70. yılında NATO çatırdıyor mu? II
Follow @dusuncemektebi2
Kapitalist emperyalizmin savaş mekanizması olan NATO’nun kuruluşunun 70. yıldönümü. Dünya tarihi için elbette çok önemli olan NATO’nun bu kuruluş yıldönümünde, onun öncesi, bugünü ve geleceği üzerinde durmak gerekiyor.
(Dünkü yazıda, ‘NATO’nun kuruluÅŸunun 70. yılı münasebetiyle, o yapılanmayı gerekli kılan tarihî hadiselere deÄŸinilmiÅŸti; devam edelim. https://www.dusuncemektebi.com/d/190294/70-yilinda-nato-catirdiyor-mu)
Evet, 8 Mayıs 1945 günü, Almanya’nın teslimiyeti ile savaÅŸ, 2. Dünya Savaşı’nın Avrupa cephesinde bitmiÅŸti. Amerika ve bütün Batı Avrupa, zafer ÅŸenlikleri içindeyken, Stalin, savaşın başında Hitler’le anlaÅŸarak yuttuÄŸu DoÄŸu Avrupa ve Baltık ülkelerinden sonra ÅŸimdi de, Almanya’nın doÄŸusunu yutuyordu.
Amerika, biraz uyanır gibi olmuÅŸtu. Stalin’i de gölgede bırakacak bir karşı hamle ile en üstün güç olduÄŸunun tartışılmazlığını dünyaya göstermek için, 5-8 AÄŸustos günleri Japonya’nın HiroÅŸima ve Nagazaki ÅŸehirlerine iki atom bombası atıp yüzbinlerce sivil insanı kavurarak, savaşı Uzak DoÄŸu’da da bitirmiÅŸti. Gerçekte ise o korkunç silah ile teslim alınan bütün dünya idi.
Evet, ‘nasyonal sosyalizm’ çökertilmiÅŸti; ama ÅŸimdi, kapitalist emperyalizmin karşısına komünist emperyalizm dikilmiÅŸ, Winston Churchill’in deyimiyle bir ‘demirperde’ çekilmiÅŸ ve bir ‘SoÄŸuk SavaÅŸ’ baÅŸlamıştı. Artık, bir tarafta, B. Amerika; karşısında ise, Sovyet Rusya vardı. Ve Stalin bütün Orta ve DoÄŸu Avrupa ülkeleri ve Balkanlar’da, yerli komünistler eliyle kukla rejimler kurmayı sürdürüyordu.
Ä°ÅŸte o zaman, komünizmin ilerlemesini durdurmak için, 30 Kasım 1949 günü, ‘Kuzey Atlantik AntlaÅŸması TeÅŸkilatı’ demek olan (North Atlantic Treathy Organisation) ve bu kelimelerin baÅŸ harfleri esas alınarak NATO doÄŸdu.
25 yıl süreli bir antlaÅŸma idi bu.. 25 yıl sonunda ayrılmak istemeyenler devam edeceklerdi. B. Amerika aslî beyin ve karar merkeziydi.
Ama, bu arada, Stalin, Türkiye’ye de 1946’da, bir ültimatom vererek ‘BoÄŸazlarda ve Kars, Ardahan üzerine yeni düzenlemeler’ isteyince Ä°smet Ä°nönü, bu isteÄŸi reddederek, gönderdiÄŸi gizli cevabî notada, ‘Türk halkının vatanına karşı vazifesini yerine getirmediÄŸi bir örnek yoktur’ dedi. Ama ‘Bu gizli cevabî notadan büyük dostumuz B. Amerika da haberdâr edilmiÅŸtir’ demeyi de ihmal etmedi.
Amerika kendisine sığınan Türkiye’yi gördü. Amerika’nın savaÅŸtaki ünlü zırhlısı savaÅŸ gemisi Missouri, o sırada Amerika’da ölen Türkiye büyükelçisinin cenazesini getirmek bahanesiyle Ä°stanbul’a gönderildi. O gün resmî tatil ilân edildi; yüzbinler sokaklarda Sovyet Rusya’ya karşı gösteriler yaptılar, ‘Amerikan muhabbeti’ de böyle baÅŸladı.
Ama Türkiye’nin bedel ödemesi lâzımdı. Nitekim, Kore yarımadası Kuzey veGüney diye bölünüp, komünistlerle kapitalistler arasında savaÅŸ çıkınca. Türkiye de 1952’de binlerce asker gönderdi Kore’ye ve binlerce kurban verdi ve nihayet Türkiye 1953 yılında NATO’ya alındı.
‘NATO, Hristiyan ülkeler arası bir ittifaktır’ diyen Avrupalılara, Türkiye yöneticileri, ‘Halkımız evet, Müslümandır, ama rejimimiz laiktir’ diye taahhütlerde bulundular.
CumhurbaÅŸkanı Celâl Bayar, 1954’de Ä°smet Ä°nönü’yle görüÅŸürken, ‘PaÅŸam, NATO’ya girmekte geç bile kalmışız’ deyince; Ä°nönü’nün, ‘Celâl Bey, aldılar da mı girmedik?’ demesi meÅŸhurdur.
Sovyetler BirliÄŸi 1990’da dağıldığında DoÄŸu Avrupa’daki komünist rejimler de birer birer devrildi ve NATO’ya karşı 1955’de kurulan VarÅŸova Paktı da dağıldı.
O zaman, ‘Avrupa artık kendi savunma ordusunu kurmalıdır’ fikri ortaya atıldı. Ama 1991’de Napoli’de toplanan NATO Zirvesi’nde, Amerikan BaÅŸkanı (Baba) Bush, ‘Avrupa’yı savaÅŸta biz kurtardık ve biz kurduk, asla çekilmeyeceÄŸiz!’ deyince konu kapandı.
Åžimdi, Fransa BaÅŸkanı Macron, NATO’nun ‘beyin ölümü gerçekleÅŸti’ diyor. Fransa, 1966’da General De Gaulle tarafından NATO’nun askerî kanadından çekilmiÅŸ ama 2009’da N. Sarkozy döneminde yeniden dönmüÅŸtü NATO’ya..
Ve ÅŸimdi Avrupa’nın güçlü orduları yok. Türkiye, Amerika’dan sonra en güçlü ikinci orduya sahip ve Fransa hariç, diÄŸer Avrupa ülkeleri, ‘NATO’nun jandarması’ olarak gördükleri için, ‘Türkiyesiz kendimizi koruyamayız’ diyorlar.
Meselenin özü bu…
Selahattin E. Çakırgil / Star
Henüz yorum yapılmamış.