Sosyal Medya

Osman Nuri Topbaş: İslam İnsanın ihyasını hedef alır

24-12-2019 15:54

İslâm, hayatı beşikten mezara kadar en güzel bir sûrette tanzim eden, gönülleri fazîletle yoğurup zirveleştiren, davranışları güzel ahlâk ile kemâle erdiren yegâne hak dîndir.


Menfaatperest bir zihniyetin hâkim olduÄŸu beÅŸerî sistemlerde ise mânevî meziyetlere ve vicdânî fazîletlere aslâ yer yoktur. Fertler bu sistemlerde, sadece bir çarkın diÅŸlisi olarak telâkkî edilmektedir.
 
Unutulmamalıdır ki; Ä°slâm’a hakaret edip, onu aÅŸağılamaya, kötülük kaynağı olarak göstermeye kalkışan bedbahtların Ä°slâm’ın nurlu aynasında gördükleri, kendi çirkin yüzlerinden baÅŸkası deÄŸildir.
 
Maddenin putlaÅŸtırıldığı, mâneviyâtın dışlandığı, vicdansız, merhametsiz, kapitalist ve materyalist dünyada; zulüm ve haksızlıkların ayyûka çıkması, mazlum ve maÄŸdurların feryat ve figanlarının güç sahibi ve muktedirler tarafından iÅŸitilmemesi, hattâ örtbas edilmesi, insanlığın Ä°slâm’dan uzaklaÅŸmak sûretiyle geldiÄŸi noktanın acı bir neticesidir.
 
Ä°slâm’da gâye, insanın ihyâsıdır. Bu sebeple Ä°slâm, her vesîleyle insanları, önce doÄŸru bir inanç, sonra en güzel davranışlar ve bunlara baÄŸlı olarak da merhamet, ÅŸefkat, fedakârlık, hizmet, hikmet, nezâket, adâlet, hakkâniyet, doÄŸruluk, dürüstlük gibi yüksek hasletlerle yoÄŸurur.
 
Åžu husus tarihî bir gerçektir ki, âlemlere rahmet olarak gönderilmiÅŸ olan Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-; cehâlet, zulüm, haksızlık ve anarÅŸi bataklığında boÄŸulmakta olan insanlığı, îmânın en kıymetli meyvesi olan merhamet ve ÅŸefkatiyle kucaklamıştır. Bu sayede, nice kin ve intikam çöllerini; muhabbet, dostluk ve kardeÅŸliÄŸin hüküm sürdüÄŸü huzurlu bir gülistana dönüÅŸtürmüÅŸtür.
 
O’nun peygamber olarak gönderiliÅŸinden evvel insanlar; döven, söven, zulmeden, iÅŸkence yapan, hemcinsine dahî acımayan, velhâsıl insanlık ÅŸeref ve haysiyetinden habersiz yaÅŸayan kimselerdi. Åžâirin; “DiÅŸsiz mi bir insan, onu kardeÅŸleri yerdi.” ÅŸeklinde tasvir ettiÄŸi zulüm ve vahÅŸet manzaraları sergilenmekteydi.
 
Ancak o câhiliye toplumu, Rahmet Peygamberi’nin irÅŸad ve terbiyesiyle bu sefâletten kurtulup gerçek saâdeti tattı. O yarı vahÅŸî insan tipi eriyip gitti, yerine gönlü ÅŸefkat ve merhametle dolu, diÄŸergâm, derin düÅŸünceli, gözü yaÅŸlı, fazîletli bir insan tipi geldi.
 
Ä°slâm’ın ulvî düsturlarını hayatlarına tatbik ederek, kıyamete kadar fazîlet semâsında parlayıp insanlığa yol gösterecek olan yıldız ÅŸahsiyetler yetiÅŸti. Bir insanın kurtuluÅŸuna vesîle olabilmeyi bütün dünyaya sahip olmaktan daha kıymetli gören ashâb-ı kirâm, “Seni öldürmeye gelen sende dirilsin!” düstûrunu insanlık tarihine altın harflerle yazdılar.
 
Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz, öldürülmeyi hak etmiÅŸ olan nice mücrimi, hattâ amcası Hazret-i Hamza’yı katledip ciÄŸerini söken VahÅŸî’yi dahî, îmanla ÅŸereflenmeleri hatırına affetti. Onlara bile din kardeÅŸliÄŸinin gerektirdiÄŸi hukuka göre muâmelede bulundu. O’nun gönlünde merhamet dâimâ gazabın önüne geçti. Ä°nsanlığı yakıp kavuran nice gaflet ve cehâlet yangını, O’nun sunduÄŸu hakîkat kevseriyle söndürüldü.
 
Bugüne kadar hangi sistem, bir muhârebe sonrası can vermekte olan susuz bir yaralının, kendisine getirilen suyu, diÄŸer yaralı kardeÅŸine gönderip son nefesinde bile baÅŸkasını düÅŸünebilen diÄŸergâm ÅŸahsiyetler yetiÅŸtirebilmiÅŸtir?
 
Hangi sistem, günlük nafakası olan üç dilim ekmeÄŸi yolda karşılaÅŸtığı aç bir köpeÄŸe verip kendi açlığına sabreden bir kölenin merhamet ufkuna ve gönül zenginliÄŸine ulaÅŸtırabilmiÅŸtir mensuplarını?
 
Hangi din, kendisine inanan bütün insanları “kardeÅŸ” ilan etmiÅŸ, diÄŸerlerini de insanlıktaki eÅŸi olarak telâkkî edip ebedî kurtuluÅŸları için gayret gösterilmesini emir buyurmuÅŸ, bunun yanında gönüllerin incitilmemesi, hor ve hakir görülmemesi hususunda îkaz etmiÅŸtir?
 
Bu itibarla Ä°slâm, insanlara aÅŸk ile yaklaÅŸan, Yaratan’dan ötürü yaratılana ÅŸefkat ve merhameti telkin eden yüce bir rûhu temsîl eder. Ä°nsanı, yakıp yıkan bir Hülâgû olmaktan çıkarır, gönüller yapmayı düstur edinen, bir karıncaya bile ulu nazarla bakabilen içli bir Yunus yapar.
 
Hristiyanlıkta her doÄŸan, ezelî günahla doÄŸar. Bu günahın vaftiz ile affedildiÄŸi inancı vardır. Lâkin Ä°slâm’da her doÄŸan Ä°slâm fıtratı üzere doÄŸar ve günahsızdır.
 
Ä°slâm’da, günaha olan nefret günahkâra taşırılmaz. Ä°lk önce suçun menÅŸei araÅŸtırılır, suçlunun ıslâhı için gayret sarf edilir. Bu yönüyle Ä°slâm hukûkundaki cezâlar, bir anne-babanın çocuÄŸunu terbiye için cezâlandırması gibidir. Gâye, onu ictimâî hayattan dışlamak deÄŸil, cemiyete yeniden kazandırmaktır.
 
Bu hâlin güzel bir misâlini Abbâd bin Åžurahbîl -radıyallâhu anh- ÅŸöyle anlatmaktadır:
 
Bir zamanlar fakir düÅŸmüÅŸtüm. Bunun üzerine Medîne bahçelerinden birine girdim. BaÅŸak ovup hem yedim hem de torbama aldım. Derken bahçe sahibi gelip beni yakaladı, dövdü, torbamı elimden aldı ve Rasûlullâh’a götürüp ÅŸikâyet etti.
 
Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem-, bahçe sahibine:
 
“−Câhilken öÄŸretmedin, açken doyurmadın!” buyurdu.
 
Sonra bahçe sahibine torbamı iâde etmesini söyledi. Daha sonra Rasulullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem- bana bir veya yarım sa‘[1] miktarında yiyecek verdi. (Ebû Dâvûd, Cihâd, 85/2620-2621; Nesâî, Kudât, 21)
 
Dolayısıyla Ä°slâm’a gönül verip ona hizmet etmek isteyenler, bu mukaddes dâvânın her ÅŸeyden önce insanın terbiye ve ihyâsını hedeflediÄŸini bilmelidirler. Çünkü her insana, Allâh’ın onları varlıkların en ÅŸereflisi olarak yarattığı ölçüsüyle davranmak gerektiÄŸini idrâk edebilenler, bu rahmet dîninin saflarında Hakk’ın rızâsına uygun bir sûrette hizmet edebilirler.
 
Ä°slâm’ın yüce yapısından neÅŸ’et eden bütün duygular, gerçek mânâda en insânî duygulardır. Bu yönüyle Ä°slâm ideali, aynı zamanda insan idealidir. Ä°nsan ideali de ancak Ä°slâm’ın ölçüleriyle ortaya çıkan güzellikleri yeÅŸertebilmekle yaÅŸanabilir.
 
Rabbimiz, cümlemize Ä°slâm’ı gerçek mânâda idrâk edip, hayatımıza nakÅŸedebilmeyi ve gönülleri Ä°slâm ile buluÅŸturabilmeyi lûtf u keremiyle ihsân eylesin.
 
Âmîn!..
 
 
 
Kaynak: Genç Dergisi / sayı: 133
 
Dipnotlar:
 
[1] Sa‘: Bir hacim ölçeÄŸidir. 1 sa‘, ÅŸer’î ölçüye göre yaklaşık 2,917 kg; örfî ölçüye göre ise 3,333 kg. ağırlığa denktir.

Etiketler :

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.