Sosyal Medya

Murat Bardakçı: İran Hakkında Maalesef Cahiliz!

Karşımızda mazisi neredeyse 25 asır öncesine dayanan eski bir medeniyet ve daha sonra Şia inancını millî ve romantik kisve hâline getirmiş bir millet vardır. Bu milletin tarihini, kültürünü ve itikadını bilmeden yapılacak yorumlar, meselâ İran’ın rejimini sarıklı birkaç ayetullahtan ibaretmiş meâlinde edilecek sözler, bu son hadiseler sırasında yazılıp söylenen hiçbirşeyin tahakkuk etmemesi gibi her zaman kof çıkmaya mahkûmdur..



Ä°ran’da benzine zam yapılmasının ardından baÅŸlayan, günlerce devam eden, Amerikan yönetiminin kameraların önünde bile açıkça destek verdiÄŸi ve haber bültenlerinin ilk sıralarında yeralan gösteriler artık sona ermiÅŸe benziyor.
 
Resmî makamlar “baÅŸkaldırının bastırıldığını” söylerlerken gösterici grupların sözcüleri yabancı basına “Hâlâ sokaklardayız” diye açıklamalar gönderiyorlar ama o tarafların karışmasını dört gözle bekleyip köpürte köpürte haber yapmaya meraklı yabancı ajanslar birkaç günden buyana sokaklardan pek bir haber vermediklerine göre kargaÅŸa hakikaten bitmiÅŸ demektir…
 
Ä°ran iki-üç senede bir mutlaka karışır, rejim aleyhindeki gösteriler memleketin dört bir yanını sarar, ortalık birbirine girer, derken etraf sakinleÅŸir ve hayat hiçbirÅŸey olmamış gibi devam eder.
 
Washington ile Tahran’ın arasında bir türlü bitmeyen bir nefret mevcut ya; Ä°ran ne zaman karışacak olsa Batı basını olup bitenleri allar, pullar, abartır ve manÅŸetlerden verir. Haberleri batı televizyonları, özellikle de Amerikan kanalları daha da büyütür, “Ä°ran’da rejim sallanıyor, neredeyse gitti-gidecek” edâsı içerisinde uzun görüntülerle yayınlarlar.
 
Hani bazı Amerikan TV’leri Gezi olayları sırasında Taksim’e yerleÅŸtirdikleri kameralarla “Türkiye’de mevcut iktidar yıkılıyor” havası içerisinde saatler boyunca canlı yayın yapmışlardı ya, iÅŸte onun gibi…
 
Batı basını haberleri temennileri ile beraber verip dururken bizim basınımızda da Ä°ran konusunda tuhaf bir âdet hüküm sürer: KomÅŸumuzda ne zaman bir hareketlilik olsa biz de Amerikan gazeteleri ve TV’leri gibi, hattâ onlardan da yüksek sesle “Mollalar gidiyoooor!” diye çığlıklar atmaya pek meraklıyızdır. Ä°ran’a 1979’dan buyana hâkim olan rejim bize göre öylesine zayıftır ki, en hafif bir kımıldanma bile o rejimin devrilmesi ile neticelenecektir ve devrilmeye de zaten mahkûmdur!
 
KOMÅžUMUZU BÄ°LMÄ°YORUZ!
 
Senelerden buyana böyle düÅŸünür, böyle söyler ve böyle yazarız ama hayallerimiz bir türlü tahakkuk etmez!
 
Sebep, Ä°ran’ı bilmememizdir…
 
Ä°ran’ı anlayıp hakkında düzgün yorum yapmak ve tahminde bulunmak için son geliÅŸmelerin ayrıntıları dışında iki konuda saÄŸlam ÅŸekilde bilgi sahibi olmak gerekir: Ä°ran’ın geçmiÅŸi ve Åžiilik hakkında…
 
1979’da devrilen son Åžah’ın bir dışiÅŸleri bakanı “Buraya eski Yunanlılar, Romalılar, Türkler ve daha baÅŸka milletler geldiler, asırlarca hüküm sürdüler ve hepsi bizden birÅŸeyler öÄŸrenip gittiler” demiÅŸti…
 
Mesele budur, karşımızda mazisi neredeyse 25 asır öncesine dayanan eski bir medeniyet ve daha sonra Åžia inancını millî ve romantik kisve hâline getirmiÅŸ bir millet vardır. Bu milletin tarihini, kültürünü ve itikadını bilmeden yapılacak yorumlar, meselâ Ä°ran’ın rejimini sarıklı birkaç ayetullahtan ibaretmiÅŸ meâlinde edilecek sözler, bu son hadiseler sırasında yazılıp söylenen hiçbirÅŸeyin tahakkuk etmemesi gibi her zaman kof çıkmaya mahkûmdur. Bizdeki “Ä°ran uzmanı” ve “OrtadoÄŸu üstadı” stratejistlerin anlattıklarından bir ÅŸey anlayabilene de zaten helâl olsun!
 
Ä°ran geçmiÅŸte dostumuz mu idi? Hayır! Öyle ki, vaktiyle ezelî ve ebedî düÅŸmanımız olarak gördüÄŸümüz Rusya ile giriÅŸtiÄŸimiz savaÅŸlardan çok daha fazlasını Ä°ran’a karşı verdik, yani Ä°ran ile çok daha uzun müddet mücadele ettik. Rıza Pehlevî ÅŸayet devrilmeyip de iktidarda kalsa idi, Ä°ran’ın bölgenin en büyük gücü olup başımıza tam bir belâ kesileceÄŸi de kesin idi… Tahran ile son zamanlarda ÅŸartlar gerektirdiÄŸinde beraberce hareket etmemize raÄŸmen birçok konuda hâlâ aynı görüÅŸte deÄŸiliz, menfaatlerimiz farklıdır, bundan sonra da böyle olacaktır ama Ä°ran’daki en ufak esintide kalkıp “Mollalar gidiyooor!” diye boÅŸ çığlıklar atmamız komÅŸumuzdan bîhaber olduÄŸumuzu ve öÄŸrenmek için de hiçbir ÅŸey yapmadığımızı gösterir, o kadar.
 
Unutmayalım: Ä°ran’daki son gösteriler, geçmiÅŸte yaÅŸanan ve rejimin deÄŸiÅŸmesi ile neticelenen hadiselerin yanında devede kulak bile deÄŸildir! Dolayısı ile boÅŸ hayallere dalmayalım, bugünkü rejim gitmeeeez!
 
Habertürk / Murat Bardakçı

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.