Sosyal Medya

Özel / Analiz Haber

Nureddin Yıldız: İmam hatiplerin ve camilerin çoğalmasına kananlar, şeytanı uyuyor zannedenler



Ümmeti Dirilmeye Çağırıyoruz..
Ümmeti Samimiyete Davet Ediyoruz..
Ä°slam Davasını Yüklenmek Yerine, Davasına Yük Olanlara Sesleniyoruz..
Hâlimizin Tespitini Okumak Ä°steyenlere..
Bırakın Kur’an Meallerini, Hâl-i Pür Melalimiz Ortada Ey Müslümanlar!
Åžahit olun Hâlimizin HâlsizliÄŸini Ä°lan Ediyoruz..
Davanın Hâdimi DeÄŸil Hamili Olacaklara Sesleniyoruz..
Omuzları Davanın Derdiyle Nasırlaşanlara Sesleniyoruz..

Selamünaleyküm.
Arkadaşlarım,
İmanımın kardeşleri, davamın ortakları!
Artık, ‘Ä°ÅŸimiz vaktimizden çok!’ demeye bile mecal kalmamıştır. Bunca cehalet ve duyarsızlık karşısında bir Riyazussalihîn dersini hafife alanlara yanarım kıyamet günü. Onlar Mus’ab (radiyallahu anh) ile aynı cenneti nasıl paylaşırlar onu anlayamam.

Ä°mam hatiplerin ve camilerin çoÄŸalmasına kananlar, ÅŸeytanı uyuyor zannedenler, düÅŸman olarak sadece Siyonist Yahudi’yi tanıyanlar; billahi yanarım onlara!

Eyvah ki eyvah, sadece Filistin’e yardım etmeyi iÅŸ zannedenlere eyvah!
Bombalanmadıkça bir yer orayı ÅŸeytanın terk ettiÄŸini zannedenler!
Vakfına, derneÄŸine gelenlerle çay içmeyi hizmet zannedenler!
Ä°nsanların zekât ve sadakalarını toplayıp dağıtmayı mahza cihat zannedenler!
Kendisi bile bir İlmihal kitabını baştan sona bir kere ders olarak okumayanlar!
En az bin hadisi ezber olarak bilmeden Peygamber aleyhisselam’a âşık olduÄŸunu vehmedenler!
Dinin edebiyatı üzerinden sanal kazanımlarla melekleri imrendirdiÄŸi zanneden ve bu rüyaya dalanlar!
Ey bu diyarın, sadece namaz kıldırarak dine hizmet ettiÄŸi için maaşını alıp çoluk çocuÄŸunu geçindirenler!
Dinine âşık ama dinin yükünü kendi hocasına atanlar!
Bugün diktiÄŸi fidanı, yarın koca aÄŸaç olarak görmek isteyen fakat imtihan nedir, sabır nasıldır, Nuh aleyhisselam neden zikredilir kitabımızda anlamayanlar!
Üniversite imtihanı kazandırmayı, matematiÄŸi, biyolojiyi her ÅŸey hatta tek ÅŸey zannedenler!
Diplomanın ücretsiz hizmetkârları!
Ä°ÅŸte, Kur’an nassı ile yasaklanan, telaffuz etmekten bile içtinap edeceÄŸimiz bir çirkinliÄŸi iÅŸleyen iki insan duruyor önümüzde. Bunlar imansız deÄŸiller; Uzaklarda deÄŸiller; Ä°stanbul’da burnumuzun dibindeler. Ezan duyuyor, kandil yaşıyorlar.
Ve biz,
Biz ise koca koca hizmet erbabıyız. Sofralarımız, gezilerimiz, tatlı uykularımız, hoÅŸ çay sohbetlerimiz.. bilmem helal midir bize?
Bilemem Mus’ab bir saat uyuyabilir mi idi böyle bir afeti duysa idi?
Ben bilmem, bildiÄŸim bir ÅŸey varsa bunu Rabb’imin benden soracağıdır. Sadece benden mi sorar onu da bilmem ama ben kendimi bilirim, derdimi bilirim. Utanırım Rabbimden. O’ndan utanırım. Mus’ab ile bir arada durmaktan ÅŸimdiden utanıyorum geliyor bana. Benim bu ezikliÄŸimi bilmem cennet gizler mi? Bugün herkes kendini muhakeme etsin! Dini bürokrasi din midir? Din edebiyatı din midir? Para toplamak mı dindir? BaÅŸkalarının hizmet hatalarını derin derin tenkit etmek din midir? Ziyafetlerle, toplantılarla mı din ayaÄŸa kalkacak?

Dostlarım,
MaÄŸaralaÅŸan ÅŸu dünyadaki maÄŸara yârenlerim, Etrafımdaki, Masamdaki, Soframdaki, Önümdeki, Hayalimdeki, Emelimdeki, Hasretimdeki dostlarım, kardeÅŸlerim, yârenlerim;
Tutun elimden, tutuÅŸalım el ele, bir tek biz bile kalsak ‘Allah’ diyen, ‘Åžeriat bilen’, yürüyelim. Veda hutbesindeki o, daÄŸlarda yankı bula bula bize kadar ulaÅŸan o yanık ses gibi ben de soruyorum: ‘Duyurdum mu size arkadaÅŸlar, duyurdum mu? YaÅŸadığımız toprakların hâlini anlattım mı? Basit iÅŸlerle uÄŸraÅŸmanın, büyük iÅŸlere adanmışları basit iÅŸlerle meÅŸgul etmenin akıbetini iÅŸ’ar ettim mi?’ Sen duy Rabbim sesimi, Sen duy rabbim! Kullarından tek biri bile Sen’in Åžeriat’ından en son hakikatini duymadan uyumayı kendine haram eden, lezzetleri yok sayan olmak isterim. Yalnız kalırsam, çelmelenirsem, engellenirsem, oyalandırılırsam Sen bana inayet et, beni kaldır, beni yürüt, beni hızlandır. Nefessiz bırakmadan beni heyecansız bırakma Rabbim! Çocuklarımla, eÅŸimle, akrabamla lezzet alacağım diye dinine hizmetten geri kalacaksam istemem o hayatı! Beni eksikliÄŸimle, hatalarımla görüyorsun ama hasretimi ve sevdamı da gör Rabbim! Dostlarıma, yol kardeÅŸlerime ve bana heyecan yaÄŸdır, saÄŸanak saÄŸanak heyecan yaÄŸsın bize. Kuru toprağımız Mus’ablaşıncaya kadar. Bin yıl yetsin bize o yaÄŸdırdığın heyecan. O heyecan kadar da sabır ihsan et. Çatlasın taÅŸlar da yılmayalım biz. Son kulun, son kelimeyi idrak edene kadar Rabb’im!

https://www.nureddinyildiz.com/

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.