Sosyal Medya

Mustafa Özel'in kaleminden: İtimat, dinden öncedir

Çok konuşuyor, az dinliyoruz. Danışmıyor, danışıyor gibi yapıyoruz. Ortaokulda Pirali isimli bir arkadaşımız vardı. O kadar konuşurdu ki, en sabırlı öğretmenlerimiz bile çileden çıkardı. O ise hiç istifini bozmadan, klasik lafını söylerdi: "Ama hocam, ben çok konuşuyorum, öz konuşuyorum!"



Ä°ster siyaset ister iÅŸ hayatında olsun, liderlerimizin çoÄŸu Pirali''ye benziyor. Kendilerine gösterilen saygıdan ötürü, ağızlarından çıkan her sözü bir hikmet incisi zannediyorlar. Ya lider taslakları? ÇoÄŸu zaman, bu hiçbir vasfı olmayan insanların makineli tüfek misali soluksuz atışlarına ÅŸahit olmuyor muyuz? Ne diyordu KaracaoÄŸlan:
 
Mecliste ârif ol kelamı dinle
 
El iki söylerse sen birin söyle.
 
Ruhi Su''nun Pir Sultan''dan derlediÄŸi bir türkü vardı:
 
Bilirim, bilirim dersin, bilene danış
 
Danışan dağları aşar mı aşar
 
Danışmadan yola çıksa bir kiÅŸi
 
Akıbet yolundan şaşar mı şaşar.
 
"Bana arkadaşını söyle, sana kim olduÄŸunu söyleyeyim" sözünün öyle sanıyorum ki bütün dillerde bir eÅŸdeÄŸeri var. Hastalık gibi, olgunluk ve cehalet de bulaşıcıdır.
 
Bir altun bir pula olur mu kail
 
Kâmille oturan elbette kâmil
 
Cahille konuÅŸma olursun cahil
 
KiÅŸi ayarından düÅŸer mi düÅŸer.
 
Farabi''nin erdemli ÅŸehrin (= devletin) reisi için ÅŸart koÅŸtuÄŸu ÅŸu iki niteliÄŸi biz de erdemli ÅŸirketlerin CEOları için ÅŸart koÅŸabiliriz:
 
1. Güzel konuÅŸmayı bilin! ÇoÄŸu liderleri sıradan insanlardan ayıran en büyük özellik, konuÅŸma yetenekleridir. Uzmanlar etkili konuÅŸmanın ÅŸartlarını ÅŸöyle sıralıyorlar: Söylediklerinize inanın. KonuÅŸma temrinleri yapın, gerekiyorsa ders alın. AÄŸzınızdan hımmm ve benzeri anlamsız sözler çıkmasın. Mazeret beyanlarından veya sözlerinizi eÄŸer ve belkilere boÄŸmaktan sakının. Çetin durumlar dışında, yüzünüzden gülümsemeyi eksik etmeyin ve olumlu havada konuÅŸun. Çok fazla konuÅŸmamayı öÄŸrenin. Önemli olan ne kadar konuÅŸtuÄŸunuz deÄŸil, dinleyicinin ne kadar iÅŸittiÄŸi ve kabul ettiÄŸidir. Aynı zamanda iyi bir dinleyici olmayı baÅŸararak söylediÄŸiniz her ÅŸeyi dengeleyin.
 
Kâbusnâme yazarı ÅŸöyle der: "Bütün halka vaciptir ki sözü iyi söyleyeler ve hem de yahÅŸi anlayalar. Söylenecek söz dört kısımdır. Bir kısmı o sözdür ki, bilsinler ama söylemesinler. Ä°kinci kısmını ne bilsinler, ne söylesinler. Üçüncü kısmını hem bilsinler, hem söylesinler. Dördüncü kısmını söylesinler ama bilmesinler." Bilmeceye benzeyen bu ifadenin açıklaması ÅŸöyle: KiÅŸilerin ayıbını bilsinler ama söylemesinler. Yalan sözü ne bilsinler ne söylesinler. Gerçek sözü hem bilsinler hem söylesinler. Kuran''daki bir kısım ayetleri söylesinler ama bilmesinler.
 
2. ÖÄŸrenmeyi ve öÄŸretmeyi sevin! Ünlü bir Zen meselinde, üniversite profesörü, Zen ustasını ziyarete gider. Usta, misafirine çay ikram edecektir. Profesör konuÅŸmaya baÅŸlar ve sözünün ardı arkası gelmez. O konuÅŸmaya devam ettikçe, usta bardaÄŸa çay koymayı sürdürür. Tabiî, bardak taÅŸar ve profesör ıslanır. Elini hızla geri çekerek, "Ne yapıyorsun, bardağın taÅŸtığını görmüyor musun?" der. Zen ustası gülümser: "Dolu bardaÄŸa nasıl daha fazla çay koyamıyorsam, boÄŸazına kadar dolu bir insana da hiçbir ÅŸey anlatamam. Buraya boÅŸuna gelmiÅŸsiniz!"
 
Defterdar Sarı Mehmet PaÅŸa, öÄŸrenme ve akıl danışmayı liderin aslî karakteri sayar: "Kendini beÄŸenmiÅŸ olmaya. Yalnız kendi akliyle amel eylemeye... Ve her iÅŸte meÅŸvereti terketmeye. Ammâ her kiÅŸi ile dahî meÅŸveret etmeye. Ä°ÅŸ görmüÅŸ ve darb ü harbde bulunmuÅŸ, râz (sır) saklar hayır-hahlar ile müÅŸavere idüb anlara keÅŸf-i râz ide."
 
Osmanlı ahlâkçılarından Koca NiÅŸancı Mustafa PaÅŸa, Hz. Muhammed''in herkesten akıl ve feraset bakımından ileri olmasına raÄŸmen, Allah Teala''nın kendisine "iÅŸlerde ashabınla müÅŸavere eyle" buyurduÄŸunu (Ali Ä°mran, 159) beyanla, "Bir adamın zihni her iÅŸi kuÅŸatmaktan uzaktır. Zihinlerin beraberliÄŸi olursa gizli nesne kalmaz. Büyüklerden ve küçüklerden her kim emin ve itimada lâyık ola, belki kâfirden bile ki akl-ı vâfir ola, meÅŸveret olunsa caizdir." PaÅŸanın verdiÄŸi misal son derece çarpıcıdır: Kadılardan birinin güzel bir kızı vardı. Åžehrin cümle ayanı istediler. Kadı kararsız kaldı. Mecusî bir komÅŸusu vardı. Ol kâfirle meÅŸveret eyledi. Kızı kime verelim dedi. Kâfir eyitti: Ben Ä°slam dinine yabancıyım. MeÅŸverete nice lâyık olurum ki benden sorarsın, dedi. Kadı eyitti: EÄŸerçi dinden haberin yoktur, amma emin ve mutemed adamsın!
 
Akıl danışacak emin ve mutemet adamlarınız var mı? Onlara iyi bakın!
 
Kaynak: YeniÅŸafak

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.