Zamanın ruhu İran'ın aleyhine işliyor
Follow @dusuncemektebi2
İran’da 15 Kasım’da benzin fiyatlarına ciddi düzeyde zam yapıldı. Ülkede gerek yapısal sorunlar gerekse de ekonomik yaptırımlar nedeniyle giderek derinleşen sosyoekonomik sorunlar halkta ciddi bir basınç yaratmıştı; benzin zammı bardağı taşıran son damla misali halkın sokaklara dökülmesine neden oldu.
Ülkede yüzde 10-30 bandında süregelen yıllık enflasyona raÄŸmen benzin fiyatlarında uzunca bir süredir bir ayarlama yapılmamıştı. Devlet bütçesinde gerek benzin gibi fiyat sübvansiyonları gerekse de gelir transferi ÅŸeklinde yapılan ödemeler, bütçe dengelerinin ciddi düzeyde bozulmasına neden oldu. Yaklaşık yüzde 30 düzeyine yükselen devlet bütçe açığı artık sürdürülemez bir hale geldi. 14 Kasım’da yasama, yürütme ve yargı erklerinin baÅŸkanlarının katıldığı ve CumhurbaÅŸkanı Ruhani’nin baÅŸkanlık ettiÄŸi Ekonomi Koordinasyon Yüksek Konseyi tarafından alınan kararla, uzun süredir bekletilen benzin zammı yürürlüÄŸe girdi. Bu baÄŸlamda bu zam hükümetin deÄŸil devletin bir kararı olarak deÄŸerlendirilebilir.
ABD’nin 8 Mayıs 2018’de Kapsamlı Ortak Eylem Planı'nından (KOEP), yani kamuoyunda bilinen adıyla nükleer anlaÅŸmadan çekilmesinden sonra Ä°ran’a uygulanan yaptırımların yeniden devreye alınması Ä°ran ekonomisini derinden sarstı. Yaptırımların tam olarak yürürlüÄŸe girmesi Kasım 2018'i bulsa da, Ä°ran ekonomisinde kötüye gidiÅŸin ilk sinyalleri ABD’nin KOEP’ten çıkacağına yönelik yaptığı açıklamaları sertleÅŸtirdiÄŸi Ocak 2018’de gelmeye baÅŸlamıştı. Nitekim ilk sinyallerin geldiÄŸi 2018 yılının başından itibaren Ä°ran’da ekonomik büyüme, iÅŸsizlik ve enflasyon gibi temel makroekonomik göstergelerde ciddi düzeyde bozulmalar gözlemlendi. Ülkede 2018 yılında yüzde 4’lük bir daralma yaÅŸandı. 2019 yılı için Ä°ran’da ekonomik daralma beklentisi ise yüzde 9,5 düzeyinde.
Yatırımlar durma noktasında
2018 yılının ortalarından itibaren döviz ve finansal piyasalarda yaÅŸanan dalgalanma kötüye gidiÅŸin ilk halkası. Nitekim 2018 yılının başı referans kabul edilirse, geçtiÄŸimiz 22 aylık dönemde, Ä°ran'ın ulusal para birimi olan tümen diÄŸer para birimleri karşısında rekor seviyede deÄŸer kayıpları yaÅŸadı. Ocak 2018’de 1 ABD doları 4 bin tümenden iÅŸlem görürken bu deÄŸer Ekim 2018’de 17 bin tümen düzeyine kadar yükseldi. Ä°ran devleti tarafından uygulamaya konulan politikaların da etkisiyle, 2018 sonlarından itibaren döviz piyasalarında küçük bir toparlanma yaÅŸandı. Ancak bu toparlanmaya raÄŸmen, 2019 Kasım'ında 1 ABD doları serbest piyasada 12 bin tümenden iÅŸlem görüyor ki bu deÄŸer 2018 yılı Ocak ayıyla karşılaÅŸtırıldığında, tümenin ABD doları karşısındaki deÄŸer kaybının yüzde 200 düzeyinde olduÄŸu görülüyor.
Döviz kurundaki bu baÅŸ döndürücü artış Ä°ran’da enflasyonu tetikledi. Ruhaninin ilk döneminde (2013-2017) enflasyon yüzde 40’lar seviyesinden yüzde 8’lere çekilmiÅŸti. Fakat döviz kurunun fiyatlara yansımasıyla enflasyon hızla yükseliÅŸe geçti ve yüzde 50 düzeyine yükseldi. Fakir hane halklarının tüketiminde önemli bir yere sahip olan gıda ürünlerindeki fiyat artışları ise yüzde 70’in üzerinde. Ä°ran nüfusu oldukça genç: Ülkede ortalama yaÅŸ 28 civarında. Her yıl iÅŸ gücü piyasalarına 1 milyon civarında ilave katılım gerçekleÅŸiyor. Bu iÅŸgücünün istihdamı ise ancak ülkede yatırım-büyüme-istihdam döngüsünün saÄŸlıklı iÅŸlemesi ve süreklilik göstermesiyle mümkün. Ä°ÅŸ gücüne yeni katılanların istihdamı için, ülkenin her yıl ortalama yüzde 6-7 civarında büyümesi gerekiyor. Ülkedeki yatırımlar ise neredeyse durma noktasında. Dolayısıyla ülkede iÅŸsizlik ve özellikle genç iÅŸsizlik hızla artıyor. Üniversite mezunu gençlerde iÅŸsizlik oranı yüzde 40’ın üzerinde. Nitekim gösterilerde gençler ön planda. Ülkede gençlerde ve özellikle de üniversite mezunu gençlerde iÅŸsizlik büyük bir sorun ve bu nedenle bu gösterilere “Ekmek Ä°syanı” ya da “Genç Ä°syanı” ÅŸeklinde isimler veriliyor. Temel makroekonomik göstergeler oldukça karamsar bir tablo çiziyor. Açıkçası sokaktaki insanlar bu kötü gidiÅŸatı her geçen gün daha derinden hissediyor.
Protestolarda öncü rol fakir kesime geçti
GeçmiÅŸ dönemlerdeki protestolarla karşılaÅŸtırıldığında, gösterilere katılım sosyolojik olarak bazı farklılıklar gösteriyor. Ä°ran’da 2009 yılında seçim sonrasındaki gösterilere katılanlar ve 2017 sonunda baÅŸlayıp 2018’in ilk günlerinde devam eden ve siyasi özgürlüklerin geniÅŸlemesini talep eden göstericiler, ağırlıklı olarak Ä°ran’ın orta kesiminden insanlardı. Bu iki protesto da Ä°ran’ın farklı ÅŸehirlerinde meydana geldi; fakat sosyoekonomik sorunlar bu protestoların merkezinde deÄŸildi. 2009 ve 2017 gösterilerinde insanlar daha çok ÅŸehir merkezlerine yöneldiler ve ÅŸehir merkezlerinde büyük katılımlı (fakat ÅŸiddet dozu oldukça makul ölçülerde) gösteriler yaptılar. GeçtiÄŸimiz hafta yapılan gösteriler de Ä°ran’ın birçok ÅŸehrinde meydana geldi. Fakat göstericiler ÅŸehir merkezlerine toplanmak yerine, farklı mahallelerde sayıları 100 ila 1000 arasında deÄŸiÅŸen küçük topluluklar olarak hareket ettiler. Sosyolojik olarak göstericilerin yoÄŸunlaÅŸtığı mahalleler genelde sosyoekonomik açıdan fakir mahalleler.
Ä°kinci bir önemli nokta ise ülkede (dini ya da etnik) azınlık durumunda olan insanların yoÄŸun olarak yaÅŸadığı bölgelerde (Huzistan ve Kürdistan) protestoların ÅŸiddet düzeyinin geçmiÅŸe göre çok yüksek olması. Protestolarda ölenlerin büyük bir kısmının bu bölgelerden olduÄŸu gözlemleniyor. Eski gösterilerden farklı olarak protestocuların çok sayıda kamu mülküne ve özel mülke zarar vermesi de ülkede siyasi ve ekonomik temelli yapısal sorunların halkta ciddi bir basınç yarattığını gösteriyor. Bu baÄŸlamda, Ä°ran’da geçmiÅŸteki gösterilerde orta sınıfın oynadığı öncü rolün son gösterilerde “çevre” ya da fakir kesimlere geçtiÄŸi gözlemleniyor.
Ä°ran’da sosyoekonomik sorunlar ve protestolar bir tür “sarmal” sistemin içine girdi. Ä°ran halkının içinde bulunduÄŸu yapısal sorunların yarattığı baskı gerçek ve gösterilerin bastırılması bu sorunları çözmüyor. Dolayısıyla sorunlar çözülmediÄŸi ya da hafifletilmediÄŸi sürece, önümüzdeki dönemde bu tür ve belki de çok daha büyük gösteriler olabilir. EÄŸer Ä°ran halkı bu karanlık sarmal içinde bir ışık göremezse, bu tür gösteriler Ä°ran devletinin başını daha çok aÄŸrıtacaÄŸa benziyor.
Körfez'de 2020 sıcak geçecek
Ä°ran’ın resmi ağızlarına göre bu gösterilerde ABD’nin parmağı var. Yetkililer geçmiÅŸe göre göstericilerin gözlerinin daha kara olduÄŸunu söylüyor. Birçok ÅŸehirde göstericiler çok sayıda bankayı, benzin istasyonunu ve aracı ateÅŸe verdiler. Bazı ÅŸehirlerde göstericilerin ateÅŸli silah kullandıkları söyleniyor. GeçmiÅŸ gösterilerde bu tür fiiller nadiren gözlemleniyordu.
Dünyanın birçok ülkesinde protestolar var ve devletler bu protestolarla baÅŸ etmeye çalışıyor. Ä°ran’daki durumun önemli bir farklılığı ise Ä°ran devletinin etkin bir ÅŸekilde interneti kesmesi. Sosyal medya üzerinden protestocuların örgütlenmesi, bu tür olayların bastırılmasını güçleÅŸtiriyor. Ä°nternet temelli sosyal medya platformları, Ä°ngiltere ve diÄŸer Batılı ülkelerdeki protestolar sırasında bu devletlerin eylemleri bastırmasında onlarla iÅŸbirliÄŸi yaptıkları ve fakat az geliÅŸmiÅŸ ülkelerde böyle bir tutum takınmadıkları için eleÅŸtiriliyor. Bu yüzden Ä°ran devleti bu riski bertaraf etmek için, interneti tamamen kapattı. Yaklaşık bir hafta boyunca internet eriÅŸimi tüm ülkede yasaklandı. Protestoların devlet tarafından bastırılmasında internet kesintisinin epey etkili olduÄŸu gözlemlendi.
Zaman Ä°ran’ın aleyhine iÅŸliyor. Bir yandan yapısal sorunlar, diÄŸer taraftan yaptırımlar ülkeyi boÄŸmaya devam ediyor. ABD’nin pozisyonu ise rahat. Bu sorunlarla Ä°ran'da sistemin sürdürülmesinin mümkün olmadığını bilen ABD Ä°ran’ın masaya (birtakım tavizler vermeye hazır bir ÅŸekilde) er ya da geç geleceÄŸini düÅŸünüyor. ABD tarafı yaptırımlarla Ä°ran’ı epey sert bir ÅŸekilde kuÅŸatmış durumda ve Ä°ran'ın ekonomik bakımdan bu baskıya uzun süre dayanabileceÄŸini düÅŸünmüyor. 2020'nin Kasım ayında ABD seçimlerinde Trump yerine baÅŸka bir adayın seçilmesi durumunda ABD’nin KOEP’e geri dönebileceÄŸini düÅŸünen Ä°ran tarafı, bu süreyi az hasarla atlatmaya çalışacak. Ä°ran önümüzdeki dönemi en az hasarla atlatmak için bir yandan içeriyi kontrol altında tutarken diÄŸer taraftan da dışarıda diÄŸer ülkelerin Ä°ran aleyhine adım atmalarını caydıracak manevralar yapacak. Körfez bölgesinde 2020 de sıcak geçecek.
Müellif: Prof. Dr. Murat Aslan (Yıldırım Beyazıt Üniversitesi öÄŸretim üyesi )
Kaynak: anadolu Ajansı
Henüz yorum yapılmamış.