Tercüme Haber
Tercüme Haber: Gazze'nin çocukları için korkuyorum
Follow @dusuncemektebi2
Gazzede çocukluk, içinde zehirlenmiş suların, açlığın, korkunun ve sonu gelmez hava saldırılarının olduğu çok gerçek bir kabus.
Åžu son birkaç günde, Ä°srail Gazze'deki askeri operasyonunu yoÄŸunlaÅŸtırırken, tüm düÅŸünebildiÄŸim ailemin diÄŸer fertleriyle birlikte bir mülteci kampında yaÅŸayan bir yaşındaki yeÄŸenim Ela'a'ydı.
Henüz yeni yürümeye baÅŸlayan bir çocuk olmasına raÄŸmen, Ä°srail hava saldırısının neden olduÄŸu bir patlama sesini duyduÄŸunda acele ederek bir sandalyenin arkasına ya da bir masanın altına saklanmayı çoktan öÄŸrendi.
Gazze'deki diÄŸer çocuklar gibi o da, çocukluÄŸuna Ä°srail'in piÅŸkin dokunulmazlığıyla sürekli olarak savaÅŸ suçları iÅŸlediÄŸi bir yer ve zamanda baÅŸladı.
Gazze'ye yapılan bu son askeri saldırının sonunda, Ä°srail hükümeti Gazze'de "cerrahi darbeler" yaptığını ve "teröristleri" öldürdüÄŸünü zafer kazanmışçasına ilan etti. Bir kez daha, Siyonist devletin tüm bunları "kendini savunma hakkı" olduÄŸu için yaptığı ifade edildi ve tüm dünya başını salladı.
Fakat, hadi İsrail'in eylemlerine daha da yakından bakalım.
Ä°slami Cihat Komutanı Baha Ebu El-Ata ve karısı Esma'nın sözde "hedef gözetilerek öldürülmesi"nin ardından Gazze Åžeridi etrafındaki baÅŸka çeÅŸitli alanlar bombalandı. DiÄŸer bir deyiÅŸle, bizim Filistin dediÄŸimiz yerde, Ebu El-Ata ve Esma'nın "suikasti" sadece bir baÅŸlangıçtı. Cuma sabahı itibarıyla, Ä°srail'in "cerrahi darbeleri" neredeyse yarısı sivil olan aralarında 8 çocuk ve 3 kadının da bulunduÄŸu toplam 34 Filistinliyi katletti.
Elbette yalnızca militanlıkla suçlananları -yargıç, jüri ve mahkeme olmaksızın- deÄŸil aynı zamanda onların karılarını, çocuklarını ve baÅŸka insanları da katleden bu bombardımanların "cerrahi" hiçbir tarafı yoktu. Bir cerrah insanları topluca öldürmez, bir savaÅŸ suçlusu öldürür.
Yine de, sözde "uluslararası toplum", bir dizi yargısız infazı ve sivil nüfus yoÄŸunluklu alanlarda ölümcül bombaların umursamazca kullanılmasını kınamayı bir kez daha reddetti.
ABD BaÅŸkanı Donald Trump'ın baÅŸkan yardımcısı Avi Berkowitz ÅŸu tweeti attı: "ABD, ortağımız ve müttefikimiz Ä°srail'i teröre ve terörist grup Filistin Ä°slami Cihat'a karşı savaşında tam olarak destekliyor."
Bu sırada, Avrupa BirliÄŸi ise Gazze Åžeridi'nden Ä°srail'e Ebu El-Ata'nın suikastine karşılık olarak atılan roketlere odaklandı ve Filistinli sivillerin öldürülmesi konusunda tamamıyla sessiz kaldı.
AB dışiÅŸlerinden yapılan açıklamada, "Bu sabah, Ä°srail, Gazze'de Filistin Ä°slami Cihat'ın üst düzey liderini hedef alan bir operasyon düzenledi. Buna karşılık, Gazze'den güney ve orta Ä°srail'i hedef alan roketler atıldı" dedi. "Sivil halkın üzerine roket atılması kesinlikle kabul edilemez ve acilen durmalı."
Bu tepkileri ÅŸaşırtıcı bulduÄŸumu söylemeyi isterdim. Fakat biz, Gazze halkı "Ä°srail'in bize yaptığı acımasız saldırılar karşısında dünyanın sessiz kalmasına alıştık. Son 20 yıl boyunca, Avrupa'dan gelen en sempatik ifadeler bile yalnızca olayların sözde "tırmanması" konusunda kaygıları dile getirdi. Filistinlilerin süregelen toplu cezalandırılmasını, baskı altına alınmalarını ve susturulmalarını ise tamamen görmezden geldi. Dünya üzerindeki "sömürge sonrası" hükümetler ise, Filistinlilerin Ä°srailli yerleÅŸimci sömürgesi ellerinde karşılaÅŸtığı adaletsizliklere sessiz kalarak kendi tarihlerinden hiçbir ÅŸey öÄŸrenemediklerini kanıtlamış oldular.
Ben, Gazze'nin Jabalia mülteci kampında büyüdüm. Vatansız bir mülteci çocuktum, ailemle, dört amcam, eÅŸleri, çocukları, dedeler ve nenelerle birlikte toplam beÅŸ odalı bir yerde yaşıyordum.
Birinci intifadayı yaÅŸadım. Askerlerin evimizi basıp babamı ve amcalarımı siyasi faaliyetlerinden dolayı tutuklayacağının daimi korkusuyla yaÅŸadım. Ana okulumun yakınındaki saldırıyı yaÅŸadım. Hazırlık okulumun yasadışı beyaz fosfor bombalarıyla bombalanmasını yaÅŸadım. Sonra ikinci intifadaya karşı Ä°srail'in karşılığının acımasızlığını yaÅŸadım. ErgenliÄŸe ve sonra yetiÅŸkinliÄŸe doÄŸru geçerken, sayısız saldırılar, ihlaller ve katliamlar yaÅŸadım.
Sonra bir gazeteci, insani yardım görevlisi ve insan hakları savunucusu oldum.
Bunu yaptım çünkü kendi halkıma yardım etmek ve Ä°srail'in iÅŸlediÄŸi korkunç savaÅŸ suçlarını dünyanın görmesi için belgelemek istedim. Ocak 2014'te, diÄŸer gençlik gruplarıyla birlikte Gazze'nin doÄŸusundaki tampon bölgeye yakın protestolar düzenlerken, canlı bir kurÅŸunla bacağımdan vuruldum. Saldırı anında, sadece barışçıl bir ÅŸekilde zeytin ve limon aÄŸaçları dikiyorduk. Gazze'de barışçıl direniÅŸler için hep uÄŸraÅŸtım. Fakat ne yazık ki, Ä°srail Mart 2018'de Büyük Geri DönüÅŸ'ün baÅŸlamasından bu yana haftalık olarak ÅŸahit olduÄŸumuz gibi, bu ÅŸeritte "barışçıl" kalmaya nadiren müsaade ediyor.
Ben, hayatta kaldığım ve ilerleyen haftalarda Gazze'den ayrılma fırsatı bulduÄŸum için ÅŸanslıydım. Başıma gelenlerden dolayı sarsılmıştım fakat nasıl hissettiÄŸime odaklanacak vaktim olmamıştı. Koruyucu Hat Operasyonu'nun baÅŸlamasıyla, halkım, ailem bir kez daha saldırı altında kalmıştı. Her günümün her bir saniyesini ailem için endiÅŸelenerek geçirirken haber yapmak, hikayeleri anlatmak ve mücadele etmek zorundaydım. Ä°nsanlara Gazzelilerin içinde bulunduÄŸu kötü durumu elimden geldiÄŸince anlatmak için Avrupa'da bir konferans turuna çıktım. Kısa bir süre sonra, Norveç'te barış çalışmaları ve çatışma dönüÅŸümü üzerine yüksek lisansa baÅŸladım. Åžu an ise Berlin'e yerleÅŸtim.
Åžimdi Avrupa'da güvende olabilirim fakat yeÄŸenim Ela'a dahil binlerce çocuk, benim bir zamanlar Gazze'de yaÅŸadığımla aynı berbat koÅŸullar altında hayatta kalmaya çalışıyor. EÄŸer daha kötüsü olmazsa, Ela'a'nın benim gibi acınası bir çocukluk geçirmesinden korkuyorum. EÄŸer bir ÅŸeyler deÄŸiÅŸmezse ve hızlı bir ÅŸekilde deÄŸiÅŸmezse, çocukluÄŸunun çoÄŸunu sandalyelerin arkasında ya da masaların altında Ä°srail'in bombalarından saklanarak geçirecek. Ve "barış" dönemlerinde bile, BirleÅŸmiÅŸ Milletler tarafından "yaÅŸanamaz" olarak nitelendirilen bir yerde korkunç koÅŸullara dayanmak zorunda kalacak.
Gazze'deki sular artık içilecek durumda deÄŸil. Ä°srail'in acımasız kuÅŸatması ve altyapının bombalanması sebebiyle az kalmış ve kirlenmiÅŸ su, hastalıklara ve ölüme neden oluyor.
Ayrıca, Gazzeliler çoÄŸu gün yalnızca 6 ya da 8 saat elektrik alıyor, bazı günlerse 24 saat boyunca hiç elektrik alamıyorlar. Gazze Åžeridi'nde gıda güvensizliÄŸi de yüksek durumda. Ä°sraillilerin "güvenlik" nedeniyle tel örgü boyunca kurduÄŸu sözde "tampon bölge"lerde ve yakınındaki alanlarda çiftçilerin yiyecek yetiÅŸtirmesine izin verilmiyor. Gazze'nin tarım arazilerinin yaklaşık yüzde 30'unu, ciddi bir kiÅŸisel risk olmaksızın iÅŸletmek mümkün deÄŸil. Bu da, PCHR (Filistin Ä°nsan Hakları Merkezi)'ye göre, geçim kaynaklarının kaybına sebep oluyor. Ä°srail'in deniz ablukası Gazze'nin karasularının tam olarak kullanımına izin vermediÄŸi için balıkçılar da aÄŸlarını serbestçe atamıyorlar. Filistinli balıkçılara ateÅŸ açan Ä°srail savaÅŸ uçaklarının sesleri, ailemin Gazze'deki denize 1,5 km uzaklıkta olan evlerinden, sürekli duyuluyor.
Gazze'deki Al-Åžhati mülteci kampında, diÄŸer çocuklar evlerinden dışarıya bakarken, bir çocuk sürünüyor
Gazze'deki manzaraya molozlar hakim. Ä°srail kuÅŸatması inÅŸaat malzemelerinin içeri girmesini engelliyor. Bu yüzden, her Ä°srail saldırısından sonra hasar gören ve yıkılan binalar yeniden inÅŸa edilemiyor.
Abluka yalnızca malların içeri girmesini engellemekle kalmıyor, aynı zamanda insanların bu açık hava hapishanesinden çıkmalarını da engelliyor. Hastaneler ilaç ve ekipman sıkıntısı çekiyor. Buna raÄŸmen, hastalar baÅŸka bir yerde tedavi olmak için Ä°srailli yetkililerin çıkış izni vermesini beklemek zorunda kalıyor. Birçok hasta ise beklerken ölüyor.
Yurtdışında okumak, dünyayı keÅŸfetmek ve öÄŸrenmek isteyen öÄŸrencilerin de ayrılmaları olanaksız. Ben ÅŸanslı olan birkaç kiÅŸiden biriydim. 2013-2014'te, Refah sınır kapısı her dört ayda bir yalnızca üç günlüÄŸüne açık oluyordu. Gerçi o günlerde bile, çıkış izni alabilmek için gerekli dokümanların alınması hiç kolay deÄŸildi. Ben, bir yıldan fazla süre denedikten, uÄŸraÅŸtıktan ve bekledikten sonra çıkmayı baÅŸardım. Birçokları bu kadar ÅŸanslı deÄŸildi.
Peki, yeÄŸenimin ve Gazze'deki onun gibi diÄŸer çocukların gelecekleri ne olacak? Zehirli su içmek, yenmez yiyecekler yemek, bombalardan kaçmak ve bir gün içinde doÄŸduÄŸu hapishaneden çıkabilmek için iÅŸkencecilerinden bir kağıt parçası alabilmek için dua etmek? En sonunda, Gazze'de nasıl bir insani felaket olduÄŸunu ve Ä°srail'in on yıllık kuÅŸatmasının ve düzenli katliamlarının ne kadar suçlu olduÄŸunu dünyaya bilmem kaçıncı kez söyleyen bir BM raporunda baÅŸka bir istatistik haline gelmek?
Yine de uluslarası toplum, Gazze halkını çektikleri acılardan dolayı suçlar gibi davranmaya devam ediyor. Sanki Gazzelilerin üzerinde hayatta kalmaya çalıştıkları 365 km2'lik toprakları, ABD ve Avrupa ülkeleri tarafından finanse edilen son model askeri teknolojiyle ordu, donanma, demir kubbe, savaÅŸ uçakları ve sığınaklara sahip gerçek bir ülkeymiÅŸ gibi. Sanki bu ÅŸeride sıkışmış iki milyon insan, Ä°sraillilerle eÅŸit ÅŸartlarda mücadele ediyormuÅŸ, sanki bu insanlar onlarca yıldır iÅŸgal edilmiÅŸ, ihlal edilmiÅŸ, malsız mülksüz bırakılmış yoksul mülteciler deÄŸillermiÅŸ gibi...
Ebu el-Ata, halkına yönelik baskıya karşı silah toplayan bir "terörist"ti. Bu yüzden onun, "cerrahi bir ÅŸekilde" hiçbir hukuki yargılama olmadan ortadan kaldırılması (ailesi ise "sivil zayiat" oluyor) hiç sorun deÄŸildi. Ä°ÅŸte uluslararası toplum bu ÅŸekilde görüyor.
İslami Cihad'ın komutanlarından Ebu El Ata
Silahsız Filistinliler, Ä°srail'in tel örgüsünün yakınında protesto yaptıkları için de güvenlik "tehdidi" oldular. Bu yüzden, 14 bin 115 kiÅŸi yaralanırken aralarında 46 çocuk, 2 kadın, 9 engelli, 4 saÄŸlık görevlisi ve iki gazetecinin de bulunduÄŸu 213 Filistinli öldürüldü ve bu da sorun deÄŸil.
Gazze'de yaÅŸayan iki milyon Filistinli, Ä°srail için büyük bir demografik tehdit oluÅŸturuyor. Bu yüzden, insanlık dışı koÅŸullarda tutuluyorlar ve ara sıra da bombalanıyorlar. Ve aynı ÅŸekilde bu da hiç sorun deÄŸil.
Sözde uluslararası toplum için, Filistinlilere karşı iÅŸlenen bütün suçlar kusursuz bir ÅŸekilde açıklanabilir, affedilebilir görünüyor.
Bu dünyada, bu "uluslararası toplum"un gözleri önünde, küçük yeÄŸenim Ela'a, Gazze'den Filistinli bir kız olarak büyüyecek. Bir gün gelecek, mücadelemizi önemseyen ve destekleyen insanları hatırlayacağız ve Ä°srail'in savaÅŸ suçlarına sessizlikleriyle suç ortağı olmayı seçen diÄŸerlerini sorumlu tutacağız.
Müellif: Majed Abusalama / Aljazeera.com ( https://www.aljazeera.com/indepth/opinion/fear-gaza-children-191115114728129.html )
Mütercim: Hilal Çifçi
Henüz yorum yapılmamış.