Maymundan insana dediler, bukalemunlaşmaya döndüler
Follow @dusuncemektebi2
Modern zamanların, ilkel ve kaba insanı, cahiliye devrini aratmıyor. Rızkın sahibinden haberi olmayan, yaşam gayesini unutan insanlar, acı akıbetlerini hazırlıyor. Depresyon çıkmazındaki ruhlar, sessiz çığlıklarıyla kurtarıcısını arıyor. Çöle dönmüş gönüller, rahmet yağmurlarını bekliyor. Gözler Asr-ı Saadetin yolunu gözlüyor.
Bir varmış, bir yokmuÅŸ. Bir zamanlar dünyada, atalarımızın maymun olduÄŸunu savunan ve bunun doÄŸruluÄŸuna inanan insanlar yaÅŸarmış. Onları bu iddiaya inandıran, kendilerince bazı delilleri varmış. O günün Avrupalısının üzerinde yapılan gözlemler, izlenimler bu tezi adeta doÄŸru kılıyormuÅŸ.
Günlerden bir gün, Avrupalının genleri bizimkiyle karışmış. O eski kibar beyefendiler, nazik hanımefendiler mutasyona uÄŸramış. “Edeb Ya Hu” düsturumuzun yerini arsızlık, namussuzluk almış. Sinirlenince” La Havle” çeken dillere “ooohaa”lar, “çüÅŸ”ler dolanmış. Fakirhanelerde yaÅŸayan gönlü zengin insanımız malikânelerde sevgi yoksulu kalmış.
Develer tellal, pireler berber iken, ben annemin beÅŸiÄŸini tıngır mıngır sallarken bütün bu saydıklarım, maalesef gerçek olmuÅŸ. Fıtratlar bozulmuÅŸ, sîretler kararmış, sûretler asılmış. Ä°nsanlık dışı huylar biz Müslümanları da sarmış.
Maymundan geldiÄŸimiz iddiasını doÄŸrularcasına Âdem olmaya, adam olmaya, insan olmaya yakışmayan, Batı’nın bozuk, çıkarcı davranışlarını, umursamaz tavırlarını, hiç yadırgamadan sergiler olduk. Bana dokunmayan yılan bin yaÅŸasın mantığıyla üç maymunu oynadık, görmedim, duymadım, bilmiyorum deyip haksızlıklara göz yumduk, yalanlara kulak asmadık, adaletsizliÄŸi bilmezden geldik. Yine de maymunca bile olsa, bir karakterimiz, rengimiz vardı. Çıkarımızın olduÄŸu patronumuza, makam sahiplerine, varlıklı kiÅŸilere ÅŸebeklikler yapardık. Günümüzü gün edip, bir muz veya fıstık için taklalar atardık. Aramızda kendini bilime adayıp, uzay yolculuÄŸu yapanlar da yok deÄŸildi. Bazen de, sözümüzün geçmesini saÄŸlamak için, üstünlüÄŸümüzü kanıtlamak, egemenlik kurmak için, etrafımızı ‘maymunlar cehennemine’ çevirdik. Bazılarımızın gözü daha yüksekteydi, dünyayı ele geçirmek için yaÄŸmalar, istilalar yaptı. DediÄŸim gibi neticede bunlar maymunca davranışlardı.
Ne yazık ki, maymunluktan, insanlığa doÄŸru olması beklenen tekâmül, maymunluktan, bukalemunluÄŸa doÄŸru seyretti. Olaylar, haksızlıklar, hırsızlıklar, arsızlıklar, yolsuzluklar karşısında hiç tepki vermeyen, kılını bile kıpırdatmadan öylece seyreden, rengini belli etmeden kamufle olan bir toplum olduk. Bakıyorsunuz insanlar bir gün bir renk, ertesi gün baÅŸka renk. Senin yanında seninle aynı görüÅŸte zannettiÄŸiniz arkadaşınız, dava ortağınız, aniden renk deÄŸiÅŸtiriyor ve baÅŸka biri haline dönüÅŸüyor. Yanardöner kiÅŸiler, bukalemun misali tutunduÄŸu eÅŸyanın, maddenin, makamın rengini alıyor. Kıskaç misali parmaklarıyla, tutunduÄŸu yerden, ne pahasına olursa olsun ayrılmıyor, maalesef… Eskiden kınadığımız göz yumma eylemini, ÅŸimdilerde arar olduk. Çünkü vicdanımızı rahatsız eden bir hareket karşısında, tepkisiz kalsak da, gözümüzü ÅŸahit yapmak istemezdik. Ufak da olsa bir vicdan kırıntısı vardı bizlerde. Fakat artık gözlerimiz fal taşı gibi açık, fıldır fıldır radar gibi her yöne dönüyor, her ÅŸeyi görüyor lakin gözümüzü kırpmadan, öylece seyrediyoruz. Ruhsuz, hareketsiz, heyecansız, silik ÅŸahsiyetler olmuÅŸuz, tutunduÄŸumuz dalda karnımızı doyurmanın derdine düÅŸmüÅŸüz.
Bukalemunların dilleri vücutlarının bir buçuk katı kadar uzun olurmuÅŸ. Ne tesadüftür ki bizim dillerimiz bukalemunla boy ölçüÅŸür durumda. Boyumuzdan büyük laflarımız var. Rencide edici sivri dillerimiz var. OturduÄŸumuz yerden dünyaları deÄŸiÅŸtiriyoruz, ahkâm kesiyoruz fakat aslı yok. Herkese dil uzatıyoruz, kendimizden haberimiz yok…
Modern zamanların, ilkel ve kaba insanı, cahiliye devrini aratmıyor. Rızkın sahibinden haberi olmayan, yaÅŸam gayesini unutan insanlar, acı akıbetlerini hazırlıyor. Depresyon çıkmazındaki ruhlar, sessiz çığlıklarıyla kurtarıcısını arıyor. Çöle dönmüÅŸ gönüller, rahmet yaÄŸmurlarını bekliyor. Gözler Asr-ı Saadetin yolunu gözlüyor.
Beklenen, gözlenen, özlenen, kurtuluÅŸ çaremiz aÅŸk, yollar sana çıkıyor.
Müellif: Sevil DAÄžCI
Henüz yorum yapılmamış.