Filistin'i Yiyip Bitiren İsrail Doyuyor Mu? Hayır, Doymuyor
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler 74. Genel Kurulu'nda tarihi bir konuşmaya daha imza attı. Büyük yankı uyandıran konuşmasıyla Erdoğan, tüm dünyanın sessiz kaldığı işgallere, adaletsizliklere ve insan hakları ihlallerine dikkat çekti. İsrail'in işgalini gösteren haritayla Filistin meselesine de değinen Erdoğan "Ben merak ediyorum bu İsrail neresidir, acaba bu İsrail'in toprakları nereleri kapsıyor, 1947'de İsrail neresiydi, 1949, 1967'de İsrail neresiydi ve şu anda İsrail neresi?" diye sordu. Erdoğan'ın o konuşmasını ve İsrail'in Filistin toprakları üzerindeki sistematik işgaline dair detayları sizler için derledik.
ERDOÄžAN’IN BM’DEKÄ° KONUÅžMASI BÜYÜK YANKI UYANDIRDI
BaÅŸkan Recep Tayyip ErdoÄŸan'ın New York'ta BirleÅŸmiÅŸ Milletler 74. Genel Kurulu'nda yaptığı konuÅŸma tüm dünyada yine yankı uyandırdı. ErdoÄŸan, bugün dünyanın, küresel düzeyde adaletsizliÄŸin yol açtığı pek çok sorunla ve sancıyla yüz yüze olduÄŸunu söyledi. ErdoÄŸan, adaletsizliÄŸin, istikrarsızlığı, güç mücadelelerini, krizleri ve israfı beraberinde getirdiÄŸini belirtti.
BM'nin Ä°kinci Dünya Savaşı sonrası bu adaletsizlikleri ortadan kaldırmak amacıyla kurulduÄŸunu anımsatan ErdoÄŸan, konuÅŸmasına ÅŸöyle devam etti: "Oysa bugün uluslararası camia, geleceÄŸini tehdit eden terör, açlık, sefalet, iklim deÄŸiÅŸikliÄŸi gibi sorunlara kalıcı çözüm üretme kabiliyetini giderek yitiriyor. Genel Kurul'un bu yılki temasının 'YoksulluÄŸun ortadan kaldırılması, kaliteli eÄŸitim, iklim deÄŸiÅŸikliÄŸiyle mücadele ve kapsayıcılık için çok taraflı çabaların canlandırılması' olarak belirlenmesi elbette isabetlidir. Ancak asıl önemli olan hep birlikte neler yapabileceÄŸimizdir."
Ä°SRAÄ°L 1947’DE NERESÄ°YDÄ°, ÅžU ANDA NERESÄ°?
CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, dünyada adaletsizliÄŸin en çok yaÅŸandığı yerlerden birisinin, Ä°srail iÅŸgali altındaki Filistin toprakları olduÄŸuna dikkat çekerek, ÅŸöyle konuÅŸtu: "Daha birkaç gün önce sokaktaki masum bir Filistinli kadının Ä°srail güvenlik güçleri tarafından alçakça öldürüldüÄŸü görüntüler bile vicdanları harekete geçiremiyorsa artık sözün bittiÄŸi yerdeyiz demektir. Ben merak ediyorum bu Ä°srail neresidir, acaba bu Ä°srail'in toprakları nereleri kapsıyor, 1947'de Ä°srail neresiydi, bunun ardından acaba 1949, 1967'de Ä°srail neresiydi ve ÅŸu anda Ä°srail neresi?"
Ä°SRAÄ°L DOYUYOR MU, HAYIR DOYMUYOR!
ErdoÄŸan, bölgeye iliÅŸkin haritaları göstererek sözlerini ÅŸöyle sürdürdü:
"Sene 1947, neredeyse burada Ä°srail yok gibi, tamamı Filistin... Sene 1947 paylaşım planı var ve Filistin küçülüyor, Ä°srail büyüyor. Geliyorum 1967'ye, 1949'la birlikte Ä°srail büyüyor, Filistin küçülüyor. Geliyorum bugüne, güncel durum ÅŸu an artık adeta Filistin yok, neredeyse tamamına yakını Ä°srail. Ä°srail doyuyor mu, hayır doymuyor! Ä°srail ÅŸimdi de kalanını almanın gayreti içerisinde. Peki, BirleÅŸmiÅŸ Milletler Güvenlik Konseyi'nin, BirlemiÅŸ Milletler'in Ä°srail ile almış olduÄŸu bunca karar var, bu kararlar uygulamaya geçiyor mu, hayır geçmiyor. Peki, o zaman BirlemiÅŸ Milletler ne iÅŸe yarıyor? O zaman bu çatının altında bizler, aldığımız kararlarla tesirli olamıyorsak adalet nerede temerküz edecek? Ä°ÅŸte sıkıntımız burada."
Ä°SRAÄ°L ULUSLARARASI HUKUKU HÄ°ÇE SAYIYOR!
ErdoÄŸan, mevcut Ä°srail yönetiminin, bu cinayetlerinin yanı sıra Gazze'deki insanlık dışı abluka, yasadışı yerleÅŸim faaliyetleri, Kudüs'ün tarihi ve hukuki statüsüne yönelik saldırılar gibi eylemleriyle de uluslararası hukukun ötesinde insanlığın tüm deÄŸerlerini ayaklar altına aldığını söyledi.
NASIL OLUYOR DA DÜNYANIN GÖZÜ ÖNÜNDE GASP EDÄ°LEBÄ°LÄ°YOR?
Kudüs konusunda Türkiye'nin tavrının net olduÄŸunu belirten ErdoÄŸan, ÅŸöyle konuÅŸtu:
"Çözüm, 1967 sınırları temelinde, baÅŸkenti DoÄŸu Kudüs olan bağımsız ve mütecanis topraklara sahip bir Filistin devletinin bir an önce kurulmasıdır. Bunun dışındaki herhangi bir barış planının adil olma, kabul edilme ve uygulanma ÅŸansı yoktur. BirleÅŸmiÅŸ Milletler kürsüsünden soruyorum: Ä°srail devletinin sınırları neresidir? 1948 sınırları mıdır, 1967 sınırları mıdır, yoksa daha baÅŸka bir sınırı mı vardır? Tıpkı iÅŸgal edilen diÄŸer Filistin toprakları gibi Golan Tepeleri ve Batı Åžeria'daki yerleÅŸim yerleri bu devletin sınırları içinde deÄŸilse nasıl oluyor da dünyanın gözü önünde gasp edilebiliyor?"
TÜRKÄ°YE FÄ°LÄ°STÄ°N’Ä°N YANINDA YER ALMAYI SÜRDÜRECEK!
"Yüzyılın anlaÅŸması olarak takdim edilen giriÅŸimin amacı Filistin devletinin ve halkının mevcudiyetini tamamen ortadan kaldırmak mıdır?" diye soran ErdoÄŸan, ÅŸunları söyledi: "Bunlar dünyayı kana mı bulamak istiyorlar? BirleÅŸmiÅŸ Milletler baÅŸta olmak üzere, uluslararası camianın tüm aktörleri Filistin halkına, vaatlerin ötesinde somut destek vermelidir.
BirleÅŸmiÅŸ Milletler Yakın DoÄŸu'daki Filistinli Mülteciler için Yardım ve Bayındırlık Ajansının çalışmalarının etkin ÅŸekilde sürdürülmesi, bu bakımdan çok önemlidir. Türkiye, bugüne kadar olduÄŸu gibi bundan sonra da mazlum Filistin halkının yanında yer almaya devam edecektir."
BÄ°R ASIRDIR FÄ°LÄ°STÄ°N TOPRAKLARINDA KAN DURMUYOR
ErdoÄŸan'ın da BM kürsüsünde iÅŸaret ettiÄŸi üzere, neredeyse bir asırdır Filistin topraklarında kan durmadı. Filistin devleti, Ä°srail'in sistematik iÅŸgali ve bazı Batılı ülkelerin yanlı tutumu nedeniyle zorlu bir süreçten geçmeye devam ediyor. Filistin devletinin bağımsızlık ilanına raÄŸmen topraklarının Ä°srail iÅŸgali altında bulunuyor. Tek hedefleri kendi bayrakları altında bağımsız Filistin'de özgürce yaÅŸamak olan binlerce Filistinli bu uÄŸurda hayatlarını kaybetti, yüz binlercesi ise topraklarından sürüldü.
FÄ°LÄ°STÄ°N HALKI MÜCADELESÄ°NÄ° SÜRDÜRÜYOR
Bugün itibarıyla 140'a yakın ülke Filistin devletini tanısa da bazı Batılı ülkelerin bu grubun içinde yer almaması dikkati çekiyor. Filistin'i tanımayan ülkelerin başında sözde dünyanın demokrasi beÅŸiÄŸi olarak gösterilen ABD, Ä°ngiltere ve Fransa geliyor. Bir milletin kendi vatanında bağımsız ve özgürce yaÅŸama isteÄŸi karşısında üç maymunu oynayan ülkeler, Ä°srail'in kural tanımaz tutumuna da çoÄŸu zaman göz yumuyor. Tüm bu ikiyüzlü politikalara ve Ä°srail'in iÅŸgaline raÄŸmen Filistin halkı, baÅŸkenti DoÄŸu Kudüs olan, Batı Åžeria ile Gazze Åžeridi'nin de içinde yer aldığı bağımsız bir devlete sahip olma yolundaki mücadelesini sürdürüyor.
OSMANLI'DAN SONRA FÄ°LÄ°STÄ°N'Ä°N YÜZÜ HÄ°Ç GÜLMEDÄ°
Filistin'in kalbi olan Kudüs, Müslümanların ilk kıblesi ve Hazreti Muhammed'in Miraç yolculuÄŸuna çıktığı yer olan Mescid-i Aksa'nın yanı sıra Hristiyanlar ile Yahudilerin en kutsal mekânlarına ev sahipliÄŸi yapıyor. Bu nedenle tarih boyunca saldırılara ve iÅŸgallere sahne olan Filistin'in bugün içinde bulunduÄŸu sancılı süreç Birinci Dünya Savaşı sırasında Ä°ngilizlerin Osmanlı Devleti himayesindeki bölgeyi iÅŸgal etmesiyle baÅŸladı. Filistin'i iÅŸgal eden Ä°ngilizler, 9 Aralık 1917'de kutsal ÅŸehir Kudüs'e girdi. Bu tarihten sonra Filistin'in yüzü hiç gülmedi.
FÄ°LÄ°STÄ°N’Ä°N KADERÄ°NÄ° DEĞİŞTÄ°REN MEKTUP
Kudüs'ün iÅŸgalinden kısa süre önce 2 Kasım 1917'deki Balfour Deklarasyonu olarak bilinen mektupla Filistin'in kaderi deÄŸiÅŸti. Ä°ngilizler dünyanın dört bir tarafından gelen Yahudi yerleÅŸimcilerin Filistin topraklarına yerleÅŸmesine göz yumdu. Her gün sayıları artan Yahudiler tarihi Filistin topraklarına yerleÅŸmeye baÅŸladı.
BM'NÄ°N TAKSÄ°M PLANI NASILDI?
Araplar ile Yahudiler arasında artan çatışmalar nedeniyle Ä°ngilizler konuyu BirleÅŸmiÅŸ Milletler'e (BM) taşıdı. BM'nin 1947'de kabul ettiÄŸi taksim planında Filistin topraklarının yüzde 55'i Ä°srail'e verilirken, Araplara vatanlarından sadece 45'i layık görüldü. Özel bir statüye tabi tutulan Kudüs'ün ise uluslararası toplumun kontrolüne verilmesi kararlaÅŸtırdı. Bu karar bölgedeki durumun iyice içinden çıkılmaz bir hâl olmasına neden oldu.
Ä°SRAÄ°L BAÄžIMSIZLIÄžINI NASIL Ä°LAN ETTÄ°?
Bölgedeki Ä°ngiliz mandasının sona ermesinin ardından Ä°srail, 14 Mayıs 1948'de Filistin toprakları üzerinde bağımsızlığını ilan etti. Bağımsızlığından bir gün sonra Mısır, Suriye, Lübnan ve Ürdün'ün de aralarında olduÄŸu Arap ülkeleri Ä°srail'e savaÅŸ açtı. Savaşı kazanan Ä°srail, Batı Kudüs'ü iÅŸgal etti. Ä°srail, 1967'deki savaÅŸta da DoÄŸu Kudüs ve Batı Åžeria'ya girerek tüm Filistin topraklarını iÅŸgal etmiÅŸ oldu. Her karış toprağında acı ve gözyaşı olan Filistin'in bütün bölgelerinde Ä°srail iÅŸgalinin farklı boyutları hâkim.
Ä°SRAÄ°L'Ä°N HEDEFÄ°NDEKÄ° DOÄžU KUDÜS
Filistin-Ä°srail meselesinin çözümü önündeki en büyük engel olarak gösterilen DoÄŸu Kudüs, bugün itibarıyla tamamen iÅŸgal edilmiÅŸ durumda. Batı Åžeria ile arasına 2002'de inÅŸa edilen Ayrım (Utanç) Duvarı'yla Filistin'in diÄŸer bölgeleriyle bağı koparılan DoÄŸu Kudüs, iÅŸgali en derinden hisseden bölge olarak öne çıkıyor.
İSRAİL YASA DIŞI YERLEŞİM BİRİMİ İNŞA EDİYOR
Ä°srail'in YahudileÅŸtirme politikalarına maruz kalan DoÄŸu Kudüs'te 18 yasa dışı Yahudi yerleÅŸim birimi bulunuyor. Bu yerleÅŸim birimlerinde 220 bin Yahudi yaşıyor. Ä°ÅŸgalin tüm baskılarına raÄŸmen DoÄŸu Kudüs'te yaÅŸamaya devam eden Filistinlilerin sayısı ise 316 bin. Ä°srail vatandaÅŸlığını reddeden Filistinliler, Ä°srail'in verdiÄŸi "Kudüs KimliÄŸi" isimli ikamet belgesini kullanıyor.
BM DOÄžU KUDÜS’ÜN Ä°LHAKINI GEÇERSÄ°Z SAYMIÅžTI
Ä°srail Meclisi, 1980'de kabul ettiÄŸi bir yasayla Kudüs'ü doÄŸusuyla batısıyla Ä°srail'in "birleÅŸik baÅŸkenti" ilan etti. Böylece DoÄŸu Kudüs'ün ilhakı resmiyet kazanmış oldu. Buna karşılık BM Güvenlik Konseyi (BMGK) 1980'de Ä°srail'in DoÄŸu Kudüs'ü ilhak ederek baÅŸkent ilan etmesini geçersiz sayan 478 sayılı kararı kabul etti.
TÜM TEPKÄ°LERE RAÄžMEN ABD BÜYÜKELÇÄ°LİĞİ KUDÜS'E TAÅžINDI
ABD dâhil uluslararası toplum DoÄŸu Kudüs'ü iÅŸgal altında kabul ediyordu. Ta ki ABD BaÅŸkanı Donald Trump'ın Kudüs'ün iÅŸgali kadar ÅŸehrin kaderini de etkileyen kararına kadar. Trump, Filistin-Ä°srail meselesinde iki devletli çözüm umudunu da ateÅŸe atarak 6 Aralık 2017'de Kudüs'ü "Ä°srail'in baÅŸkenti" olarak tanıyan kararı imzaladı. Bu kararın ardından, ABD 14 Mayıs 2018'de Tel Aviv'deki Ä°srail BüyükelçiliÄŸini Kudüs'e taşıdı.
Ä°SRAÄ°L BATI ÅžERÄ°A’YI DA Ä°ÅžGAL ETTÄ°
Osmanlı egemenliÄŸinden çıktığı 1917'den 1948'e kadar Ä°ngiliz manda yönetimi altında kalan Batı Åžeria, bir müddet sonra Ürdün'ün egemenliÄŸine girdi ve 1967'ye kadar bu ülkeye baÄŸlı kaldı. Batı Åžeria'yı "Yahudiye ve Samara" olarak adlandıran ve burada tarihte Yahudilere ait bir devlet olduÄŸunu öne sürerek bölge üzerinde hak iddia eden Ä°srail, 1967'deki savaşın ardından bölgeyi iÅŸgal etti.
BATI ÅžERÄ°A'DAKÄ° YAHUDÄ° VARLIÄžI HER GEÇEN GÜN ARTIYOR
Ä°srail, iÅŸgal sonrası askeri kanunlarla yönetmeye baÅŸladığı Batı Åžeria'yı YahudileÅŸtirmek için bölgeye yasa dışı Yahudi yerleÅŸim birimleri inÅŸa etmeye baÅŸladı. Bugün itibarıyla 250'ye yakın yasa dışı Yahudi yerleÅŸim biriminin bulunduÄŸu Batı Åžeria'da yaklaşık 500 bin Yahudi yerleÅŸimci yaşıyor.
Filistin ile Ä°srail yönetimi arasında 1995'te imzalanan "Ä°kinci Oslo AntlaÅŸması" çerçevesinde A, B ve C bölgelerine ayrılan Batı Åžeria'nın yüzde 18'i kapsayan "A bölgesi"nin yönetimi idari ve güvenlik olarak Filistin'e, yüzde 21'lik "B bölgesi"nin idari yönetimi Filistin'e, "güvenliÄŸi" Ä°srail'e devredilirken, yüzde 60'ını kapsayan "C bölgesi"nin "idare ve güvenliÄŸi" Ä°srail'e bırakılmıştı. AntlaÅŸma, Ä°srail askerlerinin Gazze Åžeridi ve Eriha'dan çekilmeleri ile baÅŸlayan 5 yıllık bir geçiÅŸ dönemi öngörüyordu. Bunun yanı sıra Batı Åžeria ve Gazze'de yönetimin Filistin otoritesine teslim edilmesiyle sonuçlanacak geçici bir dönemin belirlenmesi konusunda anlaşılmıştı.
FÄ°LÄ°STÄ°NLÄ°LER YILDA 11 AY KUDÜS'E GÄ°REMÄ°YOR
Böylece, 1999 itibarıyla tarafların nihai statü anlaÅŸması imzalayacağı ve Filistinlilerin kendi yönetimini oluÅŸturması öngörülüyordu. Filistinlilerin istediÄŸi bölgeler Gazze, Batı Åžeria ve DoÄŸu Kudüs'tü. Ancak geliÅŸmeler planlanan ÅŸekilde olmadı ve Ä°srail bu taahhütlerine uymadı. Bugün Filistin hükümetine ait tüm kurumlar Filistin'in "fiili baÅŸkenti" durumunda olan Batı Åžeria'nın Ramallah kentinde bulunuyor. Ayrım Duvarı nedeniyle Batı Åžeria'daki Filistinliler senenin 11 ayı Kudüs'e giremiyor. Ä°srail sadece Ramazan ayında Batı Åžeria'da yaÅŸayan Filistinli kadınlar ile 12 yaÅŸ altı ve 40 yaÅŸ üstü erkeklerin Kudüs'ü ziyaret etmesine izin veriyor.
GAZZE ÅžERÄ°DÄ° ABLUKAYLA MÜCADELE EDÄ°YOR
Osmanlı askerlerinin Ä°ngiliz ordusuna karşı verdiÄŸi çetin savaÅŸların ardından Gazze Åžeridi 1917'de Ä°ngiliz iÅŸgali altına girdi. Ä°srail, 1967'de Gazze'yi iÅŸgal etmesinden bir yıl sonra bölgeyi kontrol altına alacak pek çok stratejik noktada Yahudi yerleÅŸim birimi inÅŸa etmeye baÅŸladı. Gazze Åžeridi'nde 23 bin metrekare üzerinde 19 Yahudi yerleÅŸim birimi inÅŸa eden Ä°srail, 23 bin metrekarelik alanı da inÅŸa etmiÅŸ olduÄŸu bu yerleÅŸim birimlerine "güvenli alan" adı altında ilhak etti.
2 MÄ°LYON Ä°NSAN ABLUKA ALTINDA YAÅžIYOR
Dönemin Ä°srail BaÅŸbakanı Ariel Åžaron, Gazze'de yükselen silahlı direniÅŸle beraber 2003 yılında ilk defa bölgedeki Yahudi yerleÅŸim birimlerinin boÅŸaltılmasını öngören "Ayrım Planı"nı gündeme getirdi. Ä°srail, 15 Haziran 2005'te Gazze Åžeridi'ndeki Yahudi yerleÅŸim birimlerini boÅŸaltmak ve bu yerleÅŸim yerlerini yıkarak Gazze'den çekilmek zorunda kaldı. Filistin seçimlerini kazanan Hamas'ın Gazze'de yönetime gelmesi üzerine Ä°srail, 2 milyona yakın insanın yaÅŸadığı bölgeyi abluka altına aldı.
Ä°srail güçleri ablukanın kaldırılması ve topraklarından sürülen yaklaşık 6 milyon Filistinli mültecinin evlerine dönmelerine izin verilmesini isteyen göstericilere karşı aşırı güç kullandı. Barışçıl göstericilere karşı gerçek mermi kullanmaktan geri durmayan Ä°srail askerlerinin saldırılarında gösterilerin baÅŸladığı tarihten bu yana 200'den fazla Filistinli ÅŸehit oldu, binlercesi yaralandı.
FÄ°LÄ°STÄ°N'DE ACI DÄ°NMÄ°YOR
Henüz yorum yapılmamış.