624 yıllık Osmanlı Devleti’nin çöküşü, çok mu gurur verici?
Follow @dusuncemektebi2
Yüz sene öncelerde Osmanlı’nın dağılmasını hayal sananlar, bugün de Müslüman halkların yeniden birliğinin sağlanması idealini hayal sanıyorlar.
Sovyetler BirliÄŸi'nin son lideri Mihail Gorbaçov, o dönemde SSCB'yi ayakta tutmanın mümkün olduÄŸunu savunmuÅŸ, yeni kitabında…
Gorbaçov’un bu sözlerini duyunca, onun, 28 yıl önce, Sovyetler BirliÄŸi dağıldıktan sonraki hayıflanış cümlesini hatırladım. O zaman, kendisini de suçlayarak, ‘Tarih, geç kalanı affetmez..’ demiÅŸti. Çünkü, Sovyetler BirliÄŸi’ni adım adım deÄŸiÅŸtirmeye çalışıyordu. Sovyetler BirliÄŸi’ndeki komünist diktatörlük uygulamalarını deÄŸiÅŸtirmeye yönelik Glasnost ve Perestroyka gibi programların rüzgârları bütün Sovyet ülkelerinde hissediliyor ve kapitalist dünyanın medya organları ve siyasetçileri de Gorbaçov’a hayranlıklarını ifade ediyorlardı.
Ama, bizdeki kemalist-laik darbeci askerleri hatırlatan ve komünist ideoloji ve ‘stalinizm’e sımsıkı baÄŸlı Kızılordu Åžefleri bir darbeye kalkışıvermiÅŸler ve Gorbaçov’u da, Karadeniz kıyılarındaki bir sayfiye mekânında tutuklamışlardı. Ancak, Rusya Komünist Partisi’nin önde gelen isimlerinden olan Boris Yeltsin, yüzbinlerin önünde o darbeye karşı çıkmış, o darbe teÅŸebbüsü kırılmış ve darbeci mareÅŸal ve generaller intihar etmiÅŸler, ya da tutuklanmış ve Gorbaçov da kurtarılmıştı.
Ama, artık sosyo-politik hayatın dizginleri Yeltsin’in eline geçmiÅŸti. O da, Gorbaçov’a, Sovyetler BirliÄŸi’nin ‘defin ruhsatiyesi’ mesâbesindeki belgeyi imzalatmış ve 15 ayrı devlet ortaya çıkıvermiÅŸti.
Åžimdi, Gorbaçov iÅŸte o dönemin tahlil etmeye çalışıyor ve ‘BirliÄŸi korumak için son ân’a dek mücadele ettim. Ancak, ‘Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler BirliÄŸi’ndeki en büyük ülke olan Rusya, Boris Yeltsin liderliÄŸinde, bölünme yoluna gitti. KeÅŸke, Sovyetler BirliÄŸi’ni koruyabilseydik. Bu mümkündü. Rusların büyük bölümünün, SSCB'nin dağılmasından piÅŸmanlık duymasına ÅŸaşılmamalı..’ diyor.
Gorbaçov yalnız deÄŸil... Putin’in de, ‘20. Yüzyılın en büyük fâciasının Sovyetler BirliÄŸi’nin dağılması olduÄŸunu’ sık sık vurgulamıyor mu?
Kaldı ki, Rusya, o dağılmadan sonra bile, 200 yılı aÅŸkın zamandır elinde ve artık yeni devletler durumunda olan ülkelerin -Gürcistan ve Ukrayna hariç-, herbirisiyle baÄŸlarını koruduÄŸu ve iki süper-güçten birisi olmak konumunu yeniden kazandığı halde, birlik halinde olmanın gerekliliÄŸini yine de hissediyor.
Bizde ise, Osmanlı’nın dağılmasını hüzünle ananların ve Müslüman halkların yeniden birliÄŸini düÅŸünmenin hemen ‘saltanatçılık’ veya ‘cumhuriyet düÅŸmanlığı’yla suçlandığını belirtmeye ayrıca gerek yok.. Hele de bir takım ulusal bayram günlerinde veya 10 Kasım’larda, bütün bir tarihî geçmiÅŸimizden ve ayrı düÅŸtüÄŸümüz halklardan derin bir nefret duygusuyla söz ediliyor. Ama, halkımız ve diÄŸer ülkelerdeki müslüman halk yığınlar, her olumsuzluk karşısında, ‘Müslümanlar niye birlik olamıyorlar?’ diye hayıflanıyorlar.
Evet, Sovyetler’in milâdî-20. Yüzyıl’ın sonundaki çöküÅŸü Rusya’da halâ öyle de, aynı yüzyılın başında, 624 yıllık bir Osmanlı Devleti’nin çöküÅŸü, çok mu gurur verici..
Üstelik, sadece Türkiye halkı için deÄŸil, hemen bütün Müslüman halklar için de, Osmanlı Devleti, onları emperyalistlerin saldırılarından asırlarca koruyan, emperyalistleri korkutan bir güç merkezi idi. Ama, bu büyük güç, emperyalistlere hizmet etmeyi ÅŸiar edinen yerli kuklalar tarafından dağıtıldı ve Müslüman halklar 100 yıldır, kendilerini koruyacak bir büyük güç sahibi olamamanın hüsran ve utancını yaşıyorlar. Ve Müslüman dünyası, o büyük tâbutun altında eziliyor hâlâ..
Osmanlı’nın da yanlışları vardı elbette.. Ama, ıslah yerine dağıtmayı ve yok etmeyi düÅŸünen ‘Ä°ttihadçı kafası’nın vesâyetçi anlayışı, bürokraside hâlâ da hükümfermâ..
Yüz sene öncelerde Osmanlı’nın dağılmasını hayal sananlar, bugün de Müslüman halkların yeniden birliÄŸinin saÄŸlanması idealini hayal sanıyorlar.
Ama, biz Ä°slâm Milleti olarak bunu gerçekleÅŸtirmeye sadece mecbur deÄŸil, mahkûmuz ve varlığımızı ancak bu ÅŸuûrla haysiyetli ÅŸekilde sürdürebiliriz.
Müellif: Selahattin E. Çakırgil / Star Gazetesi
Henüz yorum yapılmamış.