Sezonun Son Kasım Sapkınlıkları
Follow @dusuncemektebi2
Sonunda bazı okullarda, bir partinin ‘6 Ok’u yazılı şeritlerden tutunup, bir büstün karşısında secde ettirilen çocukları gösteren videolar da döküldü piyasaya. Hem de bir yer de değil, bir kaç yerde.
Önce, Aksaray’daki kahredici saygısızlık üzerine: ‘Otizm, down ve benzeri iletiÅŸim bozuklukları’ olan çocuklar için Aksaray’da sergilenen ve o mâsum yavruları ve aile efradını derin acılara garkeden gaddarlığı, insanlıktan biraz nasibi olan herkes, kalplerine bir bıçak saplanmış bir hissetmelidir, herhalde..
Bu gibi iletiÅŸim bozuklukları yaratılıştan gelen veya sonradan kazanılan durumlar olabilir ve herkesin başına da gelebilir, bulaşıcı da deÄŸildir ve ama, insafsızlık, gaddarlık ve aptallık bir sosyal dalga halinde nicelerini de kendi içine çekebiliyor, demek ki..
O mâsum yavrulara sevgi ile bakmaları gerektiÄŸinin terbiyesini kendi çocuklarına veremeyen ve kendi çocuklarının onlardan ayrı okul ve mekânlarda tutulmasını için protesto yükselten anne-babaların, bütün toplum kesimlerince, kendi idraksizlikleriyle asıl iletiÅŸim bozukluÄŸu olan kimseler olarak ayıplanması gerekiyor.
Ve gelelim, son ‘Kasım Sapkınlıkları’na...
Sezonu 29 Ekim törenlerinde açanlar, mâlum Kasım günlerinin resmî aÄŸlatma kampanyalarında, küçücük çocuklara, ‘Seni özlüyoruz! Sen olmasaydın, biz olmazdık’ gibi acayip laflar ettirdiler yine…
Hele bir Muhalefet Lideri var ki, evlere ÅŸenlik…
‘O sadece CHP’nin ‘…..’ü deÄŸildir. O, bütün dünyanın ….’üdür’ diyor ve sonra fazla attığını anlamış olmalı ki, indirim yapıyor, ‘O, 82 milyonun ….’üdür’ diyor. Halbuki, 1934’den beri, o sıfat önünde eÄŸdirilenlerden 10 milyonlar da vardı ki, onlar da çekildiler hayattan, onları da hesap edebilir ve rakamı belki de ikiye-üçe katlayabilirdi.
EÄŸer, insanlar dünyaya gelmelerinde etkili olduklarını düÅŸündükleri kimseleri, kendilerini yaratan, var eden birer ‘ilâh’ gibi görecek olsalar, o zaman bütün anne-babalardan, veya nice siyasî liderlerden ya da ‘kurtarıcı’ kabul edilen ideolojik veya -sözde- itiqadî öncülerden oluÅŸan bir -uyduruk- ‘tanrılar ordusu’ndan dolayı, ortalıkta adım atacak yer kalmazdı dünyada. Ve o mantıkla, filanca kiÅŸinin var edicisi olarak Vahdeddin veya 2. Abdulhamîd gibi padiÅŸahların da ‘ululanması’ gerekmez mi?
Sonunda bazı okullarda, bir partinin ‘6 Ok’u yazılı ÅŸeritlerden tutunup, bir büstün karşısında secde ettirilen çocukları gösteren videolar da döküldü piyasaya. Hem de bir yer de deÄŸil, bir kaç yerde.
Bu trajik ilkelliÄŸe karşı M. EÄŸitim Bakanı’ndan olumlu bir müdahale beklentimiz olamaz herhalde. Çünkü, o, bu konuda kaygularının olduÄŸunu bugüne dek sergilemiÅŸ birisi deÄŸil. Öyle bir-iki, ‘SoruÅŸturma yapılıyor, müfettiÅŸler gönderildi’ gibi açıklamalar Müslüman milletin yaralanan kalbine merhem olamaz.
***
Bu durumda gözler ‘cumhûr’un baÅŸkanı’ olan ErdoÄŸan’a çevrili. Evet, Trump’la, Putin’le, dünya sahnesindeki niceleriyle raksederken, Müslüman milletin ekseriyetinin duası onun yanında ama içerde sergilenen bu sapkınlıklara da el atmalıdır. Evet, yük ağır ama yorgunluk kabul etmeyen bir yolda olduÄŸunu herkesten çok o biliyor herhalde.
(‘Taife-i Laicus’un küstahlığı, azgınlık ve sapkınlık derekesindeyken, dert sadece tek yönlü de deÄŸil. Sözde, din hocası kılıklı, sarıklı- cüppeli bir kiÅŸinin bir videosu da tedavülde bugünlerde. Adam, binlerce kiÅŸiye hitap ediyor ve ‘Efendi hazretleri’ dediÄŸi bir kiÅŸiyi temâÅŸa etmenin, ‘Ä°hlâs üzere kılınan 150 yıllık namazdan bile efdâl olduÄŸunu’ söyleyecek kadar çarpık ve kiÅŸileri ululaÅŸtırıcı, ilâhlaÅŸtırıcı bir baÅŸka putlaÅŸtırma eylemi sergiliyordu. Bu kadarına da ‘Yuhh’ yani...)
Ä°tiraz etmek hassasiyetimizi yitirdik mi?
Sionist Ä°srail rejimi, Gazze’de bir günde 34 müslümanı katletti.
Hiç sesimiz çıkmadı. Ä°llâ da, her ÅŸeyi yukarıdan mı beklemeliyiz? Müslümanlar olarak, Cuma günü câmilerden çıkışta ülke çapında, yüzbinler, milyonlar halinde o mazlum ÅŸehitlerin ‘ahh’larını Allah’u Ekber nidâlarıyla taçlandırmalı deÄŸil miydik? Ölü toprağı mı serpildi üstümüze?
Müellif: Selahaddin E. Çakırgil / Star
Henüz yorum yapılmamış.