Özel / Analiz Haber
Erhan Afyoncu: İstanbulluları korkutan 1935 depremi
4 Ocak 1935'te Marmara Adası civarında saat 16.41'de 6.4 büyüklüğündeki bir deprem meydana geldi. Bu deprem 23 yıl önce, 1912 Mürefte Depremi'nden sonra hissedilen bir zelzele geçirmeyen İstanbul'da paniğe sebep olmuş, 1894 depreminin acı hatıralarını akla getirmişti. Türkiye'nin önemli tarihçilerinden ve Galatasaray Lisesi Müdürü Vahdettin Engin hocamız bir makalesinde 1935 depremini anlatır.
Deprem, Ä°stanbul, Edirne ve Ä°zmir'de de hissedilmiÅŸti. Depremden sonra üç ÅŸiddetli artçı sarsıntı oldu. Marmara, AvÅŸa ve PaÅŸalimanı adalarındaki birçok köydeki evler tamamen, bazı köylerdeki evler ise ağır hasara uÄŸramıştı. Depremde 5 kiÅŸi ölmüÅŸ, 30 kiÅŸi yaralanmıştı. Depremden sonra büyük sıkıntılar yaÅŸandı. Depremzedelere günlerce ulaşılamadı. Ardından salgın hastalık çıktı. Kış olduÄŸu için barınma yerleri büyük mesele oldu. Depremin artçıları 7 Mart 1935'e kadar sürdü.
Ä°STANBUL'DA KORKU
Ertesi günün gazete manÅŸetleri Ä°stanbulluların korkularını aksettiriyordu. AkÅŸam "Ä°stanbul büyük korku geçirdi. Dün akÅŸam beÅŸ ÅŸiddetli zelzele duyuldu. Bâyezid Kulesi çatladığından boÅŸaltıldı. Vezirhanı'nda bazı sakatlıklar vardır. Birçok binalar çatlamış, bir dükkân yıkılmıştır. Nüfusça zayiat yoktur" baÅŸlığıyla çıkmıştı.
Milliyet ise "Dün dört kere zelzele oldu. Zelzele çok ÅŸiddetli hissedilmiÅŸ, ÅŸehrimizde birçok duvarlar bacalar yıkılmıştır. Ä°nsanca zayiat yoktur. Ä°stanbul büyük korku geçirdi. Zelzelede bayılanlar ve hatta yaralananlar oldu. Bütün halk korku içinde idi" manÅŸetiyle depremi duyurmuÅŸtu.
Gazeteler günlerce deprem haberlerini verdiler. AkÅŸam, "Marmara adalarında sarsıntı devam ediyor. Yer altından top sesine benzer gürültüler gelmektedir. Halk korku içinde" ÅŸeklinde baÅŸlıkla artçı sarsıntıları vermiÅŸti. Milliyet ise ÅŸöyle yazmıştı: "Ä°stanbullulara gerçekten geçmiÅŸ olsun. Sarsıntılar dün de belli belirsiz uzun aralıklarla sürdü. 16.45'teki sarsıntı epeyce duyuldu ve yeni bir telaÅŸ uyandırdı".
YaÅŸadığı korkuyu Milliyet ÅŸöyle anlatıyordu: "Ä°lk ÅŸiddetli zelzele olduÄŸu vakit herkese bir ÅŸaÅŸkınlık geldi, evvela ne olduÄŸu birden anlaşılamadı. Sarsıntı devam edince, herkes evlerden, apartmanlardan, kahve ve gazinolardan sokaÄŸa fırladı. Bu andaki vaziyet hakikaten feci idi. Sokaklarda koÅŸanlar, baÄŸrışanlar vardı. Herkes çatı altından kaçmak, açık bir yere sığınmak istiyordu. Bilhassa apartmanlarda hakiki bir panik olmuÅŸtu. KoÅŸarken birçok kimseler düÅŸmüÅŸ ve yaralanmışlardı. Bilhassa kadınlardan ve çocuklardan bayılanlar, aÄŸlayanlar çoktu."
ÅžEHÄ°R FELÇ OLDU
Milliyet, deprem anını ise ÅŸöyle anlatıyor: "Ä°lk ÅŸiddetli zelzelenin daha tesiri ve korkusu geçmeden ikinci, üçüncü sarsıntıların olması herkesi büsbütün ÅŸaşırttı. Artık kimse evinde oturmaya cesaret edemedi, herkes kendine daha emin bir yer aramaya koyuldu. Yüksek apartmanlarda oturanlar alt katlara kaçıştılar.
Zelzele esnasında BeyoÄŸlu hakiki bir panik vaziyeti arz ediyordu. Dün cuma günü olduÄŸu için BeyoÄŸlu'nda her günkünden fazla bir kalabalık vardı. Bütün Ä°stanbullular sinemalarda, pastanelerde, gazinolarda toplanmışlardı. Birinci zelzele olunca herkes dışarı fırladı. Yumruklar, tekmelerle birbirlerini itiyorlar, bir an evvel dışarı çıkmak istiyorlardı. Kapılar kırıldı, pencere camları aÅŸağıya indi, iskemleler, masalar alt üst oldu, tabaklar, bardaklar kırıldı. Bunun yanında, bu heyecan anında kimsenin hatırına hesap ödemek gelmediÄŸinden birçok müessese zarar etti.
Ä°stanbul tarafında da Bâyezid Meydanı'ndaki kahveler hınca hınç dolu idi. Zelzelenin baÅŸladığı vakit herkes dışarıya kaçıştı. Kapıdan çıkamayanlar pencereleri kırarak sokaÄŸa fırladılar. Bu arada ÅŸehirde Beyazıt ve Galata kulelerinin yıkıldığı, bazı cami kubbelerinin çöktüÄŸü gibi ÅŸayialar da yayıldı.
Zelzeleyi fırsat bilen birçok açıkgöz bu karışıklıktan istifade etmeye çalıştı. Kahvelerde, gazinolarda faaliyete geçen yankesiciler çarpabildiklerini çarptılar. Bazı kimseler de ÅŸunun bunun kapısını çalarak sözde sığınmak için bir yer aramak bahanesiyle girdikleri evleri soydular. Zelzele esnasında tramvaylar, otomobiller iÅŸlemedi. Åžehrin muhtelif yerlerindeki toplantılar da iptal edildi".
Ä°stanbullular çok korktukları depremi fazla hasar almadan atlatmışlardı. Bazı binaların duvarları çatlamış, birçok baca yıkılmış ve birçok evde bazı cam eÅŸyalar kırılmıştı. ÇemberlitaÅŸ'tan iri üç taÅŸ düÅŸmüÅŸ, Edirnekapı'dan Ayvansaray'a kadar uzanan surlarda büyük çatlaklar meydana gelmiÅŸti.
***
Deprem uzmanlarının görüÅŸleri
Depremin ardından günümüzde olduÄŸu gibi uzmanların görüÅŸüne baÅŸvuruldu. Kandilli Rasathanesi Müdürü Fatin Bey, "Zelzele Ä°stanbul'un 70-80 kilometre uzaklığında oldu. Fakat Ä°stanbul merkez vaziyette. Sarsıntının derinliÄŸi çok fazla. Ulu orta bir tahminle 15-16 kilometre derinlikten geldiÄŸini söyleyebiliriz. EÄŸer sarsıntı merkezi 5-6 kilometre aÅŸağıda olsaydı tahribat çok feci olacaktı. Öteden beri zelzele mıntıkası üzerinde oluÅŸumuz bizi sarsıntıları her an beklemeye alıştırmalıdır. Bu mıntıkalarda zelzele olması ile o sahanın dengelenmesi yönünde bir adım daha atılmış olur ve zelzele ihtimali daha azalır. Yeni bir zelzele tehlikesi yoktur. 30 sene evvelki büyük zelzeleden beri ilk ÅŸiddetli sarsıntı yeni olmuÅŸtur. Binaenaleyh yer altında denge saÄŸlanmıştır. Daha 20-30 sene sarsıntı olmayacağını tahmin etmek mübalaÄŸa sayılmaz" demiÅŸti.
Jeoloji Profesörü Hamit Nafiz Bey ise gazetecilerle ÅŸöyle konuÅŸmuÅŸtu: "Dünkü zelzelenin sahası geniÅŸti. Yani Viyana'ya kadar birçok uzak yerlerden hissedildi. Bu hal zelzelenin çok derinde olduÄŸunu gösteriyor. Merkezi derin zelzeleler daima tahripkâr olmaz. Bu bizi sakinleÅŸtirecek bir hadisedir. Zelzelenin merkezi yüzeye ne kadar yakın olursa tahribatı o kadar artar.
- Zelzele devam edecek mi?
- Bu konuda iki ÅŸey hakkında kesin söz söylenemez. Gerek zelzelenin olacağını, gerek devam edip etmeyeceÄŸini önceden kestirmek imkânsızdır. Bu arzın dahiline ait bir hadisedir. Yürütülen nazariyeler tamamen spekülatif mahiyettedir. Ancak jeoloji noktai nazarından zelzele mıntıkalarının kesin tayini er geç mümkün olacaktır. Åžunu iÅŸaret etmek isterim ki, bugün için hepimizi teskin edecek emareler var. Bir defa saha geniÅŸ, sarsıntının merkezi derin. Sonra zelzele mevkii de deÄŸiÅŸtirebilir. Bugün son zelzelenin merkezi Ä°stanbul ve civarı olduÄŸuna göre, meydana gelecek baÅŸka bir deprem bu mıntıkanın uzağında olacaktır. Nitekim 1928 Ä°zmir zelzelesinde Tepeköy ve Torbalı merkez mıntıkayı teÅŸkil ediyordu. Fakat sarsıntıların sonu geldikten sonra zelzelenin merkezi Bulgaristan'a geçti ve orada tahribat yaptı. Dikkat ediyorum birçok kimseler zelzele ile hava durumu arasında bir münasebet arıyorlar. Hâlbuki bunun fende yeri yoktur.
Bu arada bir de ÅŸu noktaya dikkat etmek lazımdır. Zelzelelerin tahribatı nispidir. Ä°stanbul saÄŸlam bir kayanın üzerinde kurulu olduÄŸu için, dünkü ÅŸiddetteki zelzelelerin yapacağı en fazla tahribat Ä°stanbul'da gördüÄŸümüz dereceyi geçmez".
SABAH
Henüz yorum yapılmamış.