Sosyal Medya

Modern Hayatın Beraberinde Getirdiği Psikolojik Rahatsızlıklar

Normal seviyede olduğunda insanların başarıya ulaşmasına yardım eden stres, kronik hale geldiğinde hastalıklara neden olabiliyor. Modern yaşamın sonucu olarak ortaya çıkan bu psikolojik rahatsızlıklar, insanların günlük yaşamını etkiliyor ve içinden çıkılması güç durumlara sokabiliyor. Peki, tedavi edilmezse şiddet eğilimlerinin artmasına ve şizofreniye neden olan bu hastalıklar nasıl anlaşılır?



1. OBSESÄ°F-KOMPULSÄ°F BOZUKLUK

Obsesif-kompulsif bozukluk nedir? 

Obsesif-kompulsif bozukluk, obsesyon adı da verilen takıntılı düÅŸünce, fikir ve dürtüler ile kompulsiyon adı verilen yineleyici davranışlar ve zihinsel eylemlerden oluÅŸan bir ruhsal hastalıktır. Obsesif kompulsif bozukluk (OKB), sürekli tekrar edilen ve belli baÅŸlı kalıp davranışları içeren bu rahatsızlık halk arasında takıntılı olma olarak da isimlendirilir. Bu ruhsal hastalıkla insanlar takıntılarının mantıksız olduÄŸunun farkına varabilir ve bu takıntıları önemsememeye hatta bırakmaya çalışabilir. Fakat bu durum sadece sıkıntı ve kaygıların artmasını saÄŸalar. Rahatsız edici düÅŸünceleri önemsememeye ya da bu düÅŸüncelerden kurtulmaya çalışırken yeni düÅŸünceler ve zorlamalar daha öncekileri takip eder böylece içinden çıkılmaz bir döngüye girilir.

OBSESÄ°F-KOMPULSÄ°F BOZUKLUÄžUN BELÄ°RTÄ°LERÄ°

Teslimiyet noktasındaki temel zorlayıcı düÅŸünce sorumluluktur. EÄŸer bu tekrarlayıcı hareketleri yapmazlarsa korktukları felaketin baÅŸlarına geleceÄŸinden ve bundan tamamıyla kendilerinin sorumlu olacağından endiÅŸe duyarlar. ÖrneÄŸin evden çıkmadan önce defalarca ütünün fiÅŸini çekip çekmediÄŸini kontrol etmelerine raÄŸmen tekrar tekrar eve dönüp kontrol etmek gibi. Bu rahatsız edici düÅŸüncelere verilen tepkiler daha sonra bir kısır döngü yaratıp hastalığın daha fazla yerleÅŸmesine neden olur. Takıntılar, birçok alanda kendini gösterebilir:
 
Düzen ve simetri takıntıları: Bu kiÅŸiler, kendilerini ve çevrelerini korumak adına sıklıkla çevrelerine müdahale eder, endiÅŸeleri ile harmanlanmış hayaller üretebilirler. ÖrneÄŸin kendisine çok saçma gelmesine raÄŸmen, her ÅŸey yerli yerinde olmazsa annelerinin kaza geçireceÄŸine inanabilirler. Yüzlerinin bir tarafı yaralansa diÄŸer taraf yaralanmadığı sürece kendilerini rahat hissedemeyebilirler.
 
Kirlenme takıntıları: En sık görülen takıntılardandır. Çevreleri tarafından aşırı titiz olarak tanımlanan bu kiÅŸiler, kirlendiklerinde duyacakları rahatsızlığı göze alamazlar. Kirlilikle ile ilgili kaygıları çok fazla zamanlarını alır. DiÄŸer insanları aşırı pis bulabilirler, bu nedenle eve misafir çağırmak veya misafirliÄŸe gitmek istemeyebilir, aile iliÅŸkilerinde sıkıntı yaÅŸayabilirler.

 

Karar verme takıntıları: Elinde olmadan kendine zarar vereceÄŸinden veya baÅŸkalarının kendisine zarar vereceÄŸinden, utanılacak bir ÅŸey yapmaktan, yanlış, uygunsuz ÅŸeyler söylemekten korkabilirler.
 
 
HER TAKINTI OBSESÄ°F BOZUKLUÄžUN BELÄ°RTÄ°SÄ° MÄ°?
 
Fakat her takıntılı düÅŸünce ya da davranış obsesif kompulsif bozukluk deÄŸildir. OKB'den söz edebilmek için bu düÅŸünce ve davranışların; kiÅŸinin özel, sosyal, mesleki yaÅŸamındaki iÅŸlevselliÄŸini bozacak düzeyde ve ÅŸiddette olması gerekir. ÖrneÄŸin, bir ev hanımının tüm gününü temizlik ve düzene ayırması, çevresindekileri de düzeni bozmamaları için sürekli uyarması gibi.
 
OBSESÄ°F BOZUKLUÄžUN TEDAVÄ°SÄ°:
 
 
OKB kendiliÄŸinden geçen bir hastalık deÄŸildir, bu yüzden de tedavi edilmesi önemlidir. Ä°laç tedavisi ve biliÅŸsel davranış terapisi olarak iki tedavi yöntemi vardır: KiÅŸi yalnızca ilaç tedavisini, yalnızca terapiyi ya da her ikisini beraber seçebilir. Ä°laç tedavisi için antidepresanlar, selektif serotonin geri alım inhibitörleri obsesif kompulsif bozukluk tedavisinde kullanılabilir. Ä°lk aÅŸamada belirtileri azaltmak için bir ilaçla tedaviye baÅŸlanır. Ä°lacın etkisini göstermesi çok uzun zaman alabilir. Burada önemli olan nokta iyileÅŸme hissedilse bile doktora danışmadan ilaçları bırakmamaktır. Çünkü ilaçları bırakmak belirtilerin tekrarlamasına neden olabilir.
 
Hastaların ilaç ve biliÅŸsel davranış terapisine cevap vermedikleri ÅŸiddetli vakalarda beyin cerrahisi veya beyine bir dizi elektrik ÅŸoku verilmesi yöntemi kullanılabilir. En etkili tedavi yöntemlerinden biri de "Maruz Bırakma Terapisi"dir. Bu terapide hasta, korkulan bir nesneye ya da herhangi bir takıntıya kademeli olarak maruz bırakılarak kaygılarla saÄŸlıklı bir ÅŸekilde mücadele etmesini öÄŸrenir. Takıntılarla mücadele etmeyi öÄŸrenmek kiÅŸiyi daha iyi bir yaÅŸam kalitesine kavuÅŸturabilir.
 
2. PARANOİD KİŞİLİK BOZUKLUĞU
 
 
Paranoid kiÅŸilik bozukluÄŸu nedir?
 
Paranoya da denilen paranoid kiÅŸilik bozukluÄŸu, saçma olmayan bir kurgu ve iyi düzenlenmiÅŸ bir düÅŸünme biçimiyle herkesten ÅŸüphelenmektir. Paranoid kiÅŸilik bozukluÄŸu temel özelliÄŸi baÅŸkalarıyla ilgili genellikle bir güvensizlik içinde ve kuÅŸkuculuk içindedirler. Dolayısıyla her tür davranışı gerçekten uzaklaÅŸarak yorumlarlar ve bu da hem iÅŸ iliÅŸkilerinde hem sosyal iliÅŸkilerinde bozukluklara yol açar. Paranoid kiÅŸilik bozukluÄŸunun görünme sıklığı yüzde 2 civarındadır.
 
PARANOYA BELÄ°RTÄ°LERÄ° NELERDÄ°R?
 
 
Paranoid kiÅŸilik bozukluÄŸu olan paranoyak kimseler diÄŸer ruhsal rahatsızlıklara sahip olan hastalardan biraz daha farklı yaklaşımlar sergiler. Genel olarak bu kiÅŸiler, farklı nedenlerle geliÅŸtirdikleri ÅŸüpheleri dışarıya belli bir mantık örgüsü içerisinde anlatabilme özelliklerine sahiptirler. ÖrneÄŸin paranoyak birey; kendisinin takip edildiÄŸini ve zarar göreceÄŸine inanır. Çevresindekilere bunu anlatırken de uygun bir mantık çerçevesinde, etrafındakiler inanabileceÄŸi nedenler bulur. ÖrneÄŸin hasta eÅŸinin kendisini aldattığına inanır ve bunu nasıl anladığı sorulduÄŸunda baÄŸlantısız yorumlarla açıklamaya çalışır. 
 
Paranoyak kiÅŸiler, kimseye güvenmezler, karşısındaki insanlarla sırlarını paylaÅŸmazlar bu sırların kendilerine karşı kullanılacağına inanırlar. Gittikleri, psikoterapistlerine bile güvenmezler. Paranoid kiÅŸilik bozukluÄŸu olan hastaların en temel özelliklerinden biri de kin tutma özelliÄŸidir. Bu kiÅŸiler evrenin merkezi olarak kendilerini gördükleri için yeryüzündeki her olayı kendilerine göre yorumlarlar. Herkesin kendileri hakkında olumsuz ÅŸeyler düÅŸündüÄŸünü sanırlar.
 
PARANOİD KİŞİLİK BOZUKLUĞU NASIL ANLAŞILIR
 
Genelde savunmacı kiÅŸilikte insanlar oldukları için dışarıdan birinin, bu kiÅŸilerinin bir ruhsal rahatsızlığı olduÄŸunun farkına varmaları ancak çok detaylı muayene ile mümkün olur. Paranoid kiÅŸilik özellikleri göz önünde alındığında; kendisinde bu özelliklerin olduÄŸunu düÅŸünen bireyler kendilerine paranoya testi uygulayabilirler. Durumu belirleyen bazı testler söz konusudur.
 
Bu testlerde sorulan sorular ÅŸu ÅŸekildedir:
 
Sizinle ilgili şaka yapılmasını kaldırabiliyor musunuz?
Åžimdiye dek arkadaÅŸlarınızla çok sık aranız bozuldu mu? 
Size kötü davrandıklarını düÅŸünüyor musunuz? 
Henüz yeni tanıştığınız insanlara güvenme konusunda problem yaşıyor musunuz?
ArkadaÅŸlarınız sizi çok obsesif davranışlar sergilediÄŸiniz, kimseye güvenmediÄŸiniz için eleÅŸtirir mi?
Ä°nsanların sürekli sizi kullanmak istediÄŸini düÅŸünür müsünüz? Tüm bu soruları yanıtlamak sizi rahatsız ediyor mu, geriliyor musunuz?
 
PARANOİD KİŞİLİK BOZUKLUĞU NASIL TEDAVİ EDİLİR?
 
 
Tedavi edilebilir bir hastalık olan paranoid kiÅŸilik bozukluÄŸunda hastanın iç görüsünü geliÅŸtirmek oldukça zordur. Ä°lk olarak kiÅŸinin hasta olduÄŸuna inanması ve kabul edebilmesi gerekir. Bunun için biyolojik kanıt çalışmak çok önemlidir. Genellikle bütün kiÅŸilik bozukluklarının tedavisinde kullanılan en temel yöntem psikoterapidir. Ä°laç tedavisinden ikincil olarak faydalanılır. Terapide hastanın güvenlerini saÄŸlamak çok önemlidir. 
 
Tedavinin baÅŸarılı olabilmesi için kiÅŸinin kökleÅŸmiÅŸ davranış ÅŸekline, yaklaşımlarına, bakış açılarına, iliÅŸki yapılarına ve kapasitelerine deÄŸinilmesi gerekir. Genelde kiÅŸilik problemleri psikoterapi ile çözümlenebilmesine raÄŸmen, uzun zaman içinde yerleÅŸmiÅŸ olan bu duygu, düÅŸünce ve davranış alışkanlıklarını deÄŸiÅŸtirmek, yoÄŸun ve sürekli tekrarlanan bir tedavi ve öÄŸrenme süreci gerektirir.
 
3.ŞİZOİD KİŞİLİK BOZUKLUĞU
 
 
Åžizoid kiÅŸilik bozukluÄŸu nedir? 
 
Åžizoid kiÅŸilik bozukluÄŸu olan kiÅŸiler genellikler yaÅŸam boyunca sosyal çekingenlik gösterirler. Bu insanlar iliÅŸkilerinde yetersiz, içe dönük, donuklukları ile dikkat çekerler. Åžizoid kiÅŸilik bozukluÄŸu olan kiÅŸiler baÅŸkalarından daha tuhaf, izole veya yalnız görünürler.
 
ŞİZOİD KİŞİLİK BOZUKLUĞU BELİRTİLERİ
 
Åžizoid kiÅŸilik bozukluÄŸu olan kiÅŸiler baÅŸkalarıyla temasta bulunmayacakları, yalnız sürdürülen iÅŸlerde çalışmaya yatkındırlar. Pek çoÄŸu gece iÅŸlerini tercih eder, böylece birçok insanla anlaÅŸmak durumunda kalmayacaklardır. Aynı zamanda bu kiÅŸiler, amaca yönelik konuÅŸurlar, soru sorulursa cevap verir, spontan konuÅŸmaktan kaçınırlar. Cansız objeler veya metafizik yapılara hayranlık duyarlar. 
 
Åžizoid kiÅŸilik bozukluÄŸu olan kiÅŸiler, baÅŸkalarının ilgisinden uzakta, soÄŸuk bir izlenim veririler. Sessiz, uzak, yalnız kalmaya eÄŸilimli ve sosyal olmayan yapıdadırlar. Åžizoid kiÅŸilik bozukluÄŸunun baÅŸlangıcı erken çocukluk dönemidir. Tüm kiÅŸilik bozuklukları gibi, ÅŸizoid kiÅŸilik bozukluÄŸu uzun sürelidir, ancak yaÅŸam boyu olması ÅŸart deÄŸildir.
 
ŞİZOİD KİŞİLİK BOZUKLUĞU TEDAVİSİ
 
 
Åžizoid kiÅŸilik bozukluÄŸu bulunan hastalarda konuÅŸma terapisi de denilen psikoterapi yöntemi tercih edilir. Tedaviye uzak duran bu kiÅŸiler, zamanlar terapiste güven geliÅŸince kendilerini ve kendi içinde yaÅŸadıkları dünyayı anlatmaya baÅŸlarlar. Tedavide amaç hastanın anlamlı yakın iliÅŸkiler kurup kuramayacağıdır. 
 
Grup terapisinde ÅŸizoid hastalar uzun süre sessiz kalırlar. Tedavi esnasında diÄŸer insanlar tarafından kabul görünce ve zamanla grup üyeleri onun için önemli hale gelir. Sosyal bir ortam oluÅŸabilir." Buna ek olarak bazı durumlarda ilaç tedavisi de uygulanabilir.
 
4.ANKSÄ°YETE  (KAYGI BOZUKLUÄžU) BELÄ°RTÄ°LERÄ°
 
 
Gerçek bir neden yokken ya da nedeni olsa bile durumla uygunsuz olan, aşırı olan denetlenemeyen nitelikteki endiÅŸe hastalığın temel belirtisidir. ÇoÄŸu zaman kiÅŸi endiÅŸelerinin aşırı olduÄŸunun farkındadır fakat endiÅŸelenmelerini denetleyemeyerek bir türlü sakinleÅŸemezler. Çevrelerinde "aşırı evhamlı" olarak tanınırlar. Yorgunluk, dikkat bozukluÄŸu ve konsantrasyon güçlüÄŸü, en ufak sesle kolayca irkilme, uykuya dalamama ve gece sık sık uyanma diÄŸer önemli belirtilerdir. HissettiÄŸi korkuya kendini kaptıran kiÅŸi, yavaÅŸ yavaÅŸ zaman ve mekan algısından sıyrılabilir. 
 
Anksiyete sıklıkla sanki fiziksel bir hastalık varmışçasına kendini gösteren bazı bedensel belirtiler eÅŸlik eder. Bu belirtiler: Nedensiz yorgunluk, baÅŸ aÄŸrısı ve kas aÄŸrıları, yutma güçlüÄŸü, titreme ve seÄŸirmeler, terleme, tahammülsüzlük, bulantı, sersemlik hissi, sıcak basması gibi fiziksel yakınmalardır.
 
ANKSÄ°YETE BOZUKLUÄžU NASIL OLUÅžUR?
 
Yüksek iÅŸlevli anksiyete bozukluÄŸunda anksiyetenin en büyük silahlarından biri kendinize karşı gereÄŸinden fazla acımasız olmanız ve negatif eleÅŸtirilerle sürekli kendinize yüklenmenizdir. Zamanla kendinize karşı kullandığınız bu negatif dil bir obsesyon halini alarak yıkıcı sonuçlara zemin hazırlayabilir. 
 
Stresler yaygın anksiyete bozukluÄŸunun geliÅŸiminde önemli rol oynar. Çocukluk dönemi ve genç eriÅŸkinlik çaÄŸları arasında baÅŸlayan bu psikolojik rahatsızlık, yavaÅŸ ve sinsi bir geliÅŸim gösterir. Hastalığın belirtileri dönem dönem iyileÅŸmeler ve alevlenmeler gösterir. Stresli yaÅŸam olayları olduÄŸunda belirtiler çoÄŸunlukla kötüleÅŸir. Hastalığın oluÅŸmasında "kalıtsal etkenler, beyin nörokimyasındaki deÄŸiÅŸiklikler, kiÅŸilik özellikleri ve stres verici yaÅŸam olayları" etkilidir. Hastalar yorgunluk, gerginlik, kas aÄŸrısı ve baÅŸ aÄŸrısı gibi bedensel belirtiler nedeniyle çoÄŸu zaman psikiyatri dışı branÅŸ hekimlerine baÅŸvururlar ve doÄŸru tanının konması ve uygun biçimde tedavi edilmesi gecikebilir.
 
 
Toplum içerisinde anksiyete bozukluÄŸu popüler hale gelmesinin Prof. Dr. Nevzat Tarhan ÅŸöyle açıklıyor: "Ä°nsanların zihinsel yükü ve hayattan beklentisi arttı. Beklenti düzeyleri yükselmesiyle beraber sosyal dayanakları azaldı. Bunun üzerine insan yalnızlaÅŸtı, yalnızlaÅŸtıkça da aksiyete ortaya çıktı. Bu durum modern yaÅŸamın sonucudur. Ä°nsanlar kapital sistemin çalışma tarzının bedelini ödüyor."

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.