Sosyal Medya

Güncel

Yok OlmuÅŸ Medeniyetlerden Geriye Kalan 10 Gizemli Yer

Trajedileri, gizemli ayinleri, köklü inançları yansıttığı gibi masalsı imparatorlukların, kudretli hükümdarlarının ve hayalperest mimarların ruhlarını da taşıyan bu yerler, dünya kültür mirası için de önemini koyuyorlar.



1. Paskalya Adası
 
 
Dünyanın en gizemli adası olarak kabul edilen Paskalya Adası, Pasifik Okyanusu’nda, Åžili kıyılarından 3600 km açıkta bulunuyor. Adanın gizemli moai heykelleri, abartılmış derecede uzun kulakları, güçlü çıkıntılı çeneleri, büyük baÅŸları ve kolsuz gövdeleri ile insanı etkileyen görkemli görünümdeler.
 
Paskalya Adası’nın doÄŸu kıyısında bulunan Rano Raraku, volkanik bir kraterdir. Krater volkanik kül bulutu ve tüflerle oluÅŸmuÅŸtur. Moailer, Rano Raraku volkanından alınmış olan kayalardan yapılmışlardır. Bu krater, heykeltraÅŸlar için adeta dev bir atölye gibi. Heykeller ahu olarak adlandırılan anıt mezarların üzerinde durmaktalar. Bir anlamda mozoleler olan ahular, eski kabilelerde kutsal bir anlamı olan odak taşı olarak da kullanılırdı. Bölge, Dünya Mirası listesine dahildir. Paskalya Bayramı arifesine denk gelen 5 Mayıs 1722’de, Hollandalı denizci Jacob Roggeveen, Paskalya Adası’na ayak basan ilk Avrupalı oldu, ismini böyle aldı.
 
Paskalya Adası’nın antik isimlerinden biri Dünyanın Merkezi. Bir diÄŸer ismi de Cennete Bakan Gözler. Bazı araÅŸtırmacılar mitolojik bilgiler dikkate alındığında, Paskalya Adası’nın binlerce yıl önce var olan ve gözlemevleriyle gökyüzünü araÅŸtıran antik bir uygarlığa ev sahipliÄŸi yaptığını öne sürüyor. AraÅŸtırmacı Hancock, Cennetin Aynası adlı kitabında, Paskalya Adası’nın büyük tufanlardan önce yaÅŸamış bir uygarlığın evi olduÄŸunu ve çok önemli bir konuma sahip olduÄŸunu belirtti. Bu özel konum, dünyadaki kutsal yerlerin matematiksel yerlerini mükemmel bir ÅŸekilde gösteriyordu. Dünyanın en gizemli adası olarak kabul edilen Paskalya Adası, araÅŸtırmacıların yüzyıllardır süren çalışmalarına raÄŸmen sırlarını saklamaya devam ediyor.
 
2. Kailash Dağı
 
 
Tibet’in batısındaki, Himalayalar’ın bir uzantısı olan Kailash Dağı ve çevresi, hem Budistler hem de Hindular için çok önemli bir dini merkez. Kailash Dağı ve çevresini kutsal yapan çok önemli özellikler var. Ä°lki, Asya’nın en önemli nehirlerinden dördünün kaynağının Kailash’ın yakınlarında bulunması: Ä°ndus, Brahmaputra, Sutlej ve Karnali nehirleri aynı bölgeden doÄŸuyor. Ä°kincisi, Hinduizm inancına göre, Kailash’ın, Tanrı Shiva ve eÅŸinin evi sayılması nedeniyle kutsal bir bölge olması.
 
6714 metre yüksekliÄŸindeki Kailash Dağı her zaman karla kaplı. Bu yüzden Tibet dilinde, ona kar mücevheri deniyor. Budist inancına göre ise Kailash, dünyanın eksenini oluÅŸturan daÄŸ. Ruhlarını arındırmak için Budizm, Hindu, Jain ve Bon dini inananları Kailash Dağı’nı tavaf ederek ibadetlerini yerine getiriyorlar. Tibet’teki Kailash Dağı’na gelen Budistler hemen yere kapanarak, sürünerek ilerliyor. Bir yandan dua edip, öbür yandan sürünerek, dağın içerisindeki manastıra kadar ilerliyorlar.
 
3. Leshan
 
 
Çin’in Siçuan bölgesinde, Leshan Åžehri yakınlarında, Min ve Dadu ırmaklarının birleÅŸtiÄŸi noktada Büyük Buda adeta nöbet tutuyor. Leshan Buda heykeli, E’mei Dağı’nın doÄŸu eteÄŸindeki Qiluan tepesinde bulunuyor.
 
Mile Heykeli ve Jiading Buda Heykeli olarak da adlandırılan Leshan Buda Heykeli, Tang Hanedanlığı’nın Ä°mparatoru Kaiyuan döneminin ilk yılında 713’te oyulmaya baÅŸlandı ve 90 yıl sonra tamamlandı. Dağın eteÄŸinde ve nehir kıyısında inÅŸa edilen bu Buda heykeli, dünyanın en büyük taÅŸ heykelidir. Çin’de “DaÄŸ, bir Budadır; Buda, bir daÄŸdır.” ÅŸeklinde bir söz vardır. OturuÅŸ pozisyonundaki Buda heykelinin yüzü batıya bakmaktadır. AğırbaÅŸlı bir yüz ifadesindeki bu heykel, 71 metre yüksekliÄŸindedir. E’mei Dağı ve Leshan Buda Heykeli, 1966 yılında Dünya Mirası Listesi’ne alındı.
 
4. Bagan
 
 
Bagan, Myanmar’ın (Burma) en ünlü turistik bölgesidir. 42 km2′lik bir alanda, ortaçaÄŸ Kral Kenti’nin hükümdarları dönemine ait binlerce tapınak ve tarihi kalıntı bulunmakta.
 
3. yy‘da 4000 tapınak bulunuyormuÅŸ, ÅŸu anda çoÄŸu zamana yenilmiÅŸ. Depremler, MoÄŸol istilaları ve iç çekiÅŸmeler sonunda Burma ordularınca talan edilmiÅŸ. Åžu anda 2000 civarında pagoda bulunuyor. Pagoda, M.Ö 5. yy’da ortaya çıkan, Hindu ve Budist inanca ait, Asya’da çok yaygın olan mabetlerdir. Bazen dairesel ve sivri, bazen üst üste büyükten küçüÄŸe, çok katlı olarak yapılmış mimari eserlerdir. Önemli bir Budist merkez olan Bagan’ın ihtiÅŸamı, MoÄŸol saldırı ve yaÄŸmaları ile son bulmuÅŸ.
 
 
Bagan’ın en ünlü pagodası ise Shwezigon. 1057’de yapılmış bu altın tapınak çok etkileyici.
 
5. Chichen Itza
 
 
Meksika’nın Yucatan Yarımadası’nda bulunan Chichen Itza Piramidi, Maya Medeniyeti’nin ekonomik ve politik merkezi olarak hizmet vermiÅŸ en ünlü Maya tapınak sitesidir. Chichen Itza Piramidi’nin kendisi, Maya tapınaklarının en sonuncusu ve hiç ÅŸüphesiz en büyüÄŸüdür.
 
Chichen Itza’daki kalıntıların kısmen Tolteklere ve kısmen de Mayalara ait olduÄŸu düÅŸünülmektedir. Burada her iki kültüre ait motifler görülmektedir. Buradaki en dikkat çekici bina, El Castillo (Kale) denilen yerdeki piramitsel tapınaktır. 9 katlı ve dört tarafından 91 basamak yükselen bir piramit olup, daha eski bir piramidin üzerine inÅŸa edilmiÅŸtir. Bu piramitte yılın günleri ve ayları, basamakların ve terasların sayısıyla temsil edilmektedir. Dört yöne yönelik olarak yapılmış olan merdivenlerin ilkbahar ve sonbahar gündönümleriyle ilgili bir rol oynadığı da düÅŸünülmektedir. GüneÅŸin açısıyla oluÅŸan gölgeler, merdivenin alt ve üst kısımlarında başı ve kuyruÄŸu olan Yılan Kral’ın yeniden canlanışını ve yükseliÅŸini simgelemektedir.
 
Bölgedeki diÄŸer kalıntılar, bir gözlemevi ve birkaç mezarın bulunduÄŸu bir piramittir. 52 heykelin bulunduÄŸu diÄŸer piramidin Maya-Toltek takvimindeki 52 zamanı temsil ettiÄŸi sanılmaktadır. 6. yüzyılda Mayaların yerleÅŸtiÄŸi Chichen Itza’nın 11. yüzyılda Toltekler tarafından istila edildiÄŸi sanılmaktadır. Åžehir, 14. yüzyılda ise bilinmeyen bir nedenden dolayı tamamen terk edilmiÅŸtir.
 
6. Taula
 
 
Ä°spanya’da bulunan bu taşın sırrı hala çözülemiyor. Katalan dilinde masa anlamına gelen taula, Minorca adasında bulunan T ÅŸeklinde taÅŸ yapılara verilen isimdir. Taulaların 3.7 metre yüksekliÄŸe kadar ulaÅŸanları var. M.Ö 1000 ve M.Ö 300 arasında yapıldığı düÅŸünülüyor. Tam olarak neden inÅŸa edildikleri bilinmese de dini veya astronomi amaçlı yapıldığı düÅŸünülüyor.
 
7. Tiahuanaco
 
 
Bolivya And DaÄŸları üzerinde, Bolivya ile Peru arasında, deniz seviyesinden yaklaşık 4 bin metre yükseklikte bulunan tarihi Tiahuanaco ÅŸehri, görenleri hayrete düÅŸüren pek çok kalıntı ile doludur. Tiahuanaco’da bulunan en ÅŸaşırtıcı kalıntılardan biri, ekinoksları, mevsimleri, ayın her saatteki durumunu ve hareketlerini gösteren bir takvimdir. Büyük ustalık isteyen taÅŸ iÅŸçiliÄŸi kullanılarak duvarlar yapılmıştır.
 
Tiahuanaco’da en dikkat çekici yapıtlardan biri de GüneÅŸ Kapısı’dır. Yekpare taÅŸtan meydana getirilen bu eser, 3 metre yüksekliÄŸinde ve 5 metre geniÅŸliÄŸindedir. Ağırlığının yaklaşık 10 ton olduÄŸu tahmin edilmektedir. GüneÅŸ Kapısı’nın ortasındaki tanrı motifi, 11 deÄŸiÅŸik biçimde tekrarlanmakta, yani GüneÅŸ’in bir yıl içindeki hareketlerini, on iki ayı göstermektedir. Bununla birlikte sadece GüneÅŸ deÄŸil, son derece karmaşık bir sistemin içinde Venüs gezegeni de yer alır. Yan yana duran üç takvim taşında, üç ayrı takvim hesabı vardır. Birinci takvim Kutsal Yıl hesabıdır. Bunda bir yıl 260 gün olarak hesaplanmıştır. Ä°kinci taÅŸta GüneÅŸ Yılı takvimi iÅŸlenmiÅŸtir ve yıl 365.2422 gün olarak hesaplanmıştır. Üçüncü taÅŸtaki takvim ise Venüs yılını gösterir. Burada bir yıl 225 gün olarak gösterilmiÅŸtir. Tiahuanaco’nun kurulmuÅŸ olduÄŸu bölgenin coÄŸrafi koÅŸulları düÅŸünüldüÄŸünde, herÅŸey çok daha ÅŸaşırtıcı bir hal almaktadır. Åžehir, normal yerleÅŸim alanlarından kilometrelerce uzakta ve yaklaşık 4 bin metre yükseklikte kurulmuÅŸtur. Åžehrin bulunduÄŸu yüksek platoda, atmosfer basıncının deniz seviyesinden neredeyse yarı yarıya düÅŸmesi, oksijen oranının da çok azalması nedeniyle, insan gücü gerektiren iÅŸleri yapmak çok daha zor hale gelmektedir. Åžehir Unesco Dünya Kültür Mirasları arasındadır.
 
 
Tiwanaku ÅŸehri, kuÅŸaklar boyu süren bir muammadır ve fantastik köken kuramları üretilmiÅŸtir. Onlardan biri de kentinin tanrılar tarafından inÅŸa edildikten sonra Aymara Kızılderilileri’ne bırakıldığıdır. Bir diÄŸeri, yıkıntılar arasında bulunan heykelleri gören ilk Avrupalı yazarlar, eski çaÄŸlarda yaÅŸamış dev bir ırktan söz etmiÅŸlerdir. 19. yüzyıl sonlarında bilimadamı Arturo Posnansky, Tiwanaku’nm ilk olarak 10.000 yıl önce Büyük Okyanus kıyısında inÅŸa edildiÄŸini, sonra da jeolojik olarak yükselmiÅŸ olacağını düÅŸünmüÅŸtür. Yirminci yüzyıl baÅŸlarında bazı yazarlar Tiwanaku’nun insanlığın doÄŸum yeri, özgün Cennet Bahçesi ya da efsanevi uygarlık Atlantis olduÄŸunu ileri sürmüÅŸlerdir.
 
8. Carnac Taşları
 
 
Fransa’nın kuzeybatı Bretagne bölgesinde yer alan bu taÅŸlar bugün hala gizemini koruyor. TaÅŸların M.Ö 6000 – 1800 yılları arasında buraya yerleÅŸtirildiÄŸi tahmin ediliyor. TaÅŸlar güneÅŸ sistemi örnek alınarak yerleÅŸtirilmiÅŸ, ancak o çaÄŸlarda insanlık hala güneÅŸ sisteminden haberdar deÄŸildi. TaÅŸların buraya nasıl yerleÅŸtirildiÄŸi gizemini koruyor.
 
9. Externsteine
 
 
 
Almanya’nın Kuzey Ren Vestfalya eyaletinde Teutoburger Ormanı’nda Horn-Bad-Meinbetg kasabasına yakın bir bölgede bulunan yan yana dizilmiÅŸ 13 kayanın sırrı hala çözülemedi. Kumtaşından oluÅŸmuÅŸ bu kayaların yaklaşık, 120 milyon yıl önce oluÅŸtuÄŸu tahmin ediliyor. Burasının bir zamanlar Germanların kültür ÅŸehri olduÄŸu düÅŸünülüyor.
 
10. Angkor Wat Tapınağı
 
 
12. yy’ın baÅŸlarında Kral II. Suryavarman icin tapınak ve baÅŸkent olarak inÅŸa edilmiÅŸtir. Angkor-Wat, buradaki en büyük ve en iyi korunmuÅŸ tapınak. KuruluÅŸundan beri önce Hindu, sonra Budist olarak hizmet vermek üzere daima önemli bir dini merkez olarak kalmıştır.
 
Tapınak, Kamboçya’nın sembolü olmakla birlikte (herhangi bir ülke bayrağı üzerinde bulunan tek yapıdır) ülkenin en önde gelen turistik cazibe merkezidir. Mimari açıdan karakteristik özellikleri: Kemerler, lotus çiçeÄŸi goncası ÅŸekilli kuleler, geçiÅŸ yollarını geniÅŸ tutmak icin inÅŸa edilmiÅŸ yarı asma katlar, eksenel galeriler, baÄŸlantılı çıkıntılar, haç seklindeki teraslardır. Yapısı, Hindu mitolojisindeki tanrıların evi olan Meru Dağı’nı çaÄŸrıştırmak üzere planlanmıştır. Yapı ihtiÅŸamı ve uyumu haricinde aynı zamanda, geniÅŸ duvar heykelleri ve duvarlarını süsleyen birçok Hindu koruyucu meleÄŸi ile de hayranlık uyandırır. Guiness Rekorlar Kitabı’na göre, Angkor-Wat dünyadaki en büyük dini yapıdır. Angkor, 1992’de Dünya Mirası Listesi’ne alınmıştır.
 
 
Kaynak: GEO, Ä°nsan ve Evren

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.