Rasim Özdenören: Türkiye NATO'nun içinde olmalıdır
Follow @dusuncemektebi2
NATO Suriye konusunda olsun, Türkiye’nin terörle mücadele konusunda olsun onun taleplerine cevap vermemesine, hatta Türkiye’ye rağmen tavır almasına rağmen, Türkiye paktın içinde kalmakta ısrarlı olmalıdır. Oradan çıkmayı talep ettiğinde zaten çıkar. Ancak onun NATO’dan ayrılması Türkiye’nin değil, onların ekmeğine yağ sürer. Bir bakıma körün aradığı bir göz, Allah verdi iki göz durumu ortaya çıkar.
Türkiye belki 1960’lı yıllardan beri yeni bir dünya arayışı içinde bulunuyor fakat bu arayışını kuvveden fiile intikal ettirme gücünü gösteremiyordu. Nitekim Ä°smet Ä°nönü’nün 1964 yılında mahut Johnson mektubu karşısında dile getirdiÄŸi: “Yeni bir dünya kurulur, Türkiye de orada yerini alır” sözü bu mahcup tutumun göstergesi mesabesindedir. Bu ifade biçimi bile ilgi çekicidir. Ä°nönü “Türkiye yeni bir dünya kurar” diyemiyor. Edilgen kiple meramını ifade ediyor.
KuÅŸkusuz düÅŸünmek de bir eylemdir. Ancak siyaset alanında düÅŸünme bir başına yeterli sayılmaz. DüÅŸünce hayata geçirilmedikçe pratikte bir anlam ifade etmez. DüÅŸünceyi hayata geçirmek ise gücü elinde bulundurmakla kaimdir. DüÅŸüncesini hayata geçirme imkânını elinde bulundurmayan siyasetçi en azında böyle bir iradeye sahip olduÄŸunu ısrarlı söylemiyle dile getirmeyi baÅŸarabilmelidir.
Bu mütalaaları 3 Aralıkta Londra’da baÅŸlayan NATO Zirvesi dolayımında dile getiriyoruz.
BaÅŸkan ErdoÄŸan Suriye konusunda Türkiye’nin yanında yer almayan NATO müttefiklerine karşı Baltık ülkelerinin NATO üyeliÄŸine dâhil edilmesi teklifini veto ediyor. Bu tutum bir misillemedir. Böylece müttefiklere karşı mütekabiliyet esasına göre tutum sergilenebileceÄŸi radikal bir dille ortaya konmuÅŸ olmaktadır.
Bu söylem ve tutum ayrıca NATO’nun varlık sebebini sorgulamaya açmaktır.
NATO soÄŸuk savaÅŸ günlerinin örgütüydü. O günden bu yana köprünün altından çok sular aktı… Sovyet ve komünizm tehlikesi ortadan kalktı. Ki bu “tehlike” yıllarca Batı bloku ülkelerine bir tehdit olarak kullanılmıştır. Sovyetlerin ortadan kalkmasıyla NATO’ya karşı kurulmuÅŸ olan VarÅŸova Paktı da iÅŸlevsiz kaldı ve kapandı…
Ä°mdi farklı mahfillerde NATO’nun varlık nedeni tartışma konusu…
Böyle olmasına raÄŸmen Türkiye bu ittifaktan çekilmeli mi?
NATO Suriye konusunda olsun, Türkiye’nin terörle mücadele konusunda olsun onun taleplerine cevap vermemesine, hatta Türkiye’ye raÄŸmen tavır almasına raÄŸmen, Türkiye paktın içinde kalmakta ısrarlı olmalıdır. Oradan çıkmayı talep ettiÄŸinde zaten çıkar. Ancak onun NATO’dan ayrılması Türkiye’nin deÄŸil, onların ekmeÄŸine yaÄŸ sürer. Bir bakıma körün aradığı bir göz, Allah verdi iki göz durumu ortaya çıkar.
Türkiye’nin dış politikada izlediÄŸi tutum onun eski Türkiye olmadığını kanıtlıyor. Bu yeni Türkiye belki dünya siyasasını yeniden biçimlendirmenin de yolunu açacaktır.
Türkiye’nin halen ABD ile olsun, Rusya ve AB ülkeleriyle olsun geliÅŸtirdiÄŸi iliÅŸkiler ağı, onun bütün bu ülkeler nezdinde vazgeçilemez bir nirengi noktası olduÄŸunu kanıtlıyor.
Türkiye’nin gıyabında geliÅŸtirmeye çalıştıkları olumsuz, dahası engelleyici söylemler onunla yüz yüze gelindiÄŸinde tuzla buz oluyor…
Dörtlü zirvede, kurulu düzenin deÄŸiÅŸmesini cesurca talep eden, dünyayı deÄŸiÅŸtirmek isteyen bir irade görüldü, cesur yeni Türkiye ve onun sarsılmaz iradesi…
Henüz yorum yapılmamış.