındaki ticaret hacmi 2002’de 500 bin dolarlık seviyeden 2010’da 6 milyon dolara gelmiÅŸ, 2018’de 200 milyon dolarlık seviyeye ulaşılmıştır. Türkiye’nin SAA ülkeleriyle olan toplam ticaret hacmi 7,5 milyar dolar seviyesindedir. Bu rakamın 2 milyar dolarını Güney Afrika oluÅŸtururken, onu yaklaşık 500 milyon dolarla Nijerya izliyor. Nihayetinde Türkiye’nin Somali’yle ekonomik iliÅŸkileri yükselen bir eÄŸilim içerisinde. Ülkeler arası ekonomik iliÅŸkiler, toplumsal hareketliliÄŸi ve ülkelerin birbirlerini tanıma süreçlerini geliÅŸtirmekte, diÄŸer alanlardaki iliÅŸkilerin ilerletilmesini kolaylaÅŸtırmaktadır.
TÄ°KA’nın SAA ülkelerine yönelik kalkınma yardımlarında da Somali en ön sırada yer alıyor. Öte yandan TÄ°KA, saÄŸlık alanında da önemli çalışmalara imza atmakta, Somali’de kapasite inÅŸası sürecine katkı sunmaktadır. Türkiye’nin Somali’ye yapılan insani ve kalkınma yardımlarında 1 milyar doların aşıldığı belirtiliyor. Toplumsal iliÅŸkilerin geliÅŸtirilmesi hususunda özellikle eÄŸitim faaliyetleri de kritiktir. 2018 yılında Türkiye’de yükseköÄŸretim seviyesinde eÄŸitim gören uluslararası öÄŸrenci sayısı 125 bin iken, toplam sayının 11 bini SAA ülkelerindendir. Bu sayının ise 2 binden fazlasını Somalili öÄŸrenciler teÅŸkil etmektedir. Bununla birlikte Türkiye Bursları programıyla Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar BaÅŸkanlığı, kültür merkezleri ve Türkçe eÄŸitim faaliyetleriyle Yunus Emre Enstitüsü yoÄŸun çalışmalar yürütmektedir. Ayrıca medya faaliyetleri, Türkiye’nin uygulama ve politikalarıyla ilgili olası dezenformasyon çalışmalarının önlenmesi konusunda mühim bir rol oynamaktadır.
Türkiye’nin önemi ve farklılığı
Somali’nin uluslararası kamuoyu nezdindeki “imaj sorunu” Türkiye’nin katkılarıyla deÄŸiÅŸime uÄŸramıştır. Geçen Kasım ayında Türkiye’ye yaptığı ziyarette Somali DışiÅŸleri Bakanı Ahmed Ä°sa Avad: “Türkiye, Somali için çok ÅŸey yaptı. Somali halkının kalbi ve aklı Türk halkıyla” diyerek iliÅŸkilerden duyduÄŸu memnuniyeti dile getirmiÅŸtir. Bir baÅŸka açıklamasında ise Avad, Somali’nin en büyük stratejik ortağının Türkiye olduÄŸunu vurgulamıştır. Ayrıca karşılıklı üst düzey ziyaretlerin yoÄŸunlaÅŸmasıyla iliÅŸkiler ileri aÅŸamaya taşınmıştır.
Terör eylemleriyle birlikte Türkiye’nin Somali’de istikrar ve güvenliÄŸi saÄŸlayıcı faaliyetleri engellenmeye çalışılmaktadır. Bu eksende Türkiye’nin Somali’de askeri faaliyetlere desteÄŸi ön plana çıkacaktır. Nitekim Afrika BirliÄŸi’nin Somali’deki askeri misyonunun faaliyetlerinin bu yıl içerisinde sona ermesi, Türkiye’nin askeri alandaki rolünü daha kritik kılacaktır.
Afrika’da ABD ve Avrupalı ülkelerin politikalarında siyasi ve güvenlik eksenli bir anlayış öne çıkarken, Çin ve Hindistan ekonomik iliÅŸkilerini öncelemektedir. Dolayısıyla bölgede öne çıkan diÄŸer aktörler ya güvenlik öncelikli ya da salt ekonomik eksenli politikalar izliyor. Türkiye ise bu anlamda dengeli bir yaklaşım yürütmekte. Çünkü huzur ve istikrar ortamının ancak bölge ülkelerinin ekonomik anlamda kalkınmasıyla birlikte saÄŸlanabileceÄŸi düÅŸüncesinden hareket edilmekte. Türkiye “Afrika’nın sorunlarına Afrikalı çözümler” yaklaşımıyla kıtanın siyasi ve güvenlik sorunlarının çözümüne destek verirken, ilgili ülkelerin ekonomik kalkınma süreçlerine de yardımcı olmaktadır. Bu baÄŸlamda Somali özelinde de tarihi baÄŸlarla birlikte makro çerçevede etkili bir siyaset izlemektedir.
Türkiye-Somali iliÅŸkilerinin seyri, Türkiye’nin bölge genelinde yürüttüÄŸü siyaset açısından da etkiler barındırıyor. Ayrıca 48 ülkenin yer aldığı SAA bölgesinde ülkeler bazında iliÅŸkilerin geliÅŸimiyle ilgili mikro açından atılacak adımlara odaklanmak büyük önem arz edecektir. Nitekim 2020 yılında üçüncüsü gerçekleÅŸtirilecek Türkiye ve Afrika Ortaklık Zirvesinde siyasi, ekonomik ve sosyokültürel iliÅŸkiler çerçevesinde özel alanlarda uygulama politikalarına gereksinim duyulacağı söylenebilir.
Müellif: Hakan Aydın [Kırklareli Üniversitesi Afrika AraÅŸtırmaları Merkezi Müdürü]
Kaynak: Anadolu Ajansı-Analiz
Henüz yorum yapılmamış.